ASAYİŞ - 06 Haziran 2018 Çarşamba 11:14

Patrona 'pinti' dedi tazminatsız kapıya konuldu

A
A
A
Patrona 'pinti' dedi tazminatsız kapıya konuldu

Arkadaş sohbetlerinde patronu için, 'Cimri, pinti' benzetmesi yapan işçi, tazminatsız şekilde kapı önüne konuldu. Mahkemenin 'tazminatı ödenmeli' dediği işçi, Yargıtay'dan gelen haberle yıkıldı. Yüksek mahkemenin emsal nitelikteki kararıyla, işvereni için 'cimri, pinti' diyen işçi, tazminat ödenmeden işten atılabilecek.

Çalıştığı iş yerinden, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini ileri süren işçi, 2. İş Mahkemesi'ne müracaat ederek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili, yıllık izin ve genel tatil ücreti alacaklarını talep etti. Mahkemede savunma yapan davalı işveren ise; davacının iş yerinde kullanımı yasak olmasına rağmen gizli oturumlar açarak yazdığı e-maillerde, şirket sahibi hakkında da “Cimri, pinti, yumuşak” gibi kelimeler kullandığını ve küfür ettiğini öne sürdü. Mahkeme, davacının yazışmalarda kullandığı küfürlü ifadelerle ilgili yapılan ceza yargılaması sonucunda beraat ettiğine dikkat çekip, davacıya tazminat ödenmesi gerektiğine hükmetti.

Karar davalı tarafından temyiz edildi. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda, "Davacı tarafından davalı şirketin sahibine 'cimri, pinti' gibi hakaret içeren e-mail kayıtları nedeniyle davacının iş akdinin işverence feshinin haklı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı hakkında görülen ceza yargılanmasında verilen beraat kararının hukuk hakimini bağlamayacağı gözetilmeden, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine kabulü hatalıdır. Temyiz olunan kararın oy birliği ile karar verilmiştir." ifadeleri yer aldı.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Ermenilerin mezalim yaptığı fırın tarihe ışık tutuyor Adana’nın Kozan ilçesinde o dönemde Ermeniler tarafından eziyet gören vatandaşların torunları mezalim fırınını ziyaret ederek, yaşanan zulüm ve eziyeti anlattı. Kozan’da tarihi çarşıda, geçtiğimiz yıllarda Tarihçi Yusuf Halaçoğlu tarafından yazısı hazırlanan, Kozan Belediyesi tarafından sembol fırın olarak ziyaretçilere açılan ’mezalim fırını’ Milli Mücadele kahramanlarının aileleri tarafından ziyaret ediliyor. Sarıkamış şehidi olan Kerimce Mehmet’in torunu 83 yaşındaki Muzaffer Eroğlu babasının küçük yaşlarda Ermeni zulmüne tanık olduğunu ifade ederek, “Çocukken yabancıları görmek için askerleri görmek için çıktıkları bir tepede harnup dibinde yatan bir adamın Ermeni ve Fransız askerler tarafından ağaca asılıp altına ateş yakıp yaktıklarını babam anlatırdı. Kozanlıları fırınlarda yakmışlar. Gece gündüz tuttukları Türkleri bu fırınlarda yaktıklarını o dönem yaşayanlar hep aktarır ve bizler çocukken babalarımızdan bu zulüm ve eziyetleri dinledik. Fransız ve Ermeni askerler bölgede çok sayıda zülüm ve eziyet gerçekleştirmiştir” dedi. Milli Mücadele kahramanlarından Sehlikzade Hasan Efendi’nin torunu Kemal Sehlikoğlu ise, “Onların iddia ettiği soykırım kesinlikle yok. Bunun için tarihi geçmişe baktığımız zaman biz millet olarak Çanakkale’de mücadele ederken Fransızlar bu bölgelerde yaşayan fanatik Ermenileri ayaklandırarak bir devlet kurma çabasına girmişler. Burada fırında yakılma olayları çok yaygın. Kaçkaç devri olarak bölgede bilinen ve Kurutuluş Savaşı’nın ilk meşalesinin yakıldığı bölgedir. Türk milleti hiçbir zaman soykırım yapmamıştır. Osmanlı Döneminde, Cumhuriyet Döneminde de zülüm ve eziyet yapmamıştır. Buradan giden Ermenilerin zarar görmemesi için Adana’ya kadar götürüldüğü bilinir. Buradan kaçan Ermeniler de aslında bunu burada Türklerle karşı kardeşçe yaşadığını, fanatik Ermenileri ayaklandırması ile Türklere zulüm ve mezalim yapıldığını aktarmaktadırlar” diye konuştu.
Erzurum Burası ne Colorado Kanyonu ne de Kapadokya Su ve rüzgar erozyonunun etkisiyle milyonlarca yıllık doğa harikası Narman Peri Bacaları ya da yöre halkının ifadesiyle Kırmızı Periler Diyarı, saklı güzellikleriyle keşfedilmeyi bekliyor. Görenlerin ilk bakışta Kapadokya sandığı ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken Narman Peri Bacaları artık doğaseverlerin ve gezginlerin uğrak duraklarından birisi oldu. Narman Peri Bacaları, uzun zaman önce (2,5-3 milyon yıl) rüzgar ve erozyonun yumuşak volkanik kayaçları aşındırmasıyla oluştu ve şekillendi. Topraktaki demirin oksitlenmesi sonucu kırmızı rengi aldı. Bu jeolojik oluşumlar Doğu Anadolu Bölgesi’nde sadece bu yörede görülüyor. Erzurum’un ekoturizminin önemli destinasyonlarından biri olan kanyonda yaz aylarında; çadır kampları, doğa yürüyüşleri, bisiklet turları ve foto safari gibi çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Peri bacalarının hemen yanı başında bir sosyal tesis ve piknik alanı da bulunuyor. Peri bacaları Erzurum’un Narman ilçesinin güneyinde, Narman-Pasinler otoyolunun 7’nci kilometresinde yer alıyor. Toplam 62 kilometre uzunluğunda üç vadiden oluşan bölge, doğaseverler ve fotoğraf meraklılarının bölgedeki uğrak yerlerinden biri oldu. Colorado Kanyonu’na benziyor Kırmızı rengi ve ilginç yeryüzü şekilleriyle dikkat çeken Narman Peri Bacaları “Kırmızı Periler Diyarı” olarak anılmaya başlandı. Peri Bacaları’nın yer aldığı vadi, Amerika’da Colorado Grand Kanyon’a benzerliği ile de dikkat çekiyor. Narman Peribacaları’nı koruma altına alarak ülke turizmine kazandırmak için yaz aylarında çeşitli şenlikler düzenlenirken, yerli ve yabancı turistlerin bölgeye ilgisi her geçen dönem artış gösteriyor. Kapadokya’daki Peri bacaları ile Narman’daki Peribacaları, oluşumları bakımından birbirinden ayrılıyor. Kapadokya’daki Peri Bacaları volkanizma sonucu oluşurken, Narman’da bulunanlar ise günümüzden 2,5-3 milyon yıl önce, akarsuların bir çökelme havzasına taşıdığı malzemelerin zamanla aşınması sonucunda oluştu. Kırmızı peribacalarının bu rengi almasının nedeni ise tortullardaki kırmızı renk demirin Fe2O3 şeklinde oksitlenmesi olarak açıklanıyor. Bu doğa harikası bölgede, sadece etkileyici Peri Bacaları değil, aynı zamanda çevresindeki vadiler, yerel flora ve fauna gibi doğal zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekliyor.