POLİTİKA - 28 Mayıs 2015 Perşembe 20:40

Kılıçdaroğlu: 'Ankara’daki beyler halktan koptu'

A
A
A
Kılıçdaroğlu: 'Ankara’daki beyler halktan koptu'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’yi şaha kaldıracağını belirterek, “Ankara’daki beylerle aramızda Ağrı Dağı kadar fark var. Onlar inciden pırlantadan yana; ben çiftçiden, üreticiden ve halktan yanayım” dedi.

Seçim çalışmaları kapsamında Aydın’a gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Atatürk Kent Meydanı’nda düzenlenen mitingde partililerine hitap etti. Kılıçdaroğlu’nun saat 18.00’de başlayacağı duyurulan mitingi, 1 saat 15 dakika gecikmeyle başladı. Zaman zaman etkili olan yağışa rağmen alanı dolduran kalabalığa seçim vaatlerini anlatan Kılıçdaroğlu’na eşi Selvi Kılıçdaroğlu, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ve CHP’li belediye başkanları, CHP Aydın milletvekili adayları eşlik etti.

“Efeler diyarında Aydınlılar şaha kalkmış” diyerek sözlerine başlayan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Aydın’dan söz veriyorum. Ankara’daki beylerde duysun. Sözüm söz, Türkiye’yi şaha kaldıracağım. 7 Haziran’da sandığa gideceğiz, 8 Haziran yeni bir başlangıç olmalıdır. 8 Haziran rahmetli Ecevit’in dediği gibi ‘Ne ezen, ne ezilen, insanca, halkça bir düzen’ olmalı. Hortumların kesildiği, insanca ve halkça bir düzen kuracağız. Seçim beyannamemizi ve Merkez Türkiye projemizi açıklayınca kimyaları bozuldu. Size tarih ve rakam vereceğim. Bunları unutmayın. Yıl 2002, Türkiye toplam servetin yüzde 39’una nüfusun yüzde 1 sahip. Yıl 2014, yüzde 1’i toplam servetin yüzde 54,3’üne sahip. Yani Türkiye nüfusunun yüzde 1, yüzde 99’undan daha zengin. Bunu değiştirip, halkça bir düzen kuracağım. 13 yıldır tek başına iktidarlar. 13 yılın sonunda 6 milyon 250 bin işsiz, 17 milyon yoksul ve 300 bin atamaya bekleyen insanımız oldu. 2 milyon Suriyelimiz var. Bu tabloyu değiştireceğiz, hakça ve insanca bir düzen kuracağız. Bu tablodan memnun olanlara sözüm yok. Bu tablo 21. yüzyıl Türkiye’sine yakışmıyorsa yeriniz belli, adresiniz belli; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi Cumhuriyet Hal Partisi” diye konuştu.

“ANKARA’DAKİ BEYLERLE ARAMIZDA FARK VAR”

Kısa ve uzun dönem olmak üzere iki aşamayla Türkiye’nin sorunlarını çözeceklerini savunan Kılıçdaroğlu, “İki aşamalı planımız var. Ankara’daki beylerin aklı bunlara ermez. Onların aklı ceplerinin doldurmaya erer. Üreteni destekleyeceğiz. Türkiye’yi doyuranları destekleyeceğiz. Çiftçimiz alın terinin karşılığını almalı. Çiftçimiz, dünyanın en pahalı mazotunu almaktan kurtarılmalı. Refahı tabana yaymak için mazot fiyatının düşürülmesi lazım. Sözümüz söz olsun, çiftçimize mazotu 1,5 liradan vereceğiz. İtiraz ediyorlar, ‘Sen nasıl çiftçiye mazotu 1,5 TL’ye verirsin’ diye. Sen mazotu yatlarına 1,21 liradan verirken ben itiraz etmiyorum da ben ‘Çiftçiye 1,5 liraya vereceğim’ deyince sen neden itiraz ediyorsun? Sen yakutu ve pırlantayı vergilendirmezsin, ben mazotu vergilendirmem. Aramızdaki fark bu. Aramızda Ağrı Dağı kadar fark var. Ankara’daki beylerle aramızda Ağrı Dağı kadar fark var. Onalar inciden pırlantadan yana; ben çiftçiden, üreticiden ve halktan yanayım. Çiftçi kardeşim şunu unutma; senin hakkını ben vereceğim. Sen Türkiye doyuruyorsun ama hak ettiğin karşılığı alamıyorsun. Seni perişan ettiler. Çiftçi tarlasını bırakıp, madende çalışıyorsa bir sorun vardır. Ankara’daki beyler unuttular ama ben Ermenek’teki kadının sözlerini unutmuyorum. ‘Eskiden tarlamız vardı, ekip biçerdik. Başka çare kalamayınca kocam madende çalışmaya başladı’ diyor. Çiftçi kardeşim senin hakkını ben vereceğim. Bana inan, söz verdim, sözümü tutacağım” şeklinde konuştu.

