Marmara Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü’nün düzenlediği konferansın bu haftaki konuğu eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ oldu. Marmara Üniversitesi’nin Göztepe Kampüsü’nde icra edilen konferansta öğretim görevlileri ve öğrenciler katıldı. Konferansta katılımcılara hitap eden Başbuğ, “Sizlerle Mustafa Kemal Atatürk’ün dış politikada uyguladığı prensipler nelerdir bazı örnekleriyle o konuyu sizlerle konuşmayı uygun buldum” dedi.
Konuşmasında Türkiye gündemini değerlendiren Başbuğ, “Niye, niçin bu konuyu seçtim? Şu anda Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlara bakar iseniz kamuoyunun, devletin, toplumun bütün kesimlerini ilgilendiren iki konu öne çıkıyor. Tabi ki bu konuların en başında terör var. Türkiye özellikle 22 Temmuz 2015 den itibaren ciddi bir terör sarmanı içine girdi ve her gün bu terör nedeniyle kahraman evlatlarımızı, askerimizi, polisimizi şehit veriyoruz. Tabi bu yüreklerimizi dağlıyor. Bu acıyı ne hafifletir gerçekten zor bir durum” diye konuştu.
Türkiye ile Rusya arasında ikili ilişkilere de değinen Başbuğ, “Rus savaş uçağının 2015’de düşürülmesinden sonra, talihsiz bir olay, sonuçları itibarıyla maalesef istenilen sonuçları vermeyen bir olay. Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkiler ne oldu gerildi. Ama daha evvelde söyledik, bu uçağın düşürülmesinde Türkiye yüzde yüz haklıdır. Burada tartışılacak bir şey yok ama sonuçların doğurduğu sonuçlar çok net bir durum yaratmadı. Sonuçları Türkiye’yi Suriye’deki gelişmelerin dışında bıraktı. Türkiye’nin Rusya ile olan ilişkilerinde ne yapması lazım, normal rayına eski noktasına getirmesi zorunlu benim kanaatime göre… Rusya’nın da Türkiye ile olan ilişkilerini bu şekilde uzun vadeli gerginlik şeklinde devam ettirmeyeceğini düşünüyorum. Rus’larında çok lehine olan bir durum değildir. Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normale dönmesi her iki ülkenin de lehine olan bir durumdur” dedi.
Başbuğ, “Türk gençliği Türkiye’nin sorunlarıyla yakından ilgili dolayısıyla bence Gezi Parkı olaylarının en önemli noktası budur. Zaten ziyaret ettiğim gittiğim üniversitelerde gerçekten üniversite gençliğinin Türkiye’nin sorunlarıyla yakinen ilgili olduğunu yakından görüyorum ve mutlu oluyorum. Zaten gelen sorularda bunu gösteriyor” diye konuştu.
Başbuğ, konuşmasının ardından öğrencilerin konuya ilişkin sorularını da değerlendirdi. Bir öğrencinin ‘Kürt sorunu var mıdır yok mudur?’ sorusuna Başbuğ, “Bana sorarsanız ben zaten ilk yazdığımız kitapta terör konusuyla ilgili o kitapta da bu konuya detaylı olarak değiniyorum. Türkiye’de ben Kürt sorunu olduğunu düşünmüyorum. Türkiye’de karşı karşıya kalınan sorun terör sorunudur. Ama neden, bütün Türkiye’nin illerine bakın her şeye rağmen Türk etnik kökenli vatandaşlarınız ile Türk etnik kökenli insanlar arasında hiçbir zaman bugüne kadar bir çatışma ortamı olmadı. Bu tabi bizim en güçlü olduğumuz, aslında da sıkı sıkıya en çok bağlanmamız gereken ortam bu. Türkiye’nin etnik çatışmanın ortasında olmasını isteyenler çok kişilerde olabilir, devletlerde olabilir ama bugüne kadar Türk milletinin bütün fertleri bu tuzağa düşmedi” yanıtını verdi.
Başbuğ konuşmasının ardından bir süre öğretim görevlileri ve öğrencilerle sohbet ettikten sonra buradan ayrıldı.
METİN BAŞAR
