Elitaş, Sivas'ta Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği salonunda esnaf teşkilatı ile bir araya geldi. Esnaf teşkilatının sorunlarını dinleyen Elitaş, yapılan kanunlarla esnaf teşkilatının sorunlarının giderilmeye çalışıldığını söyledi. Anayasa referandumu süreciyle düşmanların yapısının değiştiğini söyleyen Elitaş, "Yeni düşmanlar oluşmaya başladı. Avrupa Birliğinde Türkiye'nin önünü tıkamak isteyen kitleler oluşmaya başladı. Almanya, Belçika, Hollanda, İsviçre uluslararası ilişkiler adabına uymayan ahlak dışı yöntemlerle bu kampanyada 'evet' veya 'hayır' diyenlerin oradaki seçmenlere konuyu anlatmasına engel oldular. Ama terör örgütü temsilcilerinin davulla, zurnayla her türlü yöntemle 'hayır' kampanyası yapmasını teşvik ettiler desteklediler. Hatta kendi gazetelerinde Türkçe 'hayır' kampanyası için manşet attılar. Türkçe yayınlar yaptılar" dedi.
"Terör örgütleri 'hayır' için gayret gösteriyorlar"
FETÖ örgütünün temsilcilerinin 15 Temmuz'da yarım kaldığını düşündükleri ve rövanşı alabileceklerini düşündükleri için 16 Nisan'da 'hayır' çıksın diye var gücüyle çalıştıklarını ifade eden Elitaş,"Hem İmralı'daki hem de dağdaki eğer bu anayasa değişikliği gerçekleşirse PKK'nın sonu olur korkusuyla bu anayasaya 'hayır' demek için gayret gösteriyorlar. 'Hayır' demek niyetinde olan kardeşlerim düşünsün Avrupa'nın bu ülkeleri 'Türkiye'de evet çıkarsa' korkuları niçin? FETÖ örgütü mensuplarının 'hayır' kampanyası yürütmelerinin altında ne sebep var acaba? PKK'nın 'hayır' için mücadele etmesi 'evet' çıkmaması için gayret göstermesinin altında ne sebep var acaba? Bunu iyi düşünmek gerekir. Bunların bu ülkenin hayrına düşünmeleri mümkün değil. 40 yıldır kullanılan vatandaşların birbirine kırdırılarak ülkeyi bölmeye çalışan dış güçlerin maşası olmuş, onların elinde oyuncak olmuş PKK terör örgütü kendi devamın biteceğine inandığı bu kampanyada 'evet' çıktığı takdirde ne olacağını biliyor 'hayır' için gayret gösteriyor. Her oy kendi içinde kutsaldır. Evete de eyvallah hayıra da ama bir düşünün 'ben evet dersem kimlerle beraberim hayır dersem kimin ekmeğine yağ sürerim.' Asıl düşünmemiz gereken gereken nokta bu" şeklinde konuştu.
"Rejim tartışması 1923'de bitmiştir"
Türkiye'nin rejiminin 1923'de değiştiğini, Türkiye'nin demokratik bir devlet olduğunu, adının Türkiye Cumhuriyeti olduğunu ifade eden Elitaş, şöyle devam etti:
"Bunun tartışması 1923'de bitmiştir. Neyi değiştiriyoruz? Hükümet sistemini değiştiriyoruz. Şuan ki sistem aracılı bir sistem vatandaş önce milletvekillerini seçiyor. Bu milletvekilleri de Cumhurbaşkanı tarafından tayin edilen Başbakan sayesinde Bakanlar Kurulu oluşuyor. Başbakanı millet değil Cumhurbaşkanı tayin ediyor. Baykal'ın söylediği gibi 'peygambere verseler yoldan çıkarır' ifadeleri burada hiç yok. Bu anayasa da Baykal'ın dediği gibi yok. Kılıçdaroğlu'nun söylediği hiç yok. Kılıçdaroğlu bilmiyor Baykal da bilmiyor. Okuyacak vakitleri yok çünkü yanıltmak niyetleri bütün niyetleri 'hayır' demek."
"Türk milleti kahramanlığını 15 Temmuz'da dünyaya tescil ettirdi"
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye'nin bekasını kurtaracak bir sistem olduğunu söyleyen Elitaş, "Saçını süpürge eden ana gecesini gündüzüne katıp evladına iyi bir hayat temin etmeye çalışan ananın, babanın görevi o yavrularına 16 Nisan'da iyi bir gelecek, aydınlık bir Türkiye için hep beraber 16 Nisan'da vebalimiz var. 15 Temmuz'da kahramanlığını dünyaya tescil ettirmiş olan Türk milleti var. O millet 15 Temmuz'un rövanşını almaya çalışanların tepesine balyoz gibi 16 Nisan'da vuracak. Şuanda yurt dışında kullanılan oylar 1 Kasım'da kullanılan oyların 14.5 katı fazlası. Yoğun bir şekilde insanların oy kullanma isteği arzusu var. Çünkü onların Türkiye aleyhine yaptıkları kampanya yaptıkları faaliyet vatandaşlarımızın içine sinmiyor" diye konuştu.
Uğur Yiğit