“8 MİLYON EMEKLİ İKRAMİYE ALACAK”

8 milyon emekliye dini bayramlarda ikramiye ödeneceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Herkes huzur içinde yaşasın diye refahı tabana yayacağız. Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı'nda emekliye bir maaş ikramiye vereceğiz. Bağ-Kur emeklisine ikramiye vermeyeceğimiz söyleniyor. Buna inanmayın. Zaten en düşük maaşı Bağ-Kur emeklileri alıyor. Milletvekili emeklileri hariç bütün emekli ve dullar bu ikramiyeleri alacak. 11 milyon emekliden 8 milyonu bin TL’nin altında maaş alıyor. Biz iki maaş ikramiyeyi emeklilerimize vefa borcumuzu ödemek için veriyoruz. Ankara’daki beyler, emeklilerin bu ikramiyeyi İsviçre banlarına yatıracağını zannediyor. Emekli bu maaşı alıp esnafa gidecek. Bizim emeklinin hakkını korumamız lazım. Bu ülkede borç batağında olan 5 milyon kişi var. Hiç kimse borcunu ödeyebilecek noktada değil. Herkes hapse girmek için sıra bekliyor. Vatandaşımızı borç batağından kurtaracağım. Faizleri sileceğim ve kalan borcu yeniden yapılandıracağım. Bunun devlete maliyeti sıfır.”

“KILIÇDAROĞLU HALK İÇİN ÇALIŞIR”

Bin 500 lira olarak açıkladıkları asgari ücretle ilgili eleştirilere cevap veren Kılçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Bir şeyden emin olmanızı istiyorum. Efeler diyarındayım. Davutoğlu, Erdoğan için çalışır; Kılıçdaroğlu, halk için çalışır. Ne söylerlerse söylesinler, ne yaparlarsa yapsınlar; halkın gücü en büyük güçtür. Tüm umudum sizsiniz. Sizinle beraber bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz, sizinle beraber bu ülkede refahı sağlayacağız. Asgari ücreti bin 500 lira yaparken, bunun yükünü işverenin sırtına yüklemeyeceğiz. Beni gidip işverenlere şikayet ediyorlar. Ankara’daki bir bey var. ‘Efendim asgari ücreti bin 500 TL yapmak zulümdür’ diyor. Sana ayda 14 bin TL verirken zulüm olmuyor da, işçiye bin 500 TL verince mi zulüm oluyor? O beyler artık şaşırdılar. Ankara’daki beyler halktan koptular. O beyler altlarına altın kaplama klozet yapıyorlar. Milyarlık arabalara da ‘çerez parası’ diyorlar. Emekliye gelince kaynak yok. Mağdur edebiyatı yapıyor. ‘Kefen giydik, idamdan korkmuyorum’ diyor. Bu millet başbakan dedin seni başbakan yaptı, cumhurbaşkanı dedin cumhurbaşkanı yaptı. Araba dedin araba, uçak dedin, uçak. Hala ‘Mağdurum’ diyor. Ya bırak da biraz milletin cebi para görsün. Biz insanı ve kul hakkını düşünürüz. Onlar ise sadece ceplerini düşünürler.”

