GÜNDEM - 27 Mayıs 2015 Çarşamba 15:30

Son Selçuklu Sultanı 2. Mesut'un mezarı Samsun'da

A
A
A
Son Selçuklu Sultanı 2. Mesut'un mezarı Samsun'da

Anadolu Selçuklu Devleti'nin son sultanı olan 2. Gıyeseddin Mes’ud Bin Keykavus'un mezarının Samsun'da olduğu ortaya çıktı.

Sultanın Şehzadesi Gazi Çelebi Sultan Taceddin Altunbaş-ı Selçuki’nin mezarının Havza'da olduğu bilinirken, 2. Mes'ud'un mezarı da bulundu. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü arşivlerindeki resmi vakfiye kaydı ve defterlerde yer alan belgeler ile bazı arkeologlar ve tarihçilerin bilgileri, bu tarihi gerçeği ortaya koyuyor. Araştırmalar sonucu ortaya çıkan mezarlar, Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından dönemin mimari özellikleri dikkate alınarak türbeye dönüştürülecek.

Anadolu Selçuklu Devleti Sultanı II. İzzeddin Keykavus'un oğlu olup 'Ebü’l-Feth es-Sultânü’l-A‘zam Gıyâsü’d-Dünyâ Ve’d-Dîn' unvanıyla anılan 2. Gıyaseddin Mesud Bin Keykavus, devletin Moğollar’ın egemenliği altında hüküm sürdüğü dönemde tahta çıkmıştı. Tahtı dört defa ele geçiren 2. Mes'ud'un 1308'de Konya'da vefat etmesiyle son yıllarını maddi sıkıntılar içinde geçiren sultanın borçları ve Moğollar’ın bitmeyen istekleri yüzünden bunalıma girip kendini zehirlediği de rivayet ediliyor. Vefatının ardından ise Anadolu Selçuklu Devleti yıkılmıştı. Günümüze intikal etmiş olan Anadolu Selçuklu sikkeleri ise Sultan II. Mesud’a ait. 1296 yılında Havza'da inşa edilen ve “Aslanağzı-Kız gözü/Vakıf Kaplıcaları” olarak bilinen hamam da 2. Mesud tarafından yaptırılmıştı.

Babasının vefatından 10 yıl sonra Moğol hükümdarı Timurtaş’ın elinden kurtularak Ladik yöresine yerleşen Gazi Çelebi Sultan Taceddin Altunbaş-ı Selçuki, burada “Kubatoğulları” (Altınbaşoğulları) diye anılan beyliği kurmuştu. 1389'da Yıldırım Bayezit Han, Samsun ve çevresini savaşmadan ele geçirince bu beylik de sona ermişti. Şehzade Altunbaş'ın mezarı Havza ilçesinin Şeyh Safi Mahallesi’nde onun adına inşa edilmiş ve 'Şeyh Savcı' olarak bilinen türbede bulunuyor.

Son Selçuklu Sultanı 2. Gıyaseddin Mesud Bin Keykavus'un mezarının yeri ise bu güne kadar tam olarak bilinemedi. Vefatının ardından mezarının Konya'da olduğu sanılsa da devlet arşivleri bunun aksini ortaya koyuyor. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi ile diğer bazı kayıtlarda rastlanan resmi vakfiye bilgileri, defter kayıtları ve belgeleri inceleyen Samsun Müze Müdürlüğü’nde görevli arkeoloji ve sanat tarihçisi Emine Yılmaz, 2. Gıyaseddin Mes'ud Bin Keykavus'un mezarının Samsun'un Vezirköprü ilçesi Tatar Kalesi köyünde olduğunu ortaya çıkardı. Köyde de araştırmalar yapan arkeolog Yılmaz, “Sultan Türbesi” namıyla anılan ve harabeye dönen mezar yerini tespit etti.

Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi'nde yer alan resmi belgeler, Samsun’un Havza ve Vezirköprü ilçelerindeki 12-13. yüzyıllarda cereyan eden olaylara ışık tutuyor. Samsun ve Vezirköprü'nün tarihine ve turizmine önemli katkı sağlayacak 2. Gıyaseddin Mes'ud ile şehzadesi Gazi Çelebi Sultan Taceddin Altunbaş-ı Selçuki'nin mezarlarına ilişkin araştırması hakkında bilgi veren arkeolog ve sanat tarihçisi Emine Yılmaz, "Elimizdeki mevcut bilgiler, Selçuklu Devleti’nin yıkılış yıllarına şahitlik eden son sultan ve şehzadesinin vefatlarına kadar bu zorlu süreci bölgemizde geçirdikleri ve adlarına kaydedilmiş vakfiyeler olduğunu ortaya koyuyor. Bu vakfiyelerin en önemlisi Havza'nın Şeyh Safi Mahallesi’ndeki Hicri 740 tarihli Gazi Çelebi Bin-i Mes'ud Selçukî (Altunbaş Bin Sultan Mes'ud Vakfı) vakfiyesi olup Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi’ndeki 609 ve 2195 numaralı defterlerde kayıtlıdır" dedi.

Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşiv ve Yayın Dairesi'nin Eski Başkan Yardımcısı Arkeolog Sadi Bayram'ın “Amasya Vakıflarına Genel Bir Bakış” isimli makalesinde Gazi Çelebi Sultan Altunbaş Türbesi'nin Havza'da, II. Mes’ud Türbesi'nin ise Vezirköprü'de olduğunu belirttiğini ifade eden arkeolog Emine Yılmaz, "Her iki köydeki türbelerin kaydı vakıf arşivlerindeki 609 ve 2195 numaralı defterlerde bulunuyor. Diğer önemli bir kaynak da tarihçi Abdi-Zade Hüseyin Hüsamettin Yaşar’ın ‘Amasya Tarihi’ adlı eseridir. Eserin türbeler bölümünde Selçuklu hükümdarlarından 2. Mes'ud'un Havza bölgesinde medfun olduğu, türbede cüz okuyanlara verilmesi şartıyla Aydoğdu, Üfte, Kocaoğlan ve Tatar, Havza’da Şeyh Savcı, Kapaklar ve Konac köylerinin gelirlerinin vakfedildiğinden söz ediliyor. Resmi belgelere göre, Anadolu’daki son Selçuklu Sultanı olan 2. Mes’ud Tatar Kalesi köyünde, şehzadesi, halefi ve oğlu Gazi Çelebi Sultan Taceddin Altunbaş-ı Selçuki de, Şeyh Şafi köyünde medfun bulunduğu anlaşılmaktadır" bilgisini verdi.

Tatar Kalesi'nde Sultan 2. Mes’ud’un namına bir türbe, medrese ve cami, Şeyh Safi'de ise Sultan Taceddin adına bir türbe kaydı olduğu belirten Yılmaz, "Bu kayıtlara dayanarak köylere gidip ciddi araştırmalar yaptık. Neticede ‘Sultan Türbesi’ namıyla taş yığınlarından ibaret bir türbe harabesi ve dört duvardan ibaret ‘Sultan Altunbaş’ın Mezarı’ diye bilinen bir mezar bulduk. Sultan Taceddin Altunbaş mezarı ise bugün hala kullanılmakta ve köy kabristanında bulunmaktadır. Her iki köyde de ahşaptan birer camii ve tekke olarak kabul edilen bir köy odası bulunuyor. Muhtemelen türbe, Anadolu’yu kasıp kavuran 'Celali İsyanları' ve 'Medreseli Öğrenci Olayları' sırasında yıkılmıştır" şeklinde konuştu.

SELÇUKLU MİMARİSİ TARZI TÜRBELER YAPILACAK
Samsun Büyükşehir Belediyesi, araştırmalar ışığında gün ışığına çıkan 2. Gıyaseddin Mes’ud Bin Keykavus ile şehzadesi Gazi Çelebi Sultan Taceddin Altunbaş'ın mezarlarını türbe yapma kararı aldı. Selçuklu mimarisine göre inşa edilecek türbeler, ziyarete açılarak turizme kazandırılacak.

BAŞKAN YILMAZ : “BU MEZARLAR BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR”
Konuyla ilgili değerlendirme yapan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, yapılan araştırmaların ve arşivlerdeki tarihi belge ve bilgilerin Samsun'un bilinmeyen yönlerini ve gerçekleri ortaya çıkardığını ifade etti. Son Selçuklu Sultanı 2. Mes'ud'un mezarının Vezirköprü'de bulunmasının büyük önem taşıdığını söyleyen Başkan Yılmaz, "İlçelerimizde yaptığımız turizm eylem planı çalışmalarının ne denli etkili ve verimli olduğunu bir kez daha gördük. Harekete geçen uzman arkadaşlarımız, devlet arşivlerini, yapılmış araştırmaları, bilgi belge anlamında ne kadar doküman varsa hepsini inceliyor. İnceledikçe yeni yeni şeyler karşımıza çıkıyor. Bugüne kadar bu tür araştırmaların tam manasıyla yapılmaması ise çok ilginç. Samsun adına eksik olan bu envanterleri bulup turizm planlarına dahil ediyoruz. Bu iki önemli şahsiyetin mezarlarını da türbe yapıp ilçe turizmine kazandıracağız. Bu da bize mutluluk veriyor" ifadelerini kullandı.

Son Selçuklu Sultanı 2. Mesud'un mezar yeri ise daha fazla tahrip edilmemesi ve kaybolmaması için fotoğrafları saklanıyor. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.