GÜNDEM - 11 Mart 2017 Cumartesi 12:18

Kahraman Mehmetçik Gabar’a huzur getirdi

A
A
A
Kahraman Mehmetçik Gabar’a huzur getirdi

Şırnak’taki Gabar Dağı’nda bulunan Yağızoymak taburundaki askerler, bölgede ayak basmadık yer bırakmadı. Daha önce teröristlerin yuvası halinde olan bölgeyi temizleyen Mehmetçikler, tedbiri elden bırakmadan üs bölgesinde kitap okuyup oyun oynayıp, bağlama eşliğinde türkü söyleyerek zaman geçiriyor.

Şırnak’ın Güçlükonak ilçesine bağlı köyle aynı ismi alan Yağızoymak taburu, 2009 yılından beri bölgede faaliyetlerini sürdürüyor. Gabar’ın etrafında yuvalanan teröristlerin korkulu rüyası haline gelen Yağızoymak taburu askerleri, son dönemde dağ taş demeden ayak basmadık yer bırakmadı. Çevrede yaşayan vatandaşlarla da iyi diyalog yürüten tabur komutanları ve askerler, PKK’yı Gabar’dan sildi.

Bağlama çalıp türkü söylüyorlar

Gabar Dağı’nı teröristlerden temizleyen askerler, disiplini elden bırakmadan farklı faaliyetler de yapıyor. Yağızoymak taburu üst bölgesinde konuşlanan askerler, sabahın erken saatlerinde kalkarak hazırlanıp kahvaltıda buluşuyor. Hep birlikte yapılan kahvaltının ardından kahraman Mehmetçikler, tedbiri elden bırakmayarak görev alanlarına dağılıyor. Bazı askerler üs bölgesinde nöbet tutarken, bazı askerler de çadırdan yapılan kantinde çaylarını yudumlayarak kitap okuma fırsatı buluyor. Kantinde satranç ve tabu oynama fırsatı bulan askerler, daha sonra hep birlikte bağlama eşliğinde türkü söyleyip eğleniyor.

Mehmetçik, yediği yemeği köpekleri ile paylaşıyor

Vatan sevgisi nedeni ile ailelerinden uzakta korkusuzca nöbet tutup teröristlere göz açtırmayan kahraman Mehmetçikler, taburda besledikleri köpeklere de gözleri gibi bakıyor. Kendi yedikleri yemekleri köpekleri ile paylaşan askerler, fırsat buldukça onlarla zaman geçiriyor. Köpekler, askerlerden başka hiç kimsenin kendilerine yaklaşmalarına izin vermeyerek herhangi bir tehlikeye karşı hazır kıta bekleyişlerini sürdürüyor.

“Siz rahat uyuyun, vatan toprakları bizlere emanet”

Yağızoymak taburunda vatani görevini sürdüren Iğdırlı Taner Otan, Tekirdağ’dan vatani görevini yapmak için Gabar’a geldiğini söyledi. Askerliğini Gabar’da yaptığı için çok mutlu olduğunu belirten Otan, “Öncelikli olarak şehit ailelerine selamlarımı gönderiyorum. Burada askerlik yapmak her yiğidin harcı değildir. Bu vatan toprakları bize emanet, şehit aileleri, annelerimiz babalarımız, kimsenin gözü arkada kalmasın herkes rahat uyusun. Teröristlere göz açtırmayacağız” dedi.

Yağızoymak taburu üst bölgesinde görevli piyade üst teğmen Kıvanç Köseoğlu ise, üs bölgelerinin Gabar’ın hemen kuzeyinde yer aldığını söyledi. Bu bölgenin teröristler için önemli olduğuna dikkat çeken Köseoğlu, şunları söyledi: “Bu bölgenin önemli olmasının sebebi, “Gabar alanının teröristlere gerek ideolojik gerek gerek örgütsel faaliyetleri gerekse silahlı eylemlerine imkan sağlayan coğrafi yapısı ve stratejik konumudur. Bizim burada görevimiz teröriste göz açtırmamak, teröristi aramak, bulmak ve yok etmektir. Kahraman Mehmetçiğin sorumluluk sahamızda ayak basmadığı tek karış toprak bulunmamaktadır. Ailelerimiz, şehit ailelerimiz hepsi yataklarında rahat uyusunlar, bu topraklar bu vatan bize emanet.”

Yağızoymak taburu üs bölgesindeki askerler, hemen hergün şehitler anıtını ziyaret ederek dua okuyor. Şehitler anısına inşa edilen anıtın önünde Türkiye’nin hemen her ilinden vatani görevini tamamlamaya gelen askerlerin oluşturduğu görüntü, dosta güven verip düşmana korku salıyor. 

Aydın Yorat - Mehmet Şükrü Yıldırım

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.