SAĞLIK - 30 Kasım 2017 Perşembe 04:09

Kırışıklar nasıl tedavi edilir? Kırışıklık için tedavi | Kırışıklıklar nasıl geçer?

A
A
A
Kırışıklar nasıl tedavi edilir? Kırışıklık için tedavi | Kırışıklıklar nasıl geçer?

Yaş ilerledikçe cildimizdeki kırışıklıklar gün yüzüne çıkmaya başlıyor. Peki bu kırışıklıklar nasıl tedavi edilir? Kırışıklık için tedavi şekilleri nelerdi? Kırışıklıklar nasıl geçer? Tüm detaylar haberimizde...

Dermatolog Dr. Gökhan Gökler, ciltteki hyalüronik asit olarak adlandırılan maddenin azalması ile kırışıklıkların başladığını belirterek, tedavi yöntemlerinden bioexpander tedavisi ile ilgili bilgi verdi.Dermatolog Dr. Gökhan Gökler, ciltteki hyalüronik asit olarak adlandırılan maddenin azalması ile kırışıklıkların başladığını belirterek, tedavi yöntemlerinden bioexpander tedavisi ile ilgili bilgi verdi.

Yirmili yaşların ortalarından itibaren ciltlerde hem ulrataviyole, hava kirliliği, sigara, kötü beslenme gibi dış etkenlerin hem de genetik faktörlerin etkisiyle ilk yaşlanma belirtilerini göstermeye başlar. Dermatolog Dr. Gökhan Gökler, bunun önemli sebeplerinden birisinin ciltte hyalüronik asit olarak adlandırılan maddenin azalması olarak açıkladı.

Hyalüronik asidin şeker yapısında bulunduğunu belirten Dr. Gökler, yüksek su tutma kapasitesinden dolayı cilde nem, parlaklık, esneklik ve gerginlik kazandırdığının altını çizerek, "Bu maddenin azalması ile ilk kırışıklar ortaya çıkmaya başlar ve cildimizde kuruluk, matlık ya da gözenekli görüntü yüzümüzü etkilemeye başlar. Gençlik Aşısı ya da (bioexpander)olarak adlandırdığımız ürün ciltteki bu kaybı yerine koymayı amaçlayarak üretilmiştir. Ürünün içinde serbest hyalüronik asit molekülleriyle birlikte üç farklı moleküler ağırlıkta çapraz bağlı hyalüronik asit molekülleri birlikte bulunur. Serbest hyalüronik asit cildimize nem ve parlaklık katarken çapraz bağlı olanlar hafif bir dolgunluk vererek lifting yapıcı etkinlik gösterirler. Her iki etkinin birlikte alınıyor olması nedeniyle Gençlik Aşısı bazı özellikleriyle mezoterapi ürünlerine bazı özellikleriyle ise ince dolgu maddelerine benzer. Ancak dolgu maddeleri gibi derinin derin katmanlarına değil daha yüzeysel uygulanır bu da ciltte germe efekti sağlar. Bunun yanında önemli bir özellik ise gençlik aşısının rejeneratif (yenileyici) etkileridir, ortama verilen hyalüronik asit molekülleri cildin kendi hyalüronik asit üretimini destekler bunun yanında elastin ve kollajen moleküllerinin üretilmesini uyarır. Yine yağ dokusunda uyuyan hücreler olarak da bilinen kök hücreleri uyararak yeni hücreler ve yapıtaşları sentezlenmesinde rol oynar" dedi.

