MAGAZİN - 29 Mart 2015 Pazar 11:26

Okan Buruk: 'Gaziantep'te benim için en büyük tehlike yemekler'

A
A
A
Okan Buruk: 'Gaziantep'te benim için en büyük tehlike yemekler'

Okan Buruk: “Burada hayat yemek üzerine kurulmuş. Kilo almamaya çalışıyorum ama zor oluyor.'

Burcu ile Çetin Yollar ismindeki sunduğum gezi programı sebebiyle şehir şehir dolaşırken, otobüs ve uçaklar ikinci evim oldu adeta. Ama yolculukların güzel tarafı Türkiye'mizin dört bir tarafında güzel insanlarla konuşabilmek, başarılı, değerli insanların sohbetlerini ekrana yansıtabilmek. Yine bir çekim sebebiyle ziyaret ettiğimiz Gaziantep'te Gaziantepspor'un başarılı teknik direktörü Okan Buruk ile sohbet etme imkanımız oldu.

Televizyon röportajını yaptığımızdaki tevazu içindeki cevaplarından sonra ard arda 3 puanları toplamalarını da saygıyla takip ettim. Okan hocayı hedefimiz küme düşmemek derken, Gaziantepsporun ilk 7'ye demir atmasını ve Anadolu takımlarının yükselişine hep saygı duymuş birisi olarak ilgiyle takip ediyorum.

BU SEZON HEDEFİNİZ NE?
Bizim durumumuzda bir takım için, tabii ki bu sezon küme düşme korkusu yaşamamak. Tırmanabildiğimiz kadar yukarılara tırmanmak ve ilk onun içinde olmak. Ama lig nereye götürür belli olmuyor tabii ki. Bazen çok iyi gidiyorsunuz, bazen düşüyorsunuz. Ama genel olarak baktığımızda Anadolu takımları için küme düşme korkusu yaşamamak ve üst sıralara tırmanabilmek aynı şekilde bizim hedefimiz de bu.

NASIL BİR ŞEHİR GAZİANTEP, ALIŞTINIZ MI?
Gaziantep güzel bir şehir. Sosyalleşme açısından özellikle. Geçen sene Elazığ'da yaşadım, Elazığ buraya göre daha küçük bir şehirdi. Burası daha sosyal, yemekler çok güzel.

YERLİSİ OLDUNUZ MU GAZİANTEP'İN, GEZDİNİZ Mİ HER YERİ?
Baya yolları öğrendim. Zaman zaman trafik sıkıntısı var ama, yolları ve mekanları öğrendim. Seviyorum da aslında böyle yeni yerlere gitmeyi yeni yerleri keşfetmeyi. O anlamda güzel geçiyor. Buradaki en büyük tehlike yemekler ve kilo alma korkusu. Gaziantep'in yemekleri çok güzel çünkü.

KİLO ALDINIZ MI? KATMER YİYOR MUSUNUZ?
Burada hayat yemek üzerine kurulmuş. İnsanların en büyük sıkıntısı, bugün ne yiyeceğiz. Kilo almamaya çalışıyorum ama birkaç kilo aldım. Katmer, bu sabah kahvaltısında da yedim mesela. Az yedim ama tadına baktım, dayanamadım.

GAZİANTEP'E İLK DEFA GELENLER NERELERİ GEZİP GÖRSÜNLER?
Zeugma müzesi çok önemli bir yer, orayı tavsiye edeyim başta. Hep yemek yemek olmasın buradaki kültürel aktiviteler de önemli . Yine bir diğer güzelliği şehirde çok fazla park olması. Bu da dışarıdan gelen insanlar için ve burada yaşayanlar için güzel yanlarından birisi. 

GAZİANTEPSPOR NASIL GİDİYOR?
Şehir biraz takıma uzak. Başarı oldukça biraz daha geliyorlar, onu yakalamaya çalışıyoruz biz de. Genç ve yeni bir takım kurduk, bu sene. Desteğe ihtiyacımız var ama tribünler çok doluyor, çok ilgi var dersem biraz yalan olur ama ümit ediyorum ki yavaş yavaş gelecekler. 