“HİÇBİR AKRABAM KÖŞEYİ DÖNMEDİ”

Seçimlere sayılı günler kala partililerinden daha çok çalışmalarını isteyen Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: 

“Sizden iki söz istiyorum. 7 Haziran’da sandığa gidip CHP’ye oy verecek misiniz? Söz mü? 7 Haziran’da sandığa giderken şu veya bu nedenlerle bugüne kadar CHP’ye oy vermemiş insanları ikna edeceksiniz. En az bir vatandaşımızı ikna edeceksiniz. Birlikte kol kola sandığa gideceksiniz, ‘Birlikte CHP’ye oy vereceğiz’ diyeceksiniz. Size neden diye sorarsa; ‘13 yıl kredi açıktı da ne oldu. Kılıçdaroğlu sadece 4 yıl yetki istiyor’ deyin. 7 çocuklu bir ailenin çocuğu olarak ben sizden birisiyim. Devlette, devlet bütçesinden sonra en büyük bütçesi yönettim. Hiçbir kardeşim ve hiçbir amcam köşeyi dönmedi. Deyin ki, ‘Kılıçdaroğlu kul hakkı yemez’ Ankara’daki beyler halkı unuttu. Kendilerine başka bir yer buldular. Ben sizin gibi birisiyim. 4 yılda yoksulluğu bitireceğim. 720 liranın altında hiç kimsenin geliri olmayacak, hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Bakın söz verdiniz, ben de size söz veriyorum. Gün 6 saatse 6 saat, 24 saatse 24 saat, 36 saatse 36 saat sizin için çalışacağım. Sizin için döktüğüm her alın teri size helal olsun."

Konuşmasının ardından sevgi gösterileri altına alandan ayrılan Kılıçdaroğlu, karayoluyla İzmir’e hareket etti. 

