EKONOMİ - 20 Mart 2023 Pazartesi 11:09

Son bir yılda Rus ortaklı şirketlerin sayısı 8 kat arttı

A
A
A
Son bir yılda Rus ortaklı şirketlerin sayısı 8 kat arttı

2022 yılında Türkiye’de kurulan Rus ortaklı şirketlerin sayısı 177’den 1363’e yükseldi.

2022 yılında kurulan yabancı sermayeli şirketlerin sayısı yüzde 49,8 oranında arttı; bu şirketlerin yüzde 61,9’u İstanbul kurulurken son bir yılda Rusya ortaklı şirketlerin sayısı 177’den 1363’e çıktı.

Rusya ve İran ortaklı şirketler 1363 ve 1300 şirket sayısı ile ilk iki sırada yer alırken Irak, Mısır, Suriye ve Ürdün’ün de ilk 10 içinde bulunduğu, dolayısıyla Orta Doğu ülkelerinin ağırlıkta olduğu görüldü. Diğer taraftan, İstanbul’un arkasından 1648 şirket sayısı ile Antalya ikinci sırada gelmektedir. Antalya’da kurulan yabancı sermayeli şirket sayısı son bir yılda yüzde 127,3 oranında arttı.

TEPAV Doğrudan Yatırımlar bültenindeki bilgilere göre, 2022 yılında doğrudan yabancı yatırım girişleri 13 milyar dolar, yurt dışına doğrudan yatırım çıkışları 5 milyar dolar oldu; net girişler ise 8,1 milyar dolarlık seviyesi ile geçen yılki düzeyinin yüzde 17,4 üzerinde gerçekleşti. Gayrimenkul yatırımları hariç tutulduğunda ise doğrudan yatırım kaynaklı net sermaye girişi 1,8 milyar dolar ile sınırlı oldu.

2022 yılı genelinde, doğrudan yabancı yatırımlar mayıs ayındaki 2 milyar dolarlık net giriş hariç düşük düzeylerde seyretmiş; doğrudan yatırım çıkışlarının gerilemesine paralel olarak net girişler geçen yıla kıyasla bir miktar yükseldi. Son çeyrekte de ekim ve kasım aylarında hızlanan gayrimenkul yatırımlarına paralel olarak net girişler bir önceki çeyreğe göre 547 milyon dolar arttı. Öte yandan, gayrimenkul kaynaklı net girişler 2021 yılında 5,6 milyar dolar iken, bu yıl 6,3 milyar dolara yükselmiş (yüzde 11,3), toplam (net) içindeki payı da yüzde 82’den yüzde 77,9’a geriledi.

2022 yılında yabancılara yapılan konut satışı yüzde 15,1 artmış ve 68 bin 210’a yükseldi; özellikle Rusya ve Ukrayna uyruklu vatandaşlara satışlardaki hızlı artışlar dikkat çekti.