MAÇA GELİYORLAR MI? GELSİNLER Mİ?
Pasoligleri varsa, maça bekliyoruz. Gelsinler evet. 

SPOR YAPIYOR MUSUNUZ?
Yapıyorum, zaten her gün sahada oluyoruz, her gün antreman var. Morale göre de değişiyor ama kazandığımız hafta daha çok sahada oluyoruz, daha çok koşuyoruz. Zaman zaman araya girip oynama şansımız oluyor. Kaybettiğimiz zaman moral bozukluğundan işe biraz daha fazla yöneliyoruz. Kazanıp kaybetmeye göre de spor yapma oranım değişiyor. 

KADINLAR GAZİANTEP'TE GELİYOR MU HOCAM MAÇI İZLEMEYE?
Geliyorlar. Özellikle oyuncuların eşleri geliyor. 

BAŞKA KADIN TARAFTAR YOK MU YANİ?
(Gülüyor.) Az da olsa kadın taraftarımız geliyor ama. Zaten bazen büyük maç olmazsa stadta kaç kişi olduğunu sayabiliyorsunuz. 

YOLDA SİZİ DURDURUYORLAR MI, İLGİ VAR MI SİZE ŞEHİRDE?
İlgi güzel, şu bazen beni şaşırtıyor; 'Hayırdır, ne yapıyorsunuz burada diyorlar' . Futbola ilgisinin o kadar düşük olduğu insanlar da var. 

FUTBOLCU OLMASAYDINIZ NE OLURDUNUZ ?
Futbolcu olmaktan başka birşey düşünmedim. Kötü birşey aslında ama başka hiç birşey düşünmedim, elimde ikinci bir meslek yoktu. Aslında Türkiye'deki futbolcuların en büyük eksiği bu yurtdışıyla kıyaslayınca, eğitime devam etmemek gibi bir eksiğimiz var. 

GENÇLERE, FUTBOLCU OLMA YOLUNDA İLERLEYENLERE VEYA HAYAL KURANLARA BU KONUDA NE TAVSİYE EDERSİNİZ, SADECE FUTBOLLA MI İLGİLENSİNLER?
Okullarına devam etmeyi tavsiye ediyorum. Eğitim önemli, futbolda ne kadar devam edecekleri belli olmaz sonuçta. 

BAŞKA HEDEFLERİNİZ VAR MI? TEKNİK DİREKTÖRLÜKTEN BAŞKA?
Şimdilik bu yolda ilerliyorum, hayat ne gösterir bilemem ama şu anda böyle memnunum.

FUTBOL DIŞINDA BİR ŞEYLE İLGİLENDİNİZ Mİ?
Milli takımda koordinatörlük yaptım, yani kısa bir süre yöneticilik yaptım o kadar. Sahada olmayı seviyorum ama sahada olmak benim için önemli. 

HOCAM HAFTALAR ÖNCE TELEVİZYONDA KONUŞTUĞUMUZDAN SONRA ÜST ÜSTE GALİBİYETLER ALDINIZ, TEVAZU İÇİNDE HEDEFİMİZ HER ANADOLU TAKIMI GİBİ KÜME DÜŞMEMEK DEMİŞTİNİZ, HALA HEDEF KÜME DÜŞMEMEK Mİ? YOKSA İLK 6 MI?
Evet şartlar öyle oldu. Şu anda oraya döndü. 6. lık kovalıyoruz. Galatasaray, Beşiktaş deplasmanları var ama, diğer maçlar da var. 6. lık için uğraşacağız.

Seyirci bu galibiyetlerden sonra da hâlâ parmakla mı sayılıyor?
Evet ama önümüzdeki deplasmandan sonraki maçlara daha çok katılım olur diye ümit ediyorum.

