POLİTİKA - 16 Ocak 2018 Salı 15:59

Kılıçdaroğlu: 'Biz Rusya'yı da Amerika'yı da uyarmak zorundayız'

A
A
A
Kılıçdaroğlu: 'Biz Rusya'yı da Amerika'yı da uyarmak zorundayız'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Eğer insan kanı içmekten hoşlanıyorsanız, buyurun silah gönderin. Ama insanlık bizim temel formumuzdur, insanlık neyi gerektiriyorsa onun gereğini yapacağız diyorsanız ne PKK'ya ne onun uzantılarına, ne IŞİD'e ne onun uzantılarına, ne El-Nusra’ya ne de onun uzantılarına silah göndermeyin. O nedenle Biz Rusya'yı da Amerika'yı da uyarmak zorundayız" dedi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM’deki grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Herkesin şunu rahatlıkla söylemesi gerekir. İyi ki varsın CHP. Çünkü, CHP demek cumhuriyet demektir, demokrasi demektir. CHP demek gençlere siyasette yer açmak demektir. CHP demek Türkiye demektir" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile ilgili yaptığı eleştirilere ilişkin konuşan Kılıçdaroğlu, "Bugün, daha önceki saatlerde konuşan Genel Başkan, bizim İstanbul İl Başkanımız ile ilgili bir sürü laflar etmiş. Korksun veya korkmasın İstanbul İl Başkanımız bugün onun cevabını verecek. Benimle ilgili bir şeyler söylemiş. Sevgili Erdoğan, güzünü sevdiğim Erdoğan, benden niye korkuyorsun? Ben korkulacak adam değilim. Sen daha uzun boylusun, üstelik sen kendini dünya lideri olarak tanımlıyorsun. Gel karşıma bana söyleyeceğini adam gibi karşıma çık yüzüme söyle" dedi.

Türkiye'nin gereksiz polemiklere ihtiyacının olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Söyleyecek lafın varsa, bütün televizyon kanalları, gazeteciler senin emrinde. Ne arkamdan dedikodu yapıp duruyorsun. 'Dünyadan korkmam' diyor, Bay Kemal'in dediğinden korkuyor. Gelirken doktorlarını, uzmanlarını, politikacılarını yanına al, vallahi tek başıma çıkacağım. Sana yarım saat versinler, 10 dakika bana yeter. Kim haklı kim haksız milletin önünde hesaplaşalım. Dedikodu ile memleket mi yönetilir. Ne derlerse desinler, bu millet şunu söylemeli; İyi ki varsın CHP, sen olmasan gerçekleri öğrenemeyeceğiz diyeceklerdir" diye konuştu.

"Rusya'yı da Amerika'yı da uyarmak zorundayız"

Türkiye’nin dünyanın en güzel coğrafyasında yer aldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Petrol boru hatları, doğalgaz boru hatları buradan geçer. Bu toprakların bir başka sorunu var, komşular. Orta Doğu’da kan var, acı var, gözyaşı var, dinmiyor bir türlü. Biz Türkiye olarak bütün bu gelişmelerden rahatsızız. İstiyoruz ki hiçbir komşumuzun burnu kanamasın, orada yaşayan vatandaşlar huzur içinde yaşasınlar. Bu coğrafyayı biz bir barış denizine dönüştürelim en büyük arzumuz bu zaten. Biz hükümet edenlere, Ankara'daki beylere önce petrolün tarihini oturun bir okuyun diyoruz. Sonra bölgenin tarihi oturun bir okuyun diyoruz. Bölgede hangi oyunların oynandığını oturun düşünün taşının diyoruz. Bölge bir devletin tek başına yapılandırdığı bir bölge olmaktan çıkmış durumda. Irak’a yapılan saldırı sonrası ne büyük acılar çektiğimizi hepimiz biliyoruz. Suriye'de benzer bir olay yaşanıyor. 3.5 milyon Suriyeli sadece Türkiye'de. Bugün Orta Doğu aktörlerin yönlendirdiği bir Orta Doğu'dur. Oradaki devletlerin elinden ipler çıkmış durumda. Bir ucunda Amerika var, bir ucunda Rusya var, bir ucunda İran, bir ucunda Türkiye var. Bu 4 temel aktörün bir araya gelip Orta Doğu’daki acıyı, kanı ve gözyaşını sonlandırması lazım. Bugün geldiğimiz noktanın en kötü aktörlerinden ve kaybedenlerinden birisi Türkiye. Silah göndermeyin terör örgütlerine dedik, silah gönderdiler. Aynı olayı şimdi ABD yapıyor. Suriye’deki Irak’taki terör örgütlerine silah desteği veriyor. Buradan uyarmak bizim namus borcumuzdur. Eğer insan kanı içmekten hoşlanıyorsanız, buyurun silah gönderin. Ama insanlık bizim temel formumuzdur, insanlık neyi gerektiriyorsa onun gereğini yapacağız diyorsanız ne PKK'ya ne onun uzantılarına, ne IŞİD'e ne onun uzantılarına, ne El-Nusra’ya ne de onun uzantılarına silah göndermeyin. Orta Doğu’ya göndereceğiniz her silah acıyı büyütecektir. O nedenle Biz Rusya'yı da Amerika'yı da uyarmak zorundayız."

