RAMAZAN - 31 Mayıs 2017 Çarşamba 14:49

'Kerebiç' bu Ramazan da sofraların vazgeçilmezi oldu

A
A
A
'Kerebiç' bu Ramazan da sofraların vazgeçilmezi oldu

Mersin yöresine özgü bir tatlı çeşidi olan ve genellikle Ramazan ayında daha fazla imal edilerek tüketilen 'kerebiç', bu sene de sofraların vazgeçilmezi oldu. 15 kadın, Ramazan'ın ilk gününden bugüne kadar sabahın erken saatlerinden akşam saatlerine kadar kerebiç yapıyorlar.

Mersin'de uzun yıllardır kerebiç üretimi ve satışını yapan Kerebiççi Oğuz, Ramazan ayında üretimi 2 kat artırdı. Her gün 15 kadın sabahın erken saatlerinde başladıkları kerebiç yapma işlemini, akşama kadar sürdürüyor. Kerebiçin yanında mamul üretimi de yapan kadınlar, günde binlerce kerebiç yapıyorlar. Üretimi yapan 15 kadından biri olan ve 8 yıldır kerebiç işini yapan Suna Kurucu, Ramazan ayı dolayısıyla çalışmalarının 2 katına çıktığını söyledi. Kerebiçin Ramazan'a özgü çok lezzetli ve faydalı bir tatlı olduğunu belirten Kurucu, "Kerebiç su, irmik ve yağın karışımıyla oluşur. İçli köfte şekline getirilerek yapılan kerebiçin içine fıstık veya ceviz koyarak tavalara diziyoruz. Daha sonra odun ateşinde bir saat pişirdikten sonra özel kaymağımızla servis yapıyoruz" dedi.

Ramazan ayında kerebiçe yoğun talebin olduğunu vurgulayan Kurucu, "Çünkü kerebiç Ramazan'a özel bir tatlıdır. Ramazan ayında bölgemizde sofraları kerebiç tatlısı süslüyor. Bu ayda çok yenilen bir tatlıdır. Bundan dolayı herkes severek yiyor. İçerisine koyduğumuz ceviz veya fıstık birer besin deposudur. Ayrıca yine içine koyduğumuz irmikte buğday olduğu için onun da besin deposu yüksek" diye konuştu.

Kerebiçin köpüğü hakkında da bilgiler veren Kurucu, "Köpüğün yapılmasında çöven kökünü kullanırız. Bu kök önce iyice yıkandıktan sonra 3-4 saat kaynatılır. Su kahverengiyi alınca su süzülür. Süzdükten sonra soğumaya bırakılır. Soğuduktan sonra da çırpma makinesiyle iyice çırpılır. Soğuyan su çırpınca beyaz köpük halini almaya başlar. Sonra sıcak şerbeti dökmeye başlarız ve beyaz köpük halini alır" şeklinde konuştu.

5 yıldır kerebiç üretiminde çalışan Hayriye Kınık ise sabahın erken saatlerinde işe başladıklarını ifade ederek, "Günlük 100 ile 120 dava arasında üretim yapıyoruz. Her bir dava 184 tane kerebiç alıyor. Bu da 20 bin ile 22 bin arasında kerebiç üretimi yapıyoruz anlamına geliyor. Tabi bu tatlı sadece Ramazan ayında değil tüm yıl boyunca üretim sürüyor. Sadece bu ay sofraların vazgeçilmez tatlısı olduğundan dolayı üretimi fazla yapıyoruz" dedi. 

