SAĞLIK - 14 Aralık 2017 Perşembe 16:31

Menüsküs yırtığının belirtileri nelerdir ? Menisküs yırtığı nasıl tedavi edilir ?

A
A
A
Menüsküs yırtığının belirtileri nelerdir ? Menisküs yırtığı nasıl tedavi edilir ?

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Erdoğan, “Menüsküs yırtıkları ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bu haberimizde menüsküs yırtığı nın belirtilerini ve menisküs yırtığı nasıl tedavi edilir sorusunun cevabını bulabileceksiniz. İşte detaylar...

Dr. Murat Erdoğan anatomik olarak, diz ekleminin üst bölümde uyluk (femur) kemiği, altta bacak (tibia) kemiği ve önde diz kapağı (patella) kemiğinden oluştuğunu söyledi. Diz ekleminin fleksiyon ve ekstansiyon hareketi ile birlikte, rotasyon hareketine izin veren bir yapıya sahip olduğunu belirten VM Medical Park Samsun Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğinden Doç. Dr. Murat Erdoğan, eklem yüzlerinin birbirleri ile ilgili uyumunun, ligamentler ve menüsküsler ile güçlendirildiğini anlattı.

Menüsküs yırtıklarının belirtileri

Doç. Dr. Murat Erdoğan, “Menüsküs yırtıklarının tamamına yakınında ağrı, şişlik ve kitlenme gibi üç ana belirti vardır. Ağrı en önemli belirtidir ve sıklıkla yırtık olan menüsküs tarafında ve eklem hizasında olur. Merdivenden inip-çıkarken ve çömelirken ağrının şiddetinde artma olur. Kilitlenme ise yırtık olan menüsküs parçasının eklem aralığına sıkışması ile olur ve bükülen diz açılmakta zorlanır. Menüsküs yırtığını takiben, dizde sıvı birikmesi de olur. Hasta bunu, dizinde şişme ve dolgunluk hissi olarak algılar” diye konuştu.

Menüsküs yırtıklarına tanı konulması

Erdoğan, “Menüsküs yırtığı tanısı; anamnez, fizik muayene, diz eklemine yönelik özel testler, radyolojik yöntemler ve artroskopi ile konur. Hastanın hikayesi, şikayetleri, yaralanmanın şekli ve zamanı, travmanın şiddeti, muayene bulguları ve özel testler yardımı ile menüsküs yırtığından şüphelenilir. Diz röntgen grafilerinde menüsküsler görülmez; ancak dizdeki başka anormallikleri görme açısından çekilmesi önerilir. En iyi tanı aracı, manyetik rezonans görüntülemedir. MR görüntüleme menüsküs yırtıklarını yüzde 80-90 arasında gösterir, ayrıca beraberinde diğer eklem yapıları da görülür. Eğer bunlarla tanı konulamazsa artroskopi ile dizin içine bakılarak tanı kesin olarak konulabilir” şeklinde konuştu.

Doç. Dr. Murat Erdoğan şu bilgileri verdi.

“Konservatif tedavi: Akut bir diz travması sonrası tanı konulana kadar ilk tedavi konservatif olmalıdır. Öncelikle diz eklemi istirahata alınır. Medikal olarak anti enflamatuvar ve analjezik ilaçlar verilir. Akut belirtilerin azalmasından sonra diz eklemi dikkatlice muayene edilir ve bulgulara göre tedavisinin gidişi saptanır. Bundan sonraki aşamada dizde lokalize palpasyon ağrısı devam ediyor ancak bağ sistemi sağlamsa kitlenme ve şişme yoksa konservatif tedaviye devam edilir. Dize elastik bandaj veya dizlik uygulanır. Bu süre zarfında hastanın sportif aktivitelerine ara vermesi söylenir ve quadriceps kas egzersizlerine devam edilerek hasta izlenir.