"Hükümete de bir sağduyu çağrısı yapmak bizim görevimizdir"

"PKK terör örgütünün Türkiye'de neler yaptığını bütün dünya biliyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin 30 yılı aşkın süredir verdiği mücadeleyi bütün dünya biliyor. Terörden kurtulmak için, bölgeyi terörden arındırmak için her türlü çabayı göstermek bizim görevimiz, İran’ın Rusya’nın Amerika'nın da görevi. Buradan hükümete de bir sağduyu çağrısı yapmak bizim görevimizdir. Orta Doğu’da barış, huzur istiyoruz. Diplomaside hamasetin geçerliliği yoktur. Diplomatik kanalların sonuna kadar zorlanması lazım. El Bab'daki şehit sayımız 70'i aştı. Eğer siz 3 hamle ötesini görmezseniz dış politikayı iyi yönetemezsiniz, dış politikada sadece diğer aktörlerin oyuncağı olursunuz. Bugün Türkiye’nin geldiği nokta budur. Elbetteki Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendi geleceğini güvence altına almak zorundadır. O bölgede tampon bölge kurmak oluşturmak zorundadır. Bunlara söylenecek hiçbir lafımız yok. Ama bu noktaya gelinceye kadar izlenen politikalar Türkiye'yi bir batakla karşı karşıya getirdi. Ben defalarca uyardım, arkadaşlarım defalarca uyardı. Sağduyu sahibi eski diplomatlar defalarca uyardılar. Yapmayın yanlış yapıyorsunuz diye. Hayır biz biliyoruz dediler. Hatta Dışişleri Bakanlığını tamamen devre dışı bıraktılar" değerlendirmesinde bulundu.

Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ege adalarını soruyoruz ya. Ada bize mi ait Yunanistan'a mı ait? Ben soruyorum başka bir zata başka bir zat cevap veriyor. 'Kim teslim etti onlara sor' diyor. Çık adam gibi cevap ver. Keçi Adası bize mi ait, Yunanistan'a mı ait, bu kadar basit. Tehdit etme cevap ver. Ben mangaldan atmam. Türkiye'nin taşına toprağına çakılına biz sahip olacağız. Bir karışı teslim etmek istemiyorum. İstanbul kongresinde söyledim. 2019'da geleceğiz, Süleyman Şah Türbesi'ni kendi topraklarımızda yeniden kuracağız, yeniden götüreceğiz, Türk bayrağını da oraya dikeceğiz. Dış politika hamaset edebiyatı yapılacak bir politika değildir."

"Biz hep birlikte darbeye ve darbecilere karşı direnmek zorundayız"

Bugünün 16 Ocak Basın Onur Günü olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, gazetecilerin 16 Ocak'ı gerçek anlamda bir onur günü kabul ettiğini ama bugünü gerçek anlamda bir sevinç ile kutlayamadığını anlattı. Kılıçdaroğlu, "2019’da yeni bir dönem başladığında sizin özgürlüğünüzü de sağlayacağız. İstediğiniz gibi eleştireceksiniz. Ama müteahhitten para almayacaksınız, örtülü ödeneklerden para almayacaksınız. Herkes özgürce yazacak" dedi.