OKAN BURUK KİMDİR?
İlk olarak Büyükçekmece'de yerel bir kulüp olan Karadeniz İdman Ocağı'nda oynayan Okan Buruk 11 yaşında Galatasaray'ın alt yapısına girdi. Sırasıyla Galatasaray, Inter, Beşiktaş, Galatasaray ve İstanbul BB takımlarında oynamış ve 2009-10 sezonunun sonunda futbolu bırakmaya kararı vermiştir. Bu kararından sonra Türkiye formasıyla 19 Mayıs'ta Çek Cumhuriyeti ile oynanan maçta 9. dakikada Emre Aşık'la beraber oyundan çıkarak jübilesini yapmıştır. Türkiye Millî Futbol Takımı'nın 3. olduğu 2002 FIFA Dünya Kupası'nda forma giymiş ve 2006 FIFA Dünya Kupası elemelerinde Danimarka Milli Futbol Takımı'na attığı golle dikkatleri üzerine çekmiştir. 2010-2013 yılları arasında milli takım yardımcı antrenörlük ile başladığı teknik direktörlük kariyerine, 2013-2014 sezonunda Elazığspor ile devam etmiş ve 2014 yılında da Gaziantepspor'u çalıştırmaya başlamıştır.

BURCU ÇETİNKAYA
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Avcılar’da esrarengiz cinayet Avcılar’da gece saatlerinde araç içinde silahlı saldırıya uğrayan 2 genç ağır yaralandı. Yaralılardan 21 yaşındaki Mehmet Koç olay yerinde hayatını kaybederken, araç içinde ıslak mendil paketlerine saklanmış uyuşturucu madde bulundu. Olay, Tahtakale Mahallesi’nde gece saat 03.00 sıralarında meydana geldi. İddiaya göre cadde üzerinde araç içindeki Mehmet Koç (21) ve Ahmet H. (20) araç içinde otururken henüz bilinmeyen bir nedenden dolayı tartıştıkları 2 kişi tarafından silahlı saldırıya uğradı. Saldırı sonucu Mehmet Koç ve Ahmet H. Ağır yaralandı. Olay yerine ihbar üzerine gelen ambulans ekipleri 2 yaralıyı hastaneye kaldırdı. Vücudunun çeşitli bölgelerinden silahla yaralanan Mehmet Koç kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Otostop için durdurduklarını söyledi Olayla ilgili geniş çaplı inceleme yapan Avcılar Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler yaralı Ahmet H.’yı tedavisinin ardından sorguladı. Ahmet H. 2 kişinin yolda otostop için kendilerini durdurduklarını ve araç içinde tartışma çıkardıktan sonra 2 şahsın silahla kendilerine saldırdıklarını iddia etti. Polis, kaçan şüphelileri aramaya başladı. Islak mendil paketinden uyuşturucu çıktı Araç çevrede olay yeri inceleme ekiplerince de çalışma yapıldı. Yapılan çalışmalar neticesinde araçta mermi izleri tespit edildi. Öte yandan araç dışında ıslak mendil paketleri de dikkat çekti. Paketlerin içinde esrar adı verilen uyuşturucu madde bulundu. Olayı duyan çevre sakinlerinden Hamdi Değerli ise “ Sabaha karşı 4 sıralarında bir araç geliyor. Daha sonra silah sesleri duyulunca güvenlikler geliyor buraya. Yaralılar varmış araç içinde daha sonra polis ekipleri araç içinde uyuşturucu olduğunu söyledi. Islak mendil paketleri içinde olduğu söylenmiş. Şahıslardan birisi çok ağır yaralıymış kalp masajı yapılmış burada. Muhtemelen onun durumu kötüdür. Ben görmedim ama bu şekilde duydum ben” dedi. Olay sonrası güvenlik kamerasına yansıdı Yaşanan olay sonrası anlar ise güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Görüntülerde aracın kapıları açık halde site girişi önüne yanaşması ve sonrasında ise yaralı halde Ahmet H.’nin çevreden yardım istemesi vatandaşların ve ambulansın gelmesi yer aldı.
