SAĞLIK - 24 Eylül 2016 Cumartesi 11:41

Kişiye özel tüp bebek uygulaması

A
A
A
Kişiye özel tüp bebek uygulaması

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı ve Eurofertil Tüp Bebek Merkezleri Medikal Direktörü Op. Dr. Hakan Özörnek, tüp bebekte kişiye özel planlanmış tedavilerin maliyeti azatlığını başarıyı da artırdığını söyledi.

Özörnek, kısırlık probleminin ülkemizde neredeyse her 5 çiftten birini ilgilendiren önemli bir sosyal, psikolojik ve ekonomik problem olduğunu söyledi. Son yıllarda kadın ve erkeğe ait problemlerin çoğunun tedavisine olanak sağladığını belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Özörnek, “Buna rağmen sorunu yaşayan çiftler, kendilerine özel olarak planlanmış tedavilere ulaşmakta ve başarılı sonuç elde etmekte önemli zorluklar yaşayabilmektedirler. Bazen de kendileri için çok önemli olan zamanlarını boşa harcamakta, lüzumsuz tedavilerle paralarını ve ümitlerini kaybetmektedirler. Önemli olan kişilerin dürüst, istismardan uzak ve bilimsel olarak doğru yaklaşımda bir merkezden hizmet alabilmeleridir. Tüp Bebek tedavisi hem zahmetli hem de maliyeti göz ardı edilemeyecek bir yöntem. Çiftler çocuk sahibi olma yolunda hedeflerini ve rotalarını doğru belirleyemezler ise hem maddi hem manevi kayıp yaşıyorlar ve en önemlisi çocuk sahibi olma şanslarını kaybedebiliyorlar.

Tüp bebek yöntemi ile çocuk sahibi olmaya aday çiftlerin çok iyi bir şekilde değerlendirildikten sonra kendilerine özel yani 'butik' uygulamaları içeren bir tedavi protokolüne alınmaları gerekiyor” dedi.

Gebe kalma şansı
Özörnek, “Bir yıl süreyle hafta iki kez birlikteliğe ve herhangi bir doğum kontrol yöntemi kullanılmamasına rağmen gebe kalınamaması infertilite (kısırlık) olarak tanımlanır. Gebe kalma şansı birliktelik süresinin artması, ilişki sıklığı ve çiftin yaşı ile doğrudan ilişkilidir. Öte yandan kadına ve erkeğe ait sorunlar (yumurtalık rezervi, rahim içi yapışıklıklar, sperm sayısı ve kalitesi, varikosel) Herhangi bir doğum kontrol yöntemi ile korunmayan çiftlerin yaklaşık yüzde 20-25’inde ilk bir ay içinde, yüzde 60’ında 6 ay içinde ve yüzde 80-85’inde 1 yıl içinde gebelik oluşmaktadır. Geriye kalan yüzde 15-20 çiftte ise infertilite problemi ile karşılaşılmaktadır.”

Kişiye özel tüp bebek
Kişiye özel tüp bebek uygulamaları hakkında bilgi veren Özörnek, “Başarıyı getiren en önemli unsurlardan biri tüp bebek uygulanacak çiftin öncelikle tek tek ele alınması ve sadece o çifte uygun olan tedavi sisteminin ortaya konulabilmesidir. Doğru tanı ve kişiye özgü tedaviler beraberinde yüksek başarı getirmektedir. Tıp dünyası bizim de uzun süredir üzerinde durduğumuz ve uyguladığımız bir kavramı öne çıkarıyor.

