GÜNDEM - 05 Ocak 2018 Cuma 12:18

Son dakika! Münir Özkul hayatını kaybetti| Münir Özkul kimdir?

A
A
A
Son dakika! Münir Özkul hayatını kaybetti| Münir Özkul kimdir?

Usta sanatçı Münir Özkul, 93 yaşında hayatını kaybetti. Usta sanatçının ölüm haberini alan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan Özkul'un evine geldi. Belediyenin bir doktorunun da ölüm raporunu vermek için sanatçının evine geldiği öğrenildi. Münir Özkul kimdir?

93 yaşındaki Yeşilçam'ın usta sanatçısı Münir Özkul, Cihangir'deki evinde hayatını kaybetti. Usta sanatçının ölüm haberini alan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan Özkul'un evine geldi. Belediyenin bir doktorunun da ölüm raporunu vermek için sanatçının evine geldiği öğrenildi.

“Türk sineması ve Türk tiyatrosu büyük bir değerini kaybetti”

Oyuncu Ferdi Atuner, usta sanatçı Özkul'un ölüm haberini basın mensuplarından öğrendi. Özkul'un komşusu olduğunu söyleyen Atuner, “Allah rahmet eylesin çok da sevdiğim bir ağabeyim. Çok da iyi bir oyuncuydu. O kadar kısa zaman içinde bir çokları ebediyete intikal ettiler. Beraber oynadım biliyorum. Allah hepsine rahmet eylesin. Türk sineması ve Türk tiyatrosu gerçekten büyük bir değerini kaybetti” dedi. 

Doğan Can Cesur

Son dakika! Münir Özkul hayatını kaybetti| Münir Özkul kimdir?

MÜNİR ÖZKUL KİMDİR?

Münir Özkul, 15 Ağustos 1925 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. İstanbul Erkek Lisesi'nden mezun olan Münir Özkul, sanat kariyerine henüz lise çağında başladı ve lise öğrencisi olduğu 1940 yılında Bakırköy Halkevi'nde tiyatro oyunlarında rol aldı.

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne ve Edebiyat Fakültesi'nin sanat tarihi bölümüne devam eden Münir Özkul, 1948'de "Aşk Köprüsü" adlı tiyatro oyunuyla profesyonel kariyerine başladı.

Aşk Köprüsü oyununun ardından Muhsin Ertuğrul yönetimindeki Küçük Sahne'ye geçen Münir Özkul, John Steinbeck'ten Fareler ve İnsanlar (1951), John Millington Synge'den Babayiğit, George Axelrod'dan Yaz Bekarı (1954), John Patrick'ten Çayhane (1955) gibi oyunlarda oynadı.

Son dakika! Münir Özkul hayatını kaybetti| Münir Özkul kimdir?

Ardından İstanbul Şehir Tiyatroları'nda, Ankara Devlet Tiyatrosu'nda ve İstanbul'da yer alan Bulvar Tiyatrosu'nda arkadaşlarıyla birlikte oluşturduğu grupla çalıştı.

1970'li yıllardan itibaren özellikle kalabalık kadrolu ve Ertem Eğilmez yapımlı filmlerde rol almaya başlayan Münir Özkul, kendisiyle özdeşleşen Hababam Sınıfı'ndaki "Mahmut Hoca" karakteriyle de tüm Türkiye'de tanınan bir isim oldu.

Kariyeri boyunca 200'den fazla filmde rol alan Özkul, Sev Kardeşim filmindeki oyunuyla 1972 Altın Portakal Film Festivali'nde "en iyi erkek oyuncu" ödülünü kazandı. "Bizim Aile" filminde canlandirdigi "Yaşar Usta" rolüyle de 1977 Azerbaycan Film Festivali'nde özel ödül kazandı. "Süt Kardeşler" filminde yönetmen yardımcılığı da yapmıştır.

