EKONOMİ - 25 Aralık 2020 Cuma 20:05

Merkez Bankası Başkanı Ağbal’dan enflasyon açıklaması

A
A
A
Merkez Bankası Başkanı Ağbal’dan enflasyon açıklaması

Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, hükümetin Merkez Bankası ile birlikte yüzde 5 enflasyon hedefini belirlediğini belirterek, "Ben yüzde 5'e inanıyorum. Bir şeye inanarak başlayacaksınız. İnanmadığınız işe girmeyin” dedi.

Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerine bilgi verdi ve sorularını cevapladı. Hükümetin Merkez Bankası ile birlikte yüzde 5 enflasyon hedefini belirlediğini ifade eden Ağbal, şunları kaydetti:

"Ben yüzde 5'e inanıyorum. Bir şeye inanarak başlayacaksınız. İnanmadığınız işe girmeyin. Bir şeye inanmıyorsam söylemem. Başka ülkeler enflasyonu yüzde 1-2'de tutuyor da Türkiye Cumhuriyeti neden tutamasın? Bizim ne eksiğimiz var? Yapabiliriz. Önümüzde bir süreç var. Ara hedefler var. Banka, Hükümet'e tavsiyelerde bulunacak. Fiyat istikrarı ve maliye politikası alanlarında neler yapması gerektiğini söyleyecek. Kanun, 'Banka, Hükümetin mali ve ekonomik müşaviri, mali ajanı ve haznedarıdır.' diyor."

Ağbal, şöyle konuştu:

“On Birinci Kalkınma Planı şu anda ekonomi politikalarının anayasal bakımdan en üst düzeyde belgesidir. Merkez Bankası açısından da bu belgede ortaya konulan hedefler belirlenmiş hedeflerdir ve biz bu çerçevede, hükümetimizle birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Merkez Bankasının itibarı bence de çok önemlidir. Bir Merkez Bankası kararlarıyla, işleriyle, eylemleriyle, duruşuyla itibarlı olmalıdır, hesap vermelidir, sorumlu olmalıdır. Bağımsızlık çok doğru bir kavramdır. Kararlarını bağımsız bir şekilde almalıdır ama aynı zamanda da kararlarını alırken kendi yetkinliklerini, kapasitesini, kabiliyetlerini sürekli geliştirmelidir. Fiyat istikrarı yolunda atılacak bütün adımlarda Merkez Bankası’nın kurumsal kapasitesi doğru kararlar almaya yetecek şekilde de geliştirilmelidir.”

“2021 yılı para ve kur politikasında dalgalı kur rejimine devam edeceğiz”

Merkez Bankası bir siyasi kurum olmadığını söyleyen Ağbal, “Merkez Bankasının fiyat istikrarı yolunda tek bir politika aracı vardır. O da bir hafta vadeli repo ihale faiz oranıdır. Herhangi bir şekilde faiz koridorudur, GLP’dir başka bir dolambaçlı yollar olmayacak. Çünkü fiyat istikrarı yolunda eğer bir mücadele yapacaksanız önce Merkez Bankası olarak siz doğru bir araç varken başka bir aracı kullanmayacaksınız, doğru araç neyi gerektiriyorsa onu yapacaksınız. Zaman zaman esneklik anlamında bu tür araçlar ön plana çıkabilir ama esneklikler aslında bizi doğru yapmaktan da hep uzaklaştırmış. Doğru toplum, ekonomi, Merkez Bankasının rezervlerini güçlendirilmesini istiyor.

