EKONOMİ - 29 Ağustos 2017 Salı 09:55

Milyonlarca anne ve ev hanımına emeklilik yolu

A
A
A
Milyonlarca anne ve ev hanımına emeklilik yolu

Sosyal Güvenlik Uzmanı Erhan Nacar, çalışmayan anneler ve ev hanımlarına emeklilik yolunun açılabileceğini belirtti. Nacar, bununla ilgili bir dava açtıklarını ve kazandıklarını söyleyerek, “Yargıtay tarafından karar onaylanırsa Türkiye'deki annelerde çalışmadan kaldığı ikametgah sürelerine göre borçlanma yapabilecekler” dedi.

Sosyal Güvenlik Uzmanı Erhan Nacar, sosyal güvenlik konusunu üzerine önemli başlıklara değindi. Nacar, çalışmayan anneler ve ev hanımlarına emeklilik yolunun açılabileceğinden, mahkumların da emekli olabileceğine kadar bir çok konuya açıklık getirdi.

Çalışmayana da sağlık yardımı

Erhan Nacar, GSS ödemeyen vatandaşın da hastanelerde rahat bir şekilde acil serviste hizmet gördüğünü belirterek, “Sosyal Güvenlik Kurumu, bir vatandaşın sigorta numarası olması halinde son 4 ayında 120 gün çalıştıysa ona sağlık imkanları açıyor. Aynı zamanda hiçbir çalışması olmayan vatandaşlar isterlerse gelir tespitine gidip 53 lira ödeyerek Genel Sağlık Sigortasından (GSS) yararlanabilirler. Ama bir de ne çalışan kesim, ne de gelir tespitine gitmemiş GSS ödemeyen vatandaş hastane kapısına gittiğinde SGK onu geri göndermiyor. Çalışmayan, sigortalı olmayan, GSS ödemeyen vatandaş da artık hastanelerde rahat bir şekilde acil servisten girip bakılabiliyorlar” dedi.

“Bir an önce sigorta numaranızı alın”

2017 yılında sigorta numarası bulunmayanların sigorta numarası edinmeleri gerektiğini vurgulayan Nacar, “Artık SGK 65 yaşa gidiyor. Vatandaşımıza şunu söylüyoruz; “Bir an önce sigorta numaranızı alın”, sosyal güvenlik numarasını ne kadar önce alırsanız, o kadar erken emekli olursunuz. Çünkü SGK emeklilik tahsis talebi formunu yaptığınız da sizin ilk sigortalı olduğunuz tarihi baz alıyor. O yüzden 2017 çok önemli, 2017’de sigorta numarası olmayan kesinlikle sigorta numarasını alsın” şeklinde konuştu.

“Çok yakında Bakan Sarıeroğlu açıklayacak”

Nacar, yüzde 40 engeli olan vatandaşlara yapılan ödemelerin de yüzde 50 artırılacağını söyleyerek, “Zaten Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı memurlar ve diğer sendikalar çalışan kesim arasında bir zam ile ilgili bir çelişki vardı. İmza sırasında bu noktada engellilerle ilgili, yüzde 40 engelli olanların almış oldukları yardımların, maaşların yüzde 50 artmasını çok yakın zamanda sayın bakanımız açıklayacaktır” diye konuştu.

