SPOR - 14 Eylül 2018 Cuma 10:20

Mossoro: 'Buradan şampiyonlukla ayrılmak istiyorum'

A
A
A
Mossoro: 'Buradan şampiyonlukla ayrılmak istiyorum'

Medipol Başakşehir’in kariyerinde çok önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Marcio Mossoro, "Ben Türkiye’de Mossoro olduysam bunu Başakşehir’e borçluyum. Eğer buradaki son senem olacaksa da buradan bir şampiyonlukla ayrılmak isterim. Çünkü bu kulüp bana çok şey verdi" dedi.

Medipol Başakşehir’in tecrübeli futbolcusu Marcio Mossoro, turuncu-lacivertli takımın yeni sezon hedeflerinden yabancı kuralı ve VAR sistemine kadar birçok konuda İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu.

“Daha tutkulu bir Başakşehir olacak”

Takım olarak geçtiğimiz senelerden edindikleri tecrübelerle birlikte yeni sezona şampiyonluk parolasıyla girdiklerini belirten Mossoro, “Bu sene daha tutkulu, daha olgun bir Başakşehir izletebileceğimizi söyleyebilirim. Baktığınızda son 3 sezondur şampiyonluğa koşan ve özellikle son 2 sezonda şampiyonluk hedefine çok yaklaşan bir Başakşehir var. Ama ne yazık ki bunun sonunu getiremedik. Çok yaklaştığımız halde şampiyon olamadık. O yüzden bizim de bunlardan öğrendiğimiz şeyler oldu. Bu nedenle bu sene taraftarlara daha iyi bir futbol oynayan Başakşehir izleteceğiz” ifadelerini kullandı.

“Geçmişten çok dersler aldık”

Özellikle geride kalan iki sezonda şampiyonluğu son haftalarda kaybettiklerini dile getiren tecrübeli futbolcu, her sene önlerine daha büyük hedefler koyduklarını ve bunun kendilerini nasıl etkilediğinin sorulması üzerine şu cevabı verdi:

“Bence bizim en büyük kazanımımız; edindiğimiz tecrübeler. Bu tecrübelerin bizi hedefe daha da yaklaştıracağını söyleyebilirim. Geçmişten çok dersler aldık. Baktığınız zaman takımın içindeki oyuncu grubu da çok tecrübeli. Daha önce şampiyonluk yaşamış isimler var. Bu bizi kesinlikle olumsuz yönde etkilemiyor. Aksine daha da önemli motivasyon kaynağı oluyor. Çünkü lige hedefsiz başlamak var, bir de şampiyonluk hedefi koyup şampiyon olmak veya buna çok yaklaşmak var.”

“Burada aidiyet duygusu var”

Turuncu-lacivertli forma altında beşinci sezonunu geçirdiğini hatırlatan Mossoro, ilk geldiği günkü Medipol Başakşehir ile şimdiki kulüp arasında büyük farklar olduğunu söyledi. Uzun yıllardır takımda beraber forma giyen oyuncuların varlığına da dikkat çeken 35 yaşındaki futbolcu, “İlk geldiğim sene çok farklı hedefleri olan bir Başakşehir vardı. O zamanki hedefimiz ilk 4’te bitirebilmekti. Oyuncu grubu çok yeniydi, 2. ligden gelen futbolcular vardı. Çok farklı ülkelerden gelen oyuncular vardı. Şimdiye baktığımızda ise çok farklı durumdayız. O zamandan beri bu takımın içinde olan oyuncular var. Ben de onlardan biriyim. Gelişim anlamında kulübümüz de çok gelişti. Ben de kendimi çok geliştirdim. Hem fiziksel hem de taktik, teknik anlamda. Bence Başakşehir’i farklı kılan; kulübün bize verdiği imkanlar. Burada herkes kendini evinde gibi hissediyor. Burada bir aidiyet duygusu var. Bence bu takımı diğerlerine göre daha güçlü kılan bu diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“Emre Belözoğlu doğuştan lider”