Rol Aldığı Tiyatro Oyunları

Aşk Köprüsü
İstanbul'u Satıyorum (1987-88)
Soyut Padişah
Sersem Kocanın Kurnaz Karısı
Çayhane
Fareler ve İnsanlar
Keşanlı Ali Destanı
Yorgun Matador
Hababam Sınıfı
Babayiğit
Yaz Bekarı
Generalin Aşkı
Kanlı Nigar


Rol Aldığı Sinema Filmleri

Filmler
Yıl Film Rol
1950 Üçüncü Selim'in Gözdesi
1951 Barbaros Hayreddin Paşa
1951 Evli Mi Bekar Mı
1951 Lale Devri
1951 Vatan ve Namık Kemal
1951 Yavuz Sultan Selim ve Yeniçeri Hasan
1952 Edi ile Büdü
1952 Edi ile Büdü Tiyatrocu
1953 Balıkçı Güzeli
1953 Halıcı Kız
1955 Bir Aşk Hikayesi
1955 Tuş / Bir Aşk Hikayesi
1956 Kalbimin Şarkısı Münir
1956 Miras Uğrunda
1958 Altın Kafes
1958 İftira
1959 Gurbet
1960 Taş Bebek
1960 Yaman Gazeteci Yaman
1961 Bir Bahar Akşamı
1961 Yumurcak
1965 65 Hüsnü
1965 Bilen Kazanıyor
1965 Cezmi Band 007.5
1965 Dokunma Bozulurum
1965 Gönül Kuşu
1965 Kahreden Kurşun Tencere Münir
1965 'Kan Gövdeyi Götürdü Zehir Hafiye
1965 Kart Horoz
1965 Senede Bir Gün
1965 Seveceksen Yiğit Sev
1965 Sonsuz Geceler Zühtü
1965 Yalancının Mumu
1965 İnatçı Gelin
1965 Şekerli misin Vay Vay
1965 Şoför Nebahat Bizde Kabahat
1966 Ben Bir Sokak Kadınıyım
1966 Bir Millet Uyanıyor Tilki Onbaşı
1966 Denizciler Geliyor
1966 Fakir Bir Kız Sevdim
1966 Seni Seviyorum
1966 Sevgilim Bir Artistti
1967 Elveda
1967 Sürtüğün Kızı
1967 Yaşlı Gözler
1967 Çifte Tabancalı Damat
1967 Ölünceye Kadar
1968 Artık Sevmeyeceğim Ahmet
1968 Kalbimdeki Yabancı
1968 Kanlı Nigar Apti
1968 Kara Gözlüm Efkarlanma
1968 'Nilgün
1968 Urfa İstanbul Doktor
1968 Yayla Kartalı
1968 İstanbul'da Cümbüş Var
1969 Ayşecik'le Ömercik Sansar Nuri
1969 Bana Derler Fosforlu
1969 Boş Çerçeve Ferhat
1969 Fakir Kızı Leyla
1969 Gelin Ayşem
1969 Nisan Yağmuru
1969 Sevdalı Gelin
1969 Sevgili Babam
1969 Uykusuz Geceler
1970 Ali İle Veli
1970 Arım, Balım, Peteğim
1970 Berduş Kız
1970 Bütün Aşklar Tatlı Başlar
1970: Dikkat Kan Aranıyor
1970 Dönme Bana Sevgilim
1970 Hayatım Sana Feda Mehmet
1970 Kalbimin Efendisi
1970 Kara Dutum
1970 Küçük Hanımefendi
1970 Seven Ne Yapmaz
1970 Son Kızgın Adam
1970 Tatlı Meleğim
1970 Yavrum
1970 Yumruk Pazarı
1970 Yuvasız Kuşlar
1970 'Şoför Nebahat
1971 Ayşecik ve Sihirli Cüceler Rüyalar Ülkesinde
1971 Aşk Hikâyesi Şeker Ahmet
1971 Aşk Uğruna
1971 Bebek Gibi Maşallah
1971 Beklenen Şarkı
1971 Beyaz Kelebekler
1971 Beyoğlu Güzeli
1971 Donkişot Sahte Şövalye
1971 Gönül Hırsızı Salih Reis
1971 Hayat Sevince Güzel
1971 Hayatım Senindir
1971 Kadifeden Kesesi
1971 Senede Bir Gün
1971 Solan Bir Yaprak Gibi
1971 Son Hıçkırık
1971 Tophaneli Ahmet
1971 7 Kocalı Hürmüz
1971 İbiş Gangsterlere Karşı
1971 İşte Deve İşte Hendek
1972 Aslanların Ölümü
1972 Karamanın Koyunu
1972 O Ağacın Altında
1972 : Sev Kardeşim Mesut Güler
1972 Tatlı Dillim
1972 Tövbekar
1972 Ver Allahım Ver
1972 Yiğitlerin Kaderi
1972 Üç Sevgili
1973 Izdırap Ahmet
1973 Niyet
1973 Oh Olsun Burhan Usta
1973 Yalancı Yarim
1973 Çulsuz Ali
1973 Şaban İstanbul'da
1974 Beş Tavuk Bir Horoz
1974 Gariban Şair Cevat
1974 Hasret
1974 Mavi Boncuk Baba Yaşar
1974 Salak Milyoner Mehmet Çavus
1974 Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
1975 Beş Milyoncuk Borç Verir misin
1975 Bizim Aile Yaşar
1975 Gece Kuşu Zehra
1975 Gülşah
1975 Hababam Sınıfı Kel Mahmut
