GÜNDEM - 18 Mayıs 2015 Pazartesi 14:33

Saray'dan darbecilere uyarı!

A
A
A
Saray'dan darbecilere uyarı!

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Mısır'da 106 kişiye verilen idam cezası adaletin infazından başka bir şey değildir. Darbe rejiminden sonra ortaya çıkan insan hakları ihlallerinin geldiği yeni noktayı göstermesi açısından da ibret verici bir tablodur" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, gündemdeki konuları değerlendirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda basın toplantısı düzenledi. Toplantıda geçtiğimiz 10 gün içerisinde hız kazanan Kıbrıs Müzakereleriyle ilgili değerlendirme yaparak başlayan Kalın, garantör ülke olarak Kıbrıs Türk halkının yanında 2015 yılının bir çözüm yılı olması için gerekli adımları atmaya devam ettiklerini belirtti. Kalın, "Bizim için 2015 yılının bir çözüm, barış, uzlaşı yılı olması büyük önem arz ediyor. Zira Kıbrıs'ta müzakereler ucu açık bir şekilde devam edemez. Müzakerelerde sadece Türk tarafının değil Rum tarafının da samimi bir gayret içinde olması gerekir. Şuana kadar görüşmelerde ortaya çıkan olumlu iklimi destekliyoruz" dedi.

MURSİ'NİN İDAMA MAHKUM EDİLMESİ
Mısır'da devrik cumhurbaşkanı Muhammed Mursi başta olmak üzere verilen idam kararlarına ilişkin açıklama yapan Kalın, "Mısır'da 106 kişiye verilen idam cezası adaletin infazından başka bir şey değildir. Darbe rejiminden sonra ortaya çıkan insan hakları ihlallerinin geldiği yeni noktayı göstermesi açısından da ibret verici bir tablodur" dedi.
"Dün darbeye karşı çıkmayanlar bugün bu idam cezaları konusunda sessizdir" diye konuşan Kalın, şöyle devam etti:
"Bu kararlar sadece adaletin infazı değildir, aynı zamanda bunlara karşı sessiz kalmak, sesini yükseltmemek ya da çok cılız cevaplar vermek de aslında aklın ve vicdanın sükutundan başka bir şey değildir. Bugün Mısır'daki darbeye ve idam kararlarına sessiz kalanlar yarın muhtemelen işlerine geldiği yerlerde başka darbelere de sessiz kalacaklar, başka idam cezalarına da sessiz kalacaklardır. Bu tablo karşısında birilerinin hala çıkıp demokrasi, insan hakları, çoğulculuk, demokratik katılım, temsil gibi kavramlardan bahsetmesi artık anlamsız, beyhude bir söylem haline gelmiştir. Tabi bu noktada geçmişte darbecilere destek verenlerin akıbeti de bellidir. Türkiye bu konuda son derece net bir tavır almıştır. Bu tavrımızı farklı platformlarda ifade etmeye, dünya kamuoyunu bu noktada sesini yükseltmeye davet ediyoruz. Bu yöndeki çabalarımız devam edecek. Özellikle kararla ilgili de çok ilginç, nasıl bir hukuk katliamının yapıldığını göstermesi açısından bazı verilerin de akılda tutulması gerekiyor. Hakkında idam cezası verilen 106 kişinin birkaçının zaten ölmüş olduğu, birkaçının olaylar sırasında zaten hapishanede olduğu hatta İsrail hapishanelerinde olduğu gibi gerçekler asla küçümsenmemeli, bu yaşanan fecaatin boyutlarını göstermesi açısından üzerinde durmamız gereken bir konudur. Özellikle Batı demokrasilerinin Mısır darbesi ve idam cezaları konusunda dünden beri takip ettiğimiz son derece cılız, adeta öznesi olmayan açıklamaları da esefle karşıladığımızı ifade etmek isteriz. Dünyanın her yerinde, her konuda demokrasi havariliği yapan ülkelerin Mısır'daki bu hukuk katliamı karşısında sessiz kalması kabul edilebilir bir durum elbette değildir. Zira buradaki darbeye ve darbe sonrası yaşanan hukuksuzluklara sessiz kalmak demek, bundan sonra da dünyanın hiçbir yerinde demokratik seçimle işbaşına gelen yönetimlerin hiçbir garantisinin olmadığı, o yönetimlere oy veren seçmenlerin oylarının hiçbir anlamının, değerinin olmadığı manasına gelir ki böyle bir dünyada sizin ilkeli, gerçekçi bir politika izlemeniz de asla mümkün değildir. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi o idam cezaları aslında sandığa giden Mısır halkına verilen idam cezasıdır. Biz buradan tekrar öncelikle Mısır yönetimine, bu cezaları derhal bozması çağrısında bulunuyoruz. Uluslararası kurum ve kuruluşlara bu yönde seslerini daha gür bir şekilde çıkartarak Mısır'daki darbe yönetimi üzerine baskı kurmalarını ve bu cezaların kaldırılmasını, bozulmasını talep ediyoruz."