Kılıçdaroğlu, 20 Temmuz darbesinden sonra 1 milyonu aşkın ailenin mağdur edildiğini öne sürdü.
Hak ve Adalet Platformu’nun 2 bin 173 kişiyle oturup yüz yüze görüşme yaptığını, mağdur ailelerin karşılaştıkları sorunları belirlediğini belirten Kılıçdaroğlu, buna göne mevcut işsizlik oranının yüzde 65 olduğunu ve mağdurların çektiği sıkıntıların en büyüğünün yüzde 92 ile ekonomik sıkıntı olduğunu ifade etti.
OHAL ile ilgili işlerinden atılanların yüzde 99'unun 15 Temmuz öncesi herhangi bir cezai soruşturmaya uğramadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, yüzde 50'sinin 15 Temmuz sonrası bulundukları mahallelerden ve şehirlerden ayrılmak zorunda kaldığını iddia etti.

Bugün Kırşehir'de Koç Üniversitesinde tam burslu okuyan Ali Furkan'ın cenazesinin kaldırıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Biz hep birlikte darbeye ve darbecilere karşı direnmek zorundayız. 20 Temmuz'da bu ülkede bir sivil darbe yapıldı. Fiili bir anayasa ihlali var. Anayasa'nın 121. Maddesi, -Bakanlar Kurulu, OHAL'in gerekli kıldığı konularda KHK çıkarabilir- diyor. Vatandaşlarıma soruyorum, taşeron işçilerin OHAL ile ne ilgisi var? KİT’lere kadroyu vereceğiz. Eğitimin, sağlığın, sosyal güvenliğin, arabanın kış lastiğinin KHK ile OHAL’le ne ilgisi var. demek ki fiilen anayasa çalışmıyor" açıklamasında bulundu.

Enis Berberoğlu davası

Enis Berberoğlu davasının bugün görüşüldüğünü ve tutukluluğuna devam kararı verilerek davanın ertelendiğini aktaran Kılıçdaroğlu, "Ankara'daki beylerin arzusu üzerine orada esir olarak tutulduğunu da gayet iyi biliyoruz. Bir mahkeme karar verdi ama mahkemenin kararları iktidarın hoşuna gitmediği için 2 hakim değiştirildi. Bylock kullandı diye 11 bin kişi ya hapse atıldı ya da görevlerinden alındı. Ergenekon ve Balyoz davalarında da aynı sorun yaşandı. Ergenekon ve Balyoz'da yaşanan dram bugün de benzer şekilde yaşanmaktadır. Tamamının itibarlarının iade edilmesi lazım" şeklinde konuştu.

"HSK'ya bir seslenmek isterim"

Anayasa Mahkemesi’nin Mehmet Altan ve Şahin Alpay kararlarına değinen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"AYM bir karar verdi. Alt mahkeme 'ben senin kararına uymam' diyor. 'Ben gücümü siyasi otoriteden alıyorum' diyor. Bu kararı veren hakimlere sesleniyorum. Siz yarın çocuklarınızın yüzüne bakamayacaksınız. HSK'ya bir seslenmek isterim. Bylock dolayısıyla iki hakim karar vermişti. Dedikleri için sürüldüler. Anayasa'yı dinlemeyen, AYM'yi dinlemeyen hakimlere siz ne yapacaksınız, niye toplanmıyorsunuz, niye karar vermiyorsunuz? Bir yerden talimat mı bekliyorsunuz? O zaman o koltukları terk edin. Adalet dağıtmayacaksınız, adalete ihanet etmeyin. Ya oturun adam gibi karar verin ya da o koltuklardan ayrılın." 

