GÜNDEM - 19 Mart 2017 Pazar 18:47

MHP’li Günal’dan Almanya’ya: 'Bir an önce akıllarını başlarına almalarını tavsiye ediyoruz'

A
A
A
MHP’li Günal’dan Almanya’ya: 'Bir an önce akıllarını başlarına almalarını tavsiye ediyoruz'

MHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Günal, Almanya’nın, terör örgütü PKK sempatizanlarının yürüyüş yapmalarına izin vermesiyle ilgili, “Biz bir an önce akıllarını başlarına almalarını tavsiye ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük devlettir, bunlarında üstesinden gelecektir” dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Mehmet Günal, MHP Çanakkale İl Başkanlığında düzenlenen basın toplantısına katıldı. Referandumla ilgili Günal, “Ülkemizin geleceği açısından içinde bulunduğumuz bu kaotik ortamdan bir an önce çıkmasını istiyoruz. Bütün şer güçleri içerdeki ve dışarıdaki vesayet organlarıyla, terör örgütleriyle ekonomik siyasi sıkıştırmalarla Türkiye’yi ciddi bir krize sokmaya çalışıyorlar. Bundan çıkmanın yolu da bu sistem tartışmalarını bitirip bir an önce önümüzde ekonomik, sosyal, siyasi sorunların çözümüne yapısal sorunların çözümüne odaklanmamız lazım. Onun içinde biz de bu kapsamda devlet için millet için Türklüğün bekası için ‘evet’ dedik. Yani Türkiye için ‘evet’ dedik. Bunu anlatmaya devam edeceğiz. Bizim hep ilkemiz önce ülkem ve milletim sonra partim, sonra ben anlayışı olduğu için. Bu kapsamda da gerekli fedakarlıkları yapıp, çözüm için geçmişten bugüne olduğu gibi krizlerin çözümünde inisiyatif almaya elimizi değil vücudumuzu taşın altına koymaya devam edeceğiz diyorum” dedi.

“Bunların bırakmış olduğu izler kolay kolay silinmez”

Almanya’nın, Frankfurt kentinde nevruz kutlamaları bahanesiyle ellerinde teröristbaşı Abdullah Öcalan ve PKK’yı simgeleyen bez parçaları ile yürüyüş yapan gruba izin vermesiyle alakalı açıklamalarda bulunan Günal, “Tabii bunlar geçmişten bugüne vesayet kurumu olduğunu ve vesayet savaşları olduğunu, batının geçmişten bugüne bazı terör örgütlerine kimine dolaylı kimine doğrudan kimi silahla kimini parayla desteklediğini biliyoruz.

Bunlarda ikili görüşmelerde devlet görevlilerimiz tarafından kendilerinin önüne delillerle konuyor ama geçtiğimiz günlerde giderek artan Türkiye’deki bu referandum kampanyası sürecine müdahil olan tarzda bir çok ülkeden müdahaleler gördük. Bakanlarımıza izin verilmedi, vatandaşlarımıza izin verilmedi. Enteresan bir şekilde ‘hayır’ kampanyası yapanlar yapıyor ama terör örgütü bile burada yasaklandı denmesine rağmen bu sözde flamalarla posterlerle gösteri yapabiliyor.

Tabi ki Almanya’yla ilgili ciddi sorunlar yaşanıyor. Ama Hollanda’da da bir takım ülkelerde de bir takım dolaylı olarak bu çalışmalar yasaklanıyor ve ya doğrudan taraf durumuna düşüyorlar. Biz bunları topyekün bir tavır olarak görüyoruz.