1975 Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı Kel Mahmut
1976 Aile Şerefi Rıza
1976 Hababam Sınıfı Uyanıyor Kel Mahmut
1977 Cennetin Çocukları Hasan
1977 Gülen Gözler Yaşar Usta
1977 Hababam Sınıfı Tatilde Kel Mahmut
1978 Hababam Sınıfı Dokuz Doğuruyor Kel Mahmut
1978 Neşeli Günler Kazım
1979 Aşkın Gözyaşları
1979 Erkek Güzeli Sefil Bilo Hüso
1979 İbiş'in Rüyası Nahit
1980 Banker Bilo Hasan
1980 Deliler Almanya'da
1980 İbişo
1981 Bizim Sokak
1981 Deliler Koğuşu
1981 Gırgıriye Emin
1981 Gırgıriyede Şenlik Var Emin
1982 Altın Kafes
1982 Ağlayan Gülmedi mi?
1982 Beni Unutma
1982 Bir Yudum Mutluluk
1982 Buyurun Cümbüşe
1982 Gazap Rüzgârı
1982 Görgüsüzler
1982 Islak Mendil Kadir
1982 Talih Kuşu
1982 Şıngırdak Şadiye
1983 Dostlar Sağolsun Tahir Baba
1983 Gırgıriyede Cümbüş Var Emin
1983 İlişki
1983 Şaşkın Ördek
1984 Geçim Otobüsü Nasrettin
1984 Gırgıriyede Büyük Seçim Emin
1984 Kızlar Sınıfı Mahmut Hoca
1984 Çaresizim
1984 Şaşkın Gelin
1985 Büyük Günah
1985 Deliye Hergün Bayram
1985 Duyar mısın Feryadımı
1985 Garibim Ceylan
1985 Köşeyi Dönenler
1985 Muhabbet Kuşları
1985 Palavracılar
1985 Sarı Öküz Parası
1985 Ya Ya Ya Şa Şa Şa
1985 Çalınan Hayat
1985 Şişeli Köy
1986 Alın Yazımız Bu
1986 Ana Kucağı
1986 Babalar da Ağlar
1986 Dayak Cennetten Çıkma
1986 Efkarlıyım Abiler
1986 Ekmek Parası
1986 Elmayı Kim Isırdı
1986 Gülmece Güldürmece / Gelinciklerim
1986 Kuzucuklarım
1986 Küçük Ağam
1986 Kısmetin En Güzeli
1986 Kızlar Sınıfı Tatilde
1986 Melek Hanım'ın Fendi
1986 Milyarder Mahmut
1986 Neşeye Bak Neşeye
1986 Töre
1987 Afife Jale
1987 Aile Pansiyonu Murtaza
1987 Etme Bulma
1987 Füze Nuri
1987 Günah
1987 Kadersiz Kullar
1987 Kuşatma 2 / Şok
1987 Otobüs Yolcuları / İhsaniye - Karasu
1987 Püf Noktası
1987 Yaşamaya Mecburum
1987 Yıkılan Yuva
1987 Yıllar
1988 A Ay
1988 Acı Gurbet
1988 Arabesk
1993 Al Dudaklım
1996 Ay, Işığında Saklıdır  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’de 23 Nisan coşkuyla kutlandı İzmir’de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Cumhuriyet Meydanı’nda coşkuyla kutlandı. Kentin çeşitli bölgelerindeki okullardan gelen çocukların renkli gösterileriyle bayram şenlik havasında geçti. İzmir’de Valilik tarafından düzenlenen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları, Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleşti. Atatürk Anıtı’na İl Milli Eğitim Müdürlüğü çelenginin sunulmasıyla tören başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından bayraklar öğrenciler tarafından göndere çekildi. Törene İzmir Valisi Süleyman Elban, Ege Ordusu ve Garnizon Komutanı Orgeneral Kemal Yeni, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, İzmir Milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri, dernek ve STK temsilcileri ile çok sayıda öğretmen, öğrenci ve aileleri katıldı. Günün anlam ve önemine ilişkin konuşmasını gerçekleştiren İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, "Aziz milletimizin tarihinde önemli bir dönüm noktası olan ve ‘Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir’ şiarıyla kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışının 104. yılına vasıl olmanın gururunu ve heyecanını paylaşıyoruz. Bir asır önce umutla, inançla ve dualarla açılan Gazi meclisimiz, vatanımızın işgal edildiği