ASAYİŞ - 13 Temmuz 2017 Perşembe 12:14

Korkunç itiraf: "Öldürüp zeytinlik alana gömdüm"

A
A
A
Korkunç itiraf: "Öldürüp zeytinlik alana gömdüm"

İzmir'in Selçuk ilçesinde bir halı mağazasında çalışan ve 9 yıldır kendisinden haber alınamayan 48 yaşındaki Ümmü Özkan ile ilgili yıllar sonra gelişme yaşanırken, Özkan'ı öldürdüğünü itiraf eden bir kişinin ifadesiyle kazı çalışması yapıldı. Zeytinlik alanını kazan ekipler, bazı kemikler bularak bu kemikleri incelemeye aldı.

Uzun yıllar önce eşinden ayrıldıktan sonra Afyonkarahisar'dan İzmir'in Selçuk ilçesindeki kızı Arife Yıldırım'ın yanına yerleşen Ümmü Özkan'dan (48), 17 Eylül 2008 Çarşamba günü akşam saatlerinde iş çıkışından sonra bir daha haber alınamamıştı. Çocukları ve ailesi 9 yıl boyunca Özkan'ın hiç bir izine rastlamadı. Ümmü Özkan hakkında çok sayıda kayıp haberi yapılırken, aile ölüsü bile olsa cesede ulaşmak istediklerini söylemişti.

Korkunç itiraf: "Öldürüp zeytinlik alana gömdüm"

Kayıp Ümmü Özkan hakkında önemli bir gelişme yaşandı. Polise giden ve daha önce iddialara göre Ümmü Özkan ile iş arakadaşı olan Abdül T. (56), kayıp kadını öldürdükten sonra zeytinlik alana gömdüğünü söyledi. Özkan ile aynı iş yerinde çalışan Abdül T., itiraf üzerine polislerin de eşliğinde bölgeye gitti. Selçuk Abuhat mevkii Kireççili yakınlarında bulunan zeytinlik alanda hemen bir kazı çalışması yapıldı. Yapılan kazıda, Ümmü Özkan'a ait olduğu öne sürülen kemikler ortaya çıktı. Olay yeri inceleme ekipleri tarafından çıkarılan kemikler, daha sonra incelemeye alındı. Cesedin Ümmü Özkan'a ait olup olmadığı ise yapılan incelemeler sonrasında belli olacak.

Kızı konuştu: "Dua edeceğim bir mezarı olacak artık"

Annesi kaybolduğu günden itibaren oldukça zor günler yaşadığını anlatan Arife Yıldırım, ailesinin yaşadığını anlattı. Yıldırım, "Depresyon ilaçlarıyla ayakta duruyordum. Her gün sabah akşam dua ediyordum. Ben hayattayken annemin ölü yada diri olarak bulunmasını istiyordum. Rabbim bana bugünleri gösterdi. Şimdi hem çok üzüntülüyüm hem de çok sevinçliyim; çünkü annem için dua edeceğim bir mezarı olacak artık" diye konuştu.
Annesini kaybolduğu günden bu yana her yerde aradıklarını; ancak bir sonuç alamadıklarını kaydeden Arife Yıldırım, "Ramazan ayıydı ve oruçluydu. 17 Eylül 2008 Çarşamba günü akşamı yemeğe gelmedi. Merak ettik ve her yeri aradık maalesef haber alamadık. O gün hiç uyumadık. Sabaha karşı Abdül T. telefonu açıldı ve konuştuk. Kendisi servis şoförü olduğu için annemi en son nereye bıraktığını sorduk. Bize bilgisi olmadığını söyledi. Daha sonra gerekli olan her yere müracaatlarımızı yaptık; ancak bu güne kadar bir sonuç alamamıştık. 9 yıl boyunca depresyon ilaçları kullandım. Çocuklarıma annelik bile yapamadığım zamanlar oldu. Allah'tan tek isteğim buydu. 'Rabbim ben ölmeden beni anneme kavuştur' diye sürekli dualar ediyordum. Bugün çok büyük üzüntü duyuyorum ama anneme kavuştuğuma da seviniyorum. Ya ömrümün sonuna kadar bu gerçek ortaya çıkmasaydı? Bu şahıs sürekli elini kolunu sallayarak gezseydi? Daha zor olacaktı bizim için. Şimdi beni en çok mutlu eden Annemin yeri belli olacak ve bunu yapan cezasını çekecek. Ben bu konuda devletimize ve Adaletimize güveniyorum" şeklinde konuştu.

Korkunç itiraf:

"Bu kişi o gün annemi dövmüş"

Polis tarafından son dört aydır çok yoğun bir araştırma yapıldığını ve bunun sonucunda Abdül T.'nin suçunu itiraf ettiğini öğrendiklerini kaydeden Arife Yıldırım, baştan beri şahıstan şüphelendiklerini söyledi. Arife Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bu şahıs, 9 yıl boyunca annemi sormaya hiç gelmedi. Yakınlarım onun yanına gidince gayet güzel konuşmuş. 'Ümmü benim annemdi, ben onu nasıl yok edebilirim' şeklinde kendini savunmuş. Aslında onlar ailece görüştüğümüz kişilerdi Annemin iş yerinde ufak bir kaza geçirdiğini ve hastaneye götürüp getireceğini söyledi. Annem geldiğinde çenesinde dikiş, vücudunda morluklar vardı. Bu kişi o gün annemi dövmüş. Annem de bunu kimseye söylememiş. Böyle olunca ben de işe gitmemesi için anneme bir haftalık rapor aldım; ama annem yine de çalışmaya gitti. Annem bana bir dedi ki 'Abdül benden para istiyor.' Ben de 'Geriye ödeyecekse ver' dedim; çünkü geriye ödemezse eşim ve erkek kardeşim kızıp tatsızlık çıkacak. Bu yüzden annem Abdül T.'nin istediği parayı vermedi."
Öte yandan, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı. 

Nilüfer Öztürk Silay

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.