Avrupa’nın kendi krizi var şu anda. Sayın Genel Başkanımız önceki hafta grup toplantısında açık ve net bir şekilde belirtti. Dün Elazığ mitinginde de dolaylı olarak bazı konulara değindi. Avrupa bir kriz yaşıyor. Avrupa ancak bizim içimize müdahale ederken kendisini görmüyor. Bizdeki demokrasi tanımına bakıyor ama burada birçok başta bu sorunun en ağırını Hollanda yaşayan olmak üzere, Birleşik Krallık olan adı İngiltere asıl adı Birleşik Krallık olduğu için, Birleşik Krallık olmak üzere İsveç’inden Belçika’sına, Lüksemburg’una Norveç’ine kadar İspanya’sına kadar krallıkla yönetilen ülkeler hala daha krala başkaldırabilmiş bir demokrasileri yok.

Efendim işte parlamento ver şu var bu var ama bunların arka palanında da ülkenin de vatandaşları da artık bundan sonra uyanacaklar diye korkuyorlar. Buradan çıkacak bir ‘evet’ tetiklemeye neden olabilir. Çünkü farklı bir yönetim sistemine geçeceğiz. Rejim değişikliği olmamakla beraber bir hükümet sistemi değişikliğine gidiyoruz ve güçlü devlet olmak içinde ‘bu sistem tartışmalarını arkada bırakmamız lazım’ dedik.

Ama bu mesele sadece bugünkü referandumdan dolayı tavır almak değil. Bu batı genelde Avrupa daha dar kapsamda baktığımız zaman Türk düşmanlığı eski, şark meselesi diye söyledikleri ve aslında İslamiyet’e düşmanlık ve İslamiyet’in bayraktarlığını yapan Türklere, Osmanlı’da da devam eden bir sorun. Bugünde su yüzüne çıkıyor.

Bu kapsamda da Avrupa’yla ilişkilerimizi de gözden geçirmemiz gerektiğini bu ikili ilişkilerde de daha farklı bir tutum ortaya koymamız gerektiğini biz meclisteki konuşmalarımızda da ikili görüşmelerimizde de yetkililere ilettik. İnşallah bu sadece bir seçim çalışması olarak daha doğrusu Avrupa’da ki ülkelerin kendi iç seçimlerindeki bir mesaj verme kaygısı olarak görülüyor ama öyle olmadığını da görüyoruz.

Bir süre sonra bunlar çözülecek ama bunların bırakmış olduğu izler kolay kolay silinmez. İkili ilişkilerde bunlar önemlidir. Biz bir an önce akıllarını başlarına almalarını tavsiye ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük devlettir, bunlarında üstesinden gelecektir” diye konuştu.

“Bu konularla ilgili idamın gelmesinde bir itirazımız yok”

İdamla ilgili kafası ve duruşu en net olan partinin MHP olduğunu belirten Günal, “Çünkü bu idam kaldırılırken, biz dedik ki 57’nci hükümet dönemindeki, hükümetin bozulmasının ana nedenlerinden birisi budur. Bunu kaldırın. Ama savaş, yakın savaş ve terör suçları için kalkmasın dedik. O günde söylediğimiz buydu. Bugünde bunu söylüyoruz. Eğer getirilerse, buyurun getirin diyoruz. Biz bu 3 konuda idamın kalkmasına baştan karşıydık.

Şimdi yine tutumumuzda değişiklik yok. Savaş, yakın savaş ve terör suçlarıyla ilgili idamın uygulanmasından yanayız. Getirirlerse biz açık bir şekilde baştan beri söylüyoruz. Bu konularla ilgili idamın gelmesinde bir itirazımız yok. Ama Sayın Cumhurbaşkanının söylemi kendi takdiridir. Şu anda geriye yönelik uygulanıp uygulanamayacağı uluslararası hukukla ilgili bir takım şeyler yaşanıyor.

O ayrı bir konu. Biz zaten kalkarken de bunların kalkmaması gerektiğini ve bu üç suçta idamın devam etmesi gerektiğini zaten söylemiştik. Duruşumuz çok nettir. En kafası net olan ve duruşu değişmeyen parti Milliyetçi Hareket Partisi’dir” şeklinde konuştu. 

