GÜNDEM - 26 Mayıs 2016 Perşembe 09:34

Osmanlı mirası mahyalar, Ramazan'a hazırlanıyor

A
A
A
Osmanlı mirası mahyalar, Ramazan'a hazırlanıyor

Yüzlerce yıllık Osmanlı geleneği mahyalar, Ramazan öncesi tarihi camilere asılmaya başlandı. Eyüp Sultan Camii'ne asılan mahyalar, İHA tarafından havadan görüntülenirken, ortaya görsel bir şölen çıktı.

Ramazan ayı için İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü Elektrik ve Mahya Atölyesi'nde son hazırlıkları tamamlanan mahyalar, İstanbul'un tarihi camilerine asılmaya başlandı. Mahyacılık mesleğine gönül veren ustalar tarafından günümüze kadar taşınan mahyacılık, Ramazan aylarında camilerin simgesi haline geliyor. İlk olarak Sultan 1. Ahmet döneminde Sultanahmet Camii'ne asılarak başlatıldığı bilinen mahya geleneği, yüzyıllardır camileri süslemeye devam ediyor.

MİNARELER MAHYALARLA AYDINLANACAK
Ramazan'da bir ay boyunca camileri renklendiren mahyaların hazırlıkları yıl boyunca devam ediyor. Ramazana sayılı günler kala İstanbul'da mahyaların hazırlandığı tek atölye olan İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü Elektrik ve Mahya Atölyesi'nde mahya ekibi hummalı bir çalışma yürütüyor. İlk mahya, Yeni Camii ve Eyüp Sultan Camii'ne asılırken Eyüp Sultan Camii mahyaları, İHA tarafından havadan görüntülendi ve ortaya görsel bir şölen çıktı. Ramazan'dan bir gün önce ilk teravih namazıyla birlikte yakılacak mahyalarda 'Hoşgeldin On Bir Ayın Sultanı' sözleri yer alacak ve Ramazan boyunca her cami için 4 ayrı yazı yazılacak.

YAZ KIŞ DEMEDEN CAMİLERİ MAHYALARLA SÜSLEDİLER
Mahyacılıkla yaklaşık 40 yıl önce tanıştığını belirten 61 yaşındaki Kahraman Yıldız, "Yıllar boyu yaz kış demeden bu işi yürütmeye çalıştık. Camilerimizi mahyasız bırakmadık. Mahyalar çok farklıdır, yıldızların akşam gökyüzüne üşüşmesi gibidir. Vakıflar Bölge Müdürlüğü onayıyla ekip halinde mahyaları hazırlıyoruz. İstanbul'da bulunan Selahattin Camiler ve Edirne'de bulunan Selimiye Camii, Bursa Ulu Camii'ye gidiyoruz ve her camiye Ramazan boyunca dörder tane yazı asıyoruz. Güzel yazılar yazmaya çalışıyoruz. İnsanlara mahyayı sevdirdikç Mahyasız cami olmuyor artık. Televizyonlar sayesinde zaten bütün evlere mahyalar girdi artık, bütün dünyalar artık mahyaları tanıyor. Yazdığımız yazıları görmek güzel bir duygu, en azından yaptığımız işin karşılığını görebiliyoruz" dedi.

"HİÇ BİR ZAMAN PES ETMEDİK, CAMİLERİ MAHYASIZ BIRAKMADIK"
Yıllardır büyük bir özveri ve sabırla mahyacılık mesleğini devam ettirdiklerini belirten Süleyman Kök ise, "Çok bakım isteyen, sabır isteyen, çok itina isteyen bir meslek Mahyacılık. Yazdığım yazıları gördüğümde çok mutlu oluyorum. 365 günlük emeğimi, yorgunluğumu bir anda unutuyorum. Bir sevinç gösterisine dönüşüyor görmüş olduğum yazılar. 15 - 20 kilogram ağırlıkta ortalama 30 - 35 kilo yükle minareye çıkıyoruz. 15- 20 kilo yükle de aşağıya iniyoruz. Bunun karı var, bir mevsim atladık biz bu meslekte. Kar, fırtına, yağmur, çamur. Biz hiçbir zaman bir gün bile pes etmedik. Hiçbir Ramazan'da camileri mahyasız bırakmadık. Edirne'de biz mahya kurarken havuzda ördekler dondu., havuz dondu ama biz yine aşağıya inmedik. Biz yine pes etmeyip devam ettik" diye konuştu. 