Mersin Mersin’de gençler, belediyenin açtığı fiziksel yeterlilik kursunda sınavlara hazırlanıyor Mersin Büyükşehir Belediyesi, Polis Meslek Eğitim Merkezi, Polis Meslek Yüksek Okulu, Milli Savunma Üniversitesi, bekçilik, subaylık, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu ile Astsubay Eğitim Merkezi sınavlarına hazırlanmak isteyen gençleri, açmış olduğu fiziki yeterlilik kursları ile sınavlara hazırlıyor. Gençlik ve Spor Hizmetleri Daire Başkanlığı bünyesinde gerçekleşen ve dışarıda oldukça maliyetli olan kurslara gençler, belediye sayesinde ücretsiz bir şekilde erişim sağlıyor. Seyfi Alanya Spor Salonu’nda haftanın 5 günü uzman antrenörler eşliğinde sınavlara hazırlanan gençler, yoğun ve disiplinli bir tempoda çalışmalarını sürdürüyor. Uzmanlar eşliğinde kondisyonlarını ve fiziksel yeterliliklerini her geçen gün daha da geliştiren gençler, parkura çıkıp yeterliliklerini ölçmek için gün sayıyor. “Haftanın 5 günü yoğun bir tempoda çalışmalarımızı sürdürüyoruz” Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesinde fitness ve yüzme antrenörü olarak görev yapan Serhat Taşma, POMEM, BESYO, MSÜ, ASEM ile bekçilik sınavlarına hazırlanmak isteyen gençler için, belediye bünyesinde fiziki yeterlilik kursu vermeye devam ettiklerini kaydetti. Seyfi Alanya Spor Salonunda haftanın 5 günü 10.00 ile 12.00 saatleri arasında kurs verdiklerini aktaran Taşma, “Haftanın 3 günü dijital fotosel eşliğinde, birebir sınav parkuruna uyumlu olan parkurumuzda çalışıyoruz. Haftanın 1 günü kuvvet, 1 günü de kros koşusu ve kondisyon çalışıyoruz. Şu anda POMEM başvuruları başladı. Sınavlara hazırlanmak isteyen gençlerimizi kursumuza bekleriz” dedi. “Gençlerimizin eksik yönlerini tespit edip, çalışmalarımızı ona göre yapıyoruz” Fiziksel yeterlilik kurslarının, dışarıda oldukça maliyetli olduğunu belirten Taşma, “Biz burada kursiyerlerimizle birebir ve özel olarak ilgileniyoruz. Onların bu süreçte hangi yönden eksik olduğunu tespit edip, ona göre çalışmalar yapıyoruz. Kondisyonları eksikse, Macit Özcan Spor Tesisinde kondisyon antrenmanlarına ağırlık veriyoruz. Parkurda eksiklikleri varsa haftanın 3 günü parkurda çalışıyorlar. Kuvvet eksiklikleri varsa fitness salonunda ağırlık çalışması yapıyoruz. Dışarıda bunların hepsine ayrı ayrı ücret ödemeleri gerekirken, biz bunu gençlerimize ücretsiz bir şekilde sunuyoruz” diye konuştu.. Ücretsiz kurs sayesinde gençler, hedeflerine tam odaklı bir şekilde çalışabiliyor PMYO sınavlarına hazırlanan Berfin Sude Bensol, kursa gelmeden önce önyargılı olduğunu ama kursa geldikten sonra bu yargıyı kırdığını belirterek, “Daha önce farklı kurslara da gittim ama yetersiz gördüğüm için buraya geldim. 