GÜNDEM - 06 Şubat 2016 Cumartesi 10:30

İzmir'in emlağına otoyol dopingi

A
A
A
İzmir'in emlağına otoyol dopingi

İstanbul-İzmir arasındaki ulaşım süresini 3 buçuk saate düşürecek İzmir-İstanbul Otoyolu hızla devam ederken, İzmir emlak piyasası da İstanbullu yatırımcıları beklemeye başladı.

Hem İzmirlilerin, hem de İstanbulluların merakla beklediği, iki ili 3 buçuk saate düşürecek dev İzmir-İstanbul Otoyol projesi tüm hızıyla devam ediyor. Bölgede hummalı bir çalışma yapılırken, projenin büyük bir bölümü tamamlandı. İki büyükşehiri yakınlaştıracak olan proje, şimdiden iş dünyasını ise heyecanlandırdı. Emlak piyasasının temsilcileri, projeyle emlak piyasasının canlanacağı görüşünde birleşti. Sektör temsilcileri yaptığı açıklamalarda da, İzmir genelinde emlak fiyatlarının artabileceğini ifade etti. Merakla beklenen projeyi değerlendiren Müteahhitler Federasyonu Başkanı Necip Nasır, projeyle inşaat sektörünün büyük bir ivme kazanacağını söyledi. Nasır, "İzmir açısından önemi tartışılamaz bir proje. Ankara-İzmir hızlı tren hattının da tamamlanmasıyla İzmir hem İstanbul ile hem de Anadolu ile kucaklaşmış olacak. Başta inşaat sektörü olmak üzere; İzmir'deki tüm ekonomik sektörler bu anlamda büyük canlılık kazanacak; ancak inşaat sektörü büyük bir ivme kazanacak. Hem Anadolu'dan hem de İstanbul'dan çok sayıda yatırımcı İzmir'de emlak sahibi olabilmek için arayışa girecek. Fakat şunu belirtmeliyim ki; bu yatırımların İzmir'e olumlu yansıması için bir an evvel İzmir olarak master planlarımızı yapmamız gerekiyor. Sadece yolların gelmesi yeterli değil. Bizim bütüncül ve bölgesel planlarla İzmir'i inşaat sektörü açısından yatırım yapılabilir bir kent yapmamız gerek. Mevcut planlar yeterli değil. Planları oluşturmadığımız sürece, gelecek talep sadece yeni sorunların doğmasına neden olacaktır" dedi.

"ÇOK BÜYÜK BİR TALEP GÖRECEK"
Kavuklar Grup Gayrimenkul Geliştirme Grup Başkanı Metehan Kavuk da, bölgede 5-6 bin arası yeni marka konut satışı yapılacağını beklediklerini söyledi. Kavuk, "İzmir-İstanbul Otoyol Projesi ilk açıklandığı 2011 yılından bu yana özellikle Urla ve Çeşme gibi Yarımada'da bulunan araziler 5 kata kadar değerlendi. Bu çok büyük bir oran. Bunu bizzat Çeşme'de kendimize ev yapmak için aldığımız araziden biliyoruz. Bu kadar değer kazanacağını biz bile tahmin etmiyorduk. Projenin 2018 yılına kadar tamamlanması bekleniyor. Böyle büyük projeleri incelediğimizde asıl değer artışının, projelendirmenin hemen ardından yaşandığını görüyoruz. Asıl değer artışı yarımada çevresinde kısmen tamamlanmıştır. Proje bitimine kadar bir miktar daha değer artışı yaşanacak daha sonra projenin bitmesiyle yüzde 10-15 civarı bir artışla son bulacaktır. Otoyol projesi, yarımadada bulunan arazilere fiyat artışı olarak yansırken; şehir içine henüz bir etkide bulunmadı. Artık fiyat artış sırası kent merkezine geldi. Otoban bağlantısının ilk giriş ağzı Bornova. Yeni Bornova olarak isimlendirdiğimiz Altındağ - Çamdibi bölgesi özellikle üretilen arsa ve satış fiyatları açısından İzmir'in gelişmeye en uygun bölgesi. Otoyol aracılığıyla İzmir'e gelenleri de ilk karşılayan bölge. Bu yüzden çok büyük bir talep görecek ve önemli bir merkez haline gelecek. Biz bu bölgede yıllık 5 - 6 bin arası yeni marka konut satışı yapılacağını bekliyoruz ki; bu da İzmir genelinde 20 bin civarında bulunan rakamın 4'de biri anlamına gelir" şeklinde konuştu.