Cerrahi Tedavi:

İlk tedaviyi takiben, tekrarlayıcı ağrı ve süregelen effüzyonlar ve de kilitlenme gibi şikayetler günlük yaşamı engellemeye devam ediyorsa cerrahi tedavi düşünülmelidir. Cerrahi tedavide amaç mümkün olduğunca menüsküslerin korunmasını hedeflemelidir. Menüsküslerin yırtık kısmının cerrahi olarak çıkarılmasını hedefleyen menisektomiler yalnız yırtık parçanın çıkarılması şeklinde yapılmalıdır.

2-) Menüsküslerin dış kısmında oluşan yırtıklarda ise menüsküsün yırtık kısmı çıkarılmaz ve yırtık kısım dikişler tespit edilir.

Artroskopi:

Artroskopi tüm dünyada büyük eklem yaralanmalarının tanı ve tedavilerinde çok sık kullanılan bir yöntemdir.

Hastaya zarar vermeyen minor bir cerrahi girişimdir. Artroskopi teknik olarak çok küçük ameliyat kesileri yardımıyla eklem içerisine yerleştirilen kurşun kalemden daha ince aletler ve fiberoptik bir kamera yardımıyla monitör ekranından eklem içerisinin net bir şekilde görüntülenmesi esasına dayanır. Küçük cerrahi kesilerle yapıldığından ve sağlıklı yapılara bir zarar verilmediğinden, hastalarımız artroskopi sonrası çok kısa sürede eski işlerine ve aktivitelerine dönebilmektedir. Hastaların büyük çoğunluğu aynı gün içinde taburcu edilebilmekte ve sağlıklarına kavuşabilmektedirler.” 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Başkan Görgel: “Şehrimiz için hep birlikte çalışacağız" Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, “İnşallah bu dönemde hem şehrimize çok ciddi yatırımlar kazandıracağız hem de aramızdaki muhabbet ve iletişimi çok daha üst seviyeye çıkaracağız” dedi. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinin ardından Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesinde yeni dönemin ilk olağan meclis toplantısı gerçekleştirildi. Büyükşehir Belediyesi Meclis Toplantı Salonu’nda Başkan Fırat Görgel başkanlığında gerçekleştirilen toplantı, saygı duruşunda bulunulup, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. İlçe belediye başkanları ve meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda; Meclis Başkanlık Divanı, İhtisas Komisyonu üyeleri, Encümen üyeleri ve mahalli idare birlikleri temsilcilerinin seçimi yapıldı. 2023 Yılı Faaliyet Raporu da meclis üyelerinin oylarına sunularak kabul edildi. Ayrıca aylık olağan meclis toplantılarının Büyükşehir Belediyesinin sosyal medya hesaplarından canlı yayınlanmasına oy birliğiyle karar verildi. Katılımcılara teşekkür ederek toplantının hayırlara vesile olmasını dileyen Başkan Fırat Görgel, “Büyükşehir Belediyemizde yeni dönemin ilk meclis toplantısını gerçekleştiriyoruz. Rabbim hep birlikte şehrimize güzel hizmetler yapmayı nasip eylesin. İnşallah bu dönemde hem şehrimize çok ciddi yatırımlar kazandıracağız hem de aramızdaki muhabbet ve iletişimi çok daha üst seviyeye çıkaracağız. Rabbim bizleri muvaffak eylesin. Birlik ve beraberliğimizin daim olmasını ve sükûnet içerisinde faaliyetlerimizi sürdürmeyi temenni ediyorum” diye konuştu. Başkan Görgel, “İlk meclis toplantımızı yaptık ve önemli bir toplantıydı. Bu dönem içerisinde görev yapacak olan başkanlık divanındaki arkadaşlarımızı, encümen üyelerimizi, katip üyelerimizi ve ihtisas komisyonundaki görev yapacak olan arkadaşlarımızı seçtik. İnşallah örnek bir duruşu bir kez daha tüm millete göstermiş oluruz. Tabi 6 Şubat’ın ardından hepimizin sorumluluğu çok daha farklı. Hem büyükşehir belediye başkanlığı olarak bizlerin ve şuanda bu ekibin Kahramanmaraş’ın yeniden imar ve inşa edilmesi noktasında çok önemli bir sorumluluk almış oldu” dedi.