1,5 aylık süreçte kurs sayesinde çok fazla yol kat ettim. Sınavı kazanacağımı düşünüyorum. Ben bu kadar destekleneceğimi beklemiyordum. Sırtımda öyle bir destek var ki inancım daha da yükseliyor. Hocalarımız yapamadığımız konularda yargılamadan, tekrar tekrar, biz öğrenene kadar hareketleri gösterdikleri için daha özgüvenli ve daha motive olabiliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bursa Genetik faktörler iyi huylu prostat büyümesini tetikleyebilir Prostat büyümesinin hayat kalitesini olumsuz etkilediğine dikkat çeken Üroloji Uzmanı Op. Dr. Sezgin Yeni, “İyi huylu prostat büyümesinin gelişmesinde etkili hormon testosterondur. Genetik yatkınlık, iyi huylu prostat büyümesini tetikler. Yakınlarında iyi huylu prostat büyümesi olan erkeklerin bu hastalığa yakalanma ihtimali daha fazladır” dedi. İyi huylu prostat büyümesinin tanımını yapan VM Medical Park Bursa Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Sezgin Yeni, “Böbreklerden süzülen idrar önce mesaneye (idrar kesesi) gelir. Sonrasında ‘üretra’ denilen idrar kanalıyla dışarı atılır. Erkeklerde mesane ile idrar kanalı arasında bulunan prostat bezi yaşla ve hormonların etkisi ile büyüyebilir. Bu duruma iyi huylu prostat büyümesi denilir” diye konuştu. İyi huylu prostat büyümesinin gelişiminde etkili olan hormonun testosteron olduğunu ifade eden Op. Dr. Sezgin Yeni, “Genetik yatkınlık, iyi huylu prostat büyümesini tetikler. Yakınlarında iyi huylu prostat büyümesi olan erkeklerin bu hastalığa yakalanma ihtimali daha fazladır. Gece uyurken sık sık idrar nedeniyle uyanmak, acil idrar yapma isteği, idrara başlarken bekleme, ıkınma, zorlanma, kesik kesik idrar yapma, idrarını tam boşaltamama, mesanede idrar kalma hissi, idrarı yaptıktan sonra damlama olabilir. Bu belirtiler zaman içinde yavaş yavaş gelişebilir. Bu yüzden hastaların bir kısmı bu şikâyetlerin normal olduğunu düşünebilir” dedi. “Ultrason, PSA ve üroflowmetre tanıda önemli” Teşhis konma sürecinden bahseden Op. Dr. Yeni, şu bilgileri paylaştı; “Prostat büyümesi teşhisinde yapılan tetkikler arasında ultrason, PSA, üroflowmetre (idrar akım testi) önem arz etmektedir. Ultrason ile prostatın büyüklüğü, mesane içine uzanıp uzanmadığı ve mesane içinde deformasyona yol açıp açmadığı anlaşılabilir. PSA prostat kanserinin taranması için kullanılan bir kan testidir. İdrar yolu enfeksiyonu, mesane taşı, sonda takılması veya diğer ürolojik girişimlerde PSA yükselebilir. PSA yüksekliği tespit edildiğinde, prostat kanseri araştırması için prostat biyopsisi veya prostat MR yapılması da gerekmektedir. Bu testler sonucunda kanser tespit edilmezse, iyi huylu prostat büyümesi teşhisi konulabilir.” “İdrar testi ihmal edilmemeli” İdrar testinin iyi huylu prostat büyümesi teşhisi için en önemli testlerden birisi olduğunu söyleyen Op. Dr. Yeni, “Bu testle hekim hastanın ne kadar idrar yaptığını, idrar yapma paternini ve idrar hızını görebilir. Bazı hastalar hafif derecede şikâyeti olduğunu belirtse de, işeme testinde ileri derecede prostat tıkanıklığı tespit edilir. Bu durumda tedavinin başlaması gerekmektedir” dedi. “İlaç ve cerrahi tedavi tercih edilebilir” Tedavi yollarını anlatan Op. Dr. Yeni, “İyi huylu prostat büyümesi tedavi seçeneklerinde ilaç tedavisi ve cerrahi seçenekleri mevcuttur. Hafif dereceli prostat tıkanıklığı olan hastalarda ilaç tedavisi olumlu sonuç vermektedir. Ancak uzun süre ilaç kullanımında ilaca yanıt azalabilmekte ve hastaların şikâyetleri artabilmektedir. İlacı bırakan hastalarda şikâyetler tekrarlayabilir. Orta ve ileri dereceli şikâyetleri olan hastalarda cerrahi tedavi çok