"YENİ BORNOVA KENTİ ÇEKİM MERKEZİ HALİNE GELECEK"
Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kalı ise İstanbul'da yapılan projeler üzerinden örnek verdi. Otoyol projesinin İzmir piyasasını iki katına çıkaracağını ifade eden Kalı, "İstanbul'da, Kanal İstanbul ve 3'üncü Köprü projeleriyle belli bölgelerin 10 kat prim yaptığını gördük. Bu projelerle ilgili büyük spekülasyonlar da dönüyor. İzmir-İstanbul Otoyolu da İzmir için çok önemli bir proje; ancak İzmir'in güzergahı belli. Spekülasyonlara o yüzden çok açık değil. Otoyol Projesi İzmir piyasasını iki katına çıkaracak bir proje. Fakat Yeni Bornova olarak adlandırdığımız bölge çok daha fazla değer kazanacak. Bu bölgeyi inşaat piyasası açısından ırmağın denize döküldüğü vadi olarak adlandırabiliriz. İstanbullular, bu tür projelere alışık olduğu için gelişmeleri çok daha önceden görüyor. 2016 yılı içinde İstanbul, Bursa ile birleşiyor. Önümüzdeki yıl da İzmir ve Bursa birleşiyor. Toplam yol 3 saate iniyor. Bizler sektörün içinde olduğumuz için gelişmeleri önceden gördük. Şimdi de vatandaşlar değer artışını görüyor. Ancak bu bölgenin kazanacağını söylerken Alsancak'ın değer kaybedeceğini ya da yerinde sayacağını söyleyemeyiz. Tüm İzmir değer kazanacak; ancak bu bölge en çok kazananı olacak. Özellikle Bayraklı'nın yeni kent merkezi olmasıyla da birlikte Yeni Bornova kentin çekim merkezi haline gelecek. İzmir'deki marka projelerin 3'te birini bu bölge karşılayacaktır" diye aktardı.

"ŞİMDİ SIRA ARDINDAN GELECEK YATIRIMCILARDA"
Tanyer İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Münir Tanyer de, Narlıdere'nin daha çok ilgi göreceğini dile getirerek, "İzmir-İstanbul Otoyol Projesi son yılların en önemli projelerinden biri. Anadolu'nun Avrupa'ya hızlı bir şekilde bağlantısını sağlayan çok önemli bir yol. Proje bütün Türkiye'yi kapsıyor ve buradaki en önemli ayak ise İzmir. Özellikle İzmir tatil yapmak isteyen İstanbulluların çekim merkezi haline gelecek. Bu konuda İzmir'in ılıman iklimiyle, Akdeniz Bölgesi'ndeki kentlere oranla büyük avantajı mevcut. Bu insanlar ayrıca ulaşımın kolaylaşması ile birlikte İzmir'den konut sahip olmak da isteyecekler. İzmir'de dairesi olan bir adamın yazlığa ihtiyacı yok. Kent merkezinden yarım saat içinde denizine yüzmeye gider. Bu anlamda kentin şu bölgesi mi, bu bölgesi mi daha çok değer kazanır? diyemeyiz; ancak ben Narlıdere'nin yarımadanın hemen girişi olmasından kaynaklı çok daha avantajı bulunduğunu düşünüyorum. Rahat ve yaşanabilir bir kentte denize yakın konut sahibi olmak isteyen İstanbullular için Narlıdere çekim merkezi olacaktır. Çeşme'den yazlık almak yerine çok daha uygun fiyatlara Narlıdere'den konut almak, İzmir'den konut almak isteyenler için en uygun seçenek olacaktır" dedi.

