POLİTİKA - 26 Eylül 2016 Pazartesi 23:32

Kılıçdaroğlu: 'Türkçe olmasaydı, Türkiye olmazdı'

A
A
A
Kılıçdaroğlu: 'Türkçe olmasaydı, Türkiye olmazdı'

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Türk Dil Bayramı etkinliğinde yaptığı konuşmada, “Türkçe olmasa, Türkiye olmazdı. Çünkü Türkçe olmasa Türk halkının tarih ve birliktelik duygusu, dolayısıyla da bağımsızlık ve özgürlük bilinci oluşmaz, kuşaktan kuşağa aktarılmazdı” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 26 Eylül Türk Dil Bayramı etkinliğine katıldı. Ankara Devlet Tiyatrosu Şinasi Sahnesi’nde gerçekleştirilen etkinlikte katılımcılara konuşma yapan Kılıçdaroğlu, “Dil Derneği’nin dergisine bürokratken abone olmuştum. Politikacı olarak, düz milletvekili olarak aboneliğim devam etti. Şimdi de genel başkan olarak Dil Dergisi’ne aboneyim. Dolayısıyla tüm dil severlerin bu dergiye abone olmasını yürekten istiyorum. Hocalarımız gayet güzel açıkladı; ‘Dil, tarih içinde yaratılan bütün kültürel değerleri ve üretimleri biriktirir, gelecek kuşaklara aktarır ve böylece toplumun tasada ve kıvançta birlikteliğini sağlar.’ Dilin bu kadar önemli bir özelliği var bu bakımdan şu söylenebilir; ‘Türkçe olmasa, Türkiye olmazdı. Çünkü Türkçe olmasa Türk halkının tarih ve birliktelik duygusu, dolayısıyla da bağımsızlık ve özgürlük bilinci oluşmaz, kuşaktan kuşağa aktarılmazdı.’ Dilin bu bütünleştirici ve kültürel bütünlüğünü çok iyi bilen Mustafa Kemal Atatürk, Türk Tarih Kurumu’ndan hemen sonra 1932’de Türk Dil Kurumu’nu kurmuştur” diye konuştu.

Atatürk’ün dil devrimine verdiği önemi aktaran Kılıçdaroğlu, “Ruşen Eşref, Türk Dil Kurumu’nun kuruluşuna ilişkin önemli bilgiler aktarır. Ruşen Eşref’in aktarımına göre, Gazi Mustafa Kemal Atatürk 11 Temmuz 1932 akşamı Türk Tarihi Tektik Kurumu üyeleriyle toplanmıştır. Tarihe ilişkin konuşma bitmek üzeredir. Gazi Mustafa Kemal, ‘Dil işlevini düşünme zamanı gelmiştir’ der ve ekler: ‘Türk Tarihi Tektik Cemiyeti gibi bir de ona kardeş bir dil cemiyeti kuralım. Adı, Türk Dili Tektik Cemiyeti olsun.’ Atatürk’ün bu talimatı üzerine ertesi gün 12 Temmuz 1932’de Türk Dili Tektik Cemiyeti kurulur. Yine Ruşen Eşrefin anlatımına göre, Atatürk yerli ve yabancı kaynaklardan öz Türkçe sözcükler arar, dile ilişkin incelemeler yapar. Atatürk’ün buyruğu ile 26 Eylül 1932’de Birinci Türk Dil Kurultayı toplanır. Atatürk bu dil kurultayında tezini anlatmak, dil uzmanlarını, yazarları, şairleri, gazetecileri ve bilimcileri dinlemek, bütün milleti kendi dili ile bilgilendirmek, tüzüğü, programı konuşmak ve merkez heyetini seçtirmek için çaba harcar. Birinci Kurultay’ın amacı Atatürk’ün bu sözlerinde gayet açık ifade edilmiştir” ifadelerini kullandı.

