POLİTİKA - 19 Ağustos 2017 Cumartesi 13:17

Hükümet Sözcüsü Bozdağ: 'Almanya PKK ve darbecileri himaye ediyor'

A
A
A
Hükümet Sözcüsü Bozdağ: 'Almanya PKK ve darbecileri himaye ediyor'

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Türkiye’nin Almanya’nın egemenlik haklarına müdahale etmediğini, Almanya’nın ise PKK’lı teröristleri ve darbeci FETÖ’cü teröristleri himaye ettiğini söyledi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, memleketi Yozgat’ın Akdağmadeni ilçesinde ziyaret ettiği Belediye Başkanlığı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bozdağ’a burada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya’daki Türk seçmenlere çağrıda bulunması üzerine Alman yöneticiler tarafından verilen tepkiler soruldu. Bozdağ, Cumhurbaşkanının Almanya’daki Türk seçmene çağrıda bulunduğunu belirtip, "Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklamayı, verilen tepkileri dikkatle izliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklamanın hedefi Alman vatandaşlığı almış, Almanya’da seçme hakkı bulunan Türk kökenli vatandaşlarımıza yönelik bir çağrıydı. Ama diğer Alman vatandaşlarına yönelik bir çağrı yapmadı. Bu çok açık ve net. Buna rağmen çok saygısızca ve çok küstahça edep sınırlarını aşan açıklamalar var. Bu açıklamaları ve bu saygısız dili buradan kınadığımızı ifade etmek isterim" dedi.

"Almanya teröristleri himaye ediyor"

Türk-Alman ilişkilerinde gelinen noktada Alman siyasetçilerin ve yöneticilerin büyük kusurları olduğunun altını çizen Bozdağ, "Almanya-Türkiye ilişkilerinde gelinen noktada Alman siyasetçilerin ve yöneticilerin çok büyük kusurları var. Türkiye’de referandum yapıldı ve o süreçte evet-hayır kampanyaları sürdürüldü. Almanya’nın bu kampanya sırasındaki tutumu çok net. Alman hükümetinin yaklaşımı çok net. Devletlerinin resmi televizyonunda hayır kampanyası yapıldı. TRT’de Almanya’daki seçimlerde şöyle oy kullanın, böyle oy kullanın diye kampanya yönetiliyor mu? Türkiye’ye karşı en büyük saygısızlığı kendileri yaptılar. Devletin resmi televizyonundan hayır kampanyasın yürütüldüğü çalışmalar yapıldı. Opera binasının üzerinde hayır pankartları asıldı. Türkiye Cumhurbaşkanı başta olmak üzere bakanlarımızın ve diğer yetkililerimizin Almanya’da Türk vatandaşları ile buluşmasına, hitap etmelerine izin verilmedi. İfade hürriyeti, insan hakları ve hukuk devleti benzeri, AB değerlerini dillerine pelenksek edip Türkiye’yi her defasında haksız yere suçlayanlar bu tutumlarını hangi insan hakları, hangi hukuk devleti ve ifade özgünlüğü ile bağdaştırıyorlar. AB değerleri ile uyuşan bir yaklaşım tarzı değil. Cumhurbaşkanımızın orada yaşayan vatandaşlarına telekonferans bağlantısı ile konuşmasına da izin vermediler. Bunun yaparken bir yandan da PKK terör örgütünün teröristlerinden bazılarının, yöneticilerinin Almanya’daki PKK’lılara telekonferans yolu ile hitap etmesine izin verdiler. Şimdi Türkiye ne yapmalı? Öte yandan PKK terör örgütü Almanya tarafından çok net himaye ediliyor. Her türü propaganda yapılıyor. Kandil’e terörist devşiriliyor. Finansmanı yapılıyor. Kendilerine Türkiye’nin ilettiği 4 bin 500 dosyadan bugüne kadar gelinmiş bir netice yok. Türkiye’yi eleştirenler kaç yıldır 4 bin 50 dosya konusunda Almanya’nın bağımsız yargısı nedense bir metre dahi mesafe almış değil. Neden işlemiyor bu bağımsız yargı. Acaba siyaseten bu yargıya bir müdahale mi var? Neden bu dosyalar kara bağlanmıyor? Onu görmek lazım" dedi.