İzmir Emlak Komisyoncuları Esnaf Odası Başkanı Mesut Güleroğlu ise şunları söyledi: "Olumlu etkileyeceği kesin. Arsa fiyatlarında yüzde 20-25'lik bir artış olması bekleniyor. Bu da konut fiyatlarına yansıyacak. Ancak şu anda gayrimenkul satışlarında bir durgunluk var. Emlak piyasası bir kriz içerisinde. Bu kriz aşıldığı takdirde, İzmir bu işten karlı çıkacaktır. Hatta proje ilk açıklandığında yatırım yapanlar karlarını elde ettiler ve ellerindeki arazileri satışa çıkardılar. Kısacası ilk yatırımcılar kazandı, şimdi sıra ardından gelecek yatırımcılarda." 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısı AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu ve AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, 31 Mart’ta halka "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısında bulundular. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, seçim sürecinde Kütahya merkezde 58 bin haneye ziyaret gerçekleştirdiklerini ifade etti. Önsay, "Artık pazar günü sandığa gidiyoruz. Bir seçim kampanyası sürecinin daha sonuna geldik. Bu süreçte Kütahyalı hemşehrilerimize bizlere kapılarını açtığı için teşekkür ediyoruz. Hakikaten güzel bir kampanya süreci geçirdik. Tabii AK Parti seçimden seçime kampanya yapan bir parti değil, biz 28 Mayıs günü akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 31 Mart seçimleri için hazırlık yapmaya başladık. Bu süreçte, öncesinde henüz adayımız belli değilken ‘Mahallede gezek var’ programı ile 41 mahallemizde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Dertlerini dinledik, taleplerini aldık. Sonraki süreçte 18 Ocak’ta Sayın Kamil Saraçoğlu adayımızın Cumhurbaşkanımız tarafından Kütahya AK Parti belediye başkan adayı gösterilmesinden sonra da yine sahada olmaya gayret ettik. Bu süreçte pek çok faaliyet yürüttük. ‘Mahalle Bizim Kütahya Bizim’ programımızı gerçekleştirdik. Yine 41 mahallemizde, mahallelerimizin sorunlarına hakim olduğumuzu, önceki ziyaretlerimizde o mahalleye dair beklentileri Başkanımız vatandaşlarımıza izah etti, projelerini anlattı. Bütün bu sürecin devamında yine son 10-15 günden beri Ramazan akşamlarını bir fırsat olarak görerek kapıları çalmaya devam ettik. Bütün bu süreçte toplam 58 bin hane ziyareti gerçekleştirdik. Bu tabi Kütahya için önemli bir sayı. 100 bin civarında seçmene ulaşabildiğimiz anlamına geliyor. 100 bin insana ulaşmak 58 bin kapıyı çalmak çok kolay bir süreç değil. Bu süreçte vekalet gösteren kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza Merkez ilçedeki arkadaşlarımıza, ana kademedeki yönetim kurulu arkadaşlarıma, herkese teşekkür ediyorum. Tabi sadece 150 kişilik teşkilatımız değil, bunun dışında gönüllü olarak yine bu faaliyetlerde bize destek olan tüm gönüldaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. İnşallah hayırlısıyla pazar günü hep beraber sandıklara gidelim, reyimizi ortaya koyalım. Kütahya’mızın bundan sonraki 5 yılda ne olacağına hep birlikte karar verelim. AK Parti belediyecilik anlamında önemli bir marka. Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün bu hareketi 1994’ten itibaren belediyecilikle başlamış bir hareket ve hakikaten önemli başarılara imza atıldı. Biz son 5 yıldan beri AK Parti olmayan bir belediye ile yaşadık. Bunun neler getirdiğini hep beraber gördük. İnşallah 31 mart günü ben inanıyorum ki Kütahyalılar Sayın Cumhurbaşkanımıza bir vefa göstereceklerdir ve yine Ak Parti’ye Sayın Cumhurbaşkanımıza, Kamil Saraçoğlu Başkanımıza destek vereceklerdir ve inşallah hep beraber bundan sonraki 2028 seçimlerine kadar Kütahya’da 3 vekilimizle, teşkilatımızla ve Belediye Başkanımız Kamil Saraçoğlu ile beraber şehrimizi büyütmeye ve geliştirmeye yönelik çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. "Kütahyalılar demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip" AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu, 31 Mart’ta Kütahya’nın tekrar AK Belediyecilikle tanışacağını dile getirdi. Saraçoğlu, "Süreç Cumhurbaşkanımızın AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı olarak 18 Ocak’ta bizi ilan etmesiyle başladı. O günden bugüne yaklaşık 70 günlük bir süreyi geride bıraktık. 