“12 EYLÜL DARBESİNDE EN BÜYÜK ZARARI MUSTAFA KEMAL’İN KENDİSİ VE ONUN MİRASI GÖRMÜŞTÜR"

12 Eylül darbesinden en büyük zararı Atatürk’ün ve onun mirasının gördüğünü aktan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türk Dil Kurumu yeniden özerk bir yapıya kavuşturulmalı, yönetim ve araştırma etkinliklerinin özgürleştirilmesi sağlanmalıdır. Hep darbeden söz ederiz, darbe hukukundan söz ederiz. Darbeden en büyük zararı özellikle 12 Eylül darbesinde Mustafa Kemal’in kendisi ve onun mirası görmüştür. ‘Atatürk Atatürk’ dediler, Atatürk’ün bütün kurumlarını neredeyse kapattılar. Kapatılan o kurumlardan ikisi de Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’dur. Elbette ki Mustafa Kemal’in vasiyetine uygun olarak Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’nun yeniden eski koşullarda kurulması ve bizim de umarım yakın bir gelecekte toplantılarımız o kurumun çatısı altında yapmamız gerekir ve bunu sağlamamız gerekiyor. Bu konuda hepimizin birlikte hareket etmesi gerekiyor. Hem 12 Eylül düzenlemesi hem de 12 Eylül darbe hukukunu tahkim eden bir 2 Kasım 2011 tarihli 664 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, bu kararnamenin de yürürlükten kaldırılması gerekiyor. Atatürk’ün kişisel mirasından tüm giderlerini karşıladığı Türk Dil Kurumu’nun Atatürk ilkeleri ve devrimleri doğrultusunda yeniden çalışması gerekmektedir. Dile sahip çıktığımız zaman; ülkemize, kültürümüze sahip çıkıyoruz. Kültürümüze sahip çıktığımız zaman geleceğimize sahip çıkıyoruz. Geleceğimize sahip çıktığımız zaman; özgüvenimiz artıyor. Halk ozanlarına tarihin derinliklerinden süzülüp gelip bizim kültürümüzü bize ve gelecek kuşaklara aktaran halk ozanlarına bizim şükran borcumuz asla ödenemez. Onların yüzyıllarca önce yazdığı şiirler, deyişler, türküler bugün hepimizin dilinde ama Farsça ya da Osmanlıca bir deyimi, bir deyişi ya da bir türküyü, bir şiiri, bir şarkıyı anlamamız mümkün değil. O nedenle dilimizi geliştiren katkı yapan, yabancı yerine Türkçe sözcükler üreten bürün dil bilimcilere şükran borçluyuz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Aliağa’da CHP Grup Sözcüsünden şok eden gaf Aliağa Belediyesi CHP’li Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, meclis toplantısında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın ismine “Cemil Bayık” dedi. Doğangül, binlerce kişinin istihdam edildiği Gemi Söküm sektörüne “uyuşturucu trafiğinin durağı” iddiasında bulundu. 31 Mart’ta yapılan seçimlerde Aliağa’da MHP’li Serkan Acar’ın üçüncü kez Belediye Başkanı seçilmesinin ardından Belediye Meclisinin 2. oturumu yapıldı. Hararetli geçen Belediye Meclis toplantısına CHP Meclis Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül’ün İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’dan bölücü terör örgütünün elebaşlarından “Cemil Bayık” olarak söz etmesi damgasını vurdu. Cemil Tugay’dan “Cemil Bayık” olarak bahsetti, herkes şok oldu CHP Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, belediyenin faaliyet raporunun görüşüldüğü oturumun sonunda dilek ve temennileri olduğunu belirterek söz istedi. Doğangül sözlerine, “Dün veya evvelsi gün Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Bayık’ın” diyerek söze bölücü terör örgütünün eli kanlı elebaşlarından birinin adıyla başladı. CHP’li meclis üyesinin bölücü örgütün eli kanlı isimlerinden birinden bahsetmesi bir anda salonda şaşkınlığa sebep oldu. O sırada büyük bir gafa imza atan CHP’li meclis üyesine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanının adının Cemil Tugay olduğunu hatırlatan isim