"Biraz Türkiye ile Türk halkı ile empati yapmalarında fayda var"

"Öte yandan FETÖ’ye Almanya’nın çok net bir şekilde sığınak olduğunu görüyoruz" diyen Bozdağ, "FETÖ’cüler Almanya’ya kaçıyorlar. Öte yandan darbeciler de Almanya’da. Orada himaye görüyorlar. Bütün bular Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkilerin olumsuz etkilenmesi sonucunu doğuruyor. Burada kendi söylemlerini, eylemlerini, tutumlarını sorgulaması gereken Alman yetkilileridir. Alman siyasetçileridir. Türkiye’nin yaptığı bir şey yok. Türkiye'ye karşı alınan tutumlar var. Türkiye düşmanlığı yapanlar var ve Türkiye düşmanlarına sığınak haline gelmiş bir Almanya var. Can Dündar Türkiye mahkemelerince cezaya çarptırıldı ama şu anda Almanya’da Cumhurbaşkanı düzeyinde kabul görüyor ve ağırlanıyor. Almanya’da ceza almış birisi Türkiye’de bulunsa Cumhurbaşkanı düzeyinde ağırlarsa Alman hükümeti, halkı ve yöneticileri ne der? Almanya’da terör faaliyetinde bulunandan, darbe girişiminde bulunanlar Türkiye’de himaye edilse onlar hoş karşılarlar mı? Karşılamazlar. Biraz Türkiye ile Türk halkı ile empati yapmalarında fayda var" şeklinde konuştu.

"Hayır cephesi de bu ülkenin vatandaşı"

Bozdağ, Türkiye’de hayır cephesinin kendilerinden beklentileri olduğunu yönündeki açıklamalarını hatırlatıp, "Merkel bir açıklama yaptı. ‘Hayır oyu verenlerin bizden beklentileri var’ diyor. ‘Biz bu beklentileri boşa çıkartmamamız lazım’ diyor. ‘Hayır cephesini desteklememiz lazım, Yüzde 49’un bizden beklentisi var’ diyor. Bu yüzde 49 Almanya’nın seçiminde oy mu verecek? Yüzde 49 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. Burada oy kullanacak. Seçme ve seçilme hakkına sahip asil vatandaşlarımızdır. Esas Türkiye’nin içişlerine müdahaleyi Almanya yapmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti devleti egemen bir devlettir. Herkes buna saygı duymak ve devletimizin hükümranlık kurallarına saygı duymak zorundadır. Hadsiz açıklamalar yaptıklarında o milletin ve devletin onurunu korumak başka Cumhurbaşkanımız olmak üzere, hükümetimizin ve hepimizin görevidir. Hiç kimsenin devletimizin ve milletimizin onurunu çiğnetecek bir adım atmalarına izin vermeyiz. Herkes ölçü olmak, saygılı olmak ve haddi bilmek zorundadır" dedi.

"Teröristlerin iadesi için taleplerimize olumsuz cevap alamadık"

Bozdağ, Adil Öksüz’ün Almanya’da görüldüğü şeklindeki bilgilerin kendisine hatırlatılması üzerine yaptığı değerlendirmede, "Almanya’da kendisine bu konu sorulan bir yetkili konuyu doğrulayıp doğrulamama konunda bir açıklama yapmadı. Doğrulamadı ama yalanlamadı da. Diplomatik temayülde bunun ne anlama geldiğini hepimiz biliyoruz. Biz Alman hükümetinden Türkiye aleyhinde faaliyet gösteren teröristleri istedik. Bundan sonra da istemeye devam edeceğiz. Ama bugüne kadar Alman yetkililer maalesef Türkiye’nin beklentilerine olumlu cevap vermediler. Darbeciler ile ilgili benzer yaklaşımı gösteriyorlar. Daha önce de Zekeriye Öz, Celal Kara gibi kişilerin Almanya’da görüldüklerine dair bilgiler vardı. Taleplerimiz oldu. Maalesef beklentilerimize olumlu bir cevap vermediler. Adil Öksüz içinde olumlu bir cevap verilmedi. Dışişleri Bakanlığımız bir nota ile Türkiye’nin beklentilerini iletti. Biz bunların takipçisi olmaya devam edeceğiz. Darbeye karışmış karışmamış tüm teröristiler Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin nefesini enselerinde hissedecekler. Nereye kaçarsa kaçsınlar, hangi güçlerin himayesine girerse girsinler, hangi güçler onları konuma altına alırsa alsın. Onları bulacağız. Türkiye’ye getireceğiz. Milletin yargı millet adına onlardan hesap soracaktır. Bundan kaçış yoktur. Zaman uzayabilir ama netice mutlaka alınacaktır" dedi. 