"SUUDİ ARABİSTAN BAŞTA KATAR VE DİĞER KÖRFEZ ÜLKELERİYLE İSTİŞARELERİMİZ DEVAM EDİYOR"
Mısır'da verilen idam kararlarına yönelik Türkiye'nin uluslararası alanda bir girişimi olup olmadığı sorusuna cevap veren Kalın, "Suudi Arabistan başta olmak üzere, Katar ve diğer körfez ülkeleriyle istişaremiz devam ediyor. Uluslararası girişim anlamında da şu anda mevcut mekanizmaları gözden geçiriyoruz. BM İnsan Hakları Komisyonu başta olmak üzere konuyla ilgili mekanizmaları harekete geçirmek için gerekli girişimleri yakın bir zamanda başlatmayı planlıyoruz. Zira bu konu sadece Türkiye, Mısır ya da bölgede birkaç ülkenin konusu değil artık küresel nitelik arz eden bir konudur. Çünkü hem bu idam cezaları hem de bunların bir şekilde infaz edilmesi sadece Mısır'ı değil bütün Ortadoğu'yu kaosa sürükleyecek bir gelişme olacaktır. Zaten insanların vicdanında açık ve net bir şekilde mahkum ettiği bu kararların uluslararası kurum ve kuruluşlar nezdinde de açıkça reddedilmesi büyük önem taşıyor" ifadelerini kullandı.

HDP'NİN ADANA VE MERSİN İL BAŞKANLIKLARINA BOMBALI SALDIRILAR
HDP'nin Adana ve Mersin'deki binalarına bombalı saldırıları değerlendiren Kalın, "Bu sabah Adana ve Mersin'de yapılan saldırıları en şiddetli bir şekilde kınıyoruz. Türkiye'de herhangi bir siyasi partiye yapılan saldırı, bütün siyasi partilere yapılmıştır" dedi.
Türkiye'nin "özgür" ve "demokratik" bir ülke olduğunu dile getiren Kalın, şöyle devam etti:
"Şurada seçimlere birkaç hafta kalmışken bu tür provokatif eylemlerin yapılması asla kabul edilmez. Bununla ilgili yetkililer şu anda alandalar, Emniyet Genel Müdürlüğümüz, İçişleri Bakanlığımız olaya şuanda vaziyet etmektedirler. Olayın aydınlatılması için bütün imkanlar seferber edilmiş durumda. Olay aydınlatıldıktan, bütün detaylar ortaya çıktıktan sonra yeni bir değerlendirme mutlaka yapacağız. Burada hangi taraftan gelirse gelsin ne şekilde olursa olsun bu tür saldırıları asla kabul etmediğimizi bildirmek isterim. Sayın Cumhurbaşkanımızın kendisinin de sık sık ifade ettiği gibi vatandaşlarımızın temel demokratik hakkı olan oylarını güvenli bir ortamda kullanmaları bu seçimin selameti, ülkemizin geleceği için büyük önem arz ediyor. Bu noktada bütün siyasi partilerin azami gayreti göstermesi önem arz etmektedir. Aynı şekilde seçime katılım oranları ya da düzeyi noktasında da gene bu demokratik hakkın etkin bir şekilde kullanılması 7 Haziran seçimleri önem arz ediyor. Böyle bir tedhiş ortamını ortaya çıkartabilecek eylemlere asla izin verilmeyeceğini ve devletin güvenlik birimlerinin de bu konuyla ilgili her türlü tedbiri aldığını hatırlatmak isterim."

