ASAYİŞ - 11 Aralık 2017 Pazartesi 19:22

Nazlı Ilıcak ve Altan kardeşlerin yargılandığı FETÖ davası ertelendi

A
A
A
Nazlı Ilıcak ve Altan kardeşlerin yargılandığı FETÖ davası ertelendi

FETÖ medya yapılanmasına ilişkin davada cumhuriyet savcısının ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istediği tutuklu 6 sanık savunma yaparak beraatlerini istedi. Mahkeme, tahliye taleplerini reddederek, duruşmayı 12 Şubat 2018’e erteledi.

FETÖ medya yapılanmasına ilişkin İstanbul 26'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, cumhuriyet savcısının mütalaasında tutuklu sanıklar Ahmet Altan, Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak, Fevzi Yazıcı, Yakup Şimşek ve Şükrü Tuğrul Özşengül’ün ağırlaştırılmış müebbet, davanın tutuksuz tek sanığı Tibet Murat Sanlıman’ın ise 15 yıla kadar hapsini istemesinin ardından sanıklar ve avukatları savcının mütalaasına karşı savunma yaptı. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, mevcut delil durumu, atılı suçlamaların mahiyeti ve öngörülen ceza miktarını göz önüne alarak, 6 sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Başbakanlık avukatlarının sanıkların mal varlıklarına tedbir konulmasını talebini reddeden mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 12 Şubat 2018’e erteledi.

Duruşmanın öğleden önceki oturumunda mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, tutuklu 6 sanığın “anayasayı ihlal” suçundan 1’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapsini talep ederken, sanık Tibet Murad Sanlıman’ın ise ''örgüte üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek'' suçundan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Mütalaada, sanık Ahmet Altan'ın kapatılan Taraf gazetesinde genel yayın yönetmenliği yaptığı, terör örgütü yöneticilerinden Said Sefa'nın başında bulunduğu ''haberdar.com'' isimli sitede yazılar yazdığı, başında bulunduğu Taraf gazetesinde ''Balyoz darbe planına'' ilişkin haberlerin yayınlandığı, bir tanık ifadesinde medya unsurunun en güç ismi Alaeddin Kaya'nın Gülen ile medya mensuplarının ilişkisini sağladığı, bu kapsamda Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak gibi gazetecilerin örgütün elebaşısı Gülen ile arasındaki ilişkiyi sağladığını öne sürdüğü belirtildi. Ahmet Altan'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aleyhinde ve darbe girişimine hazırlamak amacıyla birçok yazılar yazdığı kaydedildi.

“Mehmet Altan o soruşturmaya neden dahil edilmedi?”
Mütalaada, sanık Mehmet Altan'ın da örgütün üst düzey yöneticileri Alaeddin Kaya, Hidayet Karaca, Cemal Uşak, Mustafa Yeşil, Önder Aytaç ile irtibatlı olduğu, evinde yapılan aramada 1 doların ele geçirildiği, FETÖ şüphelisi polislerin yaptığı sözde ''Kudüs Ordusu terör örgütü'' soruşturmasında herkes herhangi bir delil aranmaksızın soruşturmaya şüpheli olarak dahil edilirken, Mehmet Altan'ı soruşturmaya dahil etmediklerine değinildi.

“Koza İpek grubundan 342 bin TL havale aldı”
Sanık Nazlı Ilıcak'ın da FETÖ ile iltisaklı gazetelerde yazılar yazdığı, 2012 yılında ''Her taşın altında The Cemaat mi var?'' isimli bir kitap yazdığı, söz konusu kitapta örgütün eylemleri konusunda dezenformasyon faaliyetinde bulunduğu, sosyal medya hesaplarından örgütün propaganda aracı olan sosyal medyadaki hesapları sürekli olarak paylaştığı, örgütün yöneticileri olan Ekrem Dumanlı, Halit Esendir, Harun Tokak ve Akın İpek ile irtibatlı olduğu, Koza İpek grubundan 15 ayrı işlemde toplam 342 bin TL havale aldığı anlatıldı.

“Üst düzey yöneticilerle irtibatı tespit edildi”
FETÖ’nün yayın organı olarak belirtilen “Samanyoluhaber.com” adlı internet sitesinde köşe yazarlığı yapan sanık Şükrü Tuğrul Özşengül’ün “Bir şey diyeceğim kızmayın” başlıklı yazısında terör örgütüne yönelik soruşturmalara atıflar yaptığı, örgütün en üst düzey yöneticilerinden Abdullah Aymaz ile irtibat kaydının olduğu ve darbe girişimini önceden bildiği ifade edildi.
Sanık Fevzi Yazıcı’nin kapatılan Zaman Gazetesi’nin görsel yönetmen-grafik tasarım sorumlusu olduğu, FETÖ lideri Fetullah Gülen’in çağrısı üzerine 31 Aralık 2013 ile 24 Aralık 2014 arasında Bank Asya hesabında 22 bin 363 TL artışın tespit edildiği, FETÖ ile iltisaklı olduğu ortaya çıkan Pak Medya İş Sendikası üyesi olduğu belirtildi.

“Bank Asya hesabında 45 bin liralık artış tespit edildi”
Sanık Yakup Şimşek’in Zaman Gazetesi’nin marka pazarlama direktörü olduğu, ikametinde yapılan aramalarda FETÖ lideri Gülen tarafından yazılmış örgütsel doküman niteliğindeki kitapların ele geçirildiği, eşi Fatma Şimşek’in Bank Asya hesabında 31 Aralık 2013 ile 24 Aralık 2014 tarihleri arasında 45 bin 527 TL’lik artış olduğu, örgütün üst düzey yöneticilerinden Hidayet Karaca, Hüseyin Kara, Abdullah Aymaz, Alaaddin Kaya, Halit Esendir, Selman Kuzu ve Ahmet Kirmiş ile irtibat kayıtlarının bulunduğu kaydedildi.

“17-25 Aralık sürecinden sonra reklam işlerini üstlenmeye devam etti”
Reklam ajansı sahibi olan ve terör örgütüyle süreklilik arz edecek şekilde organik bağı bulunduğuna dair yeterli tespite ulaşılamayan sanık Tibed Murat Sanlıman’ın HTS kayıtlarından örgütün üst düzey yöneticisi olan Ekrem Dumanlı ile iletişim kaydının bulunduğu, Zaman Gazetesi’nin “Sükutun çığlığı” adlı reklam filminin yapımını üstlendiği, 17-25 Aralık 2013 süreci olarak bilinen terör örgütünün yolsuzlukla mücadele adı atında devamlı eylemlerinden olan kumpaslar kapsamındaki faaliyet sürecinden sonra örgütün yayın organlarının reklam işlerini üstlenmeye devam ettiği, gazete çalışanı örgüt mensuplarıyla samimiyet ilişkisi de göz önüne alınarak reklam içeriğini reklamla verilen mesaj içeriğini bildiğine dair kanaat oluşmadığı ancak bilerek ve isteyerek terör örgütünün faaliyetlerine yardım ettiği belirtildi.

Başak Akbulut 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.