Söz konusu konutların 16 bin 312’si Rusya, 8 bin 223’ü İran ve 6 bin 241’i Irak uyruklu vatandaşlar tarafından satın alındı. Rusya (yüzde 203,3) ve Ukrayna (yüzde 106,6) vatandaşlarının konut alımları son bir yılda önemli oranda arttı. Satışların 24 bin 953’ü İstanbul, 21 bin 860’ı ise Antalya’da yapılmıştır. Antalya ve Mersin’de yabancılara yapılan konut satışları yıllık olarak sırasıyla yüzde 76,5 ve yüzde 71,7 arttı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır’da vektörlere karşı ilaçlama çalışmaları sürüyor Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ekipleri, kent genelinde ilaçlama çalışmalarını aralıksız bir şekilde sürdürüyor. Belediyeden yapılan açıklamada, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı Veteriner İşleri ve Halk Sağlığı Şube Müdürlüğü İlaçlama Birimi ekipleri, sivrisinek, karasinek, yakarca, kene ve benzeri haşere popülasyonlarının insan sağlığını tehdit etmeyecek düzeyde tutulması ve bunlardan bulaşabilecek sıtma, tifo, kolera, dizanteri, sarıhumma, şark çıbanı gibi hastalıkların önlenmesi için bilimsel mücadele yöntemleriyle ilaçlama çalışmalarına hız verdi. İlaçlama faaliyetleri; 274 personel, 80 adet araç, 34 adet holder, 1 adet traktör holderi, 15 adet atomizör, 50 ulv cihazı, 200 adet sırt pompası, 1 adet misblower, 5 adet termal sisleme cihazı ile 17 ilçe ve 1046 mahallede sürüyor. İlaçlama çalışmaları, sivrisinek ve karasinek larvalarına karşı havuz, göl, gölet, kanalizasyon, sazlık alanlar, bataklıklar, fosseptikler, birikinti sular, bodrum suları, süs havuzları, hayvan gübrelerinin biriktiği alanlar, ahırlar, organik atıkların toplandığı ve biriktiği yerler, çöplükler, çöp konteynırları, çöp aktarma istasyonları vb. üreme alanlarında belli periyotlarla yapılıyor. İlaçlama hizmetleri, mühendisler gözetiminde yıl boyunca Sivrisinek, karasinek, tatarcık gibi zararlıların erginlerine karşı üredikleri, beslendikleri, barındıkları ve dinlendikleri tüm alanlarda biyosidal ürünler, araç ve cihazlar kullanılarak devam edecek.
Ankara AYM üyeliğine seçilen Çınar için yemin töreni düzenlendi Anayasa Mahkemesi (AYM) üyeliğine seçilen Ömer Çınar, düzenlenen törenle ant içip, cübbe giyerek görevine başladı. Anayasa Mahkemesi’nin 62. kuruluş yıldönümü ve yeni üye Prof. Dr. Ömer Çınar’ın göreve başlaması dolayısıyla tören düzenlendi. Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu’nda gerçekleştirilen törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Karaköse ile birçok yargı mensubu katıldı. Törende açılış konuşmasını gerçekleştiren AYM Başkanı Kadir Özkaya, AYM’nin yeni üyesi Ömer Çınar’ı tebrik etti. Ülkeye hayırlara vesile olmasını dileyen Özkaya, ”Liyakatli üyelerden oluşan AYM’nin yeni üyesinin kendisinden beklenen katkıyı sağlayacağını umuyorum” dedi. "Hakimler özgürce karar vermelidirler" Hakimlerin kimsenin etkisinde kalmadan tarafsız bir şekilde karar vermesi gerektiğini ifade eden Özkaya, “Adaletin sağlanması bakımından en önemli sorumluluk hakimlere düşer. Hakimin terazisi hep doğru tartmalıdır. Hiçbir neden onları hakkı ayakta tutmaktan alıkoymamalıdır. Örnek ahlak sahibi olmalı, kişilik ve vicdanlarını kirletmemelidirler. Herhangi bir dışsal etki altında kalmadan özgürce karar vermelidirler. Bağımsız ve tarafsız yargının varlığı bağımsız ve tarafsız hakimlere bağlıdır” diye konuştu. “Gazze’deki ikiyüzlülüğü kabul etmiyorum” İsrail’in Gazze’ye yaptığı zulmü kabul etmediklerini vurgulayan Özkaya, “Millet olarak ortak menfaatlerimiz için kenetlenip çalışmalıyız. Gazze başta olmak üzere zulümlere karşı gösterilen ikiyüzlülüğü kabullenemediğimizi dile getirmeyi bir görev biliyorum. İnsanlığa adaleti anlatan devletlerin zulme ve haksızlığa gözlerini ve vicdanlarını kapatmaları, insanlığı gelecek adına umutsuzluğa sevk etmektedir” dedi. Özkaya’nın konuşmasının ardından AYM’nin yeni üyesi Çınar kürsüde yemin etti.
Erzurum Tarih Derneği ve Türk Ocakları’ndan 24 Nisan tepkisi ABD ve Fransa gibi ülkelerin 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımı olarak anma günü olarak kabul etmesine tepki gösteren Erzurum Tarih Derneği Başkanı Prof. Dr. H. Ömer Özden ile Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları soykırımın belgelerle ortada olduğunu söylediler. Konuyla ilgili olarak ortak bir basın açıklaması yapan Prof. Dr. Ömer Özden ile Av. Nizam Işık, 24 Nisan 1915 yılında asıl soykırıma uğrayanların Doğu Anadolu’da yaşayan Türkler olduğunu belirterek, asıl bunun dünya gündemine oturtulması gerektiğini ifade ettiler. ABD, Fransa ve Almanya gibi ülkelerin 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımı Anma Günü ilan etmesinin yıl dönümünde ortak bir açıklama yapan Erzurum Tarih derneği Başkanı Prof. Dr. H. Ömer Özden ile Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, şu ifadeleri kullandılar: “24 Nisan 1915 tarihinde, Ermenilerin Türklere yönelik tedhiş ve terör eylemlerine karşı bir tedbir olmak üzere Osmanlı Devleti’nin Sevk ve İskân Kanunu, bir tehcir değil, Ermenileri iskân etme kanunudur. Bu kanun gereğince Ermeni nüfus hem güvenli bölgelere nakledilmiş ve orada iskan edilmiş hem de Osmanlı ordusuna karşı yapabilecekleri suikastler önlenmeye çalışılmıştır. Bu iyi niyetli girişim, sonraki zamanlarda ters döndürülerek bir soykırım yapıldığı gibi yalan bir beyanın etrafında insanlar aldatılmaya çalışılmış ve Türk toplumuna ve devletine yönelik bir karalamaya dönüştürülmüştür. 1918 yılında Anadolu coğrafyasında Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları soykırım ise belgelerle ortadadır. 1915 yılında çıkarılan yasanın bir sevk ve iskan yasası olduğu da yine belgelerle ortadadır. Tarih ise belgelerden yola çıkılarak yapılan bir bilimdir. Belgeden yoksun anlatılan hiçbir olayın kıymeti harbiyesi bulunmamaktadır. Bu bakımdan her 24 Nisan’da karşımıza çıkarılan sözde Türklerin Ermeni kıyımı yaptığı gibi bir yalanı artık bütün ülkelerin anlamasını ve bu yalanın artık tutmadığını görmelerini istiyoruz. Asıl soykırıma uğrayan Doğu Anadolu’da yaşayan Türklerdir ve asıl dünya gündemine oturtulması gereken budur. Doğu Anadolu’nun muhtelif bölgelerinde ortaya çıkarılan toplu mezarlar bunun en önemli kanıtıdır ve batılı ülkelerin özellikle de Amerika ve Fransa’nın artık bunu görüp anlaması gerekmektedir. 24 Nisan’da bir sözde Ermeni kıyımının yapıldığı iddiasını Türk Ocakları Erzurum Şubesi ve Erzurum Tarih Derneği olarak kınıyor ve böyle bir iddianın asılsız olduğunu tüm dünya kamuoyuna açıkça ilan ediyoruz.”