Murat Yüksel
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul A Milli Kadın Hentbol Takımı’nın EURO 2024’teki rakipleri belli oldu EHF Avrupa Şampiyonası’nda ilk kez mücadele etme hakkı kazanan A Milli Kadın Hentbol Takımı’nın rakipleri bugün çekilen kura ile belli oldu. Viyana’daki EHF merkezinde yapılan kura çekimi sonucu Türkiye, A Grubu’nda İsveç, Macaristan ve Kuzey Makedonya ile eşleşti. Kura çekim törenine katılan Türkiye Hentbol Federasyonu Başkanı Uğur Kılıç, kura sonrası yaptığı değerlendirmede, "Kura çekildi, top artık kızlarda. Son topa kadar mücadele edeceğiz ve tarihimizde ilk defa katıldığımız Avrupa Şampiyonası finallerinde iz bırakmak için maçlarımıza çıkacağız. Takımımıza güveniyorum" dedi. EHF 2024 Kadınlar Avrupa Şampiyonası, üç ülkedeki dört şehirde (Avusturya, Macaristan ve İsviçre), 28 Kasım-15 Aralık 2024 tarihleri arasında oynanacak. En büyük katılımlı Avrupa Şampiyonası olacak turnuvada 24 takım kupayı kaldırmak için mücadele edecek. Ön tur, Basel (İsviçre), Innsbruck (Avusturya) ve Debrecen’de (Macaristan) gerçekleştirileceği EURO 24’te, ana tur Viyana (Avusturya) ve Debrecen’de oynanacak. Final maçı ise 10.000 seyirci kapasiteli Viyana’nın Wiener Stadthalle’de oynanacak. EHF EURO 2024 logosu ise turnuvaya ev sahipliği yapan üç ülke bayrağının (kırmızı, yeşil ve beyaz) renklerini hentbolun dinamik hareketiyle birleştirerek yansıtıyor. EURO 2024 grupları şöyle oluştu: A Grubu: İsveç, Macaristan, Kuzey Makedonya, Türkiye B Grubu: Karadağ, Romanya, Sırbistan, Çekya C Grubu: Fransa, İspanya, Polonya ,Portekiz D Grubu: Danimarka, İsviçre, Hırvatistan, Faroe Adaları E Grubu: Norveç, Avusturya, Slovenya, Slovakya F Grubu: Hollanda, Almanya, İzlanda, Ukrayna
Ankara TBMM İliç Maden Kazası Araştırma Komisyonu ilk toplantısını gerçekleştirdi Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İliç Maden Kazası Araştırma Komisyonu ilk toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu komisyon başkanlığına seçildi. Erzincan’ın İliç ilçesindeki maden ocağında meydana gelen toprak kaymasının tüm yönleriyle araştırılarak muhtemel maden kazalarının önlenmesine yönelik tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, ilk toplantısını yaptı. Toplantıda komisyonun başkanlığına AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu seçildi. Komisyon başkanvekilliğine AK Parti Bolu Milletvekili Yüksel Coşkunyürek, komisyon sözcülüğüne MHP Antalya Milletvekili Abdurrahman Başkan, katip üyeliğe ise CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül seçildi. Uslu, komisyon başkanı seçilmesinin ardından yaptığı konuşmada, İliç’te yaşanan kazanın Türk milletini derinden üzdüğünü, halen toprak altında bulunan 8 işçiye bir an önce ulaşılmasını temenni ettiklerini söyledi. Kaza anında 10 milyon metreküpten fazla toprak kütlesinin kaydığına dikkati çeken Uslu, işçilerin kurtarılması için olayın ilk anından itibaren tüm kurum ve kuruluşların çalışmaya başladığını, heyelan riski nedeniyle bir süre ara verilen arama kurtarma çalışmalarının halihazırda 24 saat boyunca sürdürüldüğünü belirtti. Uslu, kaza sonrası toprakta, havada, suda kirlenme konusunda spekülasyonlar olduğunu ancak