Pelin Üzek Kılıç

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Sağlık müdüründen toz taşınımı uyarısı Alanya İlçe Sağlık Müdürü Nadir Aldemir, toz taşınımı ile ilgili olarak KOAH ve astım hastalarında tozun bazı problemlere yol açabileceğini belirterek, risk grubunda olan vatandaşların dışarı çıkarken maske takmaları önerisinde bulundu. Alanya’da ilçe merkezi ve yüksek kesimlerinde toz taşınımı meydana geldi. Bazı araç camlarının tozla kaplandığı görülürken, bazı esnafın ürünlerinin de tozla kaplandığı gözlemlendi. “Risk grubundakilerin dışarı çıkarken mümkün olduğunca maske takmasını öneriyoruz” Toz taşınımı ile ilgili konuşan Alanya İlçe Sağlık Müdürü Nadir Aldemir, söz konusu tozun insan sağlığında bazı etkilerinin olduğuna dikkat çekti. Burunda kaşıntı, burun tıkanıklığı gibi belirtilerin olabildiğini belirten Aldemir, “Bölgemizde Kuzey Afrika kökenli toz taşınımı bugünlerde kendini çok hissettirir hale geldi. Bu tozun özellikle mikro partiküllerden oluşması insan sağlığında da bazı olumsuz etkiler yapabiliyor. Özellikle burunda kaşıntı, burun tıkanıklığı, gözlerde kızarıklık, göz yaşarması gibi belirtilere neden olabiliyor. Risk grubu dediğimiz yaşlılar, KOAH, astım hastaları ve küçük çocuklarda da bazı alerjik problemlere yol açabiliyor. Risk grubunda olanların dışarı çıkarken mümkün olduğunca maske takmasını öneriyoruz. Astım ve KOAH hastalarının da düzenli olarak kullandıkları ilaçları bugünlerde kullanabilirler. Meteorolojiden de bu tozun birkaç gün içinde etkisini azaltacağı belirtiliyor. İlaçları kullanmaları durumunda herhangi bir olumsuz etkisi olmayacaktır” dedi. “Etrafımız, araçların üzeri tozlarla kaplandı” İlçe merkezinde esnaflık yapan Kemal Eras isimli vatandaş ise, “Afrika üzerinden geldiği söylenen yoğun bir toz bulutu vardı. Etrafımız, araçların üzeri tozlarla kaplandı. Özellikle dışarıda ürünü olan esnaflarımıza zararı oldu. Tozdaki bakteri, virüs taşınmış olabilir. Vatandaşlara, hayvanlara zararı olabilir. Toz nedeniyle camları silmek zorunda kaldık. Özellikle araçlar, camlar, evlerin camları tozlarla kirlendi. Vatandaşa iş çıktı” diye konuştu.
Trabzon Trabzonspor, Kayserispor’un konuğu Trabzonspor, Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında yarın Kayserispor’un konuğu olacak. Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında Trabzonspor, yarın saat 19.00’da deplasmanda Kayserispor ile karşılaşacak. Ligde üçüncülük iddiasını korumak isteyen bordo-mavililer, alt sıralardan kurtulmak isteyen rakibi karşısında sahadan galibiyetle ayrılmayı planlıyor. Bu zorlu müsabakada hakem Çağdaş Altay düdük çalacak. Altay’ın yardımcılıklarını ise Mustafa Sönmez ve Ogün Kamacı yapacak. Mücadelenin dördüncü hakemi de İlker Yasin Avcı olacak. 54.randevu İki takım arasında geride kalan 53 maçta bordo-mavililerin galibiyetlerde 32-9 üstünlüğü bulunurken, 12 karşılaşma ise beraberlikle sonuçlandı. Trabzonspor, bu müsabakalarda Kayserispor kalesine 99 gol atarken, ağlarında da 57 gol gördü. İki takım arasında sezonun ilk yarısında Trabzon’da oynanan maçta konuk ekip sahadan 1-0 galip ayrılmıştı. Deplasman golcüsünün durumu belirsiz Bu sezon deplasmanda oynanan maçlarda takımın gol yükünü çeken Trezeguet, Sivasspor karşılaşmasının ilk yarısında sakatlanmış ve ikinci yarı öncesi oyundan alınmıştı. Mısırlı oyuncunun sol arka adalesinde yaralanma tespit edildi. Tedavisi devam eden başarılı futbolcunun durumu belirsizliğini korurken, yapılacak son çalışmada durumuyla ilgili karar verilecek. Ligde 10 gol atan Trezeguet, bunların 6’sını deplasmanlarda kaydetmişti. Öte yandan Trabzonspor’da Eren Elmalı, Uğurcan Çakır ve Baniya sarı kart ceza sınırında bulunuyor. Bu futbolcular yarın kart görmeleri halinde bir sonraki hafta Gaziantep FK’ya karşı forma giyemeyecek.
