Eylül ayının 10’unda bu yana tutuklananlar arasında tanınmış din adamlarından Salman al-Awda ve Awad al-Qarni’nin yanında on kadar kişinin bulunduğu kaydedildi. İnsan Hakları İzleme Komitesi raporunda Suudi Arabistan’ın barışçı aktivistler, gazeteciler ve yazarların ve muhalifleri tutuklamasını muhalifleri bastırma kampanyasının bir parçası olarak niteledi. Tanınmış bir yazar olan Cemal Kaşıkçı yayımladığı al Hayat dergisinde köşe yazısı yazmasının yasaklandığını söyledi.
İnsan Hakları İzleme Komitesi’nin Sara Leah Whitson, “Siyasi etkenlerle yapılan bu tutuklamalar Muhammed bin Selman’ın ülkesinin ifade hürriyeti ve hukuk devleti olarak tanınmasının kendisini ilgilendirmediği görülüyor ” dedi.
İnsan hakları İzleme komitesi, Suudi Basın Ajansı’nın 12 Eylül’de yaptığı basın duyurusunda tutuklamaları doğruladığını kaydetti. Yapılan basın açıklamasında, ülkenin anti-terör ajansı olan Devlet Güvenlik Başkanlığının ülkenin güvenliği ve menfaatlerine karşı çalışan, milli birliği bozacak kışkırtmalarda bulunan ve yabancı tarafların menfaatine çalışan bir grup insanı izlemeye çalıştı” ifadelerini kullanmıştı.
Al-Awda ve al-Qarni, 1990’larda Irak işgaline karşı Suudi Arabistan’ı koruması için ABD ordusunun ülkeye sokulmasını tenkit eden “Sahwa Hareketi” nin üyesi olduğu belirtildi. Bir Suudi Mahkeme 2013A yılında bu derneği kapattı. Suudi Yetkililer al-Awda’yı 1994-1999 arası 5 yıl hapse mahkum etti. 2011’den itibaren al-Awda’nın daha çok demokrasi ve sosyal tolerans savunuculuğu yaptığı belirtildi. Al-Qarni, Mart ayında Suudi yetkililerin kamu düzenini bozduğu iddiasıyla yazı yazmasının yasaklandığını söyledi.
Tutuklanan yazar ve din adamlarının, Katar’a karşı diplomatik ilişkileri kesmesi ve muhasarasında Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır’ı desteklemedikleri kaydedildi. The Wall Street Journal tutuklamaların Kral Selman’ın tahtını oğlu Muhammed bin Selman'a terk etme hazırlığıyla ilgili olabileceğini yazdı. Suudi yetkililerin, Suudi Arabistan'ın ilk sivil derneklerinden biri olan Suudi Sivil ve Siyasi Haklar Derneğine üye olan kişilerin tamamına yakınını tutukladığı ve sorguladığı hatırlatıldı.
