Rusya ile Türkiye arasında yaşanan gerginlik nedeniyle Rusya'ya alınmayan Türk vatandaşlar yurda döndü. 6,5 aylık hamile olan Rus eşinin yanına gidemediğini belirten Aytaç Bahri Akarsu, “Evlilik cüzdanımı da gösterdim ama içeriye almadılar. Eşim Şubat sonunda doğum yapacak” dedi.
Türkiye hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinin ardından Rusya ile Türkiye arasında yaşanan gerginlik nedeniyle Rusya’ya giremeyen Türk vatandaşları yurda döndü. Aeroflot Havayolları'nın tarifeli uçağıyla bu gün saat 12.20’de Moskova’dan İstanbul’a gelen Türk vatandaşları, vizelerinin olmasına rağmen Rusya’ya giremediklerini ve uzun süre beklemek zorunda kaldıklarını söyledi.
HAMİLE OLAN RUS EŞİNİN YANINA GİDEMEDİ
6,5 aylık hamile olan Rus vatandaşı eşinin yanına gitmek için Rusya’ya giden ve yurda sokulmayan Aytaç Bahri Akarsu, “Eşim hamile olduğu için izne gidecektim. Gittik, kapıdan geri döndürüldük. Vizeli olanlar da vardı. Onlar da alınmadı. Hepimizi teker teker sorguya aldılar. Ellerindeki kağıtlarla, ‘niye gidiyorsun’ isim soy isim, eşin ne iş yapıyor. Rus vatandaşı, Şuan 6,5 hamile kendisi de buraya gelemiyor. Bir şey açıklamadılar. Sanki suçlu muamelesi gibi davranıldı. Hiçbir cevaplama yok, ukala cevaplamalar vardı. İlk 4 saat hiç dikkate almadılar. 12 saat bekledik. Pasaport kontrolünün orada bekletildik. Sanki kaçacakmışız gibi başımıza polis koydular . Bizden sonra 30 kişilik kafile geldi. Durdurulduklarını söylediler. Vizeleri de varmış” diye konuştu.
“EVLİLİK CÜZDANIMI GÖSTERDİM AMA İÇERİYE ALMADILAR”
Eşinin da yaşanan duruma şaşırdığını belirten Akarsu, “O da şokta, bakalım ne olacak. O da aramış pasaport kontrolünü yetkili kişiyi, 90 günlük hakkımız olduğumuzu söylemişler fakat neden içeri alınmadığımız söylememişler. Diplomatik kriz demişler, şuan alım durduruldu demiş. Ben Kosova'da çalışıyorum. Eşim Rusya'da, hamile. Onun yanına gittim. Ama turist olarak giremedik. Daha önce 2,5 yıl çalıştım orada ama şimdi giremedik. Benim vizem turist vizesiydi. Evlilik cüzdanımı da gösterdim. Ama içeriye almadılar. Eşim Şubat sonunda doğum yapacak” dedi.
“HİÇ KİMSE İLGİLENMEDİ”
Yaklaşık 15 yıldır Moskova’da inşaat işleri yapan Süleyman Devrim, “Yaklaşık 15 yıldır Moskova'da çeşitli eyaletlerde inşaat işiyle uğraşıyorum. Şuanda da Rus ortağımla Peter-Moskova otoyolunun ihalesi için görüşmeye gitmiştik. Sürekli gidip geliyorum. Orada yaşıyorum. Bu gidişimiz de şöyle bir sıkıntı oldu; pasaportu verdik. Normalde soru bile sormuyorlardı şuana kadar. Şöyle dediler; 'Şuan da siyasi bir sıkıntı var, giremezsiniz' dediler. Biz de 'Böyle bir yazı geldi mi?' diye sorduk. "Giremezsiniz, işte nasıl olur" herhangi bir şey söylenmedi. Bekleyeceksiniz, siyasi problem dediler. Bekledik, yaklaşık 06.30'da dün akşam indik. Sabah uçağıyla, bir ara sıkıştırdık. Yemek ve su verilmedi, 12 saat bekledik. Ondan sonra tatsızlık çıkarmaya başladığımda duty free kısmını açtılar. Restorana aldılar. Yedik, oturduk. Sabah 06.20 uçağı vardı. Onunla göndereceğiz dediler. Hiç kimse yoktu, ilgilenen yoktu. En son, ikinci uçuşu olan Aeroflot'un 09.50 uçağıyla geldik. Eşim havalimanına gelmedi. O Sibirya'da yaşıyor. Aktarmam vardı, gidiş-dönüş biletim vardı, hepsi yandı” şeklinde konuştu.
“PROBLEM, ULUSLARARASI DEDİLER”
Pasaport polisinin kendilerine ülkeye girememelerinin uluslararası problem olduğunu söyleyen Süleyman Devrim, “Zaten yıllardır orada yaşadığımız için anlaşabiliyoruz. Problem nedir diye sorduğumuzda uluslararası diyorlar kesip atıyorlar. Bilgi yok, döküman yok. Yazı var mı diyoruz. O da yok. Herhangi bir cevap verilmiyor. Sadece bekledik. Zaten bir gün önce, ben bilmiyordum. Ankara'da toplantıdaydım. İstanbul'a geldim. Bileti havalimanından gelip aldım, hemen uçağa bindim. Şöyle bir şey olmuş, bir gün önce konsolosluk binası taşlanmış, camlar kırılmış. O sıkıntılardan dolayı, bir de Suriye'de ki olaylar” dedi.
Rusya’da çalışan ve Türkiye’ye izin için gelen Hasan Sevinç ise, “Ben orada çalışıyordum. Bir aylık izine çıktım. Çalışma vizem olduğu halde tekrar geri döndüm. Türkiye'nin en büyük firmalarından birinde çalışıyorum ama geri döndü” dedi.
TUNCER CENGİZ