Başakşehir orta sahasında beraber görev yaptıkları takım kaptanı Emre Belözoğlu hakkında da duygu ve düşüncülerini aktaran Brezilyalı oyuncu, şöyle konuştu:

“Emre ile beraber oynamak çok büyük bir keyif. Çünkü kendisi hem saha içinde hem de saha dışında doğuştan bir lider. Açıkçası onun yanında kim oynarsa o da kendi performansını arttırıyor. Baktığınız zaman ben olayım, Napoleoni, Mahmut, İrfan olsun Emre’nin yanında oynadıkça performansımız artıyor. Emre’nin gelişiyle bu kulüp daha da büyümeye başladı. Bu kulübü büyüten etkenlerden biri de kaptanımız Emre’nin buraya gelişidir. Bu yaşta hala o tutkuya ve heyecana sahip olması hepimizi etkiliyor. Hatta bize ilham verdiğini de söyleyebilirim.”

“Kaliteli bir teknik direktöre sahibiz”

Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı’nın takımın üzerinde büyük bir etkisinin bulunduğunu açıklayan Marcio Mossoro, 55 yaşındaki çalıştırıcı ile kendini birçok alanda geliştirdiğini de sözlerine ekledi. Turuncu-lacivertli oyuncu, “Bence çok kaliteli bir teknik direktöre sahibiz. Hatta bazıları; ‘İyi bir takım iyi bir kaleciyle başlar’ der. Ben buna katılmıyorum. Bence iyi bir takım iyi bir antrenörle başlar. Abdullah hoca ile 4 sezondur beraberiz. Kendisi beni sadece taktik ve teknik anlamda değil her türlü geliştirdi. En büyük özelliği de bir oyuncudan alabileceği en büyük verimi almasıdır. Eğer bir oyuncuda bu potansiyeli görürse sonuna kadar ister. Tabii onun bu kadar istekli olması benim de bu iyi performansımda önemli bir faktör oldu” diye konuştu.

“Cengiz’i Avrupa’nın daha büyük kulüplerinde izleyeceğiz”

Geçtiğimiz sezon Başakşehir’den İtalyan ekibi Roma’ya transfer olan Cengiz Ünder’in sürekli yükselen bir grafik çizdiğini söyleyen başarılı orta saha, “Cengiz buraya geldiği ilk günden itibaren kendini fark ettirmişti. Çok istekli olması da onun Roma’ya gidişini hızlandırdı. Çok yetenekli zaten bunu tartışmaya gerek yok. Ben Cengiz’i Roma’dan sonra Avrupa’nın daha büyük kulüplerinde izleyeceğimize eminim” dedi.

“VAR sistemine zaman verilmeli”

Bu sezon Süper Lig’de uygulanmaya başlanan Video Yardımcı Hakem (VAR) sisteminin futbolun gelişimine katkı sağlayacağına inandığını ancak belli bir adaptasyon süreci gerektiğini anlatan Mossoro, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

“Bence Video Yarulama olduğunu düşünüyorum. Sadece bazı ülkeler daha hızlı adapte olup uyum sağlarken, diğer ülkdımcı Hakem uygulamasına biraz daha zaman vermemiz lazım. Ben bunun futbolun gelişimi yönünde iyi bir uygeler biraz daha fazla adaptasyon sorunu yaşayabilir. Video hakemden bizim neleri beklememiz gerekir; tartışmalı penaltı kararı ya da ofsayt gibi tartışmalı kararların hata riskini bu sistemle daha aza indirebiliriz. Çünkü önceki yıllarda bu tarz ufak hatalardan kaçan şampiyonluklar oldu. Tabii ki futbol da hatalar oyunu. Aynı şekilde hakemler de hata yapabilir. Bence VAR’a biraz zaman tanımamız lazım. Bunun futbolun gelişimine önemli katkı sağlayacağını düşünüyorum.” 

