SPOR - 27 Ekim 2016 Perşembe 13:18

Josua John: '3 puanı Bursa'da tutmaya çalışacağız'

A
A
A
Josua John: '3 puanı Bursa'da tutmaya çalışacağız'

Bursaspor’un Hollandalı kanat oyuncusu Josua John, ligin 9. haftasındaki rakipleri Konyaspor’un ligin ileri gelen ve çok önemli ekiplerinden biri olduğunu belirterek, “Her zamanki gibi savaş vereceğiz ve 3 puanı Bursa’da tutmaya çalışacağız” dedi.

Dün Ziraat Türkiye Kupası’nda Yomraspor’u 3-0 mağlup eden Bursaspor, Spor Toto Süper Lig’in 9. haftasında sahasında karşılaşacağı Konyaspor maçının hazırlıklarına başladı. Antrenman öncesi yeşil-beyazlıların kanat oyuncusu Josua John, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kupada gruplara kalmak istediklerini ifade eden John, “Bununla birlikte güzel futbol da ortaya koymak istiyoruz. Bunu da dün gösterdiğimizi düşünüyorum. Özellikle ikinci yarıda. Gruplara kalmamız bizim için önemli. Kupada daha fazla ileri gidip, daha fazla maç oynamak istiyoruz” dedi.

“3 puanı Bursa’da tutmaya çalışacağız”
Ligin 9. haftasındaki rakipleri Konyaspor’un ligin ileri gelen ve çok önemli ekiplerinden biri olduğunu ifade eden Hollandalı oyuncu, “Fenerbahçe karşılaşmasında da izledik son olarak. İyi bir oyun ortaya koyduklarını düşünüyorum ama biz onların oyununa odaklanmak yerine kendi oyunumuza odaklanmalıyız. Bugün ve yarın yapacağımız çalışmaların da bize vereceği etkiyle birlikte iyi bir şekilde hazırlanacağımızı düşünüyorum. Her zamanki gibi savaş vereceğiz ve 3 puanı Bursa’da tutmaya çalışacağız” diye konuştu.

“Daha fazla katkı vermeye devam edeceğim”
Bursa’da adaptasyon süreci yaşadığını ifade eden kanat oyuncusu, “Transfer olduktan sonra hemen takımda forma giymeye başladım. Bununla birlikte arka adelemde belli sorunlar yaşadım. Bu benim adaptasyonumu etkiledi. Yeni bir oyuncu geldiğince adaptasyon konusunda belli bir zamana ihtiyacı olur. Ben de bu dönemden geçtiğimi düşünüyorum. Mutlaka takım için daha fazla katkı vermeye önümüzdeki dönem devam edeceğim. Umarım benim transferim ileriki zamanda iyi bir transfer olarak hatırlanır. Ben de kendim ve takımım adına başarı getirerek, kendimi iyi bir transfer olarak tanımlatabilmek adına elimden gelenin en iyisini yapacağım” şeklinde konuştu.

“İlk geldiğim zaman etrafıma bakıp, anlamaya çalışıyordum”
Saha içinde ve dışında yeni şeyler öğrendiğini dile getiren Josua, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sonuçta her yeni transfer yeni bir sayfadır. Benim için de Bursaspor yeni bir sayfa hayatımda ve kariyerimde. Git gide öğreniyorum. Alışmaya başladım. Hem saha içinde hem saha dışında yeni şeyler öğreniyorum. Yeni bir kulübe geldiğinizde kendi yolunuzu çizmeniz gerekiyor. Ben de bunu yapmaya başladım. İlk geldiğim zamanlarda etrafıma bakıp, anlamaya çalışıyordum. Tabiki bu çok normal. Şimdi öğrendiklerimi hayata geçirme ve bu öğrendiklerimi performansa dönüştürme vakti geldi diye düşünüyorum. Bunu da performansımı yavaş yavaş yükselterek göstereceğimi inanıyorum."

“Zeminin iyi olduğunu söyleyebilirim”
Timsah Arena’daki zemini nasıl bulduğunun sorulması üzerine John, “Zeminin iyi olduğunu söyleyebilirim. Her saha geliştirilebilir. Bizim sahamız için de bu durum var. Bizler profesyonelleriz ve hangi şartlarda olursa olsun elimizden gelenin en iyisini yapıp, takımımıza en iyisini vermeye çalışıyoruz. Bir de bakarsanız kendi sahamızda yüksek bir galibiyet yüzdemiz var. Bu da zaten zeminin bize o kadar da zorluk çıkarmadığını gösteriyor diyebiliriz” cevabını verdi. 

Mesut Alan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.