EKONOMİ - 27 Mart 2017 Pazartesi 14:10

“Tekstil ve modada sürdürülebilirlik Türkiye için fırsat olabilir”

A
A
A
“Tekstil ve modada sürdürülebilirlik Türkiye için fırsat olabilir”

İAÜ Moda ve Tekstil Tasarımı öğrencileriyle bir araya gelen yesilyama.com kurucusu İrem Yanpar Coşdan, sürdürülebilir üretimin tüketicinin de tercihleri üzerinden şekilleneceği mesajı verirken, tekstil alanında sürdürülebilirlik odaklı çalışmaların aynı zamanda Türkiye’nin dünya tekstil devi olması için de bir fırsat olabileceğini söyledi.

İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü; sürdürülebilirlik kavramının moda ve tekstil sektöründeki önemine dikkat çekmek üzere ‘Sürdürülebilir Moda Sürdürülebilir Tekstil’ başlıklı etkinliğe ev sahipliği yaptı. Florya Halit Aydın Yerleşkesi’nde gerçekleştirilen etkinlikte tekstil mühendisi ve aynı zamanda yesilyama.com'un kurucusu olan İrem Yanpar Coşdan, ‘Sürdürülebilir Moda Sürdürülebilir Tekstil’ konulu söyleşide ‘Sürdürülebilirlik Nedir?’, ‘Neden Önemlidir?’, ‘Tekstil ve Moda Sektörlerinde Yürütülen Sürdürülebilirlik Faaliyetleri Nelerdir?’ gibi başlıklar üzerinden sunum gerçekleştirdi.

Sürdürülebilirlik kavramının iş dünyasında çok sıklıkla kullanılan bir kavram haline geldiğine dikkat çeken Coşdan,“Sürdürülebilirlikte esas olan markaların daha iyi koşullarda işçi çalıştırması, az enerji, az su tüketimi ile çevreci üretim gerçekleştirmesi, sosyal katkıyı maksimize etmesidir” dedi. Çoğu firmanın sürdürülebilirlik kavramını pazarlama unsuru olarak kullandığına işaret ederken, sürdürülebilir üretim gerçekleştiren çok az marka olduğunu söyledi.

Tekstil alanında gerçekleştirilen üretimin çevresel etki boyutuna dikkat çeken İrem Yanpar Coşdan, bu etkinin atık, su, iklim, hayvan ve sosyal etkilerine ilişkin şu noktaların altını çizdi: “Tekstil alanında gerçekleştirilen 400 milyar metrekarelik kumaştan 60 milyar metrekarelik çöp atık oluşuyor. 1 tişörtün üretimi için 2 bin 700 litre su tüketimi yapılıyor, ki bu 3 senelik su ihtiyacına karşılık geliyor. Yine pamuk yetiştirmek için yüzde 22’lik kimyasal böcek ilaçları kullanılıyor. Tekstil sektörü, en kirletici sektörler arasında ikinci sırada geliyor. Tekstil sektöründe kullanılmak üzere senede 50 milyon hayvan katlediliyor.”

Coşdan, dünyada 65-75 milyon tekstil işçisi bulunurken, Türkiye’de kayıtlı tekstil işçisi sayısının 1 milyonu bulduğuna dikkat çekerken; dünyada dörtte üçü kadın olmak üzere 36 milyon insanın tekstil alanında çalıştığı bilgisini verdi ve tekstil işçilerinin dünyada 12-16 saatlik çalışma karşılığında aylık 44 pound gibi çok düşük ücretler ile kölelik koşullarında çalıştırıldığını söyledi.

Türkiye’nin dünya tekstil devi olması için fırsat

Tekstil alanında tedarik zincirinin sürdürülebilirlik bağlamında önem arz ettiğinin altını çizen Coşdan, markaların üretim sürecinin teknoloji sayesinde takip edilebilir bir seviyeye geldiğini belirtirken, tasarım, materyal seçimi, üretim, lojistik ve satış pazarlama gibi tedarik zinciri halkalarında sürdürülebilirlik odaklı çalışmaların Türkiye’nin dünya tekstil devi olması için bir fırsat olarak nitelendirdi.