Mahkumlara emeklilik yolu

Erhan Nacar, cezaevindeki mahkumların da isteğe bağlı olarak emekli olabileceğini belirtti. Nacar, “Biz bugüne kadar engellileri, çalışanları, ev hanımlarını konuşuyoruz ama bizim tutuklu ve hükümlü olan cezaevinde yatan vatandaşlarımız da var. Onlar da isterlerse cezaevlerinden isteğe bağlı ödeyebilirler ve Türkiye’deki sosyal haklardan yararlanabilirler” ifadelerini kullandı. Emeklilik yaşı dolan vatandaşlara da seslenen Nacar, onları bir an önce emekli olmaya davet etti. Nacar, emeklilikte yaş konusuna şu şekilde değindi: “Bugün kahvelerde, sokaklarda, derneklerde yada camilerde konuşulan şu. Ya Hüseyin sen bin lira alıyorsun, Hasan sen bin 500 lira alıyorsun. Aynı fabrikada çalıştık, aynı zaman işe girdik neden sen benden 500 lira daha fazla alıyorsun denildi. Oysa iki şık vardı. Birincisi, ya Hasan Hüseyin'den daha yaşlıdır. Çünkü Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kim daha yaşlıysa ona yüksek emekli maaşı bağlıyor. Çünkü ölüme ne kadar yakınsan Allah uzun ömür versin ama ölüme ne kadar yakınsak o kadar yüksek maaş alabiliyorsun. Bugün 48 yaşında emekli olanla 58 yaşında emekli olan bir maaş alamaz. Çünkü arada 10 bir yıl fark var. Dolayısıyla SGK aradaki o ince ayarı hesaplayıp yaşlı olana daha fazla maaş veriyor. Burada da yaşlılara seslenmek istiyorum, yaşı dolduysa hiç vakit kaybetmeden bir an önce yaşlılık maaşlarını almalarını tavsiye ediyorum”.

“Emekli maaşlarını aslında çalışan işçi kardeşlerimiz belirliyor”

Emeklilik sürelerini dolduran çalışanların acil olarak emekliye ayrılması gerektiğinin altını çizden Nacar, bu yolla emekli maaşında yaşanacak kaybın önüne geçileceğini belirtti. Nacar şu şekilde konuştu: “Emeklilik süreleri dolanlar bir an önce emekliliğe ayrılsınlar ben buradan acil olarak söylüyorum. Yoksa aylıklarından 2.9-3 liralık bir düşüş var. O yüzden asgari ücretle çalışan kişiler varsa kesinlikle işlerinden ayrılıp emekli olmalarını tavsiye ederim. Bin 600- bin 700 lira alacağı yere 2 sene sonra, 3 sene sonra bin 300 liraya düşebilir. Buradan da vurgulamak isterim. 18 yaşındaki vatandaş aslında sigorta numarasını bulun derken aslında şunu da söylemek lazım. Emekli maaşlarını aslında çalışan işçi kardeşlerimiz belirliyor. Bunu çoğu kişi bilmez. Biz sadece SGK'da yatan primlere bakarız. Hemen çalışan işçiler ne yapar SGK'na veya e-devlet'e girerler 30 günüm yatmış sorun yok . Her şey normal aslında her şey normal değil. Bana göre çalışan işçi kardeşimiz aldığı maaşı kadar SGK'ya prim kazancı yatıyorsa normal. Yani 3 bin lira alıyorsan 3 bin lira üzerinden o maaşını alıyorsan senin o sigortanı yüksek alırsın. Ama 3 bin lira aldığın halde SGK'ya primin bin 500 yatıyorsa o bin 500 lirayı da elden sana veriyorsa iş veren hem devleti kandırıyor hem seni kandırıyor. Bu arada 2 kişi mağdur oluyor. Devlet hem vergiden muaf ediyor iş vereni, iş verende cebine atıyor o parayı devleti kandırıyor. Aynı zamanda vatandaşında emekli maaşını tırpanlamış oluyor yani kısacası vatandaş 2 bin lira alacakken yapmış olduğu asgari ücret gösterme yüzünden bin 300 lira maaş alacak”.

Çalışmayan annelere ve ev hanımlarına emeklilik müjdesi

Erhan Nacar çalışmayan annelerin ve ev hanımlarının da emekli olabileceğini belirterek süreci şu şekilde aktardı: “Çifte standart var Avrupa'da, Türkiye'den gitmiş Avrupa'da ev hanımı olan orada yaşayan gurbetçi vatandaşlarımız SGK 3201 sayılı kanununa göre orada kaldığın süreleri borçlanarak emekli oluyor. Ama bugün bu uygulama Türkiye'deki annelere uygulanmıyor ama bununla ilgili bir mahkeme açtık. Bununla ilgili bir davamız var. Dava mahkemede kazanıldı. Yargıtay'a gitti, Yargıtay kararı verirse Türkiye'deki annelerde çalışmadan kaldığı ikametgah sürelerine göre borçlanma yapabilecekler”.

