DÜNYA - 10 Mayıs 2017 Çarşamba 22:11

Kıbrıslı liderler, AB yetkilileri ile görüştü

A
A
A
Kıbrıslı liderler, AB yetkilileri ile görüştü

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Avrupa Komisyonu Yapısal Reformları Destekleme Ofisi Sorumlusu Maarten Verwey ve Avrupa Komisyonu’nun müzakerelerdeki temsilcisi Peter Van Nuffel ile bir araya geldi.

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Avrupa Komisyonu Yapısal Reformları Destekleme Ofisi Sorumlusu Maarten Verwey ve Avrupa Komisyonu’nun müzakerelerdeki temsilcisi Peter Van Nuffel görüşme gerçekleştirdi. Ara bölgede müzakereler için ayrılan binada saat 11.00’de başlayan görüşmede, Avrupa Komisyonu yetkilileri, Avrupa Birliği’yle ilgili konuların çözümünden önce yapılması gerekenlere ilişkin Akıncı ile Anastasiadis’e sunum yaptı.

"Çözüm gerçekleşmezse, AB standartlarından vazgeçmeyeceğiz"

Görüşme sonrası Cumhurbaşkanlığında basın açıklaması yapan KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, olası bir çözümde kurulacak ortak federal devletin, AB normlarına uyumlu, sağlam temeller üzerine kurulması gerektiğini belirtti. Çözümden sonra Kıbrıslı Türklerin AB mevzuatına uyumu konusunda Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ile 2015’te mutabakat sağladıklarını hatırlatan Akıncı, Junker’ın deneyimli bir uzmanı Ada’ya gönderdiğini ifade etti. Akıncı, Maarten Verwey’in kendilerine sunum yaptığını belirterek öğleden sonra yapacakları görüşmede de konuyu etraflıca ele alacaklarını belirtti. 200’e yakın AB uzmanının 34 kez KKTC’ye gelerek görüşme yaptıklarını söyleyen Akıncı, “Tabii ki hedef, tercih, Kıbrıs’ta çözümdür. Hazırsak hemen, değilsek geçiş döneminden sonra AB standartları Kuzey’de de geçerli olacaktır. Eğer çözüm gerçekleşmezse, AB standartlarından vazgeçmeyeceğiz. Çünkü daha kaliteli, sağlıklı, çevresiyle havasıyla, gıdasıyla belli standartları sağlamamız gerekir. Çözüm olsun ya da olmasın daha kaliteli bir yaşam hedeflemek doğru bir tavırdır. Bunun için çalışmaya devam edeceğiz ” dedi.

Bankacılık sektörü için ölçme ve değerlendirme yapılması için yaklaşık 3 milyon Euro’luk bir proje ayrıldığını anlatan Akıncı, “Bu kaynak bize verilmek istendi. Çözüm olsa da olmasa da bu çalışma gerekli. Bu konuda hükümetle aramızda bir sıkıntı oldu. Sayın Maliye Bakanı, biz kimsenin parasını istemeyiz, kendi kaynaklarımızdan karşılarız diyor. Zaman geçti, bir ara formülde uzlaşıldı. Maliye Bakanlığı, verilerin Rumların eline geçmesini istemiyor. Bu verilerin çözümden sonra herkesçe bilinir kılınması üzerinde uzlaşıldı. Kaldı ki, bankaların mahrem unsurları verilecek değildir. Genel değerlendirme yapılacaktır. Gelinen aşamada, hükümet AB parasını kabul etmeyiz diyor. Bugüne kadar milyonlarca para kabul ettik niye etmeyelim. Maalesef hükümetin yanlış tutumu nedeniyle, Anastasiadis’e koz veriyoruz ve çıkıp eleştiri yapabiliyor. Çok gereksiz ve anlamsız bir durum. Dün Sayın maliye bakanı ile konuştum. Bu tavrın gereksiz olduğunu söyledim. Umarım artık daha fazla ayak sürmeyiz. AB yetkililerinin önünde Anastasiadis’e koz veriyoruz. Kendisinin eleştirilecek o kadar yanı varken” diye konuştu.

