GÜNDEM - 29 Nisan 2017 Cumartesi 11:13

Korkuluk demiri çocuğun sonu oluyordu

A
A
A
Korkuluk demiri çocuğun sonu oluyordu

Eskişehir’de evlerinin bahçe duvarının üzerinden geçtiği sırada düşmesi sonucunda boğazına korkuluk demiri batan 10 yaşındaki çocuk ölümden şans eseri kurtuldu.

Yeşiltepe Mahallesi Özipek Sokak üzerinde bulunan evlerinin bahçesinde kardeşi ile top oynayan İsmail Aşık (10), toplarının dışarı kaçması sonrasında bahçe duvarından aşarak almak istedi. Bahçe duvarının üzerine çıkan çocuk, korkuluk demirlerini geçtiği sırada dengesini kaybederek yere düştü. Düşme esnasında korkuluk demiri, çocuğun boğazını boydan boya kesilmesine neden oldu.

İnsan gücü ile eğilmeyen korkuluk, küçük çocuğun boğazını sırtması esnasındaki kuvvetle yamuldu. Çocuğun kanlar içinde kaldığını gören komşu Reha Öner ise, yaptığı ilk müdahale sonrasında durumu 112 Acil Sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen ekipler, küçük çocuğu Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırdı. Burada İsmail Aşık’ın boynuna yaklaşık 15 dikiş atıldı. Şans eseri, hayatta kalan küçük çocuğun ailesi, hem üzüntülü hemde çocuklarının hayatta kaldığı için dua ediyorlar.

Yaşadığı olayı anlatan 10 yaşındaki İsmail Aşık, topunu almak için korkuluk demirlerinin üzerine çıktığını anlatarak, “Ben topu almak için çıkmıştım. Geçtiğim sırada ağaca ayağım takıldı. Yere düştüm. Reha abide sağlık ekiplerini çağırdı. Hastaneye gittik dikiş attılar. Boğazım demirler çarptı” dedi.
İsmail Aşık’ın babası Sedat Aşık ise, fabrikada çalıştığı sırada haberi aldığını belirterek, konuşmasının devamında şunları söyledi:

“Ben fabrikada çalıştığım sırada haber geldi. Oradan hemen hastaneye geldim. Komşularımız müdahale etmiş. Benim bildiğim 15 dikiş atıldı. Allah kimseye bu durumu göstermesin çok kötü. Herkes çocuğuna sahip çıksın, kolay değil. Kimseye evlat acısı vermesin. Anne ve babalara sesleniyorum. Çocuklarına dikkat etsin.”

“İlk olarak tampon yaptık”

Olay sonrasında ilk müdahaleyi yapan Reha Öner ise, yaşanılan olay hakkında şunları söyledi:
“Çocuklar evin bahçesinde oynarken, toplarını dışarı kaçırdılar. Bahçe kapısı kilitli olunca, demir parmaklıklardan dışarı çıkmak istediler. Çıkarken, ayağı kaydı, kancaya takıldı. Çenesini betona vurup, yere düştü. Biz hemen yanına geldik. Reha amca boynum kanıyor mu? dedi. Boynunun boydan boya yarıldığını gördüm. Tampon yapıp, sardık. Daha sonra sağlık ekipleri geldi. Gerçekten ölümden döndü. Elimizle eğemediğimiz demiri, çocuk askıda kalınca eğildi.”

Aydın Sarıoğlu - Burak Tekin
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hutbede yapılan duaya tepki gösteren genç, Atatürk’e hakaretten 3 yıl 9 ay hapis cezası aldı Gayrettepe’de cuma namazı sırasında Atatürk’e dua edilmesine tepki gösterip Atatürk’e ve imama hakaret eden şahıs, 3 yıl 9 ay hapisle cezalandırdı. Gayrettepe’de bulunan bir camide 10 Kasım 2023 günü Mustafa Kemal Atatürk’e ve Atatürk için dua eden imama hakaret eden A.B.’nin yargılanmasına devam edildi. Anadolu 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık ve taraf avukatları katıldı. "Puşt kelimesini güvenilmez manasında kullandım" Duruşmada esasa ilişkin savunma yapması için söz verilen A.B., “Attığım bir kaç tweet ekran görüntüsü alınmış ama bunların atıldığına dair bir kanıt yok. Hakkımda atmadığım bir çok tweet var. ’Sinkaf ederim’ tweeti atmadığımı belirtmek istiyorum. Puşt kelimesini hakaret etmek amacıyla değil, güvenilmez manasında kullanmıştım. Ceza alacağım bir husus görmüyorum. Video çektim. İslamiyet’e göre inançsız ölen bir kişinin arkasından dua edilmemesi gerekir. Beraatımı talep ediyorum” dedi. “Daha fazla ne ceza verilebilir bilmiyorum” Son sözü sorulan şahıs, “2 ay cezaevinde tek başıma kaldım. Bu eylemim için yeterince ceza aldığımı düşünmekteyim. Daha fazla ne ceza verilebilir bilmiyorum. Beratımı talep ediyorum” dedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, A.B.’yi "Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret" suçundan 3 yıl 9 ay hapisle cezalandırdı.
Ankara Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yazgan: “Sözler tutulsun, mülakat kaldırılsın” Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, kamuya personel alımlarında mülakat yapılmasına ilişkin, “Sözler tutulsun, mülakat kaldırılsın” dedi. Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, kaldırılacağı açıklanan ancak uygulanmaya devam edilen sözlü sınavların (mülakat) devlet memuru olacaklar ile mevcut kamu görevlilerinin görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarında can yakmaya, emekleri zayi etmeye devam ettiğini söyledi. Yazgan, bir an önce mülakatların kaldırılarak, adayların girdikleri yazılı sınav sonucuna göre atamalarının yapılması gerektiğini dile getirdi. Mülakatın emeklerin zayi olmasına ve idareye karşı güvenin azalmasına sebep olduğunu ifade eden Yazgan, “Ülkemizin kritik bir süreçten geçerken ihtiyaç duyduğu, süreç sonrası uygulamadan kaldırılacağı açıklanarak uygulamaya konulan mülakat sisteminin halen kaldırılmamasının yol açtığı hak kayıpları ve huzursuzluk her geçen gün daha da artıyor. Kamuya atama bekleyen memur adayları ile mevcut kamu görevlileri, bir an önce mülakat sisteminden vazgeçilmesini ve insanların bilgiye dayalı sınavlarda aldıkları puana göre değerlendirmelerin yapılmasını istiyor” ifadelerini kullandı. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılan görevde yükselme sınavından örnek veren Yazgan, 62 kişinin yazılı sınavda 85 ve üzeri puan almasına karşın mülakatta düşük puan alarak atanamadığını belirtti. Yusuf Yazgan, “Yazılı sınavda 98.72 puan alan adaylar, mülakatta 64, 65, 55 puan verilerek eleniyor ve atanması gerçekleşmiyor. İki sınav arasında bu kadar farkın olması, liyakat beklentisi içindeki insanlarda hayal kırıklığına yol açıyor. Demek ki bu iki sınavdan birisinde sorun var. Bu sorunu, bu şaibeyi kaldırmak için yapılması gereken tek şey mülakatı kaldırmak, bilgiye dayalı yazılı sınav sonucuna göre atamaları gerçekleştirmek” şeklinde konuştu.