“2018 sosyal güvenlikte devrim olacak”

2018 yılının sosyal güvenlikte devrim yılı olacağını söyleyen Nacar, son olarak şunları kaydetti: “Eylül ayından itibaren Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), artık yaşamış olduğumuz FETÖ'den dolayı, terörden dolayı, 15 Temmuz'dan dolayı 15 Temmuz'dan önce çıkacak yasaları artık 2017 yılının Eylül ayından sonra, parlamento açıldıktan sonra gündeme getirecekler. Bu da neydi onu da unutmayalım. Yaşa takılanlarla ilgili sorunlar, annelerin doğum öncesi sigortalarıyla ilgili sorunlar. Staj süresiyle ilgili sorunlar, gazetecilerin, basının yıpranmayla ilgili madencilerin yaşamış olduğu sorunlar bunların hepsi gündeme gelecek. O yüzden 2017 yılının son dilimi, son çeyreğine çok dikkat edelim. O yüzden gazeteleri, kanunları takip edelim. Dinleyelim. Çünkü o çıkacak yasalardan sizde yararlanabilirsiniz. 2017'nin son çeyreği ve 2018'in tam yılı sosyal güvenlikte devrim olacak”. 

Ali Canberk Özbuğutu - Adem Gürer - Murat Ergin

GÜNÜN ÖZETİ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Şahinbey’de 10 milyon fide dağıtımı başladı Şahinbey Belediyesi tarımsal üretimin ve verimin artırılması için verdiği destekleri sürdürerek 10 milyon adet domates, biber, patlıcan, salatalık, kavun ve karpuz fidesi dağıtımı gerçekleştirdi. Gaziantep’in Şahinbey ilçesinde, çiftçilere destek sağlamak amacıyla Kapacağız Mahallesi’nde fide dağıtımına başlandı. Şahinbey Belediyesi tarafından organize edilen bu etkinlikte, bölge çiftçilerine toplamda 10 milyon fide dağıtılacak. Programın ilk gününde, çiftçiler fideleri almak için büyük bir ilgi gösterdi. Dağıtımın birkaç gün süreceği ve tüm çiftçilere ulaşılması hedeflendiği açıklandı. “Çiftçimize en iyi tohumu, en iyi gübreyi temin ediyoruz” Çiftçilere verdiği desteği arttırarak devam ettireceğini söyleyen Başkan Tahmazoğlu, “7 yıldan beri aralıksız bir şekilde çiftçimizin ihtiyacı olan arpa, buğday, yem, gübre, arılı kovan desteği, zeytin fidanı, fıstık fidanı, canlı hayvan desteği, süt sağma makinası, meraların gübrelenmesi ve arazi yollarının yapılması gibi birçok destek de bulunduk. Çiftçimizde ekili alanlarımızı 4 kat arttırarak ve çifti sayımızı yüzde yüz arttırarak buna cevap verdi. Çiftçimiz kazanıyor. Çiftçimize en iyi tohumu, en iyi gübreyi temin ediyoruz. Şu ana kadar belediyemizin sağladığı destek 1 milyar liraya ulaşmış oldu. Bu çok önemli bir destek. Bu kadar destek veren Türkiye’de başka bir şehir yok. Şahinbey’in çiftçisi çok şanslı. Domates, biber, patlıcan, salatalık, kavun ve karpuz fidelerimiz çok kaliteli. Bölgemize uygun özel olarak ürettirdik. İnşallah bu üretimde sadece Gaziantep’in değil Güneydoğu Anadolu’nun desteğini karşılamış oluyoruz. Çiftçimiz bundan gerçekten büyük kazanç elde ediyor. Dağıttığımız ürünler en az 15 kat fazla destek olacak” dedi. “Aracıyı ortadan kaldırdığımız zaman hem çiftçi kazanacak hem de tüketici kazanacak” Yeni projesi ile ilgili konuşan Tahmazoğlu, “Üreticiyle tüketiciyi buluşturmak istiyoruz. Bu konuda bazı engeller var