Uğur Yiğit - Veysel Korkmaz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sultangazi’de ‘5. Akıl ve Zeka Oyunları Turnuvası’ düzenlendi Sultangazi Belediyesi, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle ilk ve ortaokul öğrencilerini ‘5. Akıl ve Zeka Oyunları Turnuvası’nda buluşturdu. Turnuvada dereceye giren öğrenciler için ödül töreni düzenlendi. Geleceğin mimarı çocukların düşünen, üreten, sorunlar karşısında çözüm bulabilen bireyler yetiştirmek için çalışan Sultangazi Belediyesi, gençleri birbirinden eğlenceli etkinliklerle buluşturmaya devam ediyor. Bu kapsamda Sultangazi Belediyesi, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliği ile çocukların sosyal ve zeka gelişimlerini desteklemek adına bu yıl 5’incisi olan Akıl ve Zeka Oyunları Turnuvası’nı düzenledi. İlçedeki 25 ilkokul, 19 ortaokul olmak üzere toplam 44 okulun katıldığı etkinlikte 150 öğrenci yarıştı. Öğrenciler mangala, pentago, qbitz, equlibrio, reverse, küre ve kulami olmak üzere 7 kategoride birinci olmak için ter döktü. Yarışmanın ardından dereceye giren öğrenciler için ödül töreni gerçekleştirildi. Ödüller takdim edildi İlkokul kategorisinde birinci İsmetpaşa İlkokulu, ikinci Cumhuriyet İlkokulu, üçüncü ise Cebeci Sultançiftliği İlkokulu oldu. Ortaokullar arasında ise, Sultangazi Ortaokulu birinci, Şehit Hikmet Baysal Ortaokulu ikinci ve Özel Bilgenç Koleji de üçüncü oldu. Ödül törenine Belediye Başkan Yardımcısı Nurcan Öztürkmen, İlçe Milli Eğitim Müdürü Necati Tekbaş, öğretmen ve öğrenciler katıldı. Dereceye giren öğrenciler, hediye ve madalyalarını Başkan Yardımcısı Nurcan Öztürkmen’in elinden aldı. Öztürkmen, “Çocuklarımızın okul öncesinden üniversite yıllarına kadar her anlarında yanlarında olmak, onların başarı ve mutluluklarına şahitlik etmek bizler için gurur verici. Bütün gençlerimizin yolları açık, başarıları daim olsun” dedi.
Balıkesir Çocuklar, bayramlarını Burhaniye’de doyasıya kutlayacak Burhaniye Belediyesi tarafından 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın coşku ile kutlanması için çeşitli etkinlikler planlandı. 23 Nisan Salı günü ilçede üç farklı noktada “Çocuk Şenliği” düzenlenecek. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği ve demokrasimizin sembolü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 104. Yılı Burhaniye’de çocuklara özel etkinliklerle kutlanacak. 20-21 Nisan Satranç Turnuvası ile başlayacak etkinliklerde Burhaniye’de çocuklar; satrançtan tiyatroya, uçurtma şenliğinden çeşitli gösterilere kadar birçok aktivite ile bayramlarını dolu dolu yaşayacak. Etkinlikler dahilinde 20-21 Nisan tarihlerinde Ahmet Akın Kültür Merkezi’nde 8 ve 14 yaş arası çocuklar için satranç turnuvası düzenlenecek. 23 Nisan günü ise saat 11.00’de 8 Eylül Stadyumu’nda resmi kutlama ile başlayacak program; 13.30’da İskele Demokrasi Parkı’nda devam edecek. Burhaniye Belediyesi tarafından tüm etkinliklerin ücretsiz olarak düzenleneceği Çocuk Şenliği dahilinde İskele Mahallesi Demokrasi Parkı’nda çocuklar eğlenceye doyacak. Şişme oyun parkuru, belediye kreşleri ve gençlik merkezi öğrencilerinin gösterileri, pandomim ve jonglör gösterisi, baloncuk gösterisi, tahta bacak ile mini disco, yüz boyama ve sosis balon gibi eğlencelerin yanı sıra; resim, satranç ve kreş çocukları atölyeleri ile gün boyunca çocuklar açık alanda ücretsiz olarak eğlenebilecekler. 23 Nisan günü 16.00’da Öğretmenler Mahallesi Özgürlük Parkı’nda yapılacak uçurtma şenliğinde gökyüzü renklenirken çocuklar aileleriyle birlikte bayramı yaşayacaklar. Zoran Drvenkar’ın Çocuk Edebiyatı Ödülüne layık görülen eseri “Soğuktan Korkmayan Tek Kuş” eserinin sahneye uyarlanan kukla tiyatrosu, 23 Nisan akşamı saat 20.00’de Reha Yurdakul Salonu’nda çocuklar ile buluşacak.