ilgili bakanlıkların gerekli kontrollerde şu ana kadar bir olumsuzluğa rastlanmadığını açıkladığını vurguladı. "Bu tür kazaların olmaması hem de bu kazadaki sorumluların cezalandırılması ve ihmallerin ortaya çıkarılması için güzel bir rapor düzenleyeceğiz" Araştırma komisyonunun Mecliste grubu bulunan tüm partilerin ortak kararıyla kurulduğunun altını çizen Uslu, şunları kaydetti: "Bu komisyonu birlikte kurduk, birlikte çalışacağız. Başkanlığı ben üstlendim ama buradaki her bir arkadaşımız başkandır. Herkes fikrini, talebini, düşüncesini rahatlıkla dile getirebilir. Hep birlikte bu sürecin onarılması ve bundan sonra bu tür kazaların önlenmesi için ne yapılması gerekiyorsa çalışacağız. Milletimizin bize verdiği yükümlülüğü sonuna kadar yerine getireceğiz. Çalışacağız, dinleyeceğiz, yerinde incelemeler yapacağız ve hem bundan sonra bu tür kazaların olmaması hem de bu kazadaki sorumluların cezalandırılması ve ihmallerin ortaya çıkarılması için güzel bir rapor düzenleyeceğiz."
Bolu Gölcük’te bungalovların kiralanması krizi belediye meclisine yansıdı: Gölcük Platformu meclisi bastı Bolu’da Gölcük Tabiat Parkı sınırları içerisinde Bolu Belediyesi tarafından yaptırılan 25 adet bungalovun kiraya verilmesi kararının çıkmasının beklenildiği Bolu Belediyesi Meclisi toplantısına Gölcük Platformu Üyeleri damga vurdu. Şehir merkezine 13 kilometre uzaklıkta olan ve her yıl yaklaşık 1 milyon kişinin ziyaret ettiği Gölcük Tabiat Parkı’na 19 odalı dağ köşkü ile 25 bungalov yapımı ve göl gazinosunun özel işletmeye verilmesi için 19 Aralık 2017’de Bolu Belediyesi Meclis Salonu’nda ihale yapıldı. Bolu Belediyesi tarafından 2018 yılında 7 milyon TL harcanarak, 25 bungalov ev yapıldı. Gölcük Platformu, doğanın yapısının bozulacağı gerekçesiyle dava açtı. 2019 yılında Bolu İdare Mahkemesi projeyi iptal etti. Danıştay, Şubat ayında, proje için verilen iptal kararını bozdu. Projenin tekrar onaylanmasıyla, bungalovların kiralama hakkı Bolu Belediyesine geçti. Bolu Belediye Meclisi Nisan Ayı 2’nci birleşiminde, bungalovların 17 yıllığına kiralanması için hazırlanan gündem maddesi görüşüldü. Tanju Özcan’ı protesto etmeye eşi de geldi Meclis toplantısı öncesinde bungalov evlerin kullanılmasına karşı çıkan Gölcük Platformu, Bolu Belediyesi önünde eylem yaptı. Belediye meclisi başlamadan önce Gölcük Platformu üyeleri meclis salonunu bastı. Oturumun başlamasıyla birlikte Gölcük Platformu üyelerinin slogan ve alkışlı protestoları devam etti. Protesto edenlerin arasından Tanju Özcan’ın eşi Meral Özcan da yer aldı. Gölcük Platformu üyeleri meclis salonundayken gündem maddesi oylamaya sunuldu. Oy birliği ile kararın yeniden Komisyona havale edilmesine karar verildi. "Ben de seni protesto ediyorum, bu akşam eve geç geleceğim" Eşinin kendisini protesto etmesi hakkında konuşan Tanju Özcan, “Bir Belediye Başkanının eşi tarafından protesto edildiği bir olay yaşadık. Bir taraftan demokrasi açısından mutlu oldum. Karı koca aynı düşünmek zorunda değil. Gerçi ben de seni protesto ediyorum, bu akşam eve geç geleceğim. O nasıl demokratik hakkını kullanıyorsa, ben de demokratik hakkımı kullanacağım” sözlerini kullanarak salonda gülüşmelere neden oldu.