önümüzde ama biz onları da aşacağız. Ben şunu planlıyorum. Tarladan direk çiftçimizden alıp pazarda kendi pazarcılarımız aracılığıyla direkt tüketiciye satmayı planlıyoruz. Aracıyı ortadan kaldırdığımız zaman hem çiftçi kazanacak hem de tüketici kazanacak. Şu an bu proje üzerinde çalışıyoruz. Bizim şu anda koyun keçi birliğiyle yaptığımız şehirde birçok mağazamız var. Orada çiftçimizin sütünü, yoğurdunu, kaymağını direkt doğrudan alıp satışını yapıyoruz. Meyve sebzede inşallah bunu gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı. “Fırat’ın suyunu Gaziantep’e getirmemiz şart” Fırat’ın suyunun Şahinbey’e getirme projesiyle ilgili bilgi veren Tahmazoğlu,“Fırat’ın suyuyla alakalı olarak kendime yakışanı yapıyorum. 2 gün önce Ankara’daydım. Bu konuyla ilgili bazı görüşmeler yaptım. Tarım bakanımızdan da randevu istedik. İnşallah vekillerimiz ve bakanlarımızla görüşmeleri yapıyoruz. Dünya kuraklığa doğru gidiyor. Bu kadar emek veriliyor. Yağış olmadığı zaman hepsi boşa gidiyor. Boşa gitmemesi için geleceğimiz için Fırat’ın suyunu Gaziantep’e getirmemiz şart. Ben buna inandığım için bunun arkasında durmaya devam edeceğim” diye konuştu.
İstanbul Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: “21’inci Yüzyıl Afrika ve Türkiye yüzyılı olacaktır” Türkiye-Tanzanya İş Forumu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Tanzanya ile 2003 yılında yaklaşık 11 milyon dolar olan ikili ticaret hacmimiz, 2023 yılında 350 milyon dolar seviyesine yaklaşmıştır. Hedefimiz ise 1 milyar dolar olarak belirlendi. 21’inci Yüzyıl Afrika ve Türkiye yüzyılı olacaktır” dedi. Türkiye Tanzanya İş Forumu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Tanzanya Birleşik Cumhuriyeti Devlet Başkanı Samia Suluhu Hassan’ın katılımı ile gerçekleşti. Toplantıda Türkiye ve Tanzanya arasında yapılacak olan ticari ilişkiler hakkında açıklamalarda bulunan Yılmaz, “Afrika kıtası ile 2003 yılında 5,4 milyar dolar olan ticaret hacmimiz 2023 yılında 37 milyar dolara ulaşmıştır. Bu dönem zarfında ihracatımız 2,1 milyar dolardan 22 milyar dolara; ithalatımız ise 3,3 milyar dolardan 15 milyar dolara ulaşmıştır. Tanzanya’dan ülkemize Cumhurbaşkanı düzeyinde 14 yıl sonra yapılan bu ilk ziyaretin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tanzanya ile 2003 yılında yaklaşık 11 milyon dolar olan ikili ticaret hacmimiz, 2023 yılında 346 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir” dedi. “21’inci Yüzyıl Afrika ve Türkiye yüzyılı olacaktır” Türkiye, Afrika kıtasının her alanda gelişmesine ve ilerlemesine katkıda bulunmaya devam ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Afrika kıtası ile 2003 yılında 5,4 milyar dolar olan ticaret hacmimiz 2023 yılında 37 milyar dolara ulaşmıştır. Bu dönem zarfında ihracatımız 2,1 milyar dolardan 22 milyar dolara; ithalatımız ise 3,3 milyar dolardan 15 milyar dolara ulaşmıştır. Tanzanya’dan ülkemize Cumhurbaşkanı düzeyinde 14 yıl sonra yapılan bu ilk ziyaretin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tanzanya ile 2003 yılında yaklaşık 11 milyon dolar olan ikili ticaret hacmimiz, 2023 yılında 346 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Türk müteahhitleri günümüze kadar Tanzanya’da 6,4 milyar dolar değerinde 14 adet proje üstlenmiştir. İyileşen yatırım ortamı ve olası iş birliği fırsatları, Türk firmalarının Tanzanya’ya olan ilgisini artırmaktadır. Ticaret hacmimizi ilk etapta 1 milyar dolar seviyesine çıkarmayı hedefliyoruz. 