POLİTİKA - 16 Temmuz 2016 Cumartesi 17:45

TBMM Genel Kurulu, olağanüstü gündemle toplandı

A
A
A
TBMM Genel Kurulu, olağanüstü gündemle toplandı

Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, "Bunlar, asker değil bunlar asker kılığında teröristler, canilerdir. Gözleri dönmüştü, gözlerini kan bürümüştü, cinnet halindeydiler, ihanet ve haşhaş akıllarını teslim almıştı. Ancak, bilmedikleri şuydu, 'milletin evine dokunanın eli yanar, milletin evine el uzatanın o eli kırılır, milletin evine saldıranın ocağı söner" dedi.

Meclis'te grubu bulunan siyasi parti liderleri, 15 Temmuz'daki askeri darbe girişimi nedeniyle Meclis Genel Kurulu olağanüstü oturumunda biraraya geldi. AK Parti adına konuşan Genel Başkan, Meclis Grup Başkanı, Başbakan Binali Yıldırım, yaptığı konuşmada, "Gazi Meclisin değerli başkanı, siyasi partilerimizin değerli genel başkanları, yüksek yargının değerli başkanları, değerli misafirler, milletvekilleri, konuşmamın başında şu muhteşem dizeleri paylaşmak istiyorum, Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal! Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal. Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal. Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklal. Dün gece milletin bağımsızlığını, namusunu korumak için sokağa çıkan, tankların önünde kahraman olarak dikilen, o mübarek kanlarıyla bayrağınını hürriyeti. Hepsini saygıyla, şükranla selamlıyorum. O kahramanların ailelerine özellikle sesleniyorum, üzülmeyin, hüzünlenmeyin, onlar peygamberlikten sonra en büyük rütbeye ulaştılar. O kahramanlar düne kadar sizin evlatlarınızdı, ancak bugün milletin hepimizin evlatları oldular. Türkiye Cumhuriyeti var oldukça o kahramanların isimleri de yaşayacak. Kabirleri nur, mekanları cennet olsun. Yaralı kardeşlerimi selamlıyorum. Hepsine acil şifalar diliyorum" ifadelerini kullandı.

Yıldırım'ın, "Milli iradeyi teslim almak isteyenler karşısında sokağı teslim alan aziz milletimi buradan yürekten selamlıyorum, böyle kahraman bir milletin evladı olmaktan büyük gurur duyuyorum" sözleri ayakta alkışlandı.

Siyasi partilerin genel başkanlarına da dayanışmalarından dolayı teşekkür ettiğini belirten Yıldırım, polislerin alnından öptüğünü ifade etti. Yıldırım, "Peygamber ocağı TSK'nın vatanını, milletini, bayrağını seven demokrasiye gönülden bağlı her subayının, astsubayını, uzman, erbaş ve erlerinin alınlarından öpüyorum. Darbe karşısında dünyaya örnek olacak bir duruş sergileyen basın yayın organlarımıza, medya temsilcilerimize özellikle teşekkür ediyorum. STK'lar, sabaha kadar kesintisiz ezan ve sala okuyan imamlarımıza, seccadelerinin başında dua eden kardeşlerime teşekkür ediyorum. Dünyanın her yerinde bayraklarını alıp sokağa çıkan, vatandaşlarımıza, dost ve kardeş ülkelere teşekkür ediyorum" dedi.

"Ya demokrasi ya ölüm' diyerek bu salonda dimdik durdunuz"
Yıldırım, "Dün gece barikatları aşarak, tankları geçerek kurşunları savuşturarak, TBMM'ye geldiniz. Işıkları yaktınız, genel kurulu açtınız. 'Ya demokrasi ya ölüm' diyerek bu salonda dimdik durdunuz. Milletin meclisinin üzerine bombalar yağdırmaya başladılar, silahlarla taradılar, bir tek geri adım atmadınız. Her birinizin ölümü yanıbaşında hissettiğini biliyorum. Dünya demokrasilerine, parlamentolarına örnek bir duruş sergilediniz. Millet, sokakta istiklaline sahip çıkarken siz de milletin vekilleri olarak burada istiklalinize, milli iradeye, demokrasiye sımsıkı sarıldınız. Bu tavrınızla, tarih bu yüce meclisi bir daha yazdı. Bu tavrınızla, Türkiye'nin talihini değiştirdiniz. Yüzlerce yıl unutulmayacak, bir dayanışma, kardeşlik, işbirliğini sergilediniz. Milletimizden sonra en büyük övgüyü, Gazi Meclis, sizler hakediyorsunuz. Parti ayrımı yapmaksızın, bu yüce meclisin her bir üyesini selamlıyor, milletim adına şükranlarımı sunuyorum."