Ankara Gök vatanın gücüne güç katan hava platformlarının sayısı artacak İnsanlı Hava Platformları İmza Töreni çerçevesinde Yeni Nesil Temel Eğitim Uçağı HÜRKUŞ-B, Millî Muharip Uçak KAAN, Jet Eğitim Uçağı HÜRJET ve Hafif Genel Maksat Helikopteri GÖKBEY hava platformlarına dair yeni sözleşmeler imzalandı. Sözleşme kapsamında Gök vatanın gücüne güç katan hava platformlarının sayısı artacak. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) tarafından, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ve İçişleri Bakanlığı’nın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla gerçekleşen İnsanlı Hava Platformları imza töreni; İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Millî Savunma Başkanı Yaşar Güler, Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürü Erol Ayyıldız, Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Ahmet Kendir, Türk Silahlı Kuvvetleri ve sektör temsilcilerinin katılımları ile Savunma Sanayii Başkanlığı’nın Nuri Demirağ Salonunda gerçekleşti. İmzalanan anlaşma çerçevesinde yerli ve milli imkanlarla üretilen Yeni Nesil Temel Eğitim Uçağı HÜRKUŞ-B, Millî Muharip Uçak KAAN, Jet Eğitim Uçağı HÜRJET ve Hafif Genel Maksat Helikopteri GÖKBEY hava platformlarına dair yeni sözleşmeler imzalandı. “Tam bağımsız bir savunma sanayiye sahip olmamız vazgeçilmezdir” İnsanlı Hava Platformları İmza Töreni’nden konuşan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Etrafı adeta ateşten bir çemberle örülmüş olan ülkemiz, bu coğrafyada var olmak için kendi harp silah ve sistemlerini üretmeye, yerli ve millî savunma sanayii ürünleriyle donatılmış etkin ve güçlü ordu ve güvenlik kuvvetlerine sahip olmaya mecburdur. Bu nitelikleri bir ordu için de kendi kendine yeten, tam bağımsız bir savunma sanayiye sahip olmamız vazgeçilmez bir husustur” ifadelerini kullandı. “Stratejik ortaklarımızın dahi önümüze çıkardığı engeller, acı bir tecrübe olarak devlet hafızamıza kazındı” Savunma sanayii alanında güçlü ve bağımsız olamayan ülkelerin uluslararası alanda etkin roller üstlenebilmeleri ve geleceklerine güvenle bakabilmelerinin mümkün olmadığını dile getiren Bakan Güler, “Sadece yakın tarihimize baktığımızda, savunma sanayinde dışa bağımlılığın sıkıntılarını, maalesef birçok defa yaşamak zorunda kaldık. Yıllarca birçok önemli savunma sanayii ürününü, kendi imkânlarımızla üretemediğimiz için hep dışarıdan bekledik. En ihtiyaç duyduğumuz zamanlarda müttefik, hatta stratejik ortaklarımızın dahi önümüze çıkardığı engeller, acı bir tecrübe olarak devlet hafızamıza kazındı” diye konuştu. Bakan Güler konuşmasına şöyle devam etti: “Şüphesiz ki bunlar, asla bizi yıldırmadı, aksine daha çok motive etti. Cumhurbaşkanımızın liderliği ve teşvikleriyle başlatılan yerli ve millî teknoloji hamlesi ile ülkemiz, son 20 yılda savunma sanayii alanında birbirinden değerli projeleri hayata geçirdi. Bu kapsamda her geçen gün geliştirdiğimiz yerli, millî ve modern teknolojiyi haiz savunma sanayii ürünleri ile ordumuzun imkân ve kabiliyetleri, geçmiş yıllara kıyasla muazzam seviyede gelişim kaydetti, kaydetmeye devam ediyor. Ordumuzun ve ülkemizin gücüne güç katan bu silah sistemlerimiz, aynı zamanda çok sayıda kardeş, dost ve müttefik ülkeye de ihraç edildi ediliyor.” Türk savunma sanayii tarafından üretilen milli ürünlere dikkati çeken Bakan Güler, “Şu ana kadar üretilen ve büyük bir başarıyla hizmet veren silahlı/silahsız insansız hava araçlarımız ve mühimmatlarımızın yanı sıra yeni nesil gelişmiş temel eğitim ve hafif taarruz uçağımız ‘HÜRKUŞ’, geniş görev yelpazesini üstün bir performansla yerine