GÜNDEM - 11 Aralık 2017 Pazartesi 13:49

Kore gazisinden 'Ayla'yı ilk ben buldum' iddiası

A
A
A
Kore gazisinden 'Ayla'yı ilk ben buldum' iddiası

İzmir’in Tire ilçesinde yaşayan Kore gazisi Halil Bekki (90), Kore Savaşı'nda filme de konu olan Ayla’yı ilk olarak İsmet Yüzbaşı ve kendisinin bulduğunu iddia etti.

Kore Savaşı'nda bulduğu küçük Güney Koreli kızı sahiplenen Süleyman Astsubay'ın hayatının anlatıldığı Ayla filmi gişe rekorları kırarken, İzmir’in Tire ilçesinde yaşayan Kore gazisi Halil Bekki, Ayla ismi verilen kızı ilk olarak İsmet Yüzbaşı ve kendisinin bulduğunu iddia etti. Geçen günlerde rahatsızlanarak Tire Devlet Hastanesi yoğun bakımına kaldırılan Kore gazisi Ayhan Bekki, kızı Reyhan Peştamalcıoğlu’nu yanına çağırarak son isteği olarak filme konu olan 'Ayla' gerçeğini basınla paylaşmasını vasiyet etti. Bu vasiyeti yerine getirmek isteyen Peştamalcıoğlu, telefonunu açarak babasından Ayla gerçeğini anlatmasını istedi. Kore gazisi Halil Bekki, "Bir tepeye düşman var mı diye kontrole gittik. Bir baktık ki her yer ceset dolu. Çok tiksindim. Her yerde el bombası var. Yanımda Ankaralı Hasan diye bir arkadaşım vardı. Aşağıya doğru indik. Yolda bir kız çocuğu gördük. Tir tir titriyor. Hemen onu alıp battaniyeye sarp birliğe götürdük. Saçlarını kökünden kestik, yıkadık, sardık battaniyeye çadıra getirdik. Karnını doyurduk. Çocuk tam 1,5 gün uyudu. Zaman geçti Türkçeyi öğrendi. Ona besmeleyi, dua etmeyi öğrettik. Adını getirdiğimiz gün İsmet Yüzbaşı koydu. 'Bunun ismi bundan sonra 'Ayla' dedi. O ufacık elleri ile bana 'Halil abi çorabın var mı, mendilin var mı onları yıkayayım' derdi” dedi.

“Biz yıllarca Ayla'nın hikayesi ile büyüdük”

Tireli Kore gazisi Halil Bekki’nin kızı Reyhan Peştemalcıoğlu, “Biz yıllarca Ayla’nın hikayesini dinleyerek büyüdük. Yıllarca Kore'ye gitmek ve Ayla’ya ulaşmak için birçok yere başvurdu ama gitmek nasip olmadı. Geçtiğimiz gün babam rahatsızlandı. Biz de onu hastaneye kaldırdık. Şu an yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor. Ayla’ya ulaşamadığı için bu bilgiyi basınla paylaşmamı isteyerek bana vasiyet etti. Ben de bu vasiyeti yerine getirdim. En büyük hayali Ayla’yı görmekti ama nasip olmadı” dedi. 

Yakup Fatih Şaşmaz

Kore gazisinden 'Ayla'yı ilk ben buldum' iddiası

Kore gazisinden 'Ayla'yı ilk ben buldum' iddiası

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Meyve bahçelerinde artık bungalov yetişiyor, ne denetim var ne estetik Para kazanma hırsı, belediyenin denetim yapmaması, eskiden tarımla anılan Sapanca’yı adeta mahvetti. Meyvesi ile ünlü ilçede artık tarlalardan bungalov yetişiyor. Ağaçların yok edildiği Sapanca beton yığınına dönmüş durumda. Geçmişte doğası ile Türkiye’nin en güzel bölgelerinden olan Sapanca, eski güzelliğini mumla arıyor. Sosyal medyanın da gelişmesiyle daha da bilinir hale gelen Sapanca bir zamanlar meyvesi ile Türkiye’nin en önemli ilçeleri arasındaydı. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere büyükşehirlere yakınlığıyla her yıl çok sayıda yerli ve yabancı tatilciyi ağırlayan Sapanca beton yığınına dönmüş durumda. Denetim yok, para kazanma hırsı var Zamanın meyve bahçeleriyle ünlenen ilçede şimdilerde ise bilinçsizce yapılan bungalovlar, bazı sıkıntıları da beraberinde getirdi. Ağaçların yok edilerek bungalova dönüştüğü ve bungalov dolandırıcılığının da arttığı ilçede, bölge halkı Sapanca Belediyesi’nin bu duruma bir an evvel önlem almasını istiyor. Para kazanma hırsı, Sapanca Belediyesi’nin hiç bir önlem almaması doğası ile dikkat çeken ilçeyi adeta bungalov mezarlığına çevirdi. "Eskiden buradan 12 kamyon meyve yüklenirdi" İlçede yaşayıp arsası, tarlası olan, şehir dışında yaşayıp Sapanca’dan arsa alan çok sayıda kişi para kazanma hırsı uğruna adeta ilçenin güzelliğine kurşun sıkıyor. Ağaçlar tek tek kesilirken, ormanların içine bile bungalovlar yapılıyor. Bungalovların hemen hemen her yerde yapıldığını anlatan 67 yaşındaki ilçe sakini Ahmet Memi, “Eskiden Sapanca’nın nüfusu azdı. Her taraf ağaçlarla dolu ve Sapanca, şehrin meyve merkeziydi. Eskiden buradan 12 kamyon meyve yüklenirdi hatta bir kamyon 600 kasa meyve alırdı" dedi. "Ne ormanın güzelliği ne de ilçenin güzelliği kaldı" O halden bu hale geldiklerini ifade eden Memi, "Bundan sonra istikbali hiç yok, imar falan verilmemesi lazım. Bungalovlarda herkesin bir geliri var ama bunlarda kontrol kaçtı. Yabancılara satıldı, kiraya verildi bu şekilde olmamalıydı. Sapanca’nın kendi insanı faydalansaydı kabulümdü ama geliyor adam 20 tane yapıyor, tel örgüsünü çekiyor. Geliri var, para kazanıyor ama görüntüyü de bozmaması lazım bakıyoruz her taraf doldu, geceleri ışıl ışıl oluyor. Ne ormanın güzelliği ne de ilçenin güzelliği kaldı. Tamam yapacaksan da çeki düzen vereceksin böyle olmaması lazım” diye konuştu.