"TBMM, Gazi Meclis, 23 Nisan 1920 sonrasındaki en zor, uzun, sıkıntılı gecesini yaşadı" diyen Yıldırım, "1960'ta darbe yapanlar, milli iradeye saldırsalar bile meclisin bedenine saldıramadılar. 12 Eylül cuntacıları, Meclisi bombalamadılar. 28 Şubat darbecileri meclise dokunmadılar ama dün gece öyle pervasızca saldırı gerçekleşti ki meclisin hem ruhunu hem de bedenini hedef aldılar. Bunlar, asker değil bunlar asker kılığında teröristler, canilerdir. Gözleri dönmüştü, gözlerini kan bürümüştü, cinnet halindeydiler, ihanet ve haşhaş akıllarını teslim almıştı. Ancak, bilmedikleri şuydu, 'milletin evine dokunanın eli yanar, milletin evine el uzatanın o eli kırılır, milletin evine saldıranın ocağı söner. Daha 24 saat geçmeden elleri yandı, o bombalara basan tetiklere basan elleri kırıldı, inşallah ocakları da ebediyen söndü. Bugün, burada tarihe not düşmek isterim. Bundan sonra 50 yıl, 100 yıl, bin yıl, bu milletin evine bu meclise kim el uzatırsa akıbeti aynı olacaktır. Darbe girişimi yapanların yanına kar kalmadı, bundan sonra da kalmayacak. Bugünden itibaren hiç kimse milletin evine ve iradesine el uzatmayı aklından geçiremeyecektir ama geçiren de olursa gözünün önüne bugün hayatları sönmüş darbeciler gelecek ve buna asla yeltenemeyeceklerdir" ifadelerini kullandı.

"Bütün siyasi partiler, ortak bir sesle'Darbeye hayır' dedi"
Bugünün yeni bir gün olduğuna dikkati çeken Yıldırım, tüm siyasi partilerin ortak bir sesle 'Darbeye hayır' dediğini, bugünün demokrasiye birlikte sahip çıkılan gün olduğunu ifade etti. Bugün burada sergilenen dayanışmanın yeni bir sürecin başlangıcı olduğuna işaret eden Yıldırım, "Bu birliktelik ruhuyla, Türkiye'yi Gazi Mustafa Kemal'in işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesine de çıkarırız. Bugün acı bir hadisenin ardından çoğalan umutların günüdür. TC Başbakanı olarak Meclimizde olan birliktelik ruhuna sahip çıkacağımız sözünü veriyorum" dedi.

Yıldırım, 81 vilayetinin her bir köşesinde AK Partililer, CHP'liler, MHP'liler, HDP'lilerin el ele verdiğini, tek yürek olduğunu anlatarak, "İhanet ve terör karşısında sarsılmaz birliktelik içerisinde olma talimatını biz milletimizden aldık. Bu tarihi dayanışmayı inşallah geleceğe de taşıyacağız. Bir kez daha darbe karşısında kahramanca duran milletime şükranlarımı sunuyorum. Bir kez daha partilerimizin genel başkanlarına, grup başkanvekillerine teşekkür ediyorum. Diyorum ki inadına milli irade, barış, kardeşlik. Millete darbe yapmaya kalkanlar darbeyi kendileri yemiştir. 15 Temmuz artık demokrasi nöbetinin tutulduğu gündür. Bugünün yıldönümüdür, demokrasi bayramı günüdür" diye konuştu.  

Enise Yapar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.