"CUMHURBAŞKANIMIZA YÖNELİK İTHAMLAR KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL"
"HDP'li yetkililerin yaptığı açıklamaya göre olayın sorumlusu olarak Sayın Cumhurbaşkanını ve hükümeti gösteriyor. Buna ilişkin açıklamanız olur mu?" sorusuna ise Kalın, "Vallahi yani söz ola beri gele. Şimdi defalarca seçim güvenliğiyle ilgili açıklama yapmış vatandaşların seçime katılması için her tür tedbiri almış, çağrıyı yapmış bir cumhurbaşkanına, hükümete kalkıp böyle bir suçlamada bulunursanız sizin samimiyetiniz sorgulanır hale gelir, başka art niyetler aranır. Başka açıklamalar hele olayın şu harareti içerisinde hiçbir şeye katkı vermez. Bugüne kadar Sayın Cumhurbaşkanımız, genel başkan ve başbakan olarak 10'un üzerinde seçime katılmış, seçim tecrübesini yaşamış bir insandır. Bu zorlukları gayet iyi bilir. Aynı şekilde hükümetimiz de Türkiye'nin her noktasında gerekli tedbirleri almıştır, almaya devam etmektedir. Bütün bunları bir kenara bırakarak, henüz daha mahiyetini bile bilmeden, detaylarına hakim olmadığınız, aydınlatılmamış bir olayla ilgili kalkıp Sayın Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, Hükümete yönelik bu tür ithamlar kabul edilebilir değildir. Bu arkadaşlarımız, bunun üzerinden siyaset yapmak yerine, bir kere öncelikle olayın aydınlatılması için verilerin gelmesini beklesinler. Ondan sonra aklıselimle değerlendirdikten sonra bir açıklama yapacaklarsa, o zaman yapsınlar" karşılığını verdi.

SİNAN USLU
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz: “1 milyon aktif, 1 milyon da lojistiğini sağlayan arkadaşlarımızla bu işi gerçekleştiriyoruz” AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, “Biz Türkiye’de çok hızlı bir şekilde alıyoruz. 1 milyon aktif, 1 milyon da lojistiğini sağlayan arkadaşlarımızla bu işi gerçekleştiriyoruz” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, pazar günü yapılacak olan 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri’ne ilişkin açıklama yaptı. Tek zarf ilkesinin önemli olduğunu ifade etti. Herkes kendi sandığında oy kullanacağını belirten Yavuz, “Türkiye’de 61 milyon 441 bin 880 seçmen var. Herkes seçmen ama herkes kendi sandığında oy kullanmak zorunda. İlk kez oy kullanacak seçmenlerimiz de var” diye konuştu. “Toplam Türkiye’de kurulacak sandık sayısı 259 bin 903” Türkiye’de kurulacak sandık sayısının 259 bin 903 olduğunu açıklayan Yavuz, “Seçim günü çok önemli. Seçim günü akşamı da önemli. Onun için gözünüz kulağınız bizde olsun. Çünkü seçimi çok hızlı bir şekilde toplayan, sonuçlarını analiz edilen bir partiyiz. Herhangi bir manipülasyon olmasın diye açıklamaları hızlıca girmek istiyoruz. Buradaki merkez aracılığıyla 2023 seçimlerinde 18.30’da siyah ile gözükenler YSK’nın verileridir. Bizim Sonuç Alım Sistemi’nin (SAS) verileri. 19:30 itibari ve 20:30’a geldiğimizde sonuçlar netleşmiş görünüyor. Bu bizim kendimizle yarıştığımızın göstergesidir. Şimdi yeni bir yarış başlıyor. Bu seçimde biraz daha kendimizle yarışacağız ve sonuçları çok hızlı bir şekilde alacağız” diye konuştu. İlk sayımın büyükşehirlerde başladığını ifade eden Yavuz, “Daha sandık sonuçlarına bağlanmadan bizim arkadaşlarımız not alıyor ve SAS’a giriyor. Onun için de biz Türkiye’de çok hızlı bir şekilde alıyoruz. 