SAĞLIK - 07 Temmuz 2018 Cumartesi 11:06

Tercih dönemindeki çocuklara dikkat! Sınav bitti, kaygı başladı

A
A
A
Tercih dönemindeki çocuklara dikkat! Sınav bitti, kaygı başladı

Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, yaklaşan üniversite tercihleri öncesinde öğrencilerde oluşabilecek gelecek kaygısıyla ilgili ailelere uyarılarda bulundu.

Üniversiteye giriş sınavlarının sona ermesiyle öğrenciler sınav sonuçlarının açıklanacağı tarihi beklemeye başladı. 7-14 Ağustos tarihleri arasında yapılacak tercihlerde bölüm ve üniversite sıralamaları da öğrenci ve aileler tarafından yapıldı. Ancak bu süreçte gelecek kaygısının yapılan tercihleri etkilediği belirtiliyor. Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, öğrenci ve ailelere kaygıyla ilgili uyarılarda bulundu. 

"Olumsuz düşünceler bu kaygılara çocuklarımızı iterler"

Gelecek kaygısının hemen her insanda görüldüğünü ve küçük yaşlarda başladığını belirten Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, "Geleceğe dair belirsiz bir durumda beklemek, neyle karşılaşacağını bilememek, baş etme becerisine sahip olup olmadığını kestirememek, hayal kırıklığı ve ümitsizliğe kapılmak, genel olarak olumsuz duyguların sürekli düşünülmesi hali kaygıyı pekiştirmektedir. Aslında yeterli düzeyde kaygı kişinin yaşam motivasyonunu ve başarısını arttırırken kaygının fazlası ise kişinin hayatının birçok alanında patolojik olarak etki eder ve zarara sebep olur. Herkes tarafından onaylanma ihtiyacı hissetmeden kendi yetenek beceri ve istekleri doğrultusunda ilk adımı meslek seçmek olarak sonrasında üniversite, nerede olacağı, yaşam koşulları, öğretim görevlileri kimler, diplomanın geçerliliği, mesleğinin iş dünyasındaki yeri, üniversitenin sosyal sorumluluk projelerinde öğrencilerin ne kadar rol alabildiği, üniversitenin öğrenciye neler kattığını, mezun olduktan sonra diğer mezunlardan farkının ne olabileceğini araştırarak tercih yapması gerektiğinin daha sağlıklı olacağı düşünülüyor. Olumsuz düşünceler bu kaygılara çocuklarımızı iterler. Çocuklarda fiziksel, sosyal, duygusal ve psikolojik olarak etkileri görülebilir. Karın ağrısı, mide bulantısı, baş ağrısı, kalp çarpıntısı, el ayak titremesi, terleme, içe kapanıklık, evden dışarı çıkmama isteği, arkadaş-aile veya yabancılarla iletişime geçmemek, ilişki kurmamak, aşırı konuşma, utangaçlık, uykusuzluk, dikkat dağınıklığı, korkuların artışı, düşünce-öğrenme ve algılamada güçlük çekme, başarısızlık, sorumluluktan kaçınma ve öz güven eksikliği oluşur. Çocuklukta başlayan kaygı bozukluğu tedavi edilmezse depresyona, ilerleyen gelişim süreçlerinde de başka psikiyatrik sorunlara yol açabilir" dedi.

"Kendi yetenekleri, ilgileri ve becerileri doğrultusunda meslek seçimi yapmaları gerekiyor"

Üniversiteye giriş çağlarında gençlerde artan kaygıyı azaltmanın ilk adımın aileler tarafından atılması gerektiğini belirten Özsoy, tercih dönemlerinde doğru olanın yetenek ve becerilere göre sıralamaların yapılması olduğunu aktardı. Aslı Özsoy, "Aslında ergenlik dönemine tekabül ettiği için bu üniversite sınavları ergenlik daha tam tamamlanmadığı sürede daha çok ailenin ve çevrenin dedikleri doğrultusunda bir yol haritası çizmeye çalışıyorlar. Daha çok çocukların kendi yetenekleri, ilgileri ve becerileri doğrultusunda meslek seçimi yapmaları gerekiyor. İlk adım bu olmalı. Sonrasında üniversite seçimleri, üniversitenin nerede olduğu, üniversite boyunca maddi manevi nasıl bir geçim sağlayabileceği, üniversitenin ona neler katabileceği, diplomasının ne kadar geçerli olabileceği, mezun olduktan sonra diğer mezunlardan onu ayırabilecek farkları araştırması ve buna göre bir yol alması gerekebilir" şeklinde konuştu.

"Baskı uygulamaları onları daha çok başarısızlığa itiyor"

Bu süreci yaşarken ailelerin dikkat etmesi gereken noktalara da değinen Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Aslı Özsoy, "Aileler aslında öğrencilerden daha çok istekli, kaygılı ya da meraklı olabiliyorlar. Aileler daha çok kendi istedikleri bölüm, kendi istedikleri okul veya kendi kariyerlerinin devamını getirmeleri için çocuklarına bir baskı uyguluