GÜNDEM - 02 Aralık 2016 Cuma 10:13

Sokakta kalan Suriyeli çocukların soğukla mücadelesi yürekleri burktu

A
A
A
Sokakta kalan Suriyeli çocukların soğukla mücadelesi yürekleri burktu

Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan Suriyeli çocuklar sokaklarda yaşam mücadelesi veriyor. Soğuk hava şartlarına rağmen ayakkabısı ve montu olmayan Suriyeli Ahmet, E-5 kenarında yaktığı ateşle hem yalın ayaklarını hem de akrabası Meryem'i ısıtmaya çalıştı.

Suriye’de 5 yıldır devam eden iç savaş nedeniyle milyonlarca kişi vatanını terk ederek başka ülkelerde mülteci olarak yaşamaya başladı. Savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan kimi Suriyeliler kamplarda ya da kendi imkanlarıyla yaşarken, kimileri onlar kadar şanslı olamadı. Suriye’den Türkiye’ye mülteci olarak gelen 10 yaşındaki Ahmet ve 11 yaşındaki Meryem sokaklarda yaşam mücadelesi veriyor. İddiaya göre Türkiye’ye beraber geldikleri akrabaları küçük çocukları sokağa atınca çocuklar, soğuk hava şartlarına rağmen tek başlarına sokaklarda yaşamaya başladı. Yaşıtlarının elleri okullarda kalem tutarken küçük çocuklar, ellerini ısıtabilmek için ateş yaktı. Kış soğuklarına rağmen yalın ayak gezen Ahmet, İncirli E-5 kenarında bir otobüs durağında topladığı çöpleri çevredekilerin şaşkın bakışları altında yakarak ısınmaya çalıştı. Ayakkabısı ve montu olmayan Ahmet, yaktığı ateşle hem yalın ayaklarını hem de akrabası Meryem’i ısıtmaya çalıştı.
Suriyeli çocuklar, sokaklardaki tehlikelere karşı savunmasız bir şekilde yaşamaya çalışıyor. Çocukların iddiasına göre kimi zaman ‘para vereceğiz’ diyerek kaçırmaya çalışan kimi zaman da bıçak çeken saldırganlardan vatandaşların yardımıyla kurtuldular. Gün boyunca sokaklarda yalın ayak gezen küçük Ahmet ile akrabası Meryem zaman zaman bindikleri otobüslerden de indirildi. Gündüzleri sokaklarda dolaşarak yiyecek bir şeyler arayan çocuklar, vatandaşların verdikleri yiyeceklerle karınlarını doyuruyor. Küçük çocuklar, gece olduğundaysa boş buldukları duraklarda yatıyor. Suriyeli çocuklar, zorlu hayatlarında kendilerine uzanacak olan yardım elini bekliyor. 

“Biz gitmeyince bize vurmak için bıçak çıkartıyor”
Babasının Suriye’de olduğunu annesinin ise vefat ettiğini dile getiren Ahmet, “Ayakkabılarım yok, dışarısı da soğuk olduğu için ateş yakıyoruz. Bizi Suriye’den akrabamız buraya getirdi ve sonra gitti. Isınmaya çalışırken ellerim yanıyor. Sokakta yaşıyoruz ne yapacaksın. Havalar daha da soğuyunca kalmak için parka gideriz. Yabancılar para vereceğim diye yanına çağırıyor. Biz gitmeyince bıçak çıkartıyor bize vurmak için. Yoldan geçen birisi yardımcı oldu öyle kurtulduk” ifadelerini kullandı. 

“Bizi evden kovdular, sokakta yaşıyoruz”
Genellikle simit ve meyve suyu ile beslendiklerini dile getiren Meryem, “Bizi Suriye’den Türkiye’ye getiren akrabalarımız bizi evden kovdular, sokakta yaşıyoruz. Biz genellikle Taksim’de İncirli’de sokakta yaşıyoruz” dedi.

Hasibe Karadağ-Ahmet Faruk Sarıkoç
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van Tarım Fuarı 14. kez kapılarını açıyor İpekyolu Expo Fuar A.Ş. tarafından bu yıl 14. kez kapılarını açacak olan ‘Van Doğu Anadolu Tarım Hayvancılık ve Gıda Fuarı’ için hazırlıklar tamamladı. Konuyla ilgili açıklamada bulunan İpekyolu Expo Fuar A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Fuar Koordinatörü Veysi Uygun, “2010 yılından itibaren düzenli olarak organize edilen ve Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Ortadoğu ekseninde sektörün buluşma noktası olan fuar, bölgenin en büyük çiftçi buluşması haline gelmiştir. Bölgede tüm çiftçiler ve tarım birimleri tarafından beklenen fuarımız, başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere Van Valiliği, Van Ticaret Borsası, Van Ticaret ve Sanayi Odası, Van Büyükşehir Belediyesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ve ziraat odaları tarafından desteklenmektedir. Fuarımızda, tarım ve hayvancılık aletleri, yeni teknoloji traktör modelleri, tohum, sulama sistemleri, gıda ve birçok farklı alanda ürünler sergilenecektir. Her yıl traktör satışlarında satış rekorları kıran fuarımıza, başta ilimiz çiftçileri olmak üzere çevre illerinden Hakkari, Ağrı, Iğdır, Muş ve Bitlis’ten çiftçilerimiz fuara davet edilmiştir” dedi. Açıklamasında fuarın önemine değinen Uygun, “Günümüz dünyasında tarım ve hayvancılığın değeri her geçen gün artmaktadır. Sadece bölgenin değil dünyanın sayılı tarım üretimini gerçekleştiren ülkemizde, sektörü yeni teknolojilerle buluşturmak ve üretim kapasitesini artırmak için fuarımızı her geçen yıl büyütüp tarım ve hayvancılık sektörüne katkısını artırmaktayız” ifadelerini kullandı. İpekyolu Expo Fuar A.Ş. olarak fuara çok iyi hazırlandıklarını belirten Uygun, “14’üncüsü düzenlenen fuarımıza tüm bölge tarım ve orman il müdürlükleri, ziraat odaları, ticaret odaları ve ticaret borsalarından ziyaretçi beklenmektedir. Her yıl on binlerce ziyaretçiyi yüzlerce profesyonel katılımcıyla buluşturan fuarımız, 2024 yılında 100 firma ve 150’den fazla markayı 50 bin ziyaretçiyle buluşturmayı hedeflemektedir. Ayrıca fuarımızda Van Tarım ve Orman İl Müdürlüğünün katkılarıyla ‘en güzel kuzu’ yarışması düzenlenecektir. Yarışmada dereceye giren ve ayrıca katılan tüm yarışmacılara ödüller takdim edilecektir. Fuarımıza her yıl gelenek haline gelen ücretsiz fidan dağıtımı Orman Bölge Müdürlüğü tarafından yapılacaktır. 81 ilden gelen yöresel lezzetler fuarda sergilenecektir. Fuar boyunca ücretsiz servislerimiz halkımızın ve çiftçilerimizin hizmetinde olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle fuarımızın başta çiftçilerimiz olmak üzere tüm halkımıza hayırlı olmasını dileriz. Van Expo Fuar ve Kongre Merkezinde 25-28 Nisan tarihleri arasında düzenlenecek olan bu büyük şölene tüm halkımızı bekliyoruz” diye konuştu.
Adana Ermenilerin mezalim yaptığı fırın tarihe ışık tutuyor Adana’nın Kozan ilçesinde o dönemde Ermeniler tarafından eziyet gören vatandaşların torunları mezalim fırınını ziyaret ederek, yaşanan zulüm ve eziyeti anlattı. Kozan’da tarihi çarşıda, geçtiğimiz yıllarda Tarihçi Yusuf Halaçoğlu tarafından yazısı hazırlanan, Kozan Belediyesi tarafından sembol fırın olarak ziyaretçilere açılan ’mezalim fırını’ Milli Mücadele kahramanlarının aileleri tarafından ziyaret ediliyor. Sarıkamış şehidi olan Kerimce Mehmet’in torunu 83 yaşındaki Muzaffer Eroğlu babasının küçük yaşlarda Ermeni zulmüne tanık olduğunu ifade ederek, “Çocukken yabancıları görmek için askerleri görmek için çıktıkları bir tepede harnup dibinde yatan bir adamın Ermeni ve Fransız askerler tarafından ağaca asılıp altına ateş yakıp yaktıklarını babam anlatırdı. Kozanlıları fırınlarda yakmışlar. Gece gündüz tuttukları Türkleri bu fırınlarda yaktıklarını o dönem yaşayanlar hep aktarır ve bizler çocukken babalarımızdan bu zulüm ve eziyetleri dinledik. Fransız ve Ermeni askerler bölgede çok sayıda zülüm ve eziyet gerçekleştirmiştir” dedi. Milli Mücadele kahramanlarından Sehlikzade Hasan Efendi’nin torunu Kemal Sehlikoğlu ise, “Onların iddia ettiği soykırım kesinlikle yok. Bunun için tarihi geçmişe baktığımız zaman biz millet olarak Çanakkale’de mücadele ederken Fransızlar bu bölgelerde yaşayan fanatik Ermenileri ayaklandırarak bir devlet kurma çabasına girmişler. Burada fırında yakılma olayları çok yaygın. Kaçkaç devri olarak bölgede bilinen ve Kurutuluş Savaşı’nın ilk meşalesinin yakıldığı bölgedir. Türk milleti hiçbir zaman soykırım yapmamıştır. Osmanlı Döneminde, Cumhuriyet Döneminde de zülüm ve eziyet yapmamıştır. Buradan giden Ermenilerin zarar görmemesi için Adana’ya kadar götürüldüğü bilinir. Buradan kaçan Ermeniler de aslında bunu burada Türklerle karşı kardeşçe yaşadığını, fanatik Ermenileri ayaklandırması ile Türklere zulüm ve mezalim yapıldığını aktarmaktadırlar” diye konuştu.