Tüp bebekteki başarıyı artırmak ve tedavi maliyetlerini düşürmek için artık 'çiftlere özel tedavi' uygulanıyor. Kişiye özel tedavilerde hastanın yaşı, vücut kütle indeksi, yumurtalık rezervi ve hormon değerlerine göre hastalar için özel tedavi protokolleri hazırlanır. Çiftin evlilik süresi, varsa daha önce yapılan tedaviler ve sonuçları, geçirdiği hastalıklar, ameliyatlar, jinekolojik ameliyatlar sorgulandıktan sonra muayene ile rahim ve yumurtalıklar değerlendirilmelidir. Çifte hangi ilaçların kullanılacağını, uygulanacak ilaçlara cevaplarını, yumurtaların hangi sıvılar içinde geliştirilmesinin daha iyi sonuç vereceği yapılan tetkikler ile anlaşılabiliyor. Artık neredeyse çiftlere tedavinin yüzde kaç başarı sağlayacağını bile daha ilk görüşmede yapılan tetkiklerle söyleyebiliyoruz. Deneme yanılma yöntemi yerine, değerlendirmenin iyi yapılması gerekir. Bir çiftin tedavi sonucu gebe kalma oranı ancak embriyo transferi sonrasında doktor tarafından söylenebilir” dedi.

Başarı ve mutluluk artıyor maliyet azalıyor
Özörnek şöyle devam etti:
“Üremeye yardımcı tedavi yöntemleri uygulanmaya başlandığından buyana tedavi protokolleri, kullanılan ilaçlar, embriyoloji laboratuvarı ve kullanılan araç gereçler yıllardır değişmiş ve gelişmiştir. Oldukça hızlı gelişim gözlenen bu alanda en önemli amaç yüksek gebelik oranlarına ulaşmaktır. Tüp bebek tedavisinin maddi açıdan çiftleri düşündüren bir tedavi şekli olmasını uygulamayı yapan hekimler olarak biz de arzu etmiyoruz. Kullanılan tıbbi cihaz ve sarf malzemelerinin neredeyse tamamı ithal edilmektedir ve bunların maliyeti oldukça yüksektir. Aynı zamanda tedavi esnasında kullanılan ilaçlar da maliyete etki yapmaktadır. Günümüzde daha yeni ve kolay uygulanabilir ilaçlar üretilmeye başlanmıştır. Bunun sonucunda “hasta dostu” dediğimiz tedaviler ortaya çıkmıştır. Kişiye özel tedavilerdeki amaç daha iyi kalitede yumurta geliştirip gebelik oranını artırmak ve bazı hastalarda gözlenen yumurtalıkların aşırı uyarılması ile sonuçlanan yan etkilerden kaçınmaktır. Tedavi protokollerindeki bu değişim sonucunda daha az ilaç kullanıldığı için maliyet de azalmaktadır. Aynı zamanda tedavi süresinin daha kısa süreli olması ve daha az hastane ziyareti bu düşük maliyete katkı sağlamaktadır.”

Avrupa’ya göre tedavi masrafları daha az
Tüp bebek uygulamalarında Türkiye’nin Avrupa’da ilk 5, dünya sıralamasında ise ilk 7’de yer aldığını belirten Özörnek, “Amerika ve Avrupa ile karşılaştırıldığında Türkiye’de çok daha uygun maliyette ve aynı başarı oranlarında tedaviler gerçekleştiriyoruz. Tedavi süresinin (yaklaşık 10-15 gün) kısalması yurt dışından fazla sayıda insanın merkezlerimize başvurusunu açıklamaktadır” diye konuştu.

Üreme Sağlığı Ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Hakan Özörnek, son dönemde yenilenen genetik testlerin, embriyo, yumurta ve sperm dondurma işlemlerindeki gelişmelerin, mikro akışkanlı çip uygulaması, serum tedavisi gibi çalışmaların Avrupa ve ABD ile eş zamanlı olarak Türkiye’de de uygulanmakta olduğunu ifade etti. Bütün bu gelişmelerle en kaliteli embriyoyu en uygun zamanda ve koşullarda transfer ederek maksimum gebelik şansını elde etmeyi hedeflendiği belirten Özörnek, “Türkiye’de 1990’lı yıllarda özel sektörün de büyük katkısıyla çok başarılı tüp bebek merkezleri oluşturuldu. Yasal boşlukların giderilmesi bir yana kullanılan yeni teknolojiler sürekli takip edilerek geliştirildi.”