AHMET FARUK SARIKOÇ - EMRAH KUŞ - HÜLYA KEKLİK - MEHMET BAŞA
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Millî helikopter motorunda önemli bir eşik daha aşıldı TEI, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün (SHGM) süreçlerini başarıyla tamamlayarak yerli ve millî havacılık motorlarının tip sertifikasyonu için gerekli olan “Tasarım Organizasyonu Onayı”nı (TOO) almaya hak kazanarak, havacılık motoru tasarımı yetkinliğini kanıtladı. TOO için SHT-21/EASA Part 21 mevzuatına göre sistematik, planlı, risk yönetimini merkeze alan bir yaklaşım ile organizasyon ve süreçlerin prosedürlerinin oluşturulması, personel yetkinliklerinin geliştirilmesi, yetki ve sorumlukların tanımlanması gerekiyor. SHGM tarafından ilgili mevzuata uygunluk konusunda yapılan denetimler sonucunda TEI’nin uluslararası sertifikasyon kriterlerine uygun tasarım yetkinliği tescillenmiş oldu. Yerli ve millî olarak geliştirdiği motorların sertifikasyonunu bu yetki kapsamında yürütecek olan TEI, Türkiye’de sivil havacılık motorları sertifikasyonu için TOO onayı alan ilk şirket oldu. SHGM tarafından TEI’ye verilen, “Tasarım Organizasyonu Onayı” hakkında değerlendirmede bulunan Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’nin ilk Tasarım Organizasyonu Onayı (TOO) alan kurumu olmayı başaran TEI, bu haberle hepimizi gururlandırdı. Gayretleri ve özverileriyle süreçte emekleri olan TEI yönetimini ve çalışanlarını tebrik ediyorum. İnanıyorum ki, savunma sanayii kuruluşlarımız, daha nice önemli başarılara imza atacak. Gayemiz bir; “Türkiye Yüzyılı, Savunmanın Yüzyılı” olacak.” GÖKBEY Helikopteri’ne güç verecek Türkiye’nin ilk millî helikopter motoru TEI-TS1400’ün uluslararası sivil sertifikasyon süreci, TOO sonrasında tip sertifikasyonu süreci ile tamamlanacak. TEI, millî motor projelerinin yanı sıra, 2018 yılından bu yana A400M askerî kargo uçaklarında kullanılan TP400 motorlarına sunduğu parça bakım hizmeti ile EASA (Avrupa Sivil Havacılık Ajansı) tarafından verilen Part 145 Bakım Organizasyonu Onayı’nı da almıştı. Millî motorlar alanındaki bir kilometre taşını daha geride bırakan TEI, Türkiye’nin askerî ve sivil havacılık alanında ihtiyaç duyduğu motorları sertifikalı olarak geliştirerek, ülkemizin motor alanındaki özgürlüğü ve global ölçekteki rekabetçiliği açısından önemli roller üstlenmeye devam edecek.
Kayseri Hunat Hatun İmam Hatip Ortaokulu öğrencilerinden Kayseri’yi gururlandıran başarı Türkiye’nin ilk ulusal ve uluslararası Sosyal Bilimler Festivali olan Sosyalfest’e katılan Hunat Hatun İmam Hatip Ortaokulu; 3 bin 783 proje arasında 2. olarak büyük başarı elde etti. Karabük’te düzenlenen ve 3 bin 783 projenin katıldığı Sosyalfest’e davet edilen 154 projeden birini geliştiren Hunat Hatun İmam Hatip Ortaokulu, ’Meslek Öğreniyorum Projesi’ ile yarışmalarda 2. olarak Kayseri’ye döndü. Hedeflerinin benzer yarışmalara katılmak olduğunu söyleyen Hunat Hatun İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Harun Ayaydın, Teknofest için 10 proje ile başvuru yaptıklarını da söyledi. Ayaydın; "Okulumuz; İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden gelen yazılar istikametinde Karabük’te ilk defa yapılan ’Sosyalfest’ yarışmalarına katılmak için başvurdu. Sosyal Model Tasarım kategorisinde ’Yaz Tatili’nde Meslek Öğreniyorum’ projesi geliştirdi öğrencilerimiz. Rehber öğretmenimiz ile birlikte 3 öğrencimiz bu yarışmaya başvurdu. Yarışmalar sonucunda finallere davet edildik. 5 proje bu davete katıldı ve okulumuz ikinci olarak Kayseri’ye döndü. Bundan sonraki hedefimiz yine benzer yarışmalara katılmak. Şu anda 10 projemiz Teknofest Yarışmaları’na başvuru yaptı. Bunların ilk kategorisini geçtik. Diğer kategoriler için bekliyoruz" dedi. Sosyal Bilgiler Öğretmeni Hülya Sabur da Türkiye ikinciliğini kazanan proje hakkında bilgiler vererek; "Okul müdürümüzden gelen yazı istikametinde Sosyalfest projesine katıldık. Karabük’te düzenlenen ulusal ve uluslararası alanda ilk projeydi. Öğrencilerimizle birlikte katılım sağladık. 