Koray Ünlü
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş, Fildişi Sahili Meclis Başkanı Bictogo ile görüştü TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Fildişi Sahili Meclis Başkanı Adama Bictogo ile görüştü. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Fildişi Sahili Meclis Başkanı Adama Bictogo ile makamında bir araya geldi, daha sonra heyetler arası görüşme düzenlendi. Kurtulmuş, Türkiye Fildişi Sahili arasında ilişkilerin önemli bir ivme kazandığını söyleyerek, “Özellikle son dönemde Afrika açılımımız çerçevesinde Afrika ülkeleriyle çok yakın ilişkiler geliştiriyoruz, Afrika’nın birçok yerinde Türkiye’nin büyükelçilikleri açılıyor. Aynı şekilde Afrika ülkeleri Ankara’da büyükelçilik açarak Türkiye ile Afrika arasındaki ilişkiler genel olarak fevkalade olumlu seyir takip ediyor. Fildişi Sahili Türkiye’nin önem verdiği ülkelerden birisidir ve Türkiye-Fildişi Sahili arasındaki ilişkilerin olumlu seyir takip etmesi her iki ülkenin menfaatlerinedir. Ticarette, sanayide, tarımda, özellikle savunma sanayinde yapılacak işbirliklerinin her iki ülkenin menfaatine olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Bictogo, iki ülke Cumhurbaşkanları arasındaki ilişkileri mükemmel olarak nitelendirerek, amaçlarının karşılıklı ticaretin 2 yıl içinde 1 milyar dolara ulaştırmak olduğunu ifade etti. İki ülke halkları arasındaki dostluk ilişkilerinin de memnuniyet verici olduğunu belirten Bictogo, Fildişi Sahili halkının Paris’ten sonra en fazla ziyaret ettiği şehrin İstanbul olduğunu, her geçen gün İstanbul’un ilk tercih edilen şehir olmaya başladığını ifade etti. Bictogo, halkların bu ziyaretlerinin de ekonomik ve ticari ilişkileri hızlandırmak için önemli bir fırsat olduğunu vurguladı. Fildişi Sahili’ndeki enerji ve tarım alanında yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren Bictogo, enerji alanınki kalkınma planlarının hayata geçirilmesi ile tarım alanındaki işbirlikleri konusunda Türk iş adamlarını ülkelerine davet etti. Heyetler arası toplantının sonunda TBMM ve Fildişi Sahili Ulusal Meclisi arasında işbirliği protokolü imzalandı. Buna göre, iki ülke ve halkları arasındaki ilişkileri daha da geliştirmek için çeşitli alanlarda parlamenter işbirliğinin geliştirilmesine katkıda bulunulacak. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Bictogo ve beraberindeki heyet ile 15 Temmuz darbe girişimi sırasında TBMM’de bombalanan alana geçti ve buraya karanfil bıraktı. Bictogo’ya Genel Kurul salonunu gezdiren Kurtulmuş, Meclis’in çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Ağrı Ağrı’da çocuklar "Minik Eller, Büyük Hayaller" ile el sanatlarına uzanıyor Ağrı Halk Eğitim Merkezi’nin öncülüğünde hayata geçirilen "Minik Eller, Büyük Hayaller" projesi kapsamında Şeyh Edebali İlkokulu öğrencileri, geleneksel Türk el sanatlarının büyülü dünyasıyla tanıştı. Proje kapsamında Halk Eğitim Merkezi’ni ziyaret eden minik misafirler, çini, kilim dokuma, naht ve filigrafi kurslarını gezerek bu sanat dallarının inceliklerini keşfetti. Deneyimli eğitmenler rehberliğinde uygulamalı çalışmalara katılan çocuklar, el becerilerini geliştirirken hayal güçlerini de harekete geçirdi. Etkinliğin heyecanı mini bir konserle doruğa ulaştı. Çocuklar, sevdikleri şarkılar eşliğinde keyifli vakit geçirirken, Türk kültürünün zengin mirasına da katkıda bulundu. İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Kökrek, Halk Eğitim Merkezlerinin sadece kurslar sunmakla kalmadığını, aynı zamanda geleneksel değerlerimizi de yaşattığını vurguladı. Kökrek, "Minik Eller, Büyük Hayaller" projesinin bu açıdan büyük önem taşıdığını ve çocukların geleceğe umutla bakmasını sağlayacağına inandığını belirtti. Proje kapsamında Ağrı’daki diğer ilkokulların da Halk Eğitim Merkezi’ni ziyaret etmesi ve geleneksel el sanatlarıyla tanışmaları hedefleniyor. Bu sayede Ağrı’nın kültürel mirası gelecek nesillere aktarılırken, çocukların el becerileri ve hayal güçleri de gelişmeye devam edecek.