"Bu denizlerde doğal zenginlikte ortaklık hakkımız var"

“Barbaros Hayrettin Paşa Araştırma Gemisi KKTC adına mı araştırma yapıyor?” sorusu üzerine Akıncı, “Bu denizlerde doğal zenginlikte ortaklık hakkımız var. Bu anlamda sorunuzun yanıtı evettir. Geminin araştırma yapmasına kimse itiraz edemez. Yanlış olan Rumların bu işi tek yanlı ileri götürmeleridir. Bunu 2 yıl önce Anastasiadis ile ilk görüşmemizde 11 Mayıs 2015’te söyledim. Bu araştırmalara devam edeceksen sorunlar çıkacak dedim. Orada bu konuda sözlü mutabakata vardık. Ama gelinen durumu görüyorsunuz” şeklinde konuştu.

Bölgede gerginlik ve savaş değil barış istediklerini yineleyen Akıncı, bu düşüncelerle savaş anlamı taşıyan mehter marşını yadırgadığını, ancak konunun iç siyaset malzemesi yapılmak istendiğini buna prim vermeyeceklerini, mesajının doğru algılanmasının haklılıkları kadar önemli olduğunu söyledi. Anastasiadis’in BM Genel Sekreteri’ne mektup gönderdiğinin hatırlatılması üzerine Akıncı, “Açıklansın görelim. 4 sayfa olduğu söyleniyor. 4 sayfaya bizim yapıcı tutumumuz sığmaz. Belli ki doğal gaz konusunda bizi ve Türkiye’yi şikayet edecek” dedi.