3 bin 783 proje arasında 154 proje davet edildi. Bizim ’Meslek Öğreniyorum’ projesi de kendi kategorisinde ilk üçe kalarak dereceye girdik. Türkiye ikincisi olarak okulumuza döndük. Hem ilimizi hem de okulumuzu en iyi şekilde temsil ettik. Projemiz ’Yaz Tatilini Değerlendiriyorum’ modeliydi. Bu kategoride de ’Meslek Öğreniyorum’ projesini seçtik. Projemiz genel olarak çocukların daha eğlenceli, verimli bir yaz geçirebilmeleri adına, teknolojinin zararlı etkilerinden uzak durmaları adına çocukların faydasına yönelik bir uzmanın yanında bir nevi eski kültürümüzde var olan Ahilik Teşkilatı gibi usta çırak ilişkisine dayalı olarak kısa bir mesleki tecrübe edinmelerini sağlamak" ifadelerini kullandı. Öğrenciler Fatma Uğur, Elif Rana Kafalı ve Umame Araç ise; elde ettikleri başarıdan dolayı mutlu olduklarını ifade ederek, ilerleyen dönemdeki hedeflerinin çok daha büyük başarılara imza atmak olduğunu kaydetti.
Sivas Başkan Bilgin, “Biz gerçekçiyiz milleti aldatmadık aldatmayacağız” Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği tarafından düzenlenen “Yerel Kalkınmada Belediyelerin ve Esnafın Rolü” programına konuk olan Sivas Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Hilmi Bilgin, gerçekçi olduklarını, milleti aldatmadıklarını ve aldatmayacaklarını söyledi. Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliğinde düzenlenen Toplantıya AK Parti İl Başkanı Yusuf Tanrıverdi, Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Hakan Demirgil ve çok sayıda esnaf katıldı. Toplantıda yapılan çalışmalar ve yapılacak projeler hakkında bilgi veren Başkan Bilgin, kendisine yöneltilen soruları da yanıtladı. Seçim sürecinde kamuoyunda gündeme gelen hafif raylı sistem projeleri üzerine gelen soruya Bilgin, “Ankara’dan 500 km hızlı tren hattı çeken iktidarın Belediye Başkanı olarak Sivas’a yapılacak 10 km’lik hat ihtiyacı karşılasa ilk önce biz söyleriz. Biz gerçekçiyiz milleti aldatmadık aldatmayacağız. 22 yılın iktidarın mensubu olarak sizlerin karşısındayız alnımız açık yüzümüz ak.” dedi. Ankara temasları hakkında kendisine yöneltilen eleştirileri de cevaplayan Başkan Bilgin, “Ankara Türkiye’nin Başkenti, idarenin kaynağı, irade orada. Sen bu açıkladığın projeyi Ankara’ya gidemezsen hayata geçiremezsin. Ben eminim ki; “Bugün Hilmi Bilgin Ankara’ya gidiyor.” diyenler yarın Ankara’da Bakanlıkların yolunu bulamaz, Bakanlıklardan randevu almayı beceremez. Ankara’ya gitmeyi siyasi propaganda olarak eleştirebilecek bir iradenin Sivas’a ne verip ne veremeyeceğini sizlerin takdirine bırakıyorum. Ben Ankara ve İstanbul’da da bu şehrin menfaati için ne yapılması gerekiyorsa onu yaparım.” dedi.
Eskişehir Eskişehir’de yağmurla birlikte gelen çamur araç sahiplerini üzdü Eskişehir’de sabaha karşı toz taşımıyla birlikte oluşan yağmur sonrasında araçlar üzerinde çamurların meydana gelmesi vatandaşları üzerken, oto yıkamacıları sevindirdi. Eskişehir’de toz taşınımı nedeniyle sabaha karşı yağan yağmurla karışık çamur park halindeki araçlarının üzerini kapladı. Araçlarını yıkayıp evlerinin önüne par eden vatandaşlar durum karşısında şaşkınlık yaşandı. Araçlarını tekrar yıkayacağını söyleyen sürücüler durumdan mustarip olduklarını belirtti. “Tertemiz yapmıştım, maalesef yağmurla karışık toz yağmış” Aracını dün yıkadığını fakat sabah tozlu bulduğunu belirten Mehmet Taşdelen, “Dün arabamı yıkamıştım aslında. Sabah kalktığımda bu şekilde aracımı buldum, toz yağmış. Böyle görünce içime sinmedi, oruçluyuz malum bir yere de çok çıkmıyorum. Canım sıkıldı arabayı yıkayayım dedim. Sultandere Mahallesi’nde bir evim daha var onun bahçesinde yıkarım arabamı” dedi. Aracı toz içinde kalan bir başka sürücü Hasan Baş ise şöyle konuştu; “Yağmurlu ve çamurlu halde sabah sabah gördük aracımızı. Toz içeresinde kalmış aracım. Aslında önceki gün yıkamıştım arabamı, tertemiz yapmıştım. Maalesef yağmurla karışık toz yağmış. Biraz kalın bir toz tabakası var kaporta üzerinde. Yeni yıkatmıştım, yıkamalarda pahalı malum, yeniden yıkatmak zorunda kalacağım.” (BT-