bir dönemde milletimizin hürriyet ve istikbal davasının kalbi olmuştur. İstiklali genlerine kodlamış, Hakimiyet-i Milliye anlayışını her zerresiyle yaşayan ve yaşatan milletimiz, bu iradesini nesilden nesle aktarmıştır. Uğruna dünyada emsali görülmemiş bedeller ödenen mukaddes vatan toprağının her karışında kahraman ecdadımızın hayalleri, rüyası, duası olduğunu biliyoruz" dedi. “Çocuklar Türkiye yüzyılını Türkiye bin yılına taşıyacak” 23 Nisan’ın çocuklara armağan edilmesinin tesadüf olmadığının altını çizen Yahşi, "Milletimizin yaradılışındaki bu hasletleri en iyi şekilde tahlil eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu bayramı evlatlarımıza armağan etmesi asla bir tesadüf değildir. ‘Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır’ ifadesiyle tasavvur ettiği bu ruh kudreti aziz vatanımızın istikbalinin ve ikbalinin teminatıdır. Şüphesiz ki bu vatanın evlatları şanlı mazimizden aldıkları ilhamla bu coğrafyaya aidiyetimizi baki kılacak, güzel ülkemizin şarkısını dünyanın dört bir yanında duyuracaktır. Şüphesiz ki onlar, Türkiye yüzyılını Türkiye bin yılına taşıyacak, ay yıldızlı sevdamızı ebediyetin göğünde dalgalandıracaktır" ifadelerine yer verdi. “Çocukların mutlu olmadığı bir dünyada yanlış giden bir şey vardır” Velilere seslenen Ömer Yahşi, çocukların mutlu olmadığı bir dünyada, yanlış giden bir durumun olduğuna dikkat çekti. Sözlerini sürdüren Yahşi, Gazze’den Doğu Türkistan’a, birçok yerde zulme maruz kalan çocukların da dünyanın vicdan yarası olduğunun altını çizdi. Konuşmasında son olarak Öğretmenlere de seslenen Yahşi, şunları kaydetti: “Medeniyet kurucu bir nesil yetiştirmek üzere çıktığımız bu yolculukta evlatlarımız, sizlerin rehberliğinde insanlık tarihinde iz bırakan işlere imza atacaklar. İzmir eğitim ailesi olarak çocuklarımızın ışıl ışıl parlayan gözlerinden aldığımız ilhamla onlara daha iyi bir dünya, huzurlu ve müreffeh bir gelecek bırakmak için tüm gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz." Çocukların gösterileri bayrama renk kattı Konuşmaların ardından Cumhuriyet Meydanı’nda sahne alan her yaştan öğrenci, yöresel kıyafetler ve kırmızı-beyaz flamalar eşliğinde renkli gösterilere imza attı.
Mardin Adana’da trafik kazasında ölen tarım işçileri Kızıltepe’de toprağa verildi Mardin’in Kızıltepe ilçesinden yola çıkan tarım işçilerini taşıyan minibüsün Adana’da uçuruma yuvarlanması sonucu ölen 4 tarım işçisi memleketleri Kızıltepe’de göz yaşları arasında toprağa verildi. Kaza, dün sabaha karşı Adana’nın Karaisali ilçesine bağlı Gildirli Mahallesi yol ayrımında meydana geldi. İddiaya göre, tarım işçilerini taşıyan 34 FF 6095 plakalı minibüs, henüz belirlenemeyen nedenle kontrolünden çıkarak uçuruma yuvarlandı ve alev alarak yanmaya başladı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Adana Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkalığına bağlı itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yangın söndürüldü. Yaralılar itfaiye ekipleri tarafından uçurumdan halat yardımıyla yola çıkartıldı. Sağlık ekiplerinin ilk incelemesi sonucu Zeynettin (20), Bünyamin Çakıl (6) ve Zozan Sakin (18) olay yerinde hayatını kaybetti. 18 yaralı hastaneye kaldırıldı. Yaralılardan Serkan Çakıl’da (13) kaldırıldı hastanede hayatını kaybetti. 17 yaralıdan 2’sinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Kazada yara almayan sürücü M.A. (28) ise jandarma tarafından gözaltına alındı. Kazada hayatlarını kaybeden Zeynettin (20), Bünyamin Çakıl (6), Zozan Sakin (18) ve Serkan Çakıl’da (13) memleketleri Mardin’in Kızıltepe ilçesine getirildi. Cenazeler Akdoğan yolu üzerinde bulunan mezarlıkta yan yana göz yaşları arasında toprağa verildi.