Bursa Silah ve mermi gösterip şantajla para aldığı iddia edilen gazeteciye 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi Bursa’da 4 sene önce haber yapmama karşılığı iş adamlarından silah ve mermi göstererek şantajla para aldığı iddia edilen yerel gazete sahibi N.İ. 7 yıl 6 ay hapse mahkum edildi. Bursa’nın İznik ilçesinde iş adamlarından şantaj yoluyla para isteyen gazete sahibi N.İ., iddiaya göre kaçak villalarını haber yapmama karşılığı şantaj yaptığı iş adamı F.E. ile 7 Eylül 2020 tarihinde bir benzin istasyonunda buluştu. Paraları teslim alırken suçüstü yakalanan N.İ sonrasında polis tarafından gözaltına alındı. O anlar saniye saniye güvenlik kameraları tarafından kaydedildi. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan ve cezaevinde bir süre tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan N.İ., devam eden davada şantajdan 1 yıl 8 ay hapis ve 10 bin TL para cezasına çarptırıldı. N.İ. hakkında denetimli serbestlik kararı da verildi. N.İ. hakkında İznik ve Gemlik Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından iki ayrı iddianame hazırlandı. Gemlik 5. Asliye Ceza Mahkemesinde açılan kamu davaları Bursa Bölge Adliye Mahkemesinin dosyalar arasında eylem ve taraflar itibariyle hukuki ve fiili bağlantının bulunduğu her iki dosyanın birlikte yürütülmesinin zorunluluğu bulunduğu kararı üzerine birleştirildi. Şantaj ve tehditle işadamlarından para aldığı iddia edilen gazeteci hakkında yürütülen davada karar duruşması geçtiğimiz nisan ayının 19’unda görüldü. 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya davacı işadamı davacı vekilleri avukatlar ile davalı N.İ. ile davalı avukatları katıldı. Yol Kesmek Suretiyle Silahla Yağmaya Teşebbüs, Silahla Tehdit ve Şantaj suçlarından yargılanan N.İ. savunmasında 20 yıllık gazeteci olduğunu ismini sonradan öğrendiği iş adamının kendisini aradığını ve izni dışında görüşmeleri kayda aldığını söyledi. N.İ. "İznim dışında kayda alınan bu görüşmeler yasal delil olarak kabul edilerek hakkımda dava açılmıştır. HSK’ya bu konuda şikayetlerimi yaptım" dedi. N.İ. işadamı ile yaptığı görüşme sırasında da tek başına olduğunu karşı tarafın ise 3 kişi olduğunu iddia ederek, "Ben tek başıma nasıl yağma yapmışım" dedi. Davaya katılan işadamı F.E. ise beyanında daha önce verdiği ifadelerini doğrulayarak, "Orhangazi Boyalıca’daki restoran sahibiyim olay günü iş yerime tadilat yaptırıyordum. N.İ. isimli kişi tadilat yapılan yerlerin fotoğraflarını çekmeye başlayınca neden çektiğini sordum. Kendisi de bu şekilde kaçak yapılaşma olan yerlerden para kazanıyorum. Elim Ankara’ya kadar uzanır. Hakkındaki yıkım kararını durdurabilirim. Başka "bir mekan sahibi İ.S. ile anlaştık seninle de anlaşalım bana 300 bin lira vermezsen ruhsatın ile ilgili imar barışı ile ilgili problem çıkar" dedi. Sonrasında buluştuk 300 bin liranın çok olduğunu söyledim. 200 peşin geri kalanı da 10 bin lira taksitlerle istedi. Kabul etmeyince belindeki silahı çıkarıp içinden bir mermi çıkararak "Ben her türlü parayı alırım. Bu merminin tanesi 1 lira. Bizde mermi de çok mermi atacak adam da çok" deyince korkup anlaşmak zorunda kaldım. Sonrasında ben şikayetçi oldum. Polis ekiplerinin seri numaralarını alındığı paraları kameraların önünde kendisine verdim. Suç üstü yakalandı. Sonrasında paramı geri aldım" diye konuştu. Davaya katılan tanıklar M.B., İ.A. ve M.A.’yı da dinleyen mahkeme heyeti iddia makamının esas hakkındaki mütalaası ve delillerin değerlendirilmesinin ardından kararını açıkladı. Mahkeme sanık N.İ. hakkında tüm dosya kapsamı itibariyle eylemine uyan ve sübut bulan nitelikli yağma suçundan dolayı suçun işleniş biçimi, suç, suç konusunun önem ve değeri, suçun işlenmesinde meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı göz önüne alınarak 5237 sayılı TCK’nun 149/1-ad maddesi uyarınca takdiren ve teşdiden 12 yıl hapis cezası ile çarptırılmasına, eylemi teşebbüs aşamasında kaldığından 1/4 oranında indirim yapılarak 9 yıl hapis cezasına çarptırılmasına, iyi hal de gözetilerek cezasında 1/6 oranında indirim yapılarak 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.