1 milyon aktif, 1 milyon da lojistiğini sağlayan arkadaşlarımızla bu işi gerçekleştiriyoruz. Bu işi sağlam yürütebilmenin yolu 2 milyon aktif teşkilat üyesinin yapmasıyla gerçekleşiyor. Her seçim iddia ediyorum. Bu işi yürütmek kolay değildir. Yürütmek için böyle bir teşkilat yapısına sahip olması gerekir. Yine güçlü bir liderinin arkasında olması ve güçlü bir yazılımınızın olması lazım. Teşkilatçılıktan başka ne varsa yapmaya kalkıştıkları için o geceyi gerçek bilgilerle aydınlatmak yerine nasıl algı oluştururuz düşüncesiyle hareket ettikleri için CHP’den bugüne kadar olmadı, bugünden sonra da olmayacak” açıklamalarında bulundu. Muhtar ve azaları sandıkta görev yapıp yapmaması sorun olduğunu belirten Yavuz, “YSK dün aldığı kararla muhtar ve azalar sandıkta önceden adaylık olmadığı için, onların sandıkta olmasına bir engel görmedi. Kendilerine oy çıksa bile sandıkta görev almaya devam ederler. Yine dün verdiği kararla iftar olacak ya, sayım işleri iftara denk geldiği için YSK işlemlere ara vermeksizin devam edeceği kararını verdi. Ben tam bir demokrasi şöleninde geçecek bir seçim diliyorum” dedi. Ana ilke herkesin kendi sandığında oy kullanması olduğunu belirten Yavuz, “Sandık seçmen listesi görev yaptığı sandıkta oy kullanabilecek. Cumhurbaşkanımız İstanbul’dan beri sonuçların hızlı alınmasını önemsiyor. Sonuçların analiz edilmesine dönük bu süreçte yeni ilaveler yaptık. Cumhurbaşkanımız İstanbul’dan beri bu yaklaşımın daha da kökleşmesi için arkamızda durdu. Yine sonuçları bu sistem üzerinden izliyor ve yer yer talimatlar veriyor. SAS sistemimiz sonuçlar geldiği andan itibaren Cumhurbaşkanımızın önünde duruyor ve buradan takip ediyor. Sonuç Alım Sistemi bugün başladığınızda bir ajans bu sonuçları çok hızlı verme iddiasındaydı. Biz de bu işi en iyi biz yaparız iddiasıyla ortaya çıktık ve biz bu işi devraldık. Sayım döküm sistemi üzerinden bilgi bize aktarılıyor. İmzalı tutanağı da aktarıyor. YSK’da verileri partilerle paylaştırdığı için onu da alarak 3 veriyi karşılaştırıp doğru bir değerlendirme yapıyoruz. Hangi sandıkta durumun kritik olduğunu yine SAS üzerinden alıyoruz. Sistemdeki bilgiler bize alarm vermiş oluyor. Biz de çok daha hızlı ve doğru bir ilerleme kaydediyoruz” ifadelerini kullandı.
Erzurum Erzurum patentte önde TÜRKPATENT Şubat ayı patent başvurusu iller dağılım sonuçlarını paylaştı. Erzurum’dan Şubat ayında 2, bu yılın ilk iki ayı düzeyinde ise 4 patent başvurusu gerçekleştirildi. İl patent başvurusu sayısı yüksekliği bakımından Doğu Anadolu Bölgesi illeri sıralamasında 1’inci, Türkiye illeri sıralamasında ise 17’inci sırada yer aldı. Şubat ayı bölgesel sonuçlar ve Erzurum TÜRKPATENT Şubat ayı verileri üzerinden DOSİAD tarafından gerçekleştirilen analizlere göre ay içinde, Erzurum’dan 2, KUDAKA İstatistik Bölgesi illerinden 3, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesi illerinden 6, Doğu Anadolu Bölgesi illerinden 16 başvuru kaydedildi. Erzurum’un Şubat ayı bölge patent başvuru payı yüzde 29 oldu. Ocak - Şubat dönemi bölgesel sonuçlar ve Erzurum TÜRKPATENT verileri kaydında DOSİAD tarafından gerçekleştirilen hesaplamalara göre Ocak - Şubat döneminde Erzurum’dan 4, KUDAKA İstatistik Bölgesi illerinden 5, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesi illerinden 8, Doğu Anadolu Bölgesi illerinden 16, ülke toplamında ise 806 