Ankara 4. sınıf öğrencisi Polat, Pursaklar Belediye Başkanı oldu Pursaklar Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla kendisini ziyaret eden Gümüşoluk İlkokulu 4.sınıf öğrencisi İbrahim Polat’a koltuğunu devretti. Belediye Başkanı Çetin, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla kendisini ziyaret eden Gümüşoluk İlkokulu 4.sınıf öğrencisi İbrahim Polat’ı makamında kabul etti. Başkan Çetin, 4. Sınıf öğrencisi Polat’a Pursaklar Belediye Başkanı koltuğunu devrederken genç başkanın, isteklerini ve temennilerini dinledi. Taleplerinin ardından minik başkan, belediye çalışmaları hakkında merak ettikleri soruları Başkan Ertuğrul Çetin’e yöneltti. “Azimle ve gayretle çalışarak inşallah bizlerden bu koltuğu devir alacaklar” Yarınlarda bu makamları dolduracak olan çocukların, ülkeyi daha iyi noktalara taşıyacaklarına olan inançlarının tam olduğunu belirten Çetin, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı münasebetiyle başkanlık koltuğumuzu Gümüşoluk İlkokulu 4.sınıf öğrencisi İbrahim Polat oğlumuza devrettik. Azimle ve gayretle çalışarak inşallah bizlerden bu koltuğu devir alacaklar. Başkanımızdan aldığımız talimatlar ile çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Ziyaretleri ile beni mutlu eden minik öğrencilerimiz başta olmak üzere bizlere geleceğe dair umutlar veren tüm çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum” dedi. İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Kılıçgil, Gümüşoluk İlkokulu müdürü ve öğretmenleri de Çetin’e kendilerini kabul ettikleri için memnuniyetlerini dile getirirken Pursaklar’ı marka şehir haline getiren Başkan Çetin’e teşekkür etti.
Ankara Doğu’nun yeni ekspresi: Turistik Diyarbakır Ekspresi Ankara Garı’ndan yola çıkan, toplam 180 kişi kapasiteli 9 yataklı ve 1 yemekli vagondan oluşan "Turistik Diyarbakır Ekspresi ", bin 51 kilometrelik ilk seferini tamamladı. Bin 51 kilometre hat uzunluğunda Ankara-Diyarbakır güzergahında işletilecek olan 180 kişi kapasiteli Ankara-Diyarbakır-Ankara Turistik Treni, önce Ankara’dan Diyarbakır’a sonra ise Diyarbakır’dan Ankara’ya olan 4 günlük seferini tamamladı. Ankara’dan başlayan, sırasıyla Kayseri, Elazığ, Malatya ve Diyarbakır’ı içine alan turda, İç Anadolu ve Doğu Anadolu’nun zengin tarihi, doğal güzellikleri, kültürel mirası, endüstriyel ve jeolojik mirasının yanı sıra bölgede bulunan zengin gastronomisiyle kültürel iletişimi güçlendirmesi hedeflendi. Bir ayağı Elazığ’da, bir ayağı Malatya’da bulunan ve Türkiye’de demir yolu uzunluğu bakımından 1’inci sırada yer alan Fırat Demiryolu Köprüsü ile Elazığ’ın sivrice ilçesinde bulunan Hazar Gölü gibi birçok nokta ise, trenin içerisinde bulunan yolcuların ilgi odağı haline geldi. İlk destinasyon Malatya Ankara’dan 19 Nisan Cuma günü Saat 15.55’te ilk seferine başlayan turistik tren, 