EKONOMİ - 06 Temmuz 2017 Perşembe 09:18

Prim borcu esnafın 'sağlığını' bozmayacak!

A
A
A
Prim borcu esnafın 'sağlığını' bozmayacak!

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Müezzinoğlu, prim borcu olan yaklaşık 1.5 milyon BAĞ-KUR’lu esnafın yıl sonuna kadar sağlık hizmeti alabilmesi için Bakanlar Kurulu kararı çıkaracaklarını, sonbaharda hazırlayacakları yasayla emeklilik ve sağlık primini ayıracaklarını söyledi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, yaptığı açıklamada, prim borcu dolayısıyla sağlık hizmeti alamayan yaklaşık 1.5 milyon BAĞ-KUR’lu esnafa sağlık müjdesi verdi. Kalıcı çözüm için yasal düzenleme yapılacağını belirten Müezzinoğlu, yasa TBMM ’den geçinceye kadar mağduriyetleri ortadan kaldırmak için önümüzdeki günlerde Bakanlar Kurulu kararı çıkartarak prim borcu olan BAĞ-KUR’lu esnafın yıl sonuna kadar sağlık hizmeti almasını sağlayacaklarını söyledi. Kıdem tazminatı konusunda önceki gün işçi ve işveren temsilcilerinin geniş katılımıyla Üçlü Danışma Kurulu toplantısı yapan Müezzinoğlu, toplantının ardından Habertürk'ten Ahmet Kıvanç ve Tahsin Akça'nın sorularını yanıtladı. Müezzinoğlu’nun sorulara verdiği yanıtlar şöyle:

- Kıdem tazminatı konusunda Üçlü Danışma Kurulu’ndan nasıl bir sonuç çıktı?

Temel ilkeler çerçevesinde önerilerini talep ettik. Önerilerini en geç 13 Temmuz’a kadar yazılı olarak vermelerini istedim.

PRİMLER AYRILACAK

- Daha önce işçi ve işveren “Uzlaşma sağlanamayacaksa mevcut haliyle kalsın” demişti. Hâlâ o noktadalar mı?

Tarafların sözlü fikir beyanları oldu. Ama yazılı taleplerini, önerilerini görmek istiyorum.

- Prim borcunu ödeyemeyen BAĞ-KUR ’luların sağlık sorunlarının çözümüne yönelik mevzuat çalışmaları hangi aşamada?

Birikmiş prim borcu dolayısıyla sağlık hizmeti alamayan BAĞ-KUR esnafının sorununu çözeceğiz. Başbakan’ın talimatı oldu. Onunla ilgili bir yasal düzenleme yapacağız. Yasayı Meclis tatile girmeden yetiştiremediğimiz için önümüzdeki günlerde Bakanlar Kurulu kararı alacağız. Prim borcu olsun, olmasın tüm BAĞ-KUR esnafının sağlık hizmeti almasını sağlayacağız. Eylül ekim ayında da Meclis’te bu konuda yasal düzenleme çıkartacağız. BAĞ-KUR esnafımızın emeklilik primleriyle sağlık primlerini ayıracağız. Emeklilik primlerini yatırmamış olsalar bile, sağlık primini yatıran BAĞ-KUR esnafı sağlık hizmeti alabilecek.

GSS’DE DEVRİM YAPTIK

- Genel Sağlık Sigortası’nda (GSS) üç kademeli prim uygulaması kaldırıldı, 53 liralık tek prim sistemine geçildi. Vatandaş prim borcunu ödeyerek GSS ile barışmaya başladı mı?

GSS kapsamı dışında kalan 6-7 milyon vatandaşımız var. Daha önce bu kişilerden gelir durumlarına göre aylık 426 lira, 213 lira ve 71 lira gibi prim talep ediliyordu. Baktık ki tahsil edilebilirliği yok. Herkes 53 lira ödeyip GSS kapsamına girsin, şayet bunu da ödeme gücü yoksa onlar da gelir testine girerek yeşil kartlı kapsamında hizmet alsınlar dedik. Türkiye şu anda bütün vatandaşlarını GSS kapsamı içine şöyle veya böyle almış oldu. Prim konusu, GSS’nin en zayıf ayağı idi. En güçlü devrim, sessiz devrim de burada oldu. Ama henüz başvurular arzu ettiğimiz seviyede değil.

İŞSİZLİK ORANI 1 PUAN AZALACAK

Özel sektörün 1 milyonun üzerinde artı istihdam sağladığını kaydeden Müezzinoğlu “İşsizlik 1 puan inecek. Martta yüzde 11.7 olan işsizliğin nisanda yüzde 10.5’e inmesini bekliyoruz” dedi.

‘KIDEM TAZMİNATI İÇİN YAZILI ÖNERİ BEKLİYORUZ’

Kıdem tazminatı konusunda paydaşlara 13 Temmuz’a kadar 4 konu başlığında süre verdiklerini belirten Müezzinoğlu şöyle konuştu:

“13 Temmuz’dan sonra kararı Başbakan’a götüreceğiz. Yüzde 70 ortak nokta bulabilirsek, birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Yüzde 50’lerde kalırsa konuyu Başbakan ile istişare edeceğiz.”

‘36 SMA HASTASINA İLK DOZU VERDİK’

- SMA gibi nadir görülen hastalıkların ilaçları konusunda kamuoyuna zaman zaman yansıyan sıkıntılar nereden kaynaklanıyor?

Test aşamasında olan ilaçları üreten firmaların ciddi stratejileri var. Fiyatı çok yüksek. Test aşamasında olduğu için etkileri belli değil. Buna rağmen “Hayat kurtarıcı” gibi sunarak çaresiz hastalara umut gibi getiriyorlar.