Çorum Geleceğin turizm profesyonelleri Hattuşa’yı OKA ile keşfetti Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı(OKA), her yıl 15-22 Nisan tarihleri arasında kutlanan Turizm Haftası’nda Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Turizm Fakültesi öğrencilerine yönelik Hattuşa Mesleki Gelişim Gezisi düzenledi. OKA, Kültür ve Doğa Turizmi Ekseninde Şehirlerin Markalaşması Sonuç Odaklı Programı çerçevesinde TR83 Bölgesi’ni oluşturan Amasya, Çorum, Samsun ve Tokat illerinde turizm sektörünün gelişimini ve yerel ekonomiye katkısının arttırılmasını destekliyor. Bu çerçevede Ajans, 2024 yılı çalışma programında yer alan Sosyal Medya İçerik Oluşturma Atölyesi ve Eğitim Programı kapsamında OMÜ Turizm Fakültesi öğrencilerine yönelik günübirlik “Hattuşa Mesleki Gelişim Gezisi” düzenledi. Turizm Fakültesi öğrencileri Orta Karadeniz Bölgesi’nin doğal ve kültürel değerlerini dijital platformlarda tanıttı 2023 yılına OKA ve OMÜ Turizm Fakültesi ile arasında bölgenin doğal ve kültürel değerlerinin Wikipedia ve Google Maps gibi dijital platformlarda tanıtımı amacıyla yapılan iş birliği doğrultusunda, Turizm Fakültesi öğrencileri içerik üreterek ilgili platformlara ekledi. İçerik üreten öğrenciler, mesleki gelişim süreçlerini desteklemek üzere 17 Nisan’da gerçekleştirilen Hattuşa Mesleki Gelişim Gezisi’ne katıldı. Geleceğin turizm profesyonelleri olarak iş hayatına atılmaya hazırlanan öğrenciler, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan, bölgenin önemli tarihi değerlerinden Hattuşa ile Alacahöyük Ören Yerlerini yerinde inceleyerek ören yerlerinin tanıtımına yönelik yeni içerikler üretme fırsatı yakaladı. Bölgesel tanıtım için yerel iş birlikleri geliştiriliyor Hattuşa Mesleki Gelişim Gezisi programına, Boğazkale Kaymakamlığı, Boğazkale Belediyesi, Çorum İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Boğazkale Müze Müdürlüğü, Puduhepa Girişimi Kadın Kooperatifi, Kavak Yerel Eylem Grubu ayrıca Gezsen Amasya, Gezsen Çorum, Gezsen Samsun ve Gezsen Tokat sosyal medya hesaplarının yöneticileri dâhil oldu. Paydaşlar, organizasyon ve saha desteği sağlamanın yanı sıra bilgi ve deneyim paylaşımında bulundu. Öğrenciler, yerelde bir kadın kooperatifi tarafından el emeği ile üretilen ürünleri, özel kostüm tasarımlarını inceleme ve turizm sektöründeki yansımalarını görme şansı buldu. OKA, yerel ve ulusal kalkınmada önemli rolü olan ve kültürlerin birbirini tanımasında vesile olan turizm sektörünün Orta Karadeniz Bölgesinde tüm yönleriyle gelişimi için faaliyetlerine devam edecek.
Tokat Doç. Dr. Mehtap Aras: "Tokat’ta 6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz" Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Afet ve Acil Durum Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü ve Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mehtap Aras, Tokat’ta beklenen depreme yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Aras, “6 ila 7,2 arasında bir deprem muhakkak başımıza gelecek, bundan kaçış yok” dedi. Sulusaray ilçesinde yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin bir öncü sinyal olmadığını