EKONOMİ - 27 Mayıs 2015 Çarşamba 10:22

İnşaat sektörünün paydaşları, bir platform altında buluştu

A
A
A
İnşaat sektörünün paydaşları, bir platform altında buluştu

Gayrimenkul ve inşaat sektörünün yatırımcıları, müteahhit firmalar, üniversiteler, sektörün çözüm ortakları ve paydaşları, yaşanan hızlı büyümeyle uyumlu ve eş zamanlı bir şekilde gerçekleştirilemeyen düzenlemeler ve standartların tanımlanması gibi konularda sektöre liderlik ve danışmanlık yapmak amacıyla Gayrimenkul ve İnşaat İşbirliği Platformu’nu kurarak ilk geniş katılımlı toplantısını gerçekleştirdi.

Gayrimenkul ve inşaat sektörünün oyuncuları ve sektöre destek veren paydaşlardan oluşan üyelerin 1 yıllık yapılanma çalışması sonrasında kurulan Gayrimenkul ve İnşaat İşbirliği Platformu (GİİP), 23 Mayıs 2015 tarihinde Biz Cevahir Oteli’nde gerçekleştirilen lansman toplantısıyla kuruluşunu duyurarak faaliyetlerine başladı.

Yaklaşık 100 üye kuruluşun temsilcilerinin katıldığı lansman toplantısında kurucu üyeler, sektörle ilgili değerlendirmelerde bulunarak platformun kuruluş hikayesi ve amaçları hakkında bilgiler verdiler.
Sektör ve sektörde faaliyet gösteren şirketlerin kurumsallaşmalarına ve yüksek rekabet gücüne ulaşmalarına yardımcı olmayı, sektör adına bilgi üretmeyi ve eğitim faaliyetleri ile sosyal ve ticari bilinci artırmayı, iş birliği olanaklarının geliştirilmesine zemin oluşturmayı, yasal mevzuat konusunda gerekli düzenlemelerin yapılması için lobi faaliyetlerini yürütmeyi hedefleyen platform üyeleri; özellikle, bu amaçların gerçekleştirilebilmesi için devlete karşı yükümlülüklerden bağsız, yatay büyümeye ve etkin bir yapının ortaya çıkışına elverişli modern çağın örgütlenme biçimi olan “platform”u tercih ettiklerine dikkat çektiler.

GELECEK 10 YILDA GAYRIMENKUL VE İNŞAAT SEKTÖRÜNDE BÜYÜK DEĞİŞİMLER BEKLENİYOR
Toplantının açılış konuşmasını yapan GiiP Genel Sekreteri Avukat Mehmet Ali Kandemir, son dönemde sektörle ilgili gerçekleştirilen yasal düzenlemeler sonrasında gelecek on yılda Gayrimenkul ve İnşaat sektöründe büyük bir değişimin yaşanmasını beklediklerini belirtti.

Yakın zamanda yapılan üç yasa değişikliğinin sektöre yönelik yeni bir sivil toplum yapılanmasını gerekli kıldığını vurgulayan Kandemir, Yeni Türk Ticaret Kanunu' nun ticari şirketlere kurumsallaşmayı ve global rekabet yeteneğine ulaşmayı zorunlu bir hedef olarak belirlediğini söyleyerek bu düzenlemenin sonrasında gayrimenkul ve inşaat sektöründe 200.000 civarında olan şirket sayısının 30.000’e kadar düşeceği öngörüsünde bulunduğunu ifade etti.

Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile de yaklaşık yedi milyon civarında bağımsız bölümün yıkılıp yerine yaklaşık on milyon bağımsız bölümün yapılmasının planlanması nedeniyle sektör oyuncuları için çok büyük bir pazarın oluşmasının beklendiğine dikkat çeken Kandemir, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile de, müşteri odaklı hizmetin daha çok ön plana çıkmasını sağlayarak kurumsallaşma yolunda ilerlemeye destek vereceğini ve büyük ölçekli saha tecrübesi ile öz sermayeye kavuşmuş yaklaşık 3000 civarında şirketin B ve C gruplarından A grubuna geçiş yapacağının öngörüldüğünü vurguladı.

Gelecek on- on beş yılın sonunda yaklaşık 5000 civarında ulusal şirketin global piyasalarda boy göstereceğini söyleyen Kandemir, rekabet nedeniyle ulusal şirketler arasında öncelikle konsorsiyumlar, birleşmeler ve devralmaların yoğun yaşanacağı bir dönemi de beraberinde getireceğine dikkat çekti.
Kandemir, tüm bu süreçlerin sağlıklı şekilde yönetilmesi için sektöre yönelik bir sivil toplum örgütlenmesinin gerekli olduğunu söyleyerek kurdukları bu platformla bu yolda önemli bir adım attıklarını belirtti.
GiiP Genel Sekreteri Avukat Mehmet Ali Kandemir’in ardından kürsüye gelen Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sema Esen Soygeniş, 1950 yılından bu yana yoğun bir kentsel değişim yaşandığını, 1999 yılındaki Adapazarı depremi ile de büyük bir kırılma yaşadığını ve kuralların yeniden yazılma gerekliliğinin ortaya çıktığını söyledi. Bu süreçte doğu ve batı karması bir mimari yapı sentezinin ortaya çıktığını belirten Soygeniş, bu süreçlerin şekillenmesinde disiplinler arası iletişimin, özellikle de üniversite işbirliğinin büyük önem taşıdığını belirtti.

STK’LAR DAHA AKTİF OLMALI
HYT İnşaat YK. Bşk. Ve MİAD Başkanı Yunus Akdaş da konuşmasında Sivil Toplum Kuruluşlarının bilgi paylaşımına açık olmaları gerektiğine, Üniversite ve STK işbirliğinin oldukça önemli olduğuna, trafik konusunun dahi yapı sektörünün meselesi olduğuna ve felaketler yaşanmadan bu problemler içim çözüm üretilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Otel projeleri geliştirip uygulamasında yatırımcı firmalara danışmanlık yapan Horwart HTL Türkiye Başkanı Metin Erdoğdu ise konuşmasında bilgi temelli bir sivil toplum örgütü olan GİİP'in her türlü bilginin ve deneyimin paylaşılacağı bir platform olması itibariyle, herkesin yatırım yapmaya gücü yetmeyebileceğini, ama bu platformda ortaya koyduğu fikirlerin yatırımcı firmalar tarafından benimsenmesinin de memlekete ve taraflara katkı sağlayacağı yönünde bir projeksiyonun da olduğunu ifade etti.

Ekonominin en kötü zamanlarında bile gayrimenkulün yüzde 20 kazandırdığını belirten Revak & BLB YK Başkanı Belgin Bilgiç, geçtiğimiz yıl Türkiye genelinde satılan gayrimenkulün yüzde 37’ sinin Marmara bölgesinde yüzde 20’sinin ise İstanbul’da satıldığını, hala 800.000 konut açığı olduğunu ve bunun artarak devam edeceğini belirtti. Bu kadar hızlı büyüyen bir sektörün gelişmelere ayak uydurmak için GİİP gibi bir platforma ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Biz Cevahir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Aydoğan Cevahir de dikkati İstanbul’a çekerek İstanbul’ un adeta bir ülkeye dönüştüğünü, şehirde planlama eksikleri olduğunu ve GİİP’ in çalışmalarıyla dünyanın bu eşsiz şehri için özel çözümler üretilmesi gerektiğini belirtti.

FARK OLUŞTURAN PROJELER ÖN PLANA ÇIKACAK
Gravga Grup Başkanı Hasan Gezer, GİİP’in bir “Think Tank” olarak çalışacağına dikkat çekti. Küreselleşme sonucunda mesafelerin kısaldığını ama rekabet koşullarının da değiştiğini, gelişen şartlara uyum sağlamak için insanlar ve kurumlar arasındaki ilişkilerin iletişim mühendisliği olarak tarif edilen bir disiplin ile yürütülmesinin zorunlu olduğunu dile getirdi. Fark yaratmanın her zamankinden önemli olduğunu, GiiP’in yapı sektörüne gereken bu farklılaşmayı getireceğine inandığını ve bunun için faaliyet göstereceklerini belirtti.

Şenol Kesir, Garanti Koza Gn. Md. Yrd. konuşmasında geçen yıl 1.165.000 konut satıldığını, bunun 225.000 adedinin İstanbul’da gerçekleştiğini, büyük projelerde hazırlık sürelerinin 1 yılı aştığını, bazen 2 yıla kadar sürdüğünü ve son 8-10 ayda yabancı müşteri taleplerinin çok arttığını izlediklerini, bunun yeni bir dönem olduğunu ifade etmiştir.

GİİP kurucular kurulu üyelerinden Prof. Dr. Murat Soygeniş, Mimar, Yapı sektörünün hızını hiç kesmediğini, Üniversiteler ve inşaat sektörü arasındaki işbirliğinin GiiP ile yeni bir boyut kazanacağına inandığını, akademik kariyeri boyunca elde ettiği tecrübeleri GiiP kurucu üyesi olarak platforma aktaracağını, özellikle komisyonlarda çalışmalara önem verdiğini, bu konuda çalışmak isteyenlere aktif görev verileceğini, GiiP’in en önemli görevlerinden bir tanesinin de bilgi üretmek olduğunu, bunun da komisyonlar ile ortaya çıkacağını belirtmiştir.

Eğitimini Türkiye'de tamamlayan Mitash Construction Yönetim Kurulu Başkanı Suudi İş Adamı Adel Mutabagani ise, bir Suudi Arabistan vatandaşı olarak, Türk inşaat şirketlerinin Arap ülkelerindeki çalışmalarının çok başarılı olduğunu belirtti; "Öyle ki bundan 20 yıl önce Suudi Arabistan’da iş yapacak Türk Müteahhitlerinin mutlaka bir yerel kefil bulmaları gerekiyordu. Oysa bugün buna gerek kalmadı; Suudi inşaat firmaları, Türk firmalarına çalışıyor" dedi. GiiP’ e elinden gelen desteği vereceğini, toplantıya katıldığı için çok memnun olduğunu, bu girişimin uluslararası yönünün olmasının da ayrıca önemli olduğunu belirtti.
İnşa ettiği projeler ile dünya sıralamasında üst sıralarda yer alan ve adından söz ettiren Yenigün İnşaat İstanbul Bölge Koordinatörü Hayri Modanlı ise konuşmasında GiiP kapsamında ve tarzında bir sivil toplum girişiminin sektörde bir ilk olduğunu belirtti.

GİİP kurucularından Tanju Bilgen de kapanış konuşmasını yaparken GiiP’ in kuruluşunu bir fidan dikmeye benzettiğini, bugün bu fidanın büyüyüp meyve verecek hale gelmesinden gurur duyduğunu, GİİP’e inşaat sektörünün ihtiyacı olduğunu gördüğünü, yapılan bu toplantı ve herkesin bu oluşumda aktif rol almasından da anlaşıldığı gibi GİİP’in kısa zamanda gelişerek, önemli misyon üstleneceğini belirtti. Yapılan bu Lansman toplantısı ile GİİP’ in faaliyetlerine başladığını, komisyon çalışmalarının çok önemli olduğunu ayrıca belirtmek istediğini ifade etti.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.