Bizim için önemli olan bilim kurullarının ne dediği. Gerçekten tedavi edecekse karşılarız, sorun değil. 90 milyar liralık sağlık bütçemiz var. Hangi yeni ilaç hangi hastalığa iyi geliyorsa bilim kurulu karar verdiğinde dünyanın neresinde olursa olsun getirtiriz. Ama duygu ile realite arasında sıkışırsak buradan ilaç firmaları vurgun vurur ve gider. Şu anda 36 hastaya ilk dozu verdik. Tedavinin ardından analiz edilecek. Etkili olanların tedavisine devam edilecek. 128 hastayla ilgili de bilim kurulunun incelemesi sürüyor.

SMA İLAÇLARI SGK TARAFINDAN KARŞILANACAK

SMA hastalığının tedavisinde kullanılan “SPINRAZA 12 mg/5ml 1 vial” isimli ilacın Sosyal Güvenlik Kurumu’nca (SGK) geri ödeme kapsamına alınmasına ilişkin karar, Resmi gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. İlaç, hasta katılım payından muaf tutuldu. Karara göre, SMA Tip-1 tedavisinde kullanılan ilaçlar, çocuk nörolojisi uzman hekiminin yer aldığı ilk 4 uygulama için 3 ay süreli, sonraki uygulamalar için 6 ay süreli sağlık kurulu raporuna istinaden verilecek. İlacın kullanımına, “Sağlık Bakanlığı-Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu İlaçların Kişisel Tedavide Kullanılmalarını Değerlendirme Komisyonu” tarafından karar verilecek. Komisyonun vereceği “İlaç Kullanım Onayı” ile çocuk nörolojisi uzman hekimi tarafından her bir uygulama için ayrı ayrı reçete edilecek.

‘YAŞA TAKILIYORUM’ BASKISINI GÖĞÜSLEMEZSEK SÜRDÜREMEYİZ

- Emeklilik yaşında kademeli geçiş süreci yaşanıyor. Sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği açısından bu süreçte bir değişiklik ihtiyacı görüyor musunuz?

Şu anda yaklaşık 12 milyon emeklimiz var. 2008 ve 2012’de yapılan düzenlemelerle emeklilikteki aktüeryal dengelerin sürdürülebilir olması ve genç yaştaki emekliliği yavaş yavaş sürdürülebilir noktaya çekmek gibi yol haritamız var. Yasal düzenlememizin arkasında duruyoruz. 2035’te kadınlarımızın emeklilik yaşı 58’e, erkeklerde 60’a çıkmış olacak. Türkiye’deki emeklilerin ortalama yaşı şu an 52. Bu sistemi sürdürebilmemiz mümkün değil. Emeklilerimizin standardı yüksek hayat yaşayabilmeleri de bu koşullarda mümkün değil.

Yeni düzenleme düşünmüyoruz. Önemli olan bunu sürdürmek. Şu anda “Yaşa takılıyorum” baskısı var. Bunu göğüsleyemezsek sürdürülebilirlik ortadan kalkar. Psikolojik, sosyal olarak emeklilik yaşında kademeli geçiş döneminin mağduriyetleri olduğu doğru, ama hiçbir mağduriyet olmadan sistemin realize olması da mümkün değil.

‘ESNEK ÇALIŞMADA CESUR ADIMLAR ATMAMIZ LAZIM’

- Esnek çalışma konusunda çok sayıda yasal düzenlemeler yapılmasına rağmen, bir süre önce yeni yasal düzenleme yapacağınızı söylediniz. Yeni düzenleme ihtiyacı neden kaynaklanıyor?

Esnek çalışma ve uzaktan çalışma gelişmiş ülkelerin en çok tercih etiği yöntem. Türkiye’de çalışma hayatı katı kurallara bağlanmış. Daha cesur adımlar atmamız lazım. Yasal anlamda ciddi düzenleme gerçekleştirdik, bununla ilgili yönetmelik son aşamasına geldi, onları en kısa sürede yayımlayacağız.

Ayrıca 3-4 maddelik yasal düzenleme ihtiyacımız var. O da ekim kasım ayında Meclis’ten geçecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi. Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildiğini belirterek Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz Milletimizin Bilmesini İsterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya operasyonla ilgili şu detayları paylaştı: "Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının desteğiyle Batman İl Jandarma Komutanlığınca yapılan çalışmalar sonucu; Batman merkezli Adana, Aydın, Mersin, Hakkâri, Van, Mardin ve İzmir’de eş zamanlı olarak düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında “Bilişim sistemlerini kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçunu örgütlü olarak işleyen organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Sosyal medya üzerinden sahte kiralık Bungalov ev ilanı vererek dolandırıcılık yaptıkları, mağdurlardan elde ettikleri gelirleri önce yasal bahis platformlarındaki hesaplara, daha sonra bahisten kazanılmış gibi gösterip kendi banka hesaplarına aktararak paranın izini kaybettirmeye çalıştıkları ve toplam 18 bin 635 vatandaşımızı mağdur ettikleri tespit edildi. MASAK ile koordineli yapılan çalışmalar sonucu; suçtan elde edilen mal varlığı değerlerinin aklanması kapsamında; ilk belirlemelere göre 34 milyon 530 bin TL değerinde işlem hacmine sahip, şüphelilere ait 1.283 banka hesabına el konuldu. Operasyonlarda; ruhsatsız tabanca, çok sayıda cep telefonu, sim kart, banka ve kredi kartı ile çok sayıda dijital materyale el konuldu. Batman Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonları gerçekleştiren Kahraman Jandarmamız ile MASAK çalışanlarını tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.