“Yabancı sayısı artınca yurt dışına giden Türk oyuncuların sayısı da arttı”

Son günlerde Türk futbolunun en büyük tartışma konusu olan yabancı kuralı hakkında görüşlerini bildiren yetenekli oyuncu, artan yabancı sayısıyla birlikte yerli futbolcuların da kendilerini geliştirmeye daha fazla ihtiyaç duyduğunu savundu ve konu hakkındaki düşüncelerini şöyle dile getirdi:
“Ben 5 yıldır burada olduğum için yabancı kuralının farklı evrelerini gördüm. Buradaki değişimi de gördüm. Bunun iki tarafı var. Tabii ki böyle bir kural ortaya çıktığında bunun tartışılması çok normal. Ama Türkiye’de çok yetenekli oyuncular var. Fakat bazen insan yapısı gereği rahat hissettiğimiz yerden ayrılmak istemeyiz. Çünkü orada mutluyuzdur ve limitlerimizi zorlamayız. Evet yabancı sayısı Türkiye’de arttı ama bence bu yabancı kuralıyla birlikte Türkiye’den yurt dışına giden oyuncuların sayısında da artış oldu. Önceden Türk oyuncuları bu kadar Avrupa’ya gitmezken, şimdi hepsi kendine meydan okuyor, hepsi Avrupa’da kendini göstermek istiyor. Ben inanıyorum ki yabancı sayısı ne olursa olsun yetenekli olanlar ve çalışanlar kendilerine her zaman yer bulacaktır. Bunun katkısının Türk Milli Takımı’na olacağını da düşünüyorum.”

“Buradan şampiyonlukla ayrılmak isterim”

Mossoro, bu sezon sonu Başakşehir ile olan kontratının sona erdiğinin hatırlatılması üzerine ise gelecek planlamalarıyla ilgili, “Ben Türkiye’de Mossoro olduysam bunu Başakşehir’e borçluyum. Bu kulüp bana çok şey verdi. Ben de elimden geldiği kadar kulübün gelişimine katkıda bulunmaya çalıştım. Futbolun bir de gerçekleri var. Baktığınız zaman iki sene öncesinde de takımımızın yaş ortalaması çok yukarıdaydı. Ben de 35 yaşındayım artık. Bazen ne kadar isteseniz de fiziksel performansınız eskisi gibi olamayabiliyor. Bunlar yaşın getirdiği dezavantajlar. Ama ben bu sene de daha önce nasıl çalıştıysam daha fazla çalışmaya devam edeceğim. Tabii ki burada kalmak isterim ama yönetim her sene farklı hedefler koyabiliyor. Daha farklı çalışma tarzları belirlenebiliyor. Eğer buradaki son senem olacaksa da buradan bir şampiyonlukla ayrılmak isterim. Çünkü bu kulüp bana çok şey verdi. Eğer buradan ayrılacaksam adımı kulübün tarihine altın harflerle kazıyarak ayrılmak istiyorum” açıklamasını yaptı.  

