GÜNDEM - 16 Ekim 2018 Salı 10:33

Sınıfa izinsiz girdi, ceza yedi

A
A
A
Sınıfa izinsiz girdi, ceza yedi

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, velilerin sınıfa izinsiz girmesinin işyeri dokunulmazlığı ihlal suçunu oluşturduğuna hükmetti.

Bir ilkokulda meydana gelen olayda, iki öğrenci kavga etti. Kavgayı ayırmak isteyen öğretmene kızan çocuk, çantasını alıp sınıftan ayrıldı. Bir süre sonra sınıfa gelen çocuğun ağabeyi, öğretmen A.Ş.’ü ölümle tehdit etti. Kendisini dışarı çıkması için ikaz eden öğretmene, "Deşerim seni, sen benim kim olduğumu bilmiyorsun, seni öldürürüm" dedi. Sınıftan yükselen sesler üzerine devreye giren okul müdürü durumu polise bildirdi. Sınıf öğretmeni A.Ş., karakola götürülen 18 yaşından küçük gençten şikayetçi oldu. 1. Çocuk Mahkemesi’nde yargılanan sanık genç, ’İş yeri dokunulmazlığının ihlâli’ suçundan TCK’nun 116/2, 31/3, 62, 50/3 ve 52/2-4. maddeleri uyarınca 2 bin lira adli para cezası ile cezalandırıldı. Karar sanık avukatınca temyiz edilince devreye Yargıtay 4. Ceza Dairesi girdi.

Oy çokluğu ile karar bozuldu. Yargıtay kararında, "Suça sürüklenen çocuğun, kardeşinin sınıfında başka bir öğrenci ile arasında geçen tartışma sonrasında öğretmenin kendisini dövdüğünü ve bu nedenle okuldan ayrılıp haber vermeye geldiğini söyleyen kardeşinin bu beyanı üzerine öğretmeniyle konuşmak amacıyla eğitim aldığı okula gidip sınıfa girdiği anlaşılmaktadır. Ders yapmakta olan mağdurla tartışıp tehdit ettiği okulun ve sınıfın öğrenci yakınları tarafından gidilmesi mutad yerlerden olması karşısında, iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçunun oluşmayacağı gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında hükümlülük kararı verilmesi isabetsizliğinden bozulmasına oy çokluğuyla karar verilmiştir" denildi.

Sınıfı basan velinin beraat ettirilmesi gerektiği yönünde 4. Ceza Dairesi’nin kararı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da dikkatini çekti. Başsavcılık, dairenin kararına itiraz etti. Bunun üzerine devreye giren Yargıtay Ceza Genel Kurulu emsal bir karara imza attı. Kararla birlikte, sınıfa izinsiz giren kişiler ’işyeri dokunulmazlığı ihlal’ suçundan yargılanacak. Genel kurul kararında şu ifadelere yer verildi:

"Açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olmayan şirket binası, doktor muayenehanesi, avukatlık bürosu, iş yerlerinin üretim yapılan atölyesi veya lokantaların mutfak kısmına girilmesi konusunda kural olarak iş yeri sahibinin rızasının bulunmadığı varsayılır. Bu nedenle açık bir rıza bulunmadan söz konusu yerlere girilmesi, iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçunu oluşturabilecektir. Belli bir görevin ifa edilmesi nedeniyle, uyuşmazlığa konu ilköğretim okulu binası veya benzeri resmi kurum binaları da TCK’nun 116/2. maddesi kapsamında iş yeri olarak kabul edilmelidir. Bir okulun eğitime açık olduğu zaman diliminde açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerlerden olduğunda ve herkesin gidip orada iş ya da işlemini yaptırabileceğinde kuşku bulunmamaktadır. Ancak, geceleyin veya kapalı bulunduğu ya da eğitim yapıldığı zamanlarda, mutat olarak girilmeye elverişli olmadığı gibi, eğitimin yapılmakta olduğu sınıfın da özellikle de eğitimi engelleyecek şekilde, herkesin izne gerek olmadan girebilecekleri yerlerden olmadığı kabul edilmelidir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; okul binasının eğitime açık olduğu sırada zımni bir rızanın varlığı kabul edilerek herkesin girebileceği yerlerden olmasına karşın eğitim ve öğretimin yapıldığı sınıfın öğrenciler, öğretmenler ve ilgililer haricindeki kişilerce açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kaldığı ortadadır.Sınıfa izinsiz giren sanığın şikâyetçinin sınıftan çıkması konusundaki uyarısına rağmen çıkmayıp şikâyetçiyi tehdit etmesi, şikâyetçinin sınıftaki öğrencilerden durumu başka bir öğretmene haber vermelerini istemesi üzerine sınıftan ayrılması karşısında, atılı iş yeri dokunulmazlığının ihlâli suçunun bütün unsurlarıyla oluştuğu kabul edilmelidir. Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği yönündeki bozma kararı isabetsizdir. Bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne, Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir."  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.