Sürdürülebilir dünya için tüketici tercihleri belirleyici

Tekstil alanında sürdürülebilir bir sürecin hem tekstil işçilerinin daha iyi koşullarda çalışması, hem de dünya kaynaklarının daha verimli kullanımı açısından önem arz ettiğini ortaya koydu ve bu noktada tüketim tercihlerini markaların sürdürülebilir bir sürece yöneltmede çok belirleyici olabileceğine vurgu yaptı. Coşdan, şunları söyledi: “Her şeyden önce tüketiciler olarak satın alacağımız ürünlerin üretim süreçlerini sorgulamalıyız. Kıyafet alışverişini az ve öz yapmalıyız. Elimizde kullanmadığımız kıyafetleri ihtiyacı olanlarla paylaşmalıyız. Yırtılan, düğmesi kopan kıyafetlerimizi tamir etmeliyiz. Geri dönüşüme yönlendirmeliyiz. Türkiye’de doğru bir üretim süreci içinde olan markaların ürünlerini tercih ederek, ağır koşullarda çalıştırılan tekstil işçilerine destek olabiliriz. Tekstil ürünü satın alırken organik pamuk olmasını tercih etmeliyiz.”

Moda ve tekstil öğrencilerine de seslenen Coşdan, “Tekstil sektörünün temsilcileri sizlersiniz. Çalışacağınız kurumlarda sürdürülebilirliği esas almaları konusunda baskı yapabilirsiniz” dedi.