Uygar Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Bandırmaspor - Tuzlaspor maçının ardından Trendyol 1. Lig’in 31. haftasında oynanan Bandırmaspor-Tuzlaspor maçının ardından iki takımın teknik direktörleri basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Trendyol 1. Lig’in 31. haftasında Bandırmaspor evinde oynadığı Tuzlaspor ile 1-1 berabere kaldı. Maçın ardından basın toplantısında konuşan Bandırmaspor Teknik Direktörü Yusuf Şimşek, "Ne olursa olsun hedefimizden hiçbir sapma olmadan önce ilk 6 da yer alıp sonra da süper lige çıkmak istiyoruz" dedi. Kazanmak için mücadele ettiklerini ifade eden Şimşek, "Zaman zaman iyi şeyler yaptığımızı düşünüyorum fakat istediğimiz sonucu alamadık. Üç haftadır öne geçtiğimiz maçları berabere tamamlıyoruz. Buna bir çözüm bulmamız lazım. Üzgünüm çünkü hedefi olan bir takımız. Hedefi olan bir takımın biraz daha iyi oynaması gerekiyor. Henüz biten bir şey yok, kalan 3 maçtan 9 puan alarak play-off’un içinde olmak istiyoruz" şeklinde konuştu. Tuzlaspor cephesi Tuzlaspor Kaleci Antrenörü Mazhar Sevgi de taraftarlara keyifli bir maç izletmeye çalıştıklarını söyledi. İyi bir oyuncu grubuna sahip olduklarını anlatan Sevgi, "Elimizden geldiğince bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Oyuncularımız bize çok yardımcı oluyor. Bugün de çok iyi mücadele ettiler. Oyunun ilk devresinde bekleyip, kazandığımız toplarla hücum yapmayı planlamıştık. İkinci yarıya yenik başlayınca bu sefer hücum yapan taraf olmaya çalıştık. Nitekim golü bulduk, bir gol daha atabilirdik" diye konuştu.
İstanbul Osman Zeki Korkmaz: “Rakibin hücumcularının kalecimize en çok yaklaştığı yer penaltı noktası oldu” İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, Fatih Karagümrük maçının ardından yaptığı açıklamada, geçen hafta kazanılan Hatay maçıyla bu maçtaki hedefinde 3 puan olduğunu söyleyerek, “Rakibin hücumcularının kalecimize en çok yaklaştığı yer penaltı noktası oldu” dedi. Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında İstanbulspor, evinde karşılaştığı Fatih Karagümrük’e 2-1’lik skorla mağlup oldu. Müsabakanın ardından İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Geçen hafta kazanılan Hatayspor maçının ardından bu maçta da hedefin kazanmak olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Korkmaz, “Mantıksal olarak 8-9 hafta önce düşmeyi kabul etmiştik. Oynayacağımız oyununda bununla alakası olmayacağını söylemiştik. Son haftalardaki maçların birçoğunda basın oynadığımızı düşünüyoruz. Karagümrük’ün hücum oyuncularının kalecimize en çok yaklaştığı yer penaltı noktası oldu. İstanbulspor’un boş kaleye atamadığı 3 net pozisyonu var. 2’ye 4, 3’e 5 yakaladığımız ancak sonlandıramadığımız pozisyonlarımız var. İlk yediğimiz golü analiz etmeyeceğim, oyuncularım kendileri analiz etsinler. Ondan sonra çok rahat bitecek bir maçı kaybettik. Başkan odaya geldi. Son 5 haftada zihinlerin temizlenmesini istedi. Siz doğruluk mesajı verin, doğru yapın zamanla bunlar ortaya çıkar dedi. İstanbulspor’un misyonunun ne olduğunu sahada ve dışarıda ortaya koyduğumuzu düşünüyorum. Önemli olan bu değil, daha kuvvetli bir şekilde geri geliriz. Taç atışını vermek için rakibi bekleyen bir mantaliteye yapacak bir şeyimiz yok. Pas yaparak çıkamadık, aynı şiddetli yapılan fauller bir tarafa rahat verilirken bir tarafa daha zor veriliyor” ifadelerini kullandı. “Kalecimiz ilk penaltıda olduğu gibi o penaltıyı da çıkarsaydı bir penaltı daha verilecekti” Simon Deli’nin ilk yarıda oyundan çıkmak istemesinin verilen penaltı kararıyla alakalı olduğunu aktaran Osman Zeki Korkmaz, “Deli, ilk penaltı pozisyonunda bu pozisyona penaltı veriliyorsa oyundan çıkmak istedi. Kalecimiz ilk penaltıda olduğu gibi o penaltıyı da çıkarsaydı bir penaltı daha verilecekti. Bu benim kendi düşüncem” diye sözlerini noktaladı.