SAĞLIK - 24 Ekim 2016 Pazartesi 12:11

Kış aylarında bu hastalıklara dikkat!

A
A
A
Kış aylarında bu hastalıklara dikkat!

Havaların soğumaya başladığı ve kış aylarına yaklaştığımız bu günlerde Emsey Hospital’dan Kulak Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Suat Turgut, bademcik iltihabı ve farenjite karşı uyarılarda bulundu.

Bademcik iltihabı ve farenjitin, kış aylarında diğer aylara göre daha sık karşılaşılan hastalıklar olarak öne çıktığının hatırlatan. Kulak Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Suat Turgut,; bulaşıcı olabilen ve kalabalık ortamlarda fazla zaman geçirenlerin risk grubunda olduğu bu hastalıklar, vücudun bağışıklık sisteminde güçsüzlüğe neden olarak kişinin sağlığını tehdit ediyor. Doğru teşhis ve tedaviyle bu hastalıkların kolayca etkisiz hale getirilebileceğini ifade etti.

Emsey Hospital’dan Kulak Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Suat Turgut, bademcik iltihabının ne olduğunu ve tedavi yöntemleriyle ilgili bilgi verdi.

 “Bademcik tıbbi adıyla tonsil, ağız içinde solunum yolunun başlangıcında bulunan, her iki tarafta birer tane yer alan, vücudun savunma sistemine ait organlardır. Bu organlar, mikropların (bakteri ve virüsler) ilk olarak tutulduğu yerdir. Vücut direncinin düşmesi durumunda bademcik (tonsil) tarafından tutulan mikroplar, bu organ tarafından yok edilemez ve organı hasta eder. Bademcik dokusu iltihaplanınca, mikroplara ait toksinlerin kana karışması sonrası vücutta bazı belirtiler ortaya çıkar. Bu belirtile; ateş, boğaz ağrısı, halsizlik, vücutta yaygın kas ağrısı, iştahsızlık olarak sayılabilir. Bunun yanında, bademciklerin iltihaplanmasına bağlı olarak ağızda tat bozukluğu ve kötü koku da ortaya çıkar. Bademciklerin iltihaplanması genellikle vücut direncinin düşmesi, aşırı yorgunluk, aşırı fiziksel egzersiz, uykusuzluk, yetersiz beslenme gibi durumlarda ortaya çıkar. Bu gibi durumlarda, vücutta zararsız olan fırsatçı bakteriler enfeksiyona yol açar. Ayrıca enfeksiyona yakalanmış bir kişiden de tensel temas veya damlacık enfeksiyonu şeklinde bulaşma olabilir. Bulaşma, genellikle eller yoluyla olur. Hasta kişilerin ellerine temas edilmesiyle hastalık bulaşır.”

Bademcik iltihabı tedavi yöntemleriyle de ilgili bilgi veren Uzmanı Prof. Dr. Suat Turgut;

“Bademcik tedavisi, vücudun kendi savunma mekanizmasını güçlendirmekle başlar. Bunun için yatak istirahati, yeterli sıvı alımı ve beslenme ön şarttır. Ateş olduğunda ılık suyla duş almak, vücuda alkol ve soğuk su ile ıslatılmış pamuk ve kompreslerin uygulanması işe yarar. Bunlar yeterli olmazsa, ateş düşürücü ilaçlar kullanılabilir. Bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik tedavileri gerekebilir. Tablonun ağır olduğu bademciklerin aşırı iltihapla şişmesi, hava yolunu kapatması sonucu ağızdan beslenme güç olabilir. Bu gibi durumlarda hastaneye yatılması, serum ve antibiyotik tedavisi yapılması gerekebilir. Vücudun savunma organı olan bademcikler (tonsiller) sık enfeksiyon geçirmesi sonucu, mikropların yerleştiği, koruma fonksiyonu kaybeden bir organ haline gelir. Vücut direncinin düştüğü her anda iltihaplanır ve vücutta birçok organın hastalanmasına yol açabilir. Bademcikte üreyen mikroplar eklemlere yayılarak eklem romatizmasına, böbreklere yayılarak böbrek iltihaplarına, en tehlikeli olarak da kalp kapakçıklarına ve zarına yayılarak kalp iltihabına yola açabilir. Bu risklerden dolayı senede 5-6 kezden fazla bademcik iltihabı geçirme durumunda hastalara ameliyat öneririz. Çocuklarda da genellikle 3 yaşın altında ameliyat önerilmez. Ancak sık bademcik enfeksiyonu geçirme yanında, bademciklerin aşırı büyümesine bağlı olarak horlama, uykuda nefes kesilmesi gibi uyku apnesi hastalığı belirtileri varsa,3 yaşın altında da ameliyat yapılabilir. Ancak genellikle 3 yaş, ameliyat için alt sınır kabul edilir.”