İBRAHİM KILINÇ - MEHMET BARLAS - MEHMET SARIKAYA

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Kaplan: “Halı fuarları sektöre ve ülkemize dinamizm katıyor” Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçı Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanı Zeynal Abidin Kaplan, halı fuarlarının sektör açısından önemli buluşma noktaları olduğunu söyledi. Türkiye’nin net ihracatçı olduğu sektörlerden biri olan halı sektöründe iki önemli fuar yapılmaktadır. İstanbul’da yapılan CFE Halı ve Yer Kaplamaları fuarı dünyanın en önemli halı fuarı konumuna yükselirken Gaziantep Halı Fuarı, ortadoğu ve yakın coğrafyanın buluşma noktası olma özelliğini sürdürmektedir. Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği başkanı Zeynal Abidin Kaplan, yaptığı açıklamada fuarları önemsediklerini, her fuara büyük bir heyecanla hazırlandıklarını açıkladı. Başkan Kaplan, yaptığı açıklamada “Fuarlar, alıcı ve satıcıların buluştuğu önemli platformlardır. Ticaret zaman içerisinde şekil değiştirse de fuarlar, önemini her daim muhafaza etmektedir. Çok sayıda alıcı ve satıcının aynı zaman ve mekanda buluşabildiği başka bir organizasyon türü bulunmamaktadır. Gaziantep Halı Fuarı yıllardır şehir ekonomisine büyük bir canlılık katmakta ve sektörümüze önemli faydalar sunmaktadır. Bu yıl da fuarımızı büyük bir heyecanla beklemekteyiz. Firmalarımız büyük bir istekle en güzel tasarımlarını ve en yeni koleksiyonlarını fuarda görücüye çıkarmak üzere hazırlanmaktadırlar. Pandemi ve deprem sebebiyle birkaç yıl gerçekleştirilemeyen bu fuar, bu yıl sektörün en önemli aktörlerinin katılımı ile büyük bir özlemle beklenmektedir. Fuarımızın sektörümüze, şehrimize ve ülkemize şimdiden hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Gaziantep Halı Fuarı, TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş tarafından, 28-31 Mayıs 2024 tarihleri arasında Gaziantep Ortadoğu Fuar Merkezi’nde düzenlenecek.
Mersin Başkan Seçer’den çocuklara park müjdesi: "Sizlere Müftü Deresi Yaşam Vadisi yapacağız" Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla çocuklarla bir araya geldi. Çocuklar, makamında ziyaret ettikleri Seçer’e hediye takdim etti. Hediyeler için teşekkür eden Seçer, başkanlık koltuğunu tek tek gelen çocuklara bıraktı. Çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayan Seçer, "23 Nisan bize demokrasiyi, millet iradesini, egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunu ifade ediyor. Birçok bir millet için olması gereken değerleri taşıyan bir gün. Ama bugünün çocukları için asıl önemi dünyada ilk ve tek çocuk bayramı olması. Bunu da Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz" dedi. "Sizlere Müftü Deresi Yaşam Vadisi yapacağız" Çocuklardan gelen taleplere de yanıt veren Seçer, kentte 500 dönümlük bir park yapacaklarını belirterek, "Sizlere Müftü Deresi Yaşam Vadisi yapacağız" diye konuştu. Çocuklardan birinin şehir müzesi talebinde bulunması üzerine Seçer, Taş Binanın restorasyonunun sürdüğünü ve yakın zamanda Mersin’e bir kent müzesi kazandıracaklarını söyledi. Kütüphaneleri çok önemsediklerini de ifade eden Seçer, kent genelinde 12 okuma salonun hizmette olduğunu ve bunların sayısını artırmak için çalışma yaptıklarını kaydetti. Çocukların kentte söz sahibi olabilmeleri için hayata geçirdikleri ’Çocuk Meclisi’ hakkında da bilgi veren Seçer, bu uygulamayı demokrasi bilincini küçük yaşta çocuklara aşılamak için oldukça önemsediklerini vurguladı. "Çocuk atölyeleri çocukların becerilerini geliştirmeleri için son derece iyi" Mercan 100. Yıl İklim ve Çevre Bilim Merkezi’ni herkesin ziyaret etmesi gerektiğinin altını çizen Seçer, merkezde yer alan deneyler sayesinde çocukların analitik öğrenmeye ve düşünmeye teşvik edildiğinin altını çizdi. Açıldığı günden bu yana 60 bine yakın ziyaretçiyi ağırladıklarını belirten Seçer, "Çok rağbet var, çocuklar mutlaka bu merkeze gitsinler. Çocuk atölyeleri çocukların becerilerini geliştirmeleri için son derece iyi" dedi. Çocuk etkinlik merkezlerinin de çocuklar için faydalı olduğuna işaret eden Seçer, bütün çocuklara gelip görmeleri ve keyifle vakit geçirmeleri için çağrıda bulundu. Büyükşehir