POLİTİKA - 30 Ekim 2014 Perşembe 16:55

MHP'li Vural'dan 'peşmerge' eleştirisi

A
A
A
MHP'li Vural'dan 'peşmerge' eleştirisi

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, korsan, illegal peşmerge geçişinin 29 Ekim'de, Cumhuriyet Bayramı'nda yapıldığını söyledi.

Vural, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, aslında çok derin bir üzüntü ve infial içinde olduğunu belirtti. Dün Cumhuriyetin 91. yılının kutlandığını hatırlatan Vural, Ermenek'teki maden kazası, Diyarbakır'da verilen şehitler nedeniyle gerçekten kelimelerin kifayetsiz kaldığını dile getirdi. Millete ve devlete 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın yaşandığı gün rezalet tabloları yaşatıldığını öne süren Vural, "Korsan, illegal peşmerge geçişi 29 Ekim'de, Cumhuriyet Bayramı'nda yapıldı. Gerçekten böylesine bir rezalet tarihimizde yaşanmış değildir" diye konuştu.

Gayrimeşru biçimde Türkiye'de birilerinin zafer işaretli geçit törenleri düzenlediğini söyleyen Vural, "Soruyorum, bunu devletimize, milletimize yaşatmaya ne hakkınız var. Milletimizle birlikte kurduğumuz Cumhuriyet Bayramı’nda ordumuzun resmi geçit törenine paralel korsan peşmerge geçit törenini bizatihi AKP, ABD ve PKK tanzim etmiştir. Bundan daha büyük bir rezalet olamaz" ifadelerini kullandı.
Vural, daha önce Habur Sınır Kapısı'nda PKK'ya devlet töreni düzenlendiğini ve hukukun yok edildiğini savunarak, şunları kaydetti:

"Habur rezaletini milletimize yaşatanlar, ondan daha büyük bir rezaletle PKK terör örgütünün resmi geçit töreni, silahlarıyla birlikte düzenlenmesine yol açmışlardır. Maalesef 29 Ekim, cumhuriyetin kuruluş yıldönümünde PKK ve PYD'ye silah götüren, içinde PKK'lıların da olduğu peşmergeye Türk askerinin eskortluk ettiğine şahitlik ettik. Şu 'yeni Türkiye'ye bakın, Cumhuriyet Bayramı’nda bunu kim düzenlettiriyor. Cumhuriyetin erdemini ve faziletini bilmeyenlerle cumhuriyeti yıkmak isteyenler, Sevr'i yırtıp atarak cumhuriyeti korumamızı hazmedemeyenler. Bu tarih özellikle kasıtlı bir biçimde seçilmiş olduğu gayet açık ve nettir. Peşmergenin geçit törenine alkış tutulan bir hale gelmiştir yeni Türkiye. Yeni Türkiye'de devlet peşmerge ve PKK'ya korumalık yapıyor, o PKK Diyarbakır'da, Yüksekova'da askerimi öldürüyor. Bu rezil manzaradan Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Emniyet Genel Müdürü, kimse hepiniz sorumlusunuz. Cumhuriyet size emanet edildi. Millet, bu cumhuriyeti koruyun diye size güç verdi. Buna izin veren, geçmesini sağlayan, kolaylaştıran hepiniz hesap vereceksiniz. Yok öyle bir Türkiye. Ne için susuyoruz? Ne günlere kaldık? Cumhuriyet ile hesaplaşmanın parçası mıdır bu manzara? Kime mesaj veriyorsunuz. Bir de topraklarımda 'Biji Obama' diye bağırılıyor. Burası ABD mi? Bu ne utanmazlıktır. Vatan toprağımızı korsan silahlı güçlere açanlar, kaderini ve geleceğini bu devletin, bu vatanın dışında arayanlar; geçmiş ne olmuşsa gelecek de o olacaktır. Öz vatanımda garip, öz vatanımda parya. Böyle bir rezaleti içime sindirmem mümkün değil."

"PKK'ya silah gönderen peşmergeye mihmandarlık yapıyorsun, ondan sonra 'astsubayım şehit oluyor' diyorsun" diyen Vural, "Genelkurmay kınama mesajı yayınlıyor. Kınama başkanlığına dönüştürdünüz. Elinizi kolunuzu bağlayan kim?" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Hakkari Yüksekova'da 3 askerin şehit edilmesi ve Ermenek'teki maden kazasından sonra "Talimat verdim, hesabı sorulacak" açıklamasını hatırlatan Vural, "Aslında Başbakan olduğunu hatırlatmak istiyor. Devlet yok mu? Talimatla mı hareket eder bunlar? Soma'nın hesabı mı soruldu? Denetim yapmayanlardan, yolsuzluk yapanlardan, bürokratlardan, siyasilerden kim hesap soracak? Enerji Bakanı, cenazeleri ailelere teslim etmekten başka iş yapmıyor. Çalışma Bakanı Çelik, 'Bizim müfettişlere göre kapanması lazım. 50 kişi araya girdi’ diyor. Kimlerin araya girdiğini açıklamak zorunda. Bu madenlerle kimlerin ilişkisi var? Kapanan madeni kim açtırdı? Kömürü kim pazarlıyor? 50 kodamanın hatırı için yüzlerce madencinin canını heba etmeye utanılmıyor mu? 50 adam için mi, millet için mi iktidar oldunuz?" ifadelerini kullandı.

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da cevaplayan Vural, Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır'ın "Bir musibet bin nasihatten iyidir. Tecrübe kazanıyoruz" şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine, "Yaşamadık musibet mi kaldı? Daha nasihat mı arıyorsun? Millet kaybediyor, bunlar tecrübe kazanıyor" karşılığını verdi.

Bugün yapılacak Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında paralel yapının gündeme geleceğine ilişkin haberlerle ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine Vural, bunun siyasi amaç taşıdığını belirterek, "MGK'nın, PKK-KCK paralel yapısının nasıl önleneceği konusunda tavrını bekliyorum" dedi.
Vural, Ermenek'teki maden faciasına gözyaşları içinde isyan edenlerden madenci Mehmet Bahar'ın eşi Ermiş Bahar'ın açıklamalarını içeren videoyu basın mensuplarına izlettirdi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.