Gençlik aşısı tek başına kullanıldığında 25-42 yaşlar aralığındaki kişiler için ideal bir ürün olduğunu bildiren Dermatolog Dr. Gökhan Gökler, "Yüz bölgesine genellikle 3 seans halinde bir ya da iki hafta arayla uygulanır. Üründe çapraz bağlı hyalüronik asit moleküllerinin de birlikte bulunması etkisinin 6 aya kadar sürmesini sağlar, yılda iki kez uygulanabilir. Yüz, dışında boyun, dekolte, eller gençlik aşısının uygulanabileceği diğer gölgelerdir. Bu bölgelerdeki etkileri de en az yüz bölgesindeki sonuçlar kadar iyidir. Gençlik aşısı pek çok estetik dermatolojik prosedür ile birlikte kombine edilebilir. İleri yaş grubunda derin dolgu uygulamalarıyla kombine edildiğinde optimum sonucu sağlar. Yine lazer lifting uygulamaları, fokuslu ultrason ya da altın iğne radyofrekans uygulamalarından sonra gençlik aşısı uygulamak etkinliğin artmasını sağlayabilir" şeklinde konuştu. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Adana’da 3 çocuklu çift her yere bisikletle gidiyor Adana’da yurt dışında gördükleri ekipmanları alarak bisikletlerinin arkasına monte eden 3 çocuklu çift, her yere bisikletle gidiyor. Çocukluk yıllarında hobi olarak bisiklet süren ve zaman içerisinde hobisinin tutkuya dönüştüğünü belirten Erkmen Akan, çocukları olmasından sonra da eşi ile birlikte bu hobisini tutkuyla sürdürdüğünü anlattı. Akan, “Herhangi bir kişiye sorsanız çocuklarımız ile yaptığımız bu yolculuğun yanlış olduğunu söylerler. Fakat biz trafikte bisiklet süren kişiler olarak net bir şekilde Adana’da bisiklet ve motosiklete çok ciddi bir farkındalık olduğunu, ayrıca bizim bisikletlerimiz de farklı ve ilgi çekici olduğu için bize daha fazla tolerans sağladıklarını bisikletlerimizi kullanırken görüyoruz” dedi. “Eşim çocukları okula götürürken bisikleti tercih ediyor” Ufak tefek tehlikelerin yaşanabileceğini ancak aynı tehlikelerine araçla trafiğe çıkıldığında da mümkün olduğunu aktaran Akan, “Ufak tefek illa ki tehlikeler yaşanabilir ama araçla bu trafikte yer alsaydık bizi daha fazla tehlikelerin beklediğini düşünüyoruz. Bisikletlerimizle günlük hayatımızda çarşı, postane, hastane gibi her türlü günlük ihtiyacımızda kullanıyoruz. Eşim evde olduğu için çocukları okula götürürken bile bisikleti tercih ediyor” diye konuştu. “Bisiklet sağlıktır, özgürlüktür. Herkese öneriyoruz” Adana’nın büyük bir kent olmasından kaynaklı belirli saatlerde yoğun trafik ile de karşılaştıklarını aktaran Akan, “Adana, büyük şehir olduğu için burada belli saatlerde yoğun trafik olabiliyor. Bu sürelerde park yeri bulabilmek imkansız diyebiliriz ama biz bisiklet sayesinde bu sorunu ortadan kaldırmış olduk. Hem trafikte daha rahat ilerliyoruz hem de park sorunu yaşamıyoruz. Hayat sıkıcı değil, sizin bisikletiniz yok. Bisiklet sağlıktır, özgürlüktür. Herkese öneriyoruz” ifadelerini kullandı. “Bisiklet bizim en keyifli ulaşım aracımız” Ceren Akan ise Eren, Deren ve Beren ismindeki çocukları ile birlikte bisiklete binmekten çok keyif aldıklarını söyledi. Çocuklarının da bisikletin arkasında gerçekleştirdikleri yolculuk ile çok keyif aldığını belirten Akan, “Ne zaman araçla bir yere gidecek olsak, araç yerine bisikletle gitmek istediklerini söylüyorlar ve bisikleti gösteriyorlar. Etraflarını inceleyerek, arkamızda bizimle konuşarak, gördüğümüz yerleri onlara anlatarak yolculuk yapmak daha çok hoşlarına gidiyor. Böylelikle daha fazla keyif alıyorlar. Araba kapalı bir ortam olduğu için, bisiklet her açıdan bizim en keyifli ulaşım aracımız oluyor” sözlerine yer verdi. “Ekipmanları yurt dışı kullanımında gördük” Çocukları ile bisiklette gerçekleştirdikleri yolculuklarına bebek koltuğu ile başladıklarını, bebek koltuğu ile çocuklarının gayet güzel bir biçimde seyahat etmelerine rağmen çocukların büyümeleri ile birlikte daha sonraları arkada uyudukları zaman bebek koltuğunun pek konforlu olmadığını ve çocukların rahatsız olduklarını fark ettiklerini anlatan Akan, “Uyuduklarında daha konforlu hale gelebilmesi için diğer ekipmanları taktık. Bu ekipmanları da yurt dışında bazı ailelerde görüp biz de yapmak istedik ve ekipmanları almış olduk. Genelde yolda giderken diğer vatandaşlar video çekiyorlar, fotoğraf çektirmek isteyenler oluyor. Video çekenleri görünce biz de mutlu oluyoruz tabi” ifadelerini kullandı.