21’inci Yüzyıl Afrika ve Türkiye yüzyılı olacaktır. Yaşlanmadan zenginleşmek lazım. Bazı kıtaların bazı ülkelerin Avrupa gibi yaşlandığını görüyoruz. Yaşlanmadan zenginleşmek lazım. Bunu da Afrika’nın başaracağına inanıyorum. Tanzanya ekonomisi geçen yıl yüzde 6 büyüdü. Türkiye olarak biz de geçen yıl yüzde 4,5 büyüdük. Dünya ise 3 büyüdü” şeklinde konuştu. “Türkiye-Tanzanya ikili ticari, ilişkilerinde ulaşılan rakamların aşılacağına inanıyorum” Ülkemiz firmalarının Tanzanya’da üstlendiği büyük çaplı projelerin gelecek vadetmekte ve örnek olmakta olduğunu belirten Yılmaz, “Özellikle Türk inşaat sektörü açısından özellikle konut, alışveriş merkezleri, kongre ve konferans merkezleri ile yol ve köprü inşasına yönelik iş imkânları olduğunu biliyoruz. Bu doğrultuda iş insanlarının aralarında kuracakları yeni bağlantılar önemlidir. Dün Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ifade ettikleri gibi; Türkiye-Tanzanya ticari ilişkilerinde potansiyelimizi tam olarak kullanmanın zamanı artık gelmiştir. Bu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirerek, Türkiye-Tanzanya ikili ticari, ekonomik ve yatırım ilişkilerinde bugün ulaşılan rakamları önümüzdeki dönemde çok rahat bir şekilde aşacağınıza inanıyorum. Bu değerli iş forumu vesilesiyle Türk yatırımcıları Tanzanya’da yatırım yapmaya teşvik ediyorum” dedi. Toplantıya, Tanzanya Endüstri ve Ticaret Bakanı Dr. Ashatu K. Kijaji, Büyükelçi Mehmet Güllüoğlu ve Iddi Seif Bakari, Ticaret Bakan Yardımcı Mustafa Tuzcu, DEİK/Türkiye-Tanzanya İş Konseyi Başkanı Erdem Arıoğlu, Tanzanya Özel Sektör Kurumu Başkanı Angelina Ngalula ve iş dünyasının temsilcilerinin katıldı.
Muş Muşlu çiftçilere 100 ton korunga tohumu dağıtıldı Muş Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından başlatılan "Mera Islah ve Amenajman Projesi" çerçevesinde 150 çiftçiye yüzde 100 hibe desteğiyle 100 ton korunga tohumu dağıtıldı. “Mera Islah ve Amenajman Projesi" ile Muş’un tarım ve hayvancılık potansiyelinin artırılması ve mera alanlarının verimliliğinin yükseltilmesi hedefleniyor. Muş Şeker Üretim Fabrikası bahçesinde düzenlenen programa katılan Muş Valisi Avni Çakır, çiftçilere 100 ton korunga tohumu dağıtıklarını belirterek, "Muşluların atadan gelen en büyük mirasımız, tarımda ve hayvancılıkta başarılı olmamızdır. Tek eksiğimiz bu konuda biraz daha bilimsel çalışmalara, öğretilere dikkat edeceğiz. Gençlerimizi özellikle bu alanda teşvik edeceğiz. Çiftçiliğin ve hayvancığın dünyada en gurur duyulacak mesleklerden bir tanesi olduğunu, insanın rızkını kazandığı her mesleğin ne kadar kutsal olduğunu