Haklı bir talep, doğru bir talep. Bununla ilgili stratejik ölçütlerin ne olduğunu dokümanda açık bir şekilde tarif ettik. Yani biz döviz biriktireceksek bu şeffaf olacak, döviz biriktireceksek bu önceden ilan edilmiş, plan ve program dâhilinde olacak. Biz döviz biriktireceğiz diye döviz piyasasındaki döviz hareketlerini etkilemeyeceğiz. Onun için 2021 yılı para ve kur politikasında dalgalı kur rejimine devam edeceğimizi, enflasyon hedeflemesi rejimi içerisinde, bu kavramsal çerçeve içerisinde dalgalı döviz kuru rejiminin bir olmazsa olmaz olduğunu ve bu çerçevede de Merkez Bankası’nın 2021 yılında herhangi bir şekilde döviz kurunun seviyesine ilişkin bir öngörüsünün, bir hedefinin olmadığını ifade etmişizdir. Bir kavramsal çerçeve varsa o kavramsal çerçeve doğruysa onun içerisinde gitmek gerekir” ifadelerini kullandı.

Ağbal, analitik büyüklüklere ilişkin bilgi vererek, “Bizim Bütçe ve Finansal Raporlama Genel Müdürlüğümüzün bana verdiği 23 Aralık 2020 tarihi itibarıyla analitik bilanço aktif büyüklüğü olarak 839 milyar lira olarak ifade edilmiş, bilançonun aktifi dış varlıklar 717 milyar lira, iç varlıklar 200 milyar lira ve değerleme hesabı eksi 77 milyar liradan oluşmaktadır. Bu tamamen analitik bilanço gösteriminden kaynaklanıyor. Bir hesabın negatif veya pozitif olması -biliyorsunuz- analitik bilançoda Merkez Bankası bilanço hesapları icmalleri yapılarak farklı bir formatta ifade ediliyor. O açıdan oradaki negatif işareti özellikle söyledim. ‘İç varlıklar’ altında gösterilen bankacılık sektörüne açılan nakit krediler, reeskont kredileri 141 milyar liradır.

Bilançonun pasifi, toplam döviz yükümlülükleri 667 milyar lira ve Merkez Bankası parası 172 milyar lira kalemlerinden oluşmaktadır. Toplam döviz yükümlülükleri içerisinde bankaların döviz mevduatı 534 milyar lira, ‘Merkez Bankası parası’ altında gösterilen bankaların TL mevduatı ise 165 milyar lira, emisyon 190 milyar lira, negatif işaretle gösterildiği şekliyle açık piyasa işlemleri de 216 milyar lira olarak ifade edilmiştir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası rezerv verilerine ilişkin olarak da -arkadaşların bana verdiği veri- şu an itibarıyla altın rezervi 42 milyar dolar, döviz rezervi 49,8 milyar dolar, toplam 91,8 milyar dolar. Altın rezervleri 18 Aralık 2020 tarihi itibarıyla -tekrar bunu not olarak önemsersek - 42 milyar dolar” şeklinde konuştu.

“Merkez Bankası şeffaflık çerçevesinde adımlar atacak”

Merkez Bankası’nın şeffaflık çerçevesinde adımlar atacağını söyleyen Ağbal, “Swapla ilgili bilgiler var, mesela o konuyla ilgili inşallah yılbaşından itibaren çok gecikmeli olarak akan swap işlemleriyle ilgili bilgileri günlük olarak vermeye başlayacağız. Onun gibi, arkadaşlara, teknik birimlere teker teker çalışmalar yaptırıyorum. Bu çalışmalar çerçevesinde kamuoyunun, karar vericilerin bilmeleri bakımından ihtiyacı olan veriler nelerdir? Bu verilerden Merkez Bankası’nın yine araç bağımsızlığı, Merkez Bankasının yürüttüğü operasyonel faaliyetlerinin çerçevesi dahilinde neler paylaşılabilir? Onlarla ilgili çalışmaları arkadaşlar şu anda yürütüyor. Peşinen, çok teknik konular olduğu için ‘Şunlar olur, şunlar olmaz’ demiyorum, benim tabii ki gayretim olabildiğince çok sayıda veri kamuoyuyla paylaşılsın çünkü ne kadar şeffaf olunursa karar vericiler de o bilgiler altında karar verecekleri için aslında ekonomide öngörülebilirliği arttırır” diye konuştu.

Ahmet Umur Öztürk
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.