SAĞLIK - 29 Temmuz 2017 Cumartesi 13:37

Sağlık Bakanı Demircan: 'Sağlıkta dönüşüm Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne uygun olacak'

A
A
A
Sağlık Bakanı Demircan: 'Sağlıkta dönüşüm Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne uygun olacak'

Sağlık Bakanı Dr. Ahmet Demircan, “Sağlıkta yönetimde gelişmiş olan dağınıklığı giderecek ve aynı zamanda merkezi hükümette Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne uygun sağlık sisteminde de diğer alanlarda olduğu gibi uygun dönüşüm olacaktır” dedi.

Başbakan Binali Yıldırım’ın açıkladığı son Bakanlar Kurulu listesinde Sağlık Bakanı olarak görev alan Samsun Milletvekili Dr. Ahmet Demircan, ilk ziyaretini memleketi Samsun’a yaptı. Sabah saatlerinde Ankara’dan karayolu ile Samsun’a gelen Bakan Demircan, AK Parti İl Başkanlığı’nda sağlık sektörüne yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Demircan, sağlıkta dönüşümün Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne uygun olarak gerçekleşeceğinin vurgusunu yaptı.

“Sağlıkta dönüşüm Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne uygun olacak”
Sağlık sektöründe yeni bir değişimin içerisine girileceğinin altını çizen Bakan Ahmet Demircan, “Sağlık sektörü, mesai mefhumu gözetmeksizin 7/24, doğumdan ölene kadar hizmet veren bir sektördür. Bu sektörde bugüne kadar AK Parti yüksek değerde çalışmalar yapmıştır. Çıta yükseğe alınmıştır. Ama bunun sürdürülebilirliği ve verimliliği ile birlikte çıtayı daha da yukarıya çekme aşaması başlamıştır. Türkiye’de sağlıkta 2. dönüşüm dönemidir. Şehir hastaneleri bunun önemli göstergelerinden biridir. Yüksek standartlı sağlık hizmeti sadece Türkiye’ye değil, Türkiye’nin dışındaki ülkelere de sağlık hizmetlerinin standartlarını yükseltmeye dönüktür. Türkiye bunu başaracak güçtedir ve adım adım bu da gelişmektedir. Sağlıkta yönetimde gelişmiş olan dağınıklığı giderecek ve aynı zamanda merkezi hükümette Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne uygun sağlık sisteminde de diğer alanlarda olduğu gibi uygun dönüşüm olacaktır. Bu, sağlık hizmetimizin daha verimli, sürdürülebilir ve kaliteli verilmesini sağlayacaktır. Sağlık çalışanlarımızla el birliği ile Türkiye’nin sağlıkta gelmiş olduğu seviyeyi daha da yukarıya taşıyacağız” diye konuştu.

“Türkiye’yi yabancı sağlık cihazları tüketiminin pazarı olmaktan çıkartmak istiyoruz”
Türkiye’de yabancı sağlık alet ve cihazlarının kullanımının azaltılması için medikal kümelenmelerin sağlık sanayi bölgesi şeklinde hizmet vermesi gerektiğini vurgulayan Bakan Demircan, “Samsun, bir sağlık merkezidir. Bu dönemde Samsun, sağlıktaki yarım yatırımlarını kısa sürede tamamlama imkanı bulacak, Türkiye’deki diğer yatırımlarda olduğu gibi. Samsun’da bir medikal kümelenme başlamıştır. Bu sektör, sağlık sektörüne hizmet edebildiği gibi bu sektörde yaşanan gelişmeler savunma sanayinde bile kullanabilecek gelişmelerdir. Biz sağlık alanında bu büyük hamleleri yaparken, yapmakta olduğumuz büyük harcamaların ülkemizin sanayi yönünden de gelişmesinin önünü açacak şekilde yatırımlar yapmayı planlıyoruz. Türkiye’de üretebildiklerimizi kullanalım istiyoruz. Türkiye’nin bu sektördeki sanayisi gelişsin, sadece iç tüketime değil, dışarıya da ürün üretsinler istiyoruz. Türkiye’de üretilemeyen sağlık ürünlerinin üretilmesi için de teknoloji transferi yapmalıyız. Türkiye’yi aynı zamanda yabancı sağlık cihazları tüketiminin pazarı olmaktan çıkartmak istiyoruz. Türkiye sağlıkta, sağlık endüstrisinde bir seviye gelmek zorunda. Bunu da yapabilecek güçteyiz. Bu, hem istihdam açığına hem de ülke ekonomisine katkı sağlayacak. Ülkemizin bu alanda belli bir potansiyeli var. Bundan sonra biz sağlıktaki gelişmelerimizi sadece Türkiye ölçeğinde değil, dünya ölçeğinde Türkiye’yi bir sağlık markası haline getirecek çalışmalar yapacağız” şeklinde konuştu.

Toplantıya ayrıca AK Parti Samsun Milletvekilleri Çiğdem Karaaslan, Hasan Basri Kurt, Orhan Kırcalı, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Tekkeköy Belediye Başkanı Hasan Togar, AK Parti İl Başkanı Muharrem Göksel ve parti teşkilatı üyeleri katıldı.

Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, basın toplantısının ardından teşkilat üyeleri, belediye başkanları ve milletvekilleriyle toplantı yaptıktan sonra diğer toplantılara katılmak için AK Parti il binasından çıkış yaptı. 

Erdi Demür - Şahin Binici

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.