20 Nisan Cumartesi günü ilk destinasyon olarak Malatya’da 3 saat mola verdi. Malatya’da karşılanan trenin içerisindeki yolcular, yerel müzisyenler tarafından seslendirilen eserlerle karşılandı. Daha sonra ise yolculara dünya markası haline gelen kuru kayısı ikram edildi. Türkiye’nin en büyük müzesi vasfına sahip Malatya Radyo ve Gramofon Müzesi ve dünyadaki en büyük fotoğraf makinesi müze sıralamasında üçüncü sırada yer alan Fotoğraf Makinası Müzesi’ni gezen tren yolcuları, kültürel anlamda Malatya’da bulunan eşsiz eserleri tanıma fırsatı buldu. Zengin tarihe sahip kent Diyarbakır Malatya’da verilen 3 saatlik molanın ardından Turistik Diyarbakır Ekspresi treni, 20 Nisan Pazar günü Diyarbakır’a ulaştı. Diyarbakır Kalesi ve Surları, Hasanpaşa Hanı, On Gözlü Köprü, Diyarbakır Ulu Cami gibi kent tarihinde yer alan ve kültürel anlamda tarihe ışık tutan noktaları gezme fırsatı bulan seyahat severler, Diyarbakır’ın tarihi yapıları ve doğa harikaları hakkında mihmandarlardan bilgi aldı. Diyarbakır’daki bir günlük konaklamanın ardından ise Turistik tren, Ankara’ya doğru yola çıktı. Atatürk’ün hatırası 87 yıl sonra seyahat severlerin gözdesi oldu Diyarbakır’dan Ankara’ya doğru seferini tamamlamak için hareket eden turistik trenin bir sonraki durağı ise Elazığ oldu. İstasyonda çiçeklerle karşılanan ziyaretçiler, otobüslerle tarihi Harput Mahallesi’ne gitti. Burada folklor ekibinin gösterisini izleyen misafirler, ardından Musiki Müzesi’ni ziyaret ederek, Kürsübaşı programına katıldı. Güzergah üzerinde bulunan ve eşsiz manzarasıyla adeta bir şölen sunan Hazar Gölü, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hatırasıyla seyahat severlerin gözdesi haline geldi. Atatürk’ün 1937 yılında çıktığı Diyarbakır seyahati sırasında Hazar Gölüne hayran kaldığı için treni durdurduğunu öğrenen yolcular, turistik trenin gölün kıyısından geçmesiyle birlikte unutulmaz bir an yaşadı. Selçuklu başkenti Kayseri Turistik Diyarbakır Ekspresi, doğal zenginlikler ve kültürel mirasının yanı sıra 4 günlük yolculukta tarihe de tanıklık etme fırsatı sağlıyor. Selçuklu Devleti döneminde Konya’dan sonra Anadolu’da yaşayan Türklerin ikinci başkenti olan Kayseri, Selçuklu Uygarlığı Müzesi, Kayseri Kalesi, Kayseri Kapalı Çarşı gibi yapılarıyla ekspres treni içerisinde yer alan yolculara kültürel bir deneyim yaşamalarını sağladı. 4 gün boyunca tarihi ve kültürel değerleri görme imkanı sunan ve bölge ekonomisinin canlanmasına katkıda bulunan turistik tren, 22 Nisan Pazar Günü saat 18.15’te Ankara’ya ulaşması sonucu Bin 51 kilometre uzunluğundaki hattı tamamlamış oldu. “Benim için çok güzel bir deneyim oldu” Uzun süredir Doğu Ekspresi turuna katılmak istediğini söyleyen Sinem Palavuz, “Bu deneyimi trenle birlikte yaşamak istiyordum. Şu anda Kars’a gitme hayalim varken Diyarbakır planı çıktı ve ilk sefere katıldık. Benim için çok güzel bir deneyim oldu ve bu deneyimi annemle yaşıyor olmak daha hoş oldu. Bu tren deneyimini de diğer vatandaşlara kesinlikle öneriyorum. Ben zaten kendi kanalımda da birçok içerik paylaşıyorum. Herkese tavsiye ediyorum” dedi. “Herkes gelsin, trenle gezi turu yapsın” Bilge Palavuz ise çok güzel bir yolculuk geçirdiklerini kaydederek, “Çok güzel yerler gördük. Çok güzel arkadaşlıklar