başvuru kaydedildi. Erzurum’un başvuru payı DOSİAD’ın veriler üzerinden gerçekleştirdiği tespitlere göre, bu yılın Ocak - Şubat ayları kaydında Erzurum’dan gerçekleştirilen Patent başvuru sayısı KUDAKA istatistik Bölgesinde yüzde 80, Kuzeydoğu Anadolu istatistik Bölgesinde yüzde 50, Doğu Anadolu Bölgesinde yüzde 25, ülkede yüzde 0,49’luk pay gösterdi Erzurum 17’inci sırada Erzurum, Türkiye illeri patent başvuru sayısı düzeyinde 17’inci sırayı aldı. Patent başvuru sayısının en yüksek olduğu iller; İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Bursa, Sakarya, Konya, Adana, Manisa, Kayseri, Mersin, Samsun, Antalya, Gaziantep, Eskişehir, Tokat, Denizli, Giresun, Mardin, Tekirdağ, Burdur, Erzurum, Kahramanmaraş, Aydın, Bilecik olarak bildirildi. Bölge illeri patent başvuru dağılımı Bu yılın ilk iki ayı düzeyinde Doğu Anadolu Bölgesindeki 9 ilden patent başvurusu kaydedilirken, 5 ilden başvuru yapılmadı. Erzurum patentte Doğu Anadolu Bölgesi kaydında ilk sıradaki yerini korudu. İki ayda Erzurum’dan 4, Elazığ, Tunceli, Van ve Ardahan illerinden 2, Ağrı, Erzincan, Malatya ve Muş’tan ise 1 başvuru gerçekleşti.
Antalya Alanyasporlu 3 futbolcu, lise öğrencilerine imza dağıttı Corendon Alanyasporlu futbolcular Furkan Bayır, Richard Coelho ve Nuno Lima düzenlenen kariyer günü etkinliğinde lise öğrencileriyle bir araya gelerek, imza dağıttı. Corendon Alanyasporlu futbolcular Furkan Bayır, Richard Coelho ve Nuno Lima, ‘Alanyasporum Okulumda’ projesi kapsamında Şehit Abdullah Ümit Sercan Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirilen kariyer günü etkinliğinde öğrencilerle bir araya geldi. Kulüp Başkanı Hasan Çavuşoğlu ve futbolcular, okul bahçesinde Alanyaspor formalı ve atkılı lise öğrencileri tarafından oluşturulan koridorla alkışlar eşliğinde coşkuyla karşılandı. Gerçekleştirilen programda bir konuşma gerçekleştiren Alanya İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Yılmaz, amaçlarının lise çağından itibaren centilmen taraftar olmayı öğretmek olduğunu belirterek, "Tam da bu yaşlardan itibaren sizlere centilmen bir taraftar olmayı öğretmek istiyoruz. Takımımızın değerlerine sahip çıkmayı öğretmeye çalışıyoruz. Ben inanıyorum ki bir gün yönetimde sizler olacaksınız. Alanyaspor’u sizler yöneteceksiniz. Kulübe sizler sahip çıkacaksınız" diye konuştu. "Taraftarın tribünlerde olması bizler için çok önemli, bizlere gurur verir" Alanyaspor Kulüp Başkanı Hasan Çavuşoğlu ise taraftarların tribünde takımı desteklemesinin önemli olduğunu ifade ederek, “Gençlerin bizlere desteği tribünlerde taraftar olmak. Özellikle hem gençlerin hem de kızların tribünde olması tabii ki futbolcuları abilerine ve yönetime önemli bir destek olduğunu düşünüyorum. Taraftarın tribünlerde olması bizler için çok önemli, bizlere gurur verir. Sizlerin gücünü de hem futbolcular hem bizler orada hissediyoruz” dedi. Yapılan konuşmaların ardından öğrenciler, futbolculara çiçek takdim etti. Daha sonra öğrencilerin yoğun ilgisi altında Furkan Bayır, Richard ve Nuno Lima okul içinde öğrencilerin Alanyaspor lisanslı ürünlerini imzalayıp, hatıra fotoğrafı çektirdi. Programa Alanyaspor Kulüp Başkanı Hasan Çavuşoğlu, Alanya İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Yılmaz, okul yönetimi, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.