Yaşanılan süreçte doktorların eğitim ve deneyimleri arttığını ifade eden Özörnek, “Laboratuvar personelinin eğitimlerine ağırlık verildi. Türkiye yaklaşık 35 yıl önce başlatılan ilk tüp bebek uygulamasından bu yana çok önemli gelişmeler gösterdi. Günümüzde ülkemizdeki pek çok merkez dünyanın dört bir yanından gelen hastalara tüp bebek tedavisini dünya standartlarında üstelik çok daha uygun maliyetle ve yüksek başarı oranları ile sunmaktadır. Tüp bebek tedavisindeki gelişmeler sonucunda hem anne ve baba olma şansı arttı hem de çoğul gebelik gibi istenmeyen sonuçlar kontrol altına alındı. Yeni gelişmeler ilerleyen kadın yaşına rağmen anneliği ve sperm azlığı ve hatta yokluğu durumlarında bile babalığı mümkün kılıyor” diye konuştu. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için eylem yaptılar İstanbul’da bir grup taksici bir araya gelerek, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. İstanbul Sarıyer’de 34 TFY 89 plakalı taksinin şoförü Yaşar Yanıkyürek, otomobilinde önce gasp edildikten sonra bıçaklanarak yol kenarına atılmıştı. Bu duruma tepki gösteren bir grup taksici bir araya gelerek, son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetler, kötü şartları protesto etti. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı önüne kadar konvoy yaptı. Göztepe Köprüsü önünde basın açıklaması yapan taksiciler, ardından Beşiktaş Meydanı’na doğru yolu çıktı, oradan tekrar Göztepe Köprüsü’ne gelen taksiciler protestoyu sonlandırdı. Durumla ilgili konuşan taksici Osman Balıkçı, "Burada bugün toplandık, iyi bir şey için toplanmak isterdik ama maalesef ki kötü bir olay için toplandık. Sevdiğimiz bir taksici ağabeyimiz Yaşar ağabeyimiz bugün hakkın rahmetine kavuştu. Bir vatandaş Ataşehir’den binip Sarıyer tarafına gidiyor ve ağabeyimizi katlediyor. Bu üzücü haberi aldıktan sonra bütün taksi camiası olarak toplandık. Şimdi de güzergahımız olarak buradan çıkacağız, artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Biz senelerdir gece çalışıyoruz, burada arkamda duran bütün abilerim, arkadaşlarımız hepsi evlerine ekmek parası götürmek için gece sabaha kadar çalışıyorlar ve hiçbir güvencemiz yok, bugün de gördük ki bu kadar basit bir şekilde, üstelik gündüz vakti bir abimizi kaybettik. Yaşar abimiz hakkın rahmetine kavuştu ancak bu ne ilk ne de son olacak gibi duruyor, burada toplanmamızın amacı sadece insanlara zarar vermek ya da bir şeyleri engellemek değil, sadece sesimizi duyurmak için buradayız. Buradaki bütün arkadaşlar da bu saatten sonra sadece can güvenliklerini ve Yaşar abimiz gibi bir son olmaması için ellerinden geldiğince birbirlerini kolladıkça da bir şeylerin olmasını istiyorlar ama maalesef olmuyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bugün bir abimizi daha kaybettik, Yaşar Yanıkyürek ağabeyimiz bıçaklanarak katledildi. Bunların yaşanmaması için yetkilileri de artık göreve bekliyoruz. Şu anda Göztepe köprüsü altından çıkacağız, Beşiktaş güzergahında kimseyi rahatsızlık vermeden sessiz bir protesto yapacağız, bu sessiz çığlığımızı lütfen duyun. Toplamda yaklaşık 600-700 araçlık bir grup olacak" ifadelerini kullandı.