BADEMCİK ALININCA BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ZAYIFLAR MI?

Bademcik alınmasından sonra bağışıklık sistemiyle ilgili de açıklamalarda bulunan Uzmanı Prof. Dr. Turgut; “ Bademcikler alınınca, vücudun savunma mekanizması zayıflamaz. Yapılan bilimsel çalışmalarla bu kanıtlanmıştır. Savunma sistemine ait hormonlarda hiçbir azalma olmaz. Üst solunum yolunda, Waldeyer halkası adı verilen bademcik dokusuna benzer dokular mevcuttur. Bunlar üst solunum yolunu daire şeklinde çevreler. Dil kökünde genizde bademcik dokuları vardır. Bademcik dokusu alınınca, bunlar görevi kompanze ederek üstlenir ve vücutta bademciklerin eksikliği hissedilmez. Bademcikler tamamen alınınca yeniden büyümez. Ancak bademcik tamamen alınmazsa, parça bırakılırsa tekrar büyüyebilir.”

 Farenjit hastalığının ne olduğu ve nasıl oluıştuğunu da anlatan Uzmanı Prof. Dr. Suat Turgut;

“Farenjit, bademcik iltihabından farklı bir durumdur. Bademcik iltihabına göre daha hafiftir. Hastalar çoğunlukla bademcik iltihabıyla karıştırır ve doktorları yanlış yönlendirir. Bu nedenle de gereksiz bademcik ameliyatlarına yol açabilirler. Bu gibi durumlarda, ameliyattan sonra şikayetler daha da artar. Farenjit,üst yutak bölgesinin (farenks) iltihabıdır. Boğazda yanma, kesilme tarzında ağrı, sürekli boğazda gıcık ve takılma hissi oluşur. Hastalar sürekli olarak bu rahatsızlığı ortadan kaldırmak için, boğaz kazıma ve temizleme hareketi yapar. Soğuk, sıcak ve baharatlı gıdaları alınca rahatsızlık artar.”

FARENJİTİN TEDAVİ YÖNTEMİ

Farenjitin tedavi yöntemini de anlatan Uzmanı Prof. Dr. Suat Turgut; ”Bazen farenjit, reflü hastalığı ile beraber görülür. Reflü hastalığı tedavi edilince, farenjit de düzelir. Bu nedenle, kronik farenjiti olanların mide ve yemek borusunu kontrol ettirmeleri, mide kapakçığındaki probleme bağlı reflü hastalığı varsa öncelikle bunu tedavi ettirmeleri gerekir. Alerjik bünyelerde de farenjit tablosu ortaya çıkabilir. Bu durumda, yukarda sayılan belirtilere ilave olarak boğazda ve damakta kaşıntı hissi olur. Eğer alerji tespit edilirse, önce alerji tedavisi hastalığın iyileşmesini sağlayabilir. Ayrıca burun ve sinüslerdeki i problemlere bağlı olarak sürekli ağız solunumu yapma da farenjite zemin hazırlayabilir. Farenjit belirtileri olanların, burun ve sinüslerinin kontrol ettirmelerinde fayda vardır.Farenjit tedavisi hastalığa neden olan burun kemik eğriliği, sinüzit,alerji ve reflü gibi durumlar varsa bunların tedavi edilmesiyle başlar. Farenjit tedavisinde aşırı sıcak ve soğuk, baharatlı gıdalardan kaçınma önerilir. Bunun yanında, boğaz kültürü ile bakteri tespit edilen hastalarda antibiyotik tedavileri, bunun yanında boğazı rahatlatıcı pastiller ve ağrı kesiciler faydalı olur. Sigara içen hastaların bu alışkanlığı bırakmaları hastalığın tedavisine olumlu etki eder. Tozlu ve hava kirliliği olan ortamlardan da uzak durmak gerekir.”

BADEMCİK İLTİHABI VE FARENJİT NASIL BULAŞIR?

Bademcik iltihabı ve farenjit hangi yollarla bulaştığı konusunda da bilgi veren Uzmanı Prof. Dr. Suat Turgut; “Bütün enfeksiyon hastalıklarda en belirgin bulaşma yolu ellerdir. Yapılan çalışmalarda, el yıkayarak \%60-70 oranında enfeksiyonlardan korunabildiği gösterilmiştir. Hasta kişilerin salgılarındaki mikroplar ellere bulaşır ve bu yolla yayılır. Ayrıca öksürük balgam ve damlacık yoluyla da bulaşma olabilir. Ancak bu yolla bulaşma daha azdır. Bunun yanında, yeterli dinlenme ve beslenme de hastalıklardan korunmada önemlidir. El yıkamanın enfeksiyon hastalıklarında koruyucu etkisi yapılan bilimsel çalışmalarda kesin olarak gösterilmiştir “ dedi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.