bir şekilde gençlerimize öğreteceğiz. Bugün yaklaşık 100 ton korunga tohumu dağıtacağız. Seneye inşallah bunu daha da arttıracağız. Bu anlamda çayır ve meralarımızın üzerindeki yükü de almamız lazım. Tarlamızda ve bahçelerimizde de bu yem bitkilerinden yetiştirerek çayır ve meralarımızı daha ekonomik, daha verimli bir şekilde kullanılmasına katkı sağlayacağız" dedi. Tarım ve Orman İl Müdürü Mehmet Gün ise ilde bitkisel ve hayvansal üretim konusunda kapasitenin yüksek olduğunu ifade ederek, "357 bin hektarlık arazimiz var. Muş’ta yıllarca gelen hem yanlış otlatma hem de bakım yapılmamasından dolayı hayvancılığımızın da kaba yem ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. İlimize baktığımızda da özellikle son verilenlere göre 235 bin büyükbaş hayvan, 1 milyon 35 bin de küçükbaş hayvana sahibiz. Küçükbaşta 13. sıradayız, büyükbaşta ise 20. sıradayız. Yazın göçerlerde bölgemize geldiğinde hayvan varlığı iki milyona kadar çıkmakta. Meralar geleceğimizdir. Bu meralarımızın muhafazası ve bunların korunması da bize emanet. Bu meraları korumak ve yem ihtiyaçlarını karşılamak için bu projeleri geliştiriyoruz. Bu projenin özellikle ilimize ve ülke meramıza bereket getirmesini diliyorum" şeklinde konuştu. Programa, Muş Valisi Yardımcısı Tahir Yılmaz, Muş Şeker Üretim Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Turgut Kızılkaya, kurum amirleri, şube müdürleri ve çiftçiler katıldı.
Diyarbakır Diyarbakır’da teknoloji semineri düzenlendi Diyarbakır’da birçok paydaşın bir araya gelmesiyle “Netex’le Gelenekten Geleceğe Semineri” düzenlendi. Med haberleşme yazılım, Diyarbakır Bilişim Derneği, İndex group, TOBB TYM İş Gücü Komite Üyesi ve Endüstriyel Girişim Platformu Başkanı Zülal Koç, Dicle Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı, Sinema Araştırmacıları Kültür ve Sanat Derneği Başkanı ile Endüstriyel Girişim Platformu Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Zuhal Akmeşe Demir’in başkanlık yaptığı ve birçok paydaşın katılımıyla dün, bir otelde düzenlenen “Netex’le Gelenekten Geleceğe Semineri” düzenlendi. İki oturumda gerçekleşen etkinliğin ilk oturumu bölgede teknoloji alanında faaliyet gösteren bayilerle birlikte kapalı oturum şeklinde gerçekleştirildi. Kayıt ve öğle yemeğinin ardından son kullanıcılarla gerçekleştirilen oturumda sunumlar yapıldı. Doç. Dr. Zuhal Akmeşe Demir, etkinliğin gerçekleşme sürecinin mimarı Zülal Koç ve Diyarbakır Bilişim Derneği Başkanı Halim Akın’a teşekkür ederek, “Üç derneğinde iletişim ve teknoloji konusunda çok güzel projeler için çalışmalarını sürdürüyor. Önümüzdeki dönemde dijital kampüs kapsamında bu ve benzer etkinlikler yapacağız. Özellikle teknoloji ve iletişim konularında ciddi çalışmaları oluyor. Bu güzel organizasyon için tüm firma ve katılımcılara teşekkür ederim” dedi. Zülal Koç ise veri korumanın geleceğin güvencesi olduğunu belirterek kuruluşunda ve yönetiminde aktif olarak yer aldığı üç dernekle birlikte birçok güzel işe imza atacaklarını, tüm katılımcılara teşekkür ettiğini kaydetti.