Belediyesinin kurs merkezlerine de değinen Seçer, sınava hazırlanan çocuklar için verimli kurs merkezleri olduğunu ve velileri de maddi külfetten kurtardığını kaydetti. Seçer, sundukları tüm hizmetlerden vatandaşların yararlanması için herkese haber verilmesini istedi. "Çocuklara tiyatro gösterisini belediyede yapacağız" Dezavantajlı mahallelere yönelik çalışmalara devam ettiklerini vurgulayan Seçer, çocuklara yönelik kültür-sanat etkinlikleri için de lojistik destek sağladıklarını duyurdu. Yeni belediye binasına da çocuklar için sinema salonu ve tiyatro sahnesi kuracaklarını dile getiren Seçer, "Çocuklarımızın belediyeye girmesini ve belediyenin sivilleşmesini istiyorum. Asık suratlı bir belediye değil, çocukların girdiği, insanların son derece kendini rahat hissettiği bir belediye olsun. Çocuklara tiyatro gösterisini belediyede yapacağız" diye konuştu. Başkan Seçer, ziyaret sonunda çocuklara hediye verdi.
Muş Köy okulunda 12 yıl sonra 23 Nisan coşkusu MUŞ (İHA) – Muş Hasköy ilçesine bağlı köy okulunda 12 yıl sonra ilk defa 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkuyla kutlandı Hasköy ilçesinde uzun yıllar öğrenci yetersizliği sebebiyle kapalı kalan Ortanca Köyü İlkokulu, 12 yıl aradan sonra 2023-2024 döneminde yeniden açıldı. Köy halkı ve öğrenciler, yıllardır kapalı durumda olan okullarının tekrar açılmasıyla birlikte büyük bir mutluluk yaşamıştı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın coşkusunun yaşandığı köyde, 12 yıl sonra sevinç dolu bir kutlama gerçekleştirildi. Okul bahçesinde gerçekleştirilen etkinliklerde çocuklar gönüllerince eğlendi. Köyden gelen vatandaşlar da bu anlamlı günde bir araya gelerek çocukların mutluluklarına şahit oldular. Yapılan etkinliklerin sona ermesi ile birlikte öğrenciler, öğretmeni ile birlikte kırlarda gezerek sohbet etti. Köyde 12 yıl sonra düzenlenen 23 Nisan etkinliklerine katılan Hasköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Necdet Bozyel, “Şu an Hasköy ilçemize bağlı Ortanca köyündeyiz. Mevcut okulumuz 2012 yılından beri öğrenci yetersizliğinden dolayı kapalı bulunmaktaydı. 2023-2024 eğitim öğretim yılında bakanlığımızın da öğrenci sınırlaması olayını kaldırdığından dolayı okulumuzu tekrar eğitim öğretime açtık. Şu an yeterli öğrenci sayısına ulaşmış bulunmaktayız. Bu vesileyle 12 yıl sonra çocuklarla birlikte kendi bayramları olan 23 Nisan’ı kutlamak, heyecanlarına ortak olmak maksadıyla biz de yanlarında bulunduk. Çok heyecanlıyız, çok mutluyuz” dedi. 12 yıl sonra öğrencilerle birlikte bu köyde 23 Nisan’ı kutladıkları için mutlu olduklarını belirten köy öğretmeni Nesrin Gök de, “Bu köy ilk atama yerim. Ben Mersin’den geldim buraya, Ortanca köyündeyim. Okulum 12 senedir kapalıydı. Açıldığında da ilk atanan kişi ben oldum, bu ayrı bir mutluluk benim için. Bugün de burada İlçe Milli Eğitim Müdürümüzle beraber 23 Nisan’ımızı kutladık. Çok güzel geçti” ifadelerini kullandı. Okulunda 8 öğrencisi olduğunu söyleyen Gök, “Onlar benim öğrencim. Öğrenci sayısının azlığından dolayı onlarla birebir ilgilenmek için bolca fırsatım oluyor. Ben Muş’un Hasköy ilçesinden geliyorum buraya. 30 kilometre yol geliyorum her gün. Ama her gün gelirken de büyük bir heyecanla geliyorum. Onlara bir şeyler katabilmek umuduyla, onların hayatlarına bir iz bırakmak heyecanıyla geliyorum. Özellikle bahar ayı geldiği için her yer yeşillendi. Derslerimizi dışarıda da işlediğimiz oluyor. Çocuklarla etkileşimli bir şekilde derslerimizi işliyoruz. Onlara güzel bir gelecek sunmak için elimden geleni yapıyorum. Beraber ilk defa bu köyde 23 Nisan kutlamaları yapıldı. Öğrencilerimin hatıralarını güzel bir iz bırakmak beni çok mutlu etti. Beraber şiirler okuduk, yarışmalar yaptık, dans gösterilerimiz oldu. Çok coşkulu bir şekilde kutladık. Bugün de onlara güzel bir anı bırakabildiğim için çok mutluyum” şeklinde konuştu. Hazırladıkları etkinliklerle güzel bir an yaşadıklarını söyleyen öğrencilerden Beren Rojin Sayılgan ise kendi okullarında ilk defa 23 Nisan’ı kutladıklarını belirterek, “Bugün 23 Nisan’ı kutladık. Ben günün anlam ve önemini belirten konuşma yaptım. Sonra arkadaşlarım da şiirlerini okudu. Gösteri ve koro çalışmasını yaptıktan sonra oyunlar oynamaya başladık. Sonra öğretmenimizle kırlarda gezdirdik. Hepimizin 23 Nisan’ını kutlarım” ifadelerini kullandı.