70 günlük süre boyunca biz hem hemşehrilerimizle bir araya geldik, esnaflarımızla bir araya geldik. Onları tek tek ziyaret ettik. Mahallelerimizde toplantılar gerçekleştirdik ve bu süre zarfında da biz geçmiş dönemde yaptığımız tüm projeleri halkımızla paylaştık ve yeni dönemde de hangi projeleri hayata geçireceğiz, hangi çalışmaları Kütahya’da yapacağız anlattık. Kütahya’yı daha iyi yerlere götürmenin gayreti içerisinde olacağımızın sözlerini verdik. Tabii ki geçmişte yaptığımız projelerimizi gelecekte yapacağımızın teminatı olarak gösterdik. Bu süreçte tüm hemşehrilerimize çok teşekkür ediyoruz. Artık seçim çalışmalarımızı noktalıyoruz. Bundan sonra 31 Mart’ta İnşallah tüm Kütahyalı seçmenlerimiz sandığa gidecek, biz susacağız onlar konuşacaklar ve tercihlerini gerçekleştirecekler. Tabi Kütahya halkı demokrasiye bağlı ve demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip. Geçmiş dönemde de belki Türkiye genelinde en yüksek seçime katılım oranları Kütahya’dadır. Bu dönemde de ben tüm seçmenlerimi özellikle AK Parti seçmenlerini sandığa davet ediyorum. Onlar da vatandaşlık görevlerini yapacak İnşallah 31 Mart’ta da biz tekrar AK Parti belediyeciliğini Kütahya Belediyesi’nde başlatmaya hemşehrilerimizle beraber hazır olduğumuzu dile getirmek istiyorum. Bir fetret dönemi yaşandı. Artık onun sonu geldi. İnşallah 31 Mart’ta sandıklar açılacak ve herkes bu çıkan sonuca razı olacak. Biz de hemşehrilerimizin kullanmış olduğu oyların başımızın üstünde yeri olduğunu beyan etmek istiyorum. İnşallah bu seçimi aldığımız andan itibaren de kollarımızı sıvayarak Kütahya halkına hizmetkar olmaya devam edeceğiz. Seçimlerin hem Kütahya’mıza, hem ülkemize hem de İslam coğrafyasına hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu süre zarfı boyunca, tüm teşkilatımızla beraber il teşkilatımız, Merkez ilçe teşkilatımız, Kadın Kolları, Gençlik Kollarıyla, Belediye Meclis üyelerimizle beraber, çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmadık ve bu nokta itibarıyla da tüm hemşehrilerimizle kucaklaşma imkanı bulduk. İnşallah seçimler hayırlı uğurlu olsun diyorum" ifadelerini kullandı. "31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli" AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, AK Parti’nin 22 yılda yaptıklarının bundan sonra da yapacaklarının teminatı olduğunu belirtti. Kılıç, "Adaylık süreci 2 aya yakın bir süre önce belli oldu. Biz bu adaylık sürecinden beri merkez köylerimizin hemen hemen tamamını gezdik, vatandaşlarımızla hasbihal ettik, taleplerini aldık, beraber istişareler yaptık. Köylerimize yol, su, altyapı hizmetleri konusunda neler yapılabilir, yerinde gördük, gezdik, notlarımızı aldık. Tabi, malum iki gün kaldı seçimlere. 31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli, bu seçimde belediye başkanı, belediye meclisi, il genel meclisi, muhtar ve ihtiyar heyetini seçeceğiz ama sadece bu şekilde bir seçim olarak görülmemeli. Bu yaşadığımız bölgenin ve Türkiye’mizin önümüzdeki 5 yılını kapsayacak bir geleceğimizin oylamasıdır. Geçen yıl da milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerimizi yaptık. Bu seçim daha da önem arz ediyor çünkü 5 yıl bir seçimsizlik süreci olacak ve AK Parti’mizin 22 yılda yaptığı hizmetlerin artık doruk noktasında yapılabilecek olan hizmetleri yapmamız için vatandaşımızın oylarını daha dikkatli kullanmalarını ve küçük bazı olumsuzluklara bakarak kanmamalarını dolayısıyla AK Parti’yi oylarıyla ve dualarıyla desteklemelerini talep ediyoruz. İnşallah önümüzdeki süreçte yapılması gereken, eksik kalan hizmetleri son derece gayretli bir şekilde yapacağız çünkü AK Parti’nin 22 yılda yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır ve bu şekilde bir çalışma gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.