Bugün insanlığın farklı gezegenlerde yaşam izleri aramak için çok büyük bir kaynak ayırdığını belirten Coşdan, “Hâlbuki dünya kaynaklarını doğru kullanabilsek, başka gezegenlere de ihtiyacımız olmayacak” mesajı verdi.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çankırı Fırtınaya dayanamayan cami minaresi yıkıldı Çankırı’da etkili olan fırtınaya dayanamayan çifte minareli caminin bir minaresi yıkıldı. O anlar ise cep telefonu ile saniye saniye görüntülendi. Meteoroloji’nin fırtına tahmininde bulunarak ‘sarı’ kodla uyardığı Çankırı’da şiddetli rüzgar ve yağış etkili oldu. İl merkezi Abdulhalik Renda Mahallesi Taş Mescid Caddesi’nde bulunan Bademlik Camii’nin iki minaresinden biri ise fırtınaya dayanamayarak yıkıldı. Olayda can kaybı ya da yaralanan olmazken, minarenin üzerine yıkıldığı seyir halindeki bir araç ve iş yerinde maddi hasar meydana geldi. Olay anı ise bir vatandaş tarafından cep telefonu ile saniye saniye görüntülendi. Görüntülerde fırtınayı kaydeden vatandaşın cep telefonu görüntülerine minarenin yıkılma anı yansıyor. Minarenin devrilme anında ise vatandaşlar büyük panik yaşıyor. Olay yerine gelerek incelemelerde bulunan Çankırı Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen, “Zaten teyakkuz halindeydik. Rüzgar olacağı belliydi ama bu kadar beklenmiyordu. Görmediğimiz yıkımlar gerçekleşti, şehir içinde ağaçlar devrildi. Belediyemize açık alanları tedbir amacıyla kapattık. Ekiplerimiz sahadalar. Diğer minarenin yıkılma tehlikesine karşı binalarımızı boşaltıyoruz. Allah muhafaza onların da üzerine yıkılabilir. Sahada tehlike oluşturan alanlar için vatandaşları sahada uyarıyoruz, sokağa çıkmamaları noktasında uyarıda bulunuyoruz” dedi.
Eskişehir LEAF Projesi açılış toplantısı, Eskişehir Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirildi 2023 Yılı Teklif Çağrısı Erasmus+ Ana Eylem 2 Yükseköğretim Alanında İşbirliği Ortaklıkları (KA220-HED) kapsamında ulusal ajansa Eskişehir Teknik Üniversitesi tarafından sunulan ‘Lifelong Learning for Sustainability: From campus to daily life (LEAF)’ başlıklı projenin açılış toplantısı Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. 24 ay süreli, toplam 250 bin euro hibe ile desteklenmeye uygun görülen LEAF Projesi’nin temel amacı; bireyleri sürdürülebilirlikle ilgili konuları içselleştirmeye teşvik edecek bilgi ve farkındalık temelli bir çerçeve oluşturup bireylerin günlük alışkanlıklarını düzenleyerek, sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği önleme ve iklim değişikliğine uyum uygulamalarının gerçekleşmesine katkıda bulunmak olarak açıklandı. Bireysel farkındalığın çabaların büyük bir önem kazandığı bu dönemde LEAF Projesi; sürdürülebilirlik eğitimi sağlamak için ömür boyu öğrenme stratejisinin ve gerekli altyapının geliştirilmesini, sürdürülebilirlik çabalarında farkındalığı artırarak kalıcı katılımı sağlamayı ve sürdürülebilirlik sorumluluğuna yönelik davranışları değiştirmeyi hedefliyor. LEAF projesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi yürütücülüğünde, COFAC-Lusofona Üniversitesi, Portekiz ve Oyuncak Derneği Araştırma Enstitüsü, İspanya (The Asociacin de Investigacin de la Industria del Juguete, AIJU) partnerliğiyle birçok farklı akademisyen ve araştırmacının katılımıyla yürütülüyor. Eskişehir Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Alp Özdemir’in yürütücülüğünü üstlendiği LEAF Projesi’nin araştırmacıları arasında ise Eskişehir Teknik Üniversitesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Saye Nihan Çabuk, Prof. Dr. Müfide Banar, Prof. Dr. Aysun Özkan, Doç. Dr. Zerrin Günkaya, Doç. Dr. Esra Pınar Uça Güneş ve Dr. Öğr. Üyesi Burcu Yılmazel yer alıyor.
Gaziantep Şahinbey’de 23 Nisan Şenliği başladı Şahinbey Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlediği ve 9 gün sürecek olan "Çocuk Şenliği" başladı. Şahinbey Kongre ve Sanat Merkezi’nde 20 - 28 Nisan tarihleri arasında düzenlenen "Çocuk Şenliği" çocukların birbirinden renkli gösterileriyle başladı. Şahinbey Kongre ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen şenlik; bugün saat 09.00’da kapılarını açtı. 20-28 Nisan tarihleri arasında sabah saat 09.00 ve 20.00 saatleri arasında düzenlenecek etkinliklerde çocuk müzikalleri, tiyatrolar ve sinemalar çocuklar için yayınlanacak. Çocuk Şenliği’nde ayrıca çocukların eğlenceli zaman geçirmeleri için şişme oyun grupları ve çocuk atölyeleri kuruldu. “Her yıl 10 binlerce çocuğumuz burada eğleniyor” 8 yıldır düzenlen Çocuk Şenliği’nin bu yılda 9 gün süreceğini söyleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, “Bu yıl sekizincisini düzenlediğimiz çocuk şenliğimiz, içerisinde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı da kapsayan 9 gün sürecek bir etkinlik. Çocuklarımız burada hem el becerilerini geliştiriyorlar, hem sevdikleri çizgi filmlerini ve televizyonda izledikleri masal kahramanlarını tiyatroları burada izleyebiliyorlar. Ayrıca şişme oyun grupları ve diğer oyun gruplarımızla birlikte doyasıya hem bedenlerini hem de el becerilerini geliştirme fırsatına sahip oluyorlar. Her yıl 10 binlerce çocuğumuz burada eğleniyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının bize hediye etmiş olduğu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’ndan dolayı teşekkürlerimiz sunuyoruz” diye konuştu.