İstanbul Tuzla’da şehit ve gazi ailelerine vefa yemeği düzenlendi Tuzla Belediyesi, 14-20 Nisan Şehitler Haftası kapsamında şehit ve gazi ailelerine özel vefa yemeği düzenledi. Şehit ve gazi ailelerine yönelik düzenlenen vefa yemeğinde Başkan Bingöl, masaları tek tek gezerek karanfil dağıttı. Ayyıldız Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen programa Tuzla Belediye Başkanı Av. Eren Ali Bingöl ve eşi Ayşegül Bingöl, İstanbul Milletvekili Ali Gökçek, şehit ve gazi aileleri katıldı. Yemeğe gelen misafirlerin masalarını tek tek gezip onlarla hasbihal eden Başkan Bingöl, “Vatanımız ve bayrağımız için verilebilecek en büyük fedakarlıklardan birini yapmış şehitlerimizin ailelerinin yanında olduğumuzu hissettirmemizden daha önemli bir şey yok. Onlar her şeyin en iyisini hak ediyorlar” dedi. “Şehit ailelerimize, gazilerimize ve gazi ailelerimize hizmet etmek daha büyük bir onur” Başkan Bingöl, “Tuzlalı komşularımıza hizmet etmek büyük bir onur ama şehit ailelerimize, gazilerimize ve gazi ailelerimize hizmet etmek daha büyük bir onur. Özellikle şehitlerimize Allah’tan rahmet, geride kalanlarına sabır diliyoruz ama bunun devamında da onları unutmadığımızı hissettirmemiz lazım. Vatanımız ve bayrağımız için verilebilecek en büyük fedakarlıklardan birini yapmış şehitlerimizin ailelerinin yanında olduğumuzu hissettirmemizden daha önemli bir şey yok. Gerçekten büyüklerimizin kardeşi, evladı, küçüklerimizin de abisi olarak bundan sonra onlar için hizmet ettiğimizi ve onların yanında olduğumuzu hissettireceğiz. Onlar her şeyin en iyisini hak ediyorlar” şeklinde konuştu. Ayşegül Bingöl ise “Bugün burada olmak benim için çok anlamlı ve her biriyle tanıştığıma şeref duydum. Daha çok bir arada olacağımız nice günler göreceğiz” dedi. Kıbrıs Gazisi Osman Yıldız da bu programı düzenlediği için Eren Ali Bingöl’e teşekkürlerini ileterek, ailelerin bir araya gelmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. (HA- GÇ-
Denizli Basketbol Gençler Kız-Erkek Grup Müsabakaları Denizli’de başlıyor Okul Sporları Yarışmaları kapsamında 3x3 Basketbol Gençler Kız-Erkek Grup Müsabakalarında 16 erkek takımı ve 15 kız takımı yarı final bileti almak için mücadele edecek. Gençlik ve Spor Bakanlığının koordinesinde düzenlenen Okul Sporları yarışmaları farklı branşlarda devam ediyor. Yarışmalar kapsamında, 22-24 Nisan 2024 tarihleri arasında 3x3 Basketbol Gençler Kız-Erkek Grup Müsabakaları Denizli’nin ev sahipliğinde Vali Recep Yazıcıoğlu Spor Salonu’nda yapılacak. Denizli Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün organize edeceği müsabakalarda Antalya, Aydın, Burdur, Isparta, İzmir, Manisa, Muğla, Uşak ve Denizli’den 16 erkek takımı ve 15 kız takımı yarı final bileti için Denizli’de sahne alacak. Kızlar ve Erkekler kategorisi müsabakalarının Vali Recep Yazıcıoğlu Spor Salonunda oynanacağı yarışmaların açılış seremonisi 22 Nisan Pazartesi günü saat 10.00’da gerçekleşecek. Gruplarını ilk iki sırada tamamlayan takımlar Yarı Final Şampiyonasında illerini temsil etme hakkı kazanacak. Organizasyona ev sahipliği yapacak Denizli Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde hazırlıklar sürerken Gençlik ve Spor İl Müdürü Ömer İlman, Okul Sporları 3x3 Basketbol Grup Şampiyonasına ev sahipliği yapacak olmaktan mutluluk duyduklarını ifade ederek, şampiyonada mücadele edecek tüm takımlara başarılar diledi.