Samsun Başka Kul: "Terme’de söz hakkı çocukların olacak" 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” dolayısıyla makamını öğrenciye devreden Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, öğrencilerin şehir yönetimine katılarak özgüvenli bireyler olması amacı ile Terme Kent Konseyi bünyesinde ‘Çocuk Meclisi’ni hayata geçireceklerini açıkladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 104’üncü yıl dönümünde, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, makamında çocukları ağırladı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda geleneksel hale gelen çocukların temsili olarak yönetici koltuğuna oturmaları töreninde Başkan Kul, makamını 7. sınıf öğrencisi Hasan Efe Coşkun’a bıraktı. "Ben yaptım oldu anlayışı olmayacak" Terme Belediyesi tarafından, ‘Ortak Akıl’ ile ilçeyi ileriye taşımak, ilçedeki sorunları çözmek için çeşitli çalışmaların gerçekleştirileceği ‘Kent Konseyi’ için ilk adımları atmak üzere olduklarını açıklayan Başkan Şenol Kul, konsey bünyesinde çocuk meclisinin de hayata geçirileceğini müjdeledi. Ortak akla çok önem verdiklerini belirten Kul, “2014-2019 yılları arası Terme Belediye Başkanlığım sürecinde kent konseyimizi oluşturmuş, aktif faaliyetler yürütmüştük. Şimdi de Terme kent konseyimizi hem bir an önce kurmak istiyoruz hem de sizleri de kent yönetimine dâhil etmek istiyoruz. Çünkü ortak akla çok önem veriyoruz. Artık Terme’de ‘Ben yaptım, oldu’ anlayışı olmayacak. Ortak akıl, ortak şiar bizim için çok önemli demiştik. Bu anlamda alacağımız her kararda hep beraber hareket edeceğiz" diye konuştu. "Çocuklara önem" Kent Konseyi’nin başarılı olabilmesi için geniş katılımlı ve tüm fikirlerin yer alması gerektiğini vurgulayan ve önceki dönem Kent Konseyi’nde Kadın ve Gençlik Meclislerinin olduğunu hatırlatan Başkan Kul, “Bu yıl Çocuk Meclisi de oluşturacağız. Biz, çocuklarımızı ve gençlerimizi çok önemsiyoruz. Onların görüş ve önerilerine, ihtiyaçlarına önem veriyoruz. Kent Konseyi’nde onların da sesi olmasını istiyoruz. Çocuklarımızın yönetim becerilerini küçük yaşta kazanması, ortak akıl oluşturmanın önemini görmesi bakımından, Çocuk Meclisi’ni de kuracağız” şeklinde konuştu.
Kırıkkale Kırıkkale Belediyesi 23 Nisan’ı özel etkinliklerle kutladı Kırıkkale Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı özel etkinliklerle kutladı. Etkinlikler, çok sayıda vatandaşın katılımıyla gerçekleşen kortej yürüyüşüyle başladı. Kırıkkale Belediyesi tarafından 3 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla kutlama etkinlikleri düzenlendi. Kutlamalar, çok sayıda vatandaşın katılımıyla bando takımı eşliğinde kortej yürüyüşüyle başladı. Belediye önünden başlayan yürüyüş, büyük şehir parkında son buldu. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından katılımcılara seslenen Belediye Başkanı Ahmet Önal, milli bayramların daha coşkulu ve daha heyecanlı olacağını söyledi. Milli bayramları tarihe yakışır şekilde hep birlikte beraber kucaklayacaklarını ifade eden Önal, "Çünkü hepimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e çok şey borçluyuz. İyi ki sizinler beraberiz. Bundan sonra da milli bayramlarımızı daha coşkulu yaşamaya devam edeceğiz. Bugün ilk milli bayramımızda büyük bir coşkuyla heyecanla beraberiz. Şimdiden sözünü veriyorum. Daha coşkulu daha heyecanlı etkinliğin bol olduğu tarihimize ve kültürümüze yakışan milli bayramlarımızı hep birlikte kutlamaya devam edeceğiz" dedi. Konuşmanın ardından bando takımı tarafından çeşitli marşlar seslendirildi. Geniş katılımın sağlandığı kutlama etkinliği, çocuklara özel hazırlanan oyunlarla devam etti. Bazı çocuklar oyun gruplarında vakit geçirirken, bazıları da animasyonlar ve çeşitli yarışmalarla heyecan dolu dakikalar geçirdi.