edindik. Herkese tavsiye ederiz. Birçok yöresel yemeği tattık. Daha aldığımızı bile yiyemedik ama inşallah vakit bulduğumuz da yiyeceğiz. Herkes gelsin, trenle gezi turu yapsın” diye konuştu. “Bu seyahat bağımlılık yapıyor” Turistik Diyarbakı Ekspresi treninde seyahat ettiği için çok mutlu olduğunu ifade eden Sevil Özalp da turistik seyahat hakkında şu ifadeleri kullandı: “Şehirlerimiz de güzel. Kendine has tarihi var, kültürü var. Bir öğretmen olarak da müzeleri görebildiğimiz için çok mutlu oldum. Bu seyahat bağımlılık yapıyor. Şimdi ben Ankara’ya gittiğimiz için üzülüyorum. Baya bir şehir gördük. Her yönden çok anlamlı bir şey. Manzarayı görmek izlemek çok hoşuma da gidiyor” ifadelerini kullandı. İki kişilik odalarda yatak, buzdolabı, lavabo, eşya dolabı gibi birçok ihtiyacın karşılanma imkanı sağlayan Turistik Diyarbakır Ekspresi, haftada bir olacak şekilde sefer yapacak. Trende iki kişilik yataklı vagonlarda yolculuk yapmak isteyenler 9 bin lira, dönüş güzergahında ise 8 bin lira ücret ödüyor.
Manisa Yunusemre Belediyesinde ihtiyaç fazlası araçlar iade ediliyor Yunusemre Belediyesinin ihtiyaç fazlası 48 kiralık aracı 100. Yıl Meydanı’nda sergiledi. Araçları bugün itibari ile geri göndereceklerini duyuran Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, araçların maliyetinin yaklaşık 68 milyon TL olduğunu ifade etti. Kamu kaynaklarının kötüye kullanıldığını dile getiren Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, araçların bugün itibariyle teslim edileceğini duyurdu. Açıklamada Başkan Balaban’a Başkan Yardımcıları Ali Kuyumcu, Haydar İzci, Emine Özge Arslan ve belediye meclis üyeleri eşlik etti. İade edilecek araçların önünde konuşan Başkan Balaban, "Bizler yeni bir anlayışla şeffaf, kamudan yana, halkçı bir düşünceyle görev yapacağız. Bizden önceki anlayış tamamen israfa dayalı, kamunun kaynaklarını her konuda olumsuz bir şekilde kullanan, kişilere endeksli, kişisel çıkarların ön planda olduğu bir anlayışla bu belediye yönetilmiş. Bunları belgelere dayanarak süreç içerisinde tek tek açıklayacağız. Burada gördüğünüz belediyenin o kadar çok aracı varken gereksiz yere birçok araç kiralanmış. Bu anlayışla şuanda 48 araç tespit ettik. Bu araçlar olmadan da belediyenin filosu daha güçlü bir şekilde devam edebilir. Önemli olan anlayış ve planlamadır. 48 aracı iade ediyoruz. Bu araçlardan dolayı da çok büyük bir tasarruf yapacağız. Ama araç kiralama borcu 68 milyon gibi çok ciddi bir tutar. Bu anlayışı reddediyoruz" dedi. Geçmiş yönetimin sergilediği yönetim anlayışından örnek veren Başkan Balaban, “Bir somut örnek vereyim. Belediyenin bin 721 metrekare yeri satılıyor. Kimi bilir kişi uzmanları metrekaresine 25 bin TL, kimisi 30 bin TL takdir ediyor. Ama bu alan metrekaresi 25 bin TL’den değil 8 bin 500 TL’den satılıyor. Bu fiyattan satılınca belediyenin kasasına 14 milyon 600 bin TL giriyor. Ama bilirkişilerin verdiği fiyattan satılsaydı belediyenin kasasına 43 milyon girecekti. Yaklaşık 30 milyonluk bir kamu zararı söz konusu. İşte biz bunlarla mücadele edeceğiz. En geç bir yıl içinde bu belediyeyi eskisinden çok daha güçlü ve çok daha nitelikli bir yapıya dönüştüreceğiz. Hiç kimse merak etmesin harika bir ekibimiz var. Tek amaçları da halka hizmet" diye konuştu.