POLİTİKA - 28 Ağustos 2014 Perşembe 11:59

Kılıçdaroğlu sert konuştu

A
A
A
Kılıçdaroğlu sert konuştu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı devir-teslim töreninde yapacağı sadakat yeminini inandırıcı bulmadığını belirtti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı devir-teslim töreninde yapacağı sadakat yeminini inandırıcı bulmadığını belirterek, “Erdoğan yalana yemin edecek ve ben buna tanıklık etmeyeceğim” dedi.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Beşiktaş Mustafa Kemal Kültür Merkezi’nde "Belediye Meclis Üyeleri Eğitimi İstanbul Bölge Toplantısına katıldı. Çocuklara güzel bir Türkiye bırakmak için mücadele verdiklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Sadece bizim umudumuz değil, Türkiye bütün mazlum milletlerinin gözünü çevirdiği ve umut bağladığı son noktadır. Bizim o ülkelerden çok farklı özelliğimiz var. Biz bu coğrafyada demokrasiyi kurabilmiş ve başına gelen bütün felaketlere rağmen unu yaşatmayı başarabilmiş bir milletiz. Biz monarşiler, diktatörler coğrafyasında bir demokrasi adası olmanın gururunu taşıyoruz. O rejimlerde milyonlarca insan hiçbir hak ve özgürlüğe sahip değilken biz bu güzel ülkede hukuk devleti içinde yaşama şansına eriştik” diye konuştu.

“ANAYASA BİR MİLLETİN NAMUSU VE HAYSİYETİDİR”

Konuşmasında sık sık hukuk vurgusu yapan Kılıçdaroğlu, “Bir demokraside yani bir hukuk devletinde hiç kimse hukukun üstünde değildir. Hiç kimse kanunların üstünde göremez. Bir demokraside kurallar kişiden kişiye değişmez, herkes aynı kurallara sahiptir ve herkes yasaların önünde eşittir. Demokrasilerde anayasa işimize geldiğimiz zaman baktığımız, işimize geldiğimiz zaman yok saydığımız bir metin değildir. Anayasa hepimizi bağlayan bir toplumsal sözleşmedir. Biz bu kurallardan vazgeçersek, kimileri için geçerli olmadığını söylersek, eğer biz belli makamlara gelenlerin bu kuralları çiğnemesine göz yumarsak o zaman bizler artık demokrasiye sahip değiliz anlamına gelir. Anayasa bir milletin namusu ve haysiyetidir” şeklinde konuştu.

“ANAYASAYA, BU MİLLETİN HAYSİYETİNE AÇIKÇA BİR SALDIRI DÜZENLENDİ”

10 Ağustos 2014 yılında Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapıldığını hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, “15 Ağustos’ta Yüksek Seçim Kurulu kararını açıkladı. Sonra seçilmiş cumhurbaşkanının partisiyle ilişkisinin kesilmesi lazım. Milletvekilliğinin düşmesi lazım ve kararlılığını korumsa lazım. Bu olduğu sürece elbette ki saygıda kusur etmeyecektir. Ama bu yapılmadı. Bu olmadı. Anayasaya, bu milletin haysiyetine açıkça bir saldırı düzenlendi. ‘Ben Cumhurbaşkanı seçildim ama ben Başbakanım, ben Cumhurbaşkanı seçildim ama ben AK Partinin genel başkanıyım’ Bu anlayışı kabul etmiyoruz ve doğru bulmuyoruz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de yaşanan durumu Yazar Önder Kaya’nın kaleme aldığı ‘Avrupa Tarihi’ kitabından örnekler vererek izah etmeye çalışan Kılıçdaroğlu, “Avrupa’yı anlatıyor… Ve bir bölümünde de Spartalıları anlatıyor. Sparta toplumunda hayatta kalmak için yapılan hırsızlık suç kabul edilmezken, yakalanmak büyük ayıp sayılırdı. Bu sebepledir ki hırsızlık yaptığı anlaşılan kişi çaldığı için değil, yakalandığı için şiddetli bir şekilde cezalandırılır. Türkiye’yi mi anlatıyor acaba. Ortaçağ’dan bahsediyorum ben” dedi.

Hukukun üstünlüğünü CHP olarak her zaman savunduklarını ve savunmaya da devam edeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, Recep Tayyip Erdoğan’ın bundan böyle anayasaya ve hukuk devletine gösterdiği sadakat ölçüsünde CHP’lilerden saygı göreceğini belirtti.

“ERDOĞAN YALAN YERE YEMİN EDECEK, TANIKLIK ETMEYECEĞİM”

Başbakan Erdoğan’ın devir teslim töreninde sadakat yemini edeceğini inandırıcı bulmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Erdoğan yalana yemin edecek ve ben buna tanıklık etmeyeceğim. Çünkü milletin egemenliği konusunda yemin ettim. Namusum ve şerefim üzerine yemin ettim. Bir yalana tanıklık etmek, yalanı meşrulaştırmak anlamına gelir” şeklinde konuştu.

Konuşmasının sonunda gezi olaylarına da değinen Kılıçdaroğlu, “Gezi mücadelesi o eylemlere başlayanlar, organlarını kaybedenler bu ülkenin onurudur. Biz onlarla hep gurur duyacağız. Bizim ruhumuzda devrimcilik yatar. Biz zalime boyun eğmeyiz. Kitabımızda bu yazar. Bizim inancımız bizim felsefemiz, ruhumuzdur. Her inanca her insana saygı gösteririz. Belediyede çalışırken doğa hakları diye bir kanun var Onlara bütün canlılara sahip çıkın” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.