İzmir Kasapoğlu: "23 Nisan, bu toprakların yeniden doğuşunun ve geleceğe olan inancın simgesi oldu" Önceki dönem Gençlik ve Spor Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Kasapoğlu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla yayınladığı mesajında, “Çocuklarımızın bizim hayallerimizin peşinden gitmeleri değil, bizim onların düşlerini takip etmemiz, bizlerin bırakacağı en kıymetli miras olacak” ifadelerini kullandı. Önceki dönem Gençlik ve Spor Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Kasapoğlu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı münasebeti ile bir kutlama mesajı yayınladı. Mesajına Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin başında hiçbir kuvvet yoktur, hiçbir makam yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır. O da milli egemenliktir. Yalnız bir makam vardır. O da milletin kalbi, vicdanı ve mevcudiyetidir” sözleri ile başlayan Kasapoğlu, “Bugün, yüreklerimizdeki sevgi ve umudu paylaşmanın, geleceğe dair hayallerimizi tazelemenin, egemenliğimize olan bağlılığımızı ve çocuklarımıza olan sevgimizi bir kez daha ifade etmenin zamanı. 23 Nisan 1920’ de Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları, milletin iradesinin en yüksek makam olduğunu ilan ederek, Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesine yeni bir ivme kazandırdılar. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışında edilen dualar yalnızca bir umudu değil gelecek güzel günlere ait kararlılığı da anlatıyordu. Her köşesi bilfiil işgal edilmiş vatanımızın tek hakiminin, kayıtsız ve şartsız, bu topraklar için canını verecek olan millet olduğunun ilanı, istiklal ve istikbal yolunda atılmış en önemli adımlardan biri oldu. Kurtuluş mücadelesini yöneten, ülkesini bağımsızlığa kavuşturan ve yeni bir Cumhuriyeti kuran Meclisimize ’Gazilik’ ünvanı verilmiştir. Çok büyük savaşlarda, mücadelelerde dahi bir kez bile yara almamış yüce meclisimiz, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ilk hedeflerinden biri olmuştu. Namlu ve radarlardaki tek şey bir bina değildi. Millet ve onun iradesiydi hedefe konulan. Ancak bu millet, parçalama ve hükmetmeye çalışma gafletine düşenlere 104 yıl önce nasıl cevap verdiyse o gece de öyle cevap verdi. Gazi meclisimize o geceki onurlu duruşuyla ikinci kez gazilik ünvanı verilmişti. Türkiye Büyük Millet Meclisi; vatan ve bayrak sevgimizin, birlik, beraberlik ve kardeşliğimizin, milli iradenin yalnızca en büyük makam olan millette olduğunun timsalidir. Mensubu olmaktan büyük gurur duyduğum Türkiye Büyük Millet Meclisi 104 yıldır iradenin ve hakimiyetin milletin kendisinden başka hiçbir makam ve mevkide olmaması için çalışmaya devam ediyor" diye kaydetti. “Geçmişten öğrendikleriniz geleceğinize ışık tutsun" Kasapoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı mesajında çocuklara seslenerek, şu ifadelere yer verdi: “23 Nisan 1920’ de çocuklarımızın sesinin daha gür çıkması, umut dolu gözleriyle geleceğe güvenle bakmalarının da adımları atıldı. 23 Nisan, bu toprakların yeniden doğuşunun ve geleceğe olan inancın simgesi oldu. Bugün, çocuklarımızın gülüşleriyle dolup taşan sokaklarda, umudun ve sevginin en saf haliyle buluşuyoruz. Onların gözlerindeki ışık, yarının neşe dolu dünyasının müjdecisi olacak. Zaman; çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakmanın, onların hayallerini gerçeğe dönüştürmenin ve sevgi dolu yarınlar inşa etmenin zamanı. Çocuklarımızın bizim hayallerimizin peşinden gitmeleri değil, bizim onların düşlerini takip etmemiz, bizlerin bırakacağı en kıymetli mirasımız olacak. Sevgili çocuklar, bugün sizin gününüz. Geçmişten öğrendikleriniz, geleceğinize ışık tutsun. Karanlıklar içinde kaldığınızı hissettiğiniz zamanlarda, o güzel kalplerinizde yanan umut ışığına güvenin. 104 yıl önce yanan o ışık yolunuzu aydınlatacaktır. Başta Gazze olmak üzere tüm dünyadaki acı çeken, gözyaşı döken, barış içinde yaşama, okuma, sağlıklı beslenme hakları ellerinden alınmış, umutları yok edilmiş tüm çocuklara, hak ettikleri güzel bir dünya için elimizden geleni yapacağımıza söz veriyorum. Bu duygu ve düşüncelerle, Türkiye Büyük Millet Meclisimizin 104. kuruluş yıldönümünü ve bütün dünya çocuklarının bayramını kutluyorum. Demokrasimizin ve Cumhuriyetimizin bugünlere gelmesinde emeği geçen başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bütün şehit, gazi ve geçmiş büyüklerimizi rahmet ve şükranla anıyorum”