getirebilen jet eğitim uçağımız ‘HÜRJET’, en zorlu şartlarda, çok yönlü vazifeleri icra etme yeteneğine sahip olan genel maksat helikopterimiz ‘GÖKBEY’ ile, savunma sanayimizin ulaştığı üstün seviyeyi ortaya koyan 5’inci nesil, ilk yerli-millî savaş uçağımız KAAN, ülkemizin hava platformlarındaki büyük atılımlarının en somut nişaneleridir. Tüm bunlarla birlikte Türkiye, artık kendi savaş uçağını, eğitim ve jet uçaklarını, helikopterlerini üretebilen dünyanın sayılı ülkelerinden biri oldu” açıklamasında bulundu. “Bugün ise yüzde 80’ni aşan yerli ve mili savunma sanayimiz var” Programda konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ise “Atılan bu kararlı ve cesur adımlarla artık kara, deniz ve hava araçlarımızın kahır ekseriyetini kendimiz karşılıyoruz. 22 yıl önce savunma sanayimiz yüzde 80 oranında dışarıya bağlıydı. Bugün ise yüzde 80’ni aşan yerli ve mili savunma sanayimiz var. Geliştirilen milli projeler, ülkemizin dışa bağımlığını her geçen gün azaltırken, teknoloji ihraç eden ülkeler sınıfına giriyoruz” şeklinde konuştu. Bakan Yerlikaya konuşmasına şöyle devam etti: “80 binden fazla çalışanıyla savunma sanayimiz, yoluna devam ediyor, daha güçlü bir şekilde de devam edecek. 2023 yılında terörle mücadelede İnsansız Hava Araçlarımız, Silahlı İnsansız Hava Araçlarımız ve İnsanlı Keşif Uçaklarımız 51 bin 876 saat uçuş gerçekleştirdi. 2016 yılında ülkemiz genelinde 2 bin 322 terör olayı yaşanmışken, hava unsurlarımızın desteği sayesinde 2023’te bu sayı 88’e düşmüştür. Aklımıza gelen bir fikirle ilgili artık ‘Bunun için gerekenleri nereden temin ederiz’ sorusunu düşünmüyoruz. Onun yerine ‘Savunma sanayimiz ile konuştuk, yapabiliriz, hiç merak etmeyin’ sözü yer alıyor. Bu güç bizi her alanda, her noktada kendi kendine yetkin, dostuna güven, düşmanına da tasa ve endişe verecek bir hale getirdi.” Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün ise savunma sanayiinin sahip olduğu birikime dikkati çekerek, “Savunma sanayiimiz sahip olduğu yetenek ve birikim ile günümüzde; muharip ve eğitim uçağı tasarım, üretim, kalifikasyon ve sertifikasyonunu, sistem ve alt sistem tasarım, geliştirme ve üretim faaliyetlerini, millî mühimmat ve pod geliştirme ve üretimini, yapısal parça tasarım ve üretim faaliyetlerini ve farklı sınıflarda helikopter üretim, tasarım ve testlerini başarıyla yürütmektedir” ifadelerini kullandı. “40 adet Hürkuş-B tedariki için sözleşmemizi imzalıyoruz” Görgün konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hava Kuvvetleri Komutanlığımızın gelişen ihtiyaçları doğrultusunda uçuş eğitim faaliyetlerini etkin bir şekilde yürütülebilmesi için 40 adet daha Hürkuş-B tedariki için sözleşmemizi imzalıyoruz. Bu sözleşme ile toplamda 55 adet Hürkuş-B uçağının envantere katılması imza altına alınmış olacak. 55’inci uçağın Haziran 2027’de Hava Kuvvetlerimize teslim edileceğini planladığımızı ifade etmek isterim.” Milli Muharip Uçak KAAN’ın projesine dair açıklamalarda bulunan Görgün, “İmzası bugün gerçekleşecek bir diğer önemli projemiz olan Millî Muharip Uçak KAAN kapsamında; Başkanlığımız ve TUSAŞ arasında 2016 yılında imzalanan Millî Muharip Uçak Geliştirilmesi Projesi Dönem-I, Aşama-I Sözleşmesi’ni, Aşama-II faaliyetlerini başlatmak üzere genişletiyoruz” şeklinde konuştu. Görgün konuşmasına şöyle devam etti: “İmzasını gerçekleştireceğimiz HÜRJET Projesi, 4 adet Blok-0 uçağa ilave olarak, 12 adet Blok-1 uçağı kapsama dahil ediyoruz. İmzasını gerçekleştireceğimiz Hafif Genel Maksat Helikopter Tedariki (GÖKBEY) kapsamında, ilk etapta 20 adet GÖKBEY helikopterinin tedariğini gerçekleştireceğiz.” Program hatıra fotoğrafı çekimi ve maket takdimi ile son buldu.