daha ön planda tutulmalıdır. Günümüzde kapalı prostat cerrahisi çok ilerlemiştir. HoLEP, THULEP, Bipolep, TURP ile prostat tedavisi başarılı bir şekilde yapılmaktadır. Bu cerrahilerde komplikasyon oranları düşük, hasta konforu yüksektir. İleri yaştaki hastalar spinal anestezi (belden uyuşturma) ile daha güvenli şekilde ameliyat edilebilmektedir” ifadelerini kullandı. “Zamanında tedavi edilmezse böbrek yetmezliğine yol açabilir” İyi huylu prostat büyümesi zamanında tedavi edilirse hastaların hayat kalitesinin yükselebileceğini dile getiren Op. Dr. Yeni, “Ancak tedavisi geciken veya tedavi edilmeyen hastalarda prostat büyümesi, mesanenin çalışmasını bozarak böbrek yetmezliğine sebep olabilir. 50 yaşından itibaren her erkeğin, akrabasında prostat hastalığı olan erkeklerin ise 40 yaşından itibaren bir üroloji hekimine muayene olması ve testleri yaptırmasında büyük önem vardır” dedi.
Bursa Havalar ısındı, terlikle araç kullananlar arttı Bursa’da hatalı sollama yapan otomobil, başka bir araca çarptı. 1.5 promil alkollü çıkan sürücünün kullandığı araç kiralık çıkarken, ayağındaki terliklerle araç sürmesi ise dikkat çekti. Kaza, merkez Nilüfer ilçesi İzmir Yolu Caddesi üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, sollama yapmak isteyen Hüseyin B. idaresindeki 07 BIC 807 plakalı otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu aynı yönde ilerleyen M.Ş. idaresindeki 34 EFY 400 plakalı otomobile çarptı. İhbar üzerine olay yerine gelen trafik ekipleri, yaptıkları alkol testinde Hüseyin B.’nin 1.5 promil alkollü olduğunu tespit etti. Aracın da kiralık olduğu öğrenilirken, sürücüye alkollü araç sürmekten işlem yapılıp, araç trafikten men edildi. Öte yandan, havaların ısınması ile birlikte terlikle araç kullananların artması akıllara ’Terlikle araç kullanmak yasak mı?’ ve cezası olup olmadığı sorularını getiriyor. Yaz tatilinde tatilcilerin sıkça tercih ettiği terlik, araç kullanımında zaman zaman olumsuzluklar ortaya çıkarabiliyor. Terlikle araba kullanmaya cezai yaptırım uygulanmazken, ancak terlikle veya çıplak ayakla araç kullanmanın sürüş becerilerini olumsuz etkileyebileceği ve sürüş güvenliğini azaltabileceği düşünülüyor. Emniyet yetkilileri, "Genel olarak sürüş sırasında dikkatli ve güvenli olmak önemlidir. Uygun ayakkabı giymek, sürüş becerilerinizi en üst düzeye çıkarır ve yaşanabilecek bir kaza durumunda ayaklarınızı korur" şeklinde görüş bildiriyor. Terliğin öncelikle debriyaj, fren ve gaz pedallarının altına kaçması en önemli riski oluştururken, ayağı rahat saran bir ayakkabı ile terlik kullanımı sırasında gaz ve fren pedalını hissetmek arasında fark bulunuyor. Bir üçüncü riski de terlik giyen kişilerin sürüş esnasında terliği koltuğun altına bırakarak çıplak ayakla sürmeye devam etmeleri oluşturuyor. Sürücü çıplak ayakla bastığı anda pedalları tam kavrayamadığı gibi debriyaj, fren ve gaz ayarını da düzgün yapamıyor. Kaza eksperleri ve bilirkişilere göre terlikle araç kullanmanın cezası yok, ancak bir kazada böyle bir tespit olursa mahkeme aşamasında sürücünün refleks vermesine etkisine kanaat gelirse "trafik güvenliğini tehlikeye düşürme maddesi" işletilebiliyor.