belirten Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Afet ve Acil Durum Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü ve Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mehtap Aras, ancak bu tür sarsıntıların ciddiye alınması gerektiğini ifade etti. Aras, geçmişte yaşanan depremlerde olduğu gibi, beklenmedik şekilde art arda sarsıntılar yaşanabileceğini ve depremin şiddetinin önceden tahmin edilemediğini dile getirdi. Bu nedenle, her zaman hazırlıklı olunması ve gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı. “Depremin şiddetini bilmek ve buna göre tavır almak doğru değil” Depremin şiddetine göre hareket etmenin yanlış olduğunu belirten Aras, “Şimdi depremin şiddetine göre tavır sergilemememiz gerekiyor. Yani ’4,7 çok düşük bir şiddette aslında dışarı çıkmamız gerekmiyor, 6’nın üzerinde olursa anca dışarı çıkarız’ gibi bir tavır, bir tutum çok yanlış. Sonuçta bu bir deprem ve binalarımıza elbette güveniyoruz ve araştırmasını yaptık ama tedbir amaçlı bizim bulunduğumuz yeri terk etmemiz gerekiyor. Ta ki yetkili kurum ve kuruluşların, valilik bağlı olarak il AFAD veya AFAD Başkanlığının bir problem yok. Evlerinize geçebilirsiniz. Güvendesiniz uyarısı ya da bilgilendirmesiyle tekrar evlerimize dönebiliriz ama depremin şiddetini küçümsemek ve buna göre tavır almak doğru değil. Depremin şiddetini biliyoruz ama derinliğini bilmiyoruz. Yüzeye yakın şiddette olan depremler, örneğin beş şiddetindeki bir deprem ve çok yüzeye yakın. Onun etkisiyle çok derinde olan 5 şiddetindeki bir depremin etkisi aynı olmayacaktır. Dolayısıyla biz bunu o anda o bilgiye sahip değiliz. Yani hemen hepimiz telefonlarımıza sarılıp AFAD verisine bakamıyoruz. Dolayısıyla sarsıntı geçince tedbir amaçlı mutlaka bulunduğumuz binaları terk etmemiz gerekiyor” dedi. “6 ila 7,2 arasında bir deprem muhakkak başımıza gelecek” Doç. Dr. Aras, Tokat’ta yaşayanların deprem gerçeğiyle yüzleşmeleri gerektiğini ve bu felakete karşı her zaman tetikte olmaları gerektiğinin altını çizen Aras, “Tokat’ta beklenen bir deprem var. 6 yada 7,2 arasında Tokat’ın üzerinde bulunan fayın bir deprem bekleniyor. Böyle bir elbette senaryo var. Fakat bunun tarihini ve zamanını ön görmemiz, söylememizin ihtimali yok. Şu an hemen burada da olabilir. Beş sene sonra da olabilir, üç gün sonra da olabilir. Ayrıca bunun saatini de bilmiyoruz. Yani genelde gece olduğu için geceye alışkınız fakat gündüz de olabilir, okulda olabiliriz, yolda olabiliriz, herhangi bir kamu kurum kuruluşunda bir işlem yaptırıyorken olabiliriz. Dolayısıyla her türlü senaryoya hazır olmamız gerekiyor. AFAD-RED diye bir simülasyon programı var. Burada Tokat’ın üreteceği örneğin 7 şiddetinde bir deprem veya 6 şiddetinde bir depremde alacağı hasar öngörülebiliyor. Elbette Tokat için de böyle bir senaryo var. 6 şiddetindeki depremdeki senaryoyla 7,2 şiddetindeki senaryo farklı. Dolayısıyla bizim burada vatandaşlar olarak Tokat’ta yaşayan insanlar olarak yapacağımız en önemli şey tedbir almak. Yani olası riskleri azaltmak ve buna hazırlıklı her an olacakmış gibi tetikte olmamız gerekiyor. Yani bugün de olabilir. Beş dakika sonra da olabilir. Bir sene sonra da olabilir. Ama bu bizim başımıza gelecek. Bunu bekliyoruz. Yani bundan kaçış yok. Bu deprem üretilecek. Dolayısıyla bizim buna hazırlıklı olmamız gerekiyor ve önlemleri almamız gerekiyor” diye konuştu.