Akıncı, “Temmuz’a kadar süreyi en verimli şekilde kullanmak için elimizden geleni yapacağız. Bu süreyi iyi değerlendirmek gerekir. Ben şunu söylemek isterim, Sayın Guterrez’in kendisine yazı ile iletilenler bir tarafa, bizzat kendi gözlemlerine dayanarak bir fikrinin oluştuğu kanaatindeyim. Bu fikirlerin, Kıbrıs Türk tarafı açısından olumsuz olmadığı kanaatindeyim. Bizim olumlu tavrımızı tüm dünya görüyor. Belki söylenemiyor ama bunu herkes biliyor” ifadelerini kullandı. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Turizmde Sivas hızına hız katacak Sivas Ticaret ve Sanayi Odası öncülüğünde hazırlanan ‘Turizmde Sivas’ın Hızına Yetiş Projesi’ açılış toplantısı, STSO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir Başkanlığında gerçekleştirildi. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) öncülüğünde hazırlanan ve kentin turizm rakamlarını artıracağı düşünülen Turizmde Sivas’ın Hızına Yetiş Projesi’nin açılışı yapıldı. STSO’da gerçekleştirilen açılış toplantısına; Sivas Kültür ve Turizm Müdürü Aziz Erdoğan, Oran Kalkınma Ajansı Sivas İl Koordinatörü Yunus Emre Şeker, Buruciye AŞ Genel Müdürü Mustafa Altun ve Turizm tesislerinin personel ve yöneticileri katıldı. Projeyi Oran Kalkınma Ajansı ile birlikte yürüttüklerini belirten Başkan Özdemir, “Sivas’ın Hızına Yetişin” projemizin başlığında yer alan hız kavramı, Yüksek Hızlı Trenin ilimize gelmesiyle oluştu. Yüksek Hızlı Trenimizin Sivas’a getirdiği en önemli katkı, turizm sektörüne yapacağı katkıdır. Sivas’a daha çok turist getirmek adına turizm sektörüne eğitim anlamında faydalı olmak istedik. Hocalarımızın bilgilerini sektör yöneticilerine ve çalışanlarına aktarmak adına bu projeyi yaptık” ifadelerini kullandı. Programda konuşan Oran Kalkınma Ajansı Sivas İl Koordinatörü Yunus Emre Şeker, Sivas TSO’nun şehrin önemli meselesine dayanan bir proje hazırlayarak destek almaya hak kazandığını ifade etti. Programların projeler geldikçe var olduğunu belirten Şeker, projelerdeki üst amacın Hızlı Tren odağında Sivas’ın turizm hamlesine katkı sunmak dedi. Sivas İl Kültür ve Turizm Müdürü Aziz Erdoğan ise, Turizm sektörünün gelişmesinde Sivas TSO’na teşekkür ederek, projenin sonucunda güzel bir çıktı elde edileceğine inanıyorum dedi. Sivas’ta bulunmaktan ve böyle bir proje yer almaktan memnuniyet duyduğu ifade eden Eğitmen Doç. Dr. İrfan Mısırlı, verilecek olan eğitimler hakkında bilgiler verdi. Sekiz gün sürecek olan eğitimlerde; Konukla İletişim, Müşteri Memnuniyeti, Sosyal Davranış Kuralları ve özellikle Misafir ve İnsan İlişkileri konuları üzerine eğitimler verilecek. Eğitim programını tamamlayan katılımcılara sertifika verilecek.
Ankara YÖK Başkanı Özvar: "2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz" Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, "2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz" dedi. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi Itri Konferans Salonu’nda Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı gerçekleştirildi. Konferansta konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, yükseköğretime kayıtlı örgün ve açık öğretime devam eden yaklaşık 7 milyon öğrenci ve 185 bine yakın akademik personel olduğunu belirterek, "Sahip olduğumuz bu kapasiteyle Avrupa Yükseköğrenim Alanı içinde önde gelen ülkelerden biri konumundayız. Ancak bizler ulaştığımız noktayı yeterli görerek yavaşlayacak bir anlayışta olamayız. Yükseköğretim Kurulu olarak bir yandan kapasitemizi iş dünyası ile öğrencilerin eğilim ve beklentileri doğrultusunda düzenlerken, diğer yandan üzerinde hassasiyetle durduğumuz kalite güvencesi standartlarımızı yükseköğretim sistemimizin bütün alanlarına yaygınlaştırmaya çalışıyoruz" dedi. "350 bine yaklaşan uluslararası öğrenci sayımız var" Uluslararasılaşma ve kalite bağlamında üniversitelerin uluslararası görünürlüklerini artırmayı hedeflediklerini aktaran Özvar, şunları kaydetti: "Uluslararası sıralamalardaki üniversite sayımızı yükseltmek, akademisyenlerimizin yer aldığı uluslararası projeler ile nitelikli ve etki değeri yüksek yayınların sayısını çoğaltmak; akademisyenlerimizin ve öğrencilerimizin uluslararası hareketliliğini artırmak öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Bu alanlarda sağlayacağımız başarı, bir taraftan yükseköğretimimizin kalitesini artıracak, diğer taraftan çok daha fazla sayıda nitelikli uluslararası öğrencinin üniversitelerimize ilgi göstermesini sağlayacaktır. Böylece 350 bine yaklaşan uluslararası öğrenci sayısıyla dünyada ilk 10 içinde yer alan ülkemiz, ilk 5 ülkeden biri olma hedefine bir adım daha yaklaşmış olacaktır." "İyi bir seviyeye ulaşmış olsak da daha atmamız gereken adımlar var" Üniversitelerin yüzde 35’inde kurumsal akreditasyon olduğunu hatırlatan YÖK Başkanı Özvar, "Bu anlamda iyi bir seviyeye ulaşmış olsak da daha atmamız gereken adımların var olduğu anlaşılmaktadır. 2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz. Hiç şüphe yok ki kalite süreçleri sonu olmayan ve sürekli iyileşmeyi ilzam eden bir uğraşı alanıdır. Program bazındaki akreditasyonlar ise YÖKAK tarafından yetkilendirilen 24 ulusal ve 13 uluslararası akreditasyon kuruluşu tarafından yürütülmektedir. Mevcut durumda yükseköğretim sistemimizde akreditasyondan geçen programların sayılarının artmasını beklediğimizi ifade etmek isterim" dedi. Konuşmaların ardından YÖK Başkanı Erol Özvar, üniversite rektörleriyle hatıra fotoğrafı çektirdi.