ise MHP Grup sözcüsü Avukat Hilal Sadıkoğlu Akar oldu. MHP Grup sözcüsü Avukat Hilal Sadıkoğlu Akar “Tugay, soy ismi” dedi. Bunun üzerine büyük bir şaşkınlık yaşayan CHP’li üye, sözlerini düzeltti ancak sözlerinin devamında bir gafa daha imza atarak hem belediye meclis üyelerinin hem de salondaki vatandaşların tepkisini çekti. CHP Grup Sözcüsü Doğangül’den Gemi Söküm sektörüne uyuşturucu iddiası Aliağa Belediye Meclisi toplantısında birbiri ardına gaflarına devam eden CHP Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, bu kez binlerce işçinin çalıştığı gemi söküm sektörüne uyuşturucu iddiasında bulundu. Aliağa’da binlerce ailenin istihdam edilerek geçimini sağladığı gemi sökümden “uyuşturucu trafiğinin duraklarından” olarak söz eden Doğangül’ün iddiaları tepki çekti. Meclis toplantısını izleyen bir vatandaş, CHP’li meclis üyesine yüksek sesle, "Öyle bir iddia size yakışmıyor. Uyuşturucu trafiği yok" diyerek sert tepki gösterdi.
İstanbul Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 SİHA test uçuşlarına hız kesmeden devam ediyor. Hafta boyunca süren testlerde iki prototipi de test uçuşları gerçekleştiren Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) test uçuşlarını ara vermeden sürdürüyor. Hafta boyunca gerçekleştirilen testlerde iki prototipi de uçuş icra eden milli SİHA’nın toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. İki Bayraktar TB3 havada Cumhuriyet’in 100. yılını taçlandırmak amacıyla 27 Ekim 2023 tarihinde ilk uçuş testini başarıyla tamamlayarak gökyüzü ile buluşan Bayraktar TB3 SİHA’nın iki prototipi de test uçuşlarını Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde sürdürüyor. Bayraktar TB3 PT-1 ve PT-2, geçtiğimiz hafta boyunca orta irtifada icra edilen sistem ve dayanım performanslarının ölçüldüğü testlerin tamamını başarıyla tamamladı. Toplam uçuş 272 saate ulaştı Bayraktar TB3 SİHA bugüne kadar gerçekleştirilen test uçuşlarında toplam 272 saat 47 dakika havada kaldı. TEI tarafından yerli olarak geliştirilen PD-170 motoruyla havalanan milli SİHA, 20 Aralık 2023’te gerçekleştirilen uzun uçuş testinde yere inmeden 32 saat havada kalmış ve gökyüzünde 5 bin 700 km yol kat etmişti. Milli SİHA, milli kamera Bayraktar TB3 SİHA, 26 Mart 2024 tarihinde ilk kez Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 ile uçtu. İcra edilen test kapsamında dünyadaki muadillerine göre en yüksek performansa sahip olan ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi entegrasyonu başarıyla gerçekleştirildi. TCG ANADOLU’dan ilk uçuş 2024’te Bayraktar TB3 SİHA, katlanabilen kanat yapısıyla TCG Anadolu gibi kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş kabiliyetine sahip dünyadaki ilk silahlı insansız hava aracı olacak. Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, Bayraktar TB3 için 2024 yılı içinde TCG Anadolu gemisinde testlere başlanmasını planladıklarını açıklamıştı. Bayraktar TB3’ün sahip olacağı kabiliyetler bu sınıftaki insansız hava araçları açısından da önemli bir yenilik olacak. Görüş hattı ötesi haberleşme kabiliyetine de sahip olacak milli SİHA, bu sayede çok uzun mesafelerden kumanda edilebilecek. Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83’ünü ihracattan elde etti. Öte yandan Baykar 2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2023’te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin yüzde 90’ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023’te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3’te 1’ini tek başına yaptı. Öte yandan Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.