POLİTİKA - 28 Kasım 2015 Cumartesi 22:53

İçişleri Bakanlığı’ndan, Diyarbakır’daki terör saldırılarıyla ilgili açıklama

A
A
A
İçişleri Bakanlığı’ndan, Diyarbakır’daki terör saldırılarıyla ilgili açıklama

İçişleri Bakanlığı, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin hayatını kaybettiği terör saldırısıyla ilgili yazılı açıklama yayımladı. Açıklamada, “Olayla ilgili İçişleri Bakanlığınca görevlendirilen 2 Mülkiye Başmüfettişi 2 Polis Müfettişi toplam 4 müfettiş incelemelerine başlamışlardır” denildi.

İçişleri Bakanlığı, Diyarbakır’ın Bağlar ve Sur ilçelerinde meydana gelen, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin de hayatını kaybettiği terör saldırılarıyla ilgili basın açıklaması yayımladı. Açıklamada, “27 Kasım 2015 Cuma günü saat 06.30 sıralarında Bağlar ilçesi Şanlıurfa yolu üzeri Kadın Doğum Hastanesi önünde rutin devriye görevini ifa eden Bağlar İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı resmi polis otosuna 2 PKK terör örgütü mensubu tarafından silahlı saldırı gerçekleştirilmiş, olay ile ilgili yapılan çalışmalar neticesinde olay yerine yakın bölgede eylemde kullanılan çalıntı araç içerisinde 1 terör örgütü mensubu ölü olarak ele geçirilmiş, saldırıda Ufuk Ünsal, Şinasi Kızılelma ve Mesut Taşkın isimli 3 polis memuru çeşitli yerlerinden yaralanmıştır. Dicle Üniversitesi Hastanesine sevk edilen güvenlik görevlilerinin hayati tehlikesi bulunmamaktadır. Ölü olarak ele geçirilen teröristin yapılan parmak izi çalışmaları neticesinde, 1995 doğumlu Süleyman Yakışır olduğu, şahsın terör örgütüne üye olmak suçundan kaydının bulunduğu tespit edilmiştir. Ayrıca araca 20 m mesafede 1 adet kaleşnikof marka silah 1 adet Glock marka tabanca ve bu tabancaya ait 2 adet şarjör ele geçirilmiştir. Glock marka tabancanın kriminal tetkikinde daha önce Diyarbakır’da bir lokantada yemek yiyen polislere yapılan silahlı saldırıda 2 polisin yaralanması, 2 vatandaşımızın da hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan eylemde kullanıldığı anlaşılmıştır” denildi.
Kimliği tespit edilen bir terör örgütü mensubunu için arama çalışmaları başlatıldığının, konunun ilgili birimlere bildirildiğinin belirtildiği açıklamada, “27 Kasım 2015 Cuma günü yapılan saldırıyı gerçekleştiren teröristlere yönelik yapılan istihbari çalışmalarda açık kimliği tespit edilen 1 bölücü örgüt mensubunun ticari bir taksi ile 28 Kasım 2015 Cumartesi günü saat 10.30 sıralarında Kayapınar Caddesi’nden hareketle Diyarbakır Sur bölgesine eylem amaçlı gittiği öğrenilmiştir. Konu ilgili birimlerle paylaşılmış, terör örgütü mensubunun muhtemel bir eyleminin önlenmesi amacıyla tüm birimler uyarılmıştır” ifadeleri kullanıldı.

TAHİR ELÇİ’NİN HAYATINI KAYBETTİĞİ SALDIRI

Açıklamada, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin hayatını kaybettiği terör saldırısıyla ilgili, şu ifadeler kullanıldı:
“28 Kasım 2015 Cumartesi günü saat 10.50 sıralarında Suriçi Balıkçılarbaşı noktasında bir ticari araç Terörle Mücadele ekibi tarafından durdurularak kontrol yapılmak üzere harekete geçildiği sırada araç içerisinde bulunan teröristlerce görevlilere silahla ateş edilmiştir. Saldırıda Polis Memuru Ahmet Çiftaslan olay yerinde, Polis Memuru Cengiz Erdur ise yaralı olarak kaldırıldığı Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde şehit olmuş, Polis Memuru Sinan Tabur yaralanmıştır. Silahlı saldırı sonrası terör örgütü mensupları olay yerinden yaya olarak kaçarken olay yerine yaklaşık 100 metre uzaklıkta bulanan 4 ayaklı minare olarak bilinen yerde Diyarbakır Barosu Başkanı ve mensuplarının basın açıklaması yaptığı sokakta, basın açıklamasının güvenliğini sağlayan polislerle teröristler arasında çatışma çıkmış, çıkan çatışmada olay mahallinde bulunan Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi hayatını kaybetmiştir.
Çatışma esnasında olay yerinde bulunan ve basın açıklamasını takip eden Anadolu Ajansı Muhabiri Aziz Aslan ateşli silah ile elinden ve Doğan Haber Ajansı Muhabiri Ramazan Yavuz ise arbede esnasında omuzundan hafif şekilde yaralanmışlardır. Her iki şahıs kaldırıldıkları hastanede tedavilerini müteakip taburcu edilmişlerdir.
Olayla ilgili İçişleri Bakanlığınca görevlendirilen 2 Mülkiye Başmüfettişi 2 Polis Müfettişi toplam 4 müfettiş incelemelerine başlamışlardır.”

SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI

Olay sonrası Sur İlçesinde saat 13.00 itibari ile sokağa çıkma yasağı ilan edildiğinin bildirildiği açıklamada, “Saat 14.30 sıralarında Cumhuriyet Başsavcısı, Olay Yeri İnceleme ekipleri ve avukatlarla birlikte olay yerinde incelemeler yapmak, delillerin kaybolmasını engellemek ve her yönü ile açıklığa kavuşması için gerekli çalışmalara başlamak için yola çıktıklarında, çevre güvenliğini sağlamak üzere giden güvenlik görevlilerine 5 ayrı noktadan roket atılmış ve heyete uzun namlulu silahlarla ateş edilmiştir. Yine olay yerinin güvenliğini sağlayan zırhlı kobra aracının geçişi esnasında tuzaklanmış bombanın patlatılması sonucunda zırhlı araç devrilmiştir. Zırhlı araçta bulunan Özel Harekât Şubesinde görevli 4 Polis Memuru hayati tehlike arz etmeyecek şekilde yaralanmış ve hastaneye kaldırılmıştır. Olayın aydınlatılmasını engellemek isteyen ve rahatsızlık duyan terörist unsurların yaptığı bu silahlı saldırılar nedeniyle olay yerine bilinçli olarak zarar verilmiş, heyet Tahir Elçi’nin hayatını kaybettiği noktada sağlıklı bir olay yeri incelemesi yapamadan ayrılmak zorunda kalmıştır. Bölgeye emniyeti sağlamak üzere intikal eden emniyet güçleri ile örgüt mensupları arasında sıcak çatışmalar yaşanmaktadır. Olayın en kısa süre içinde aydınlatılması ve faillerin bulunarak yargıya teslim edilmesi için gereken her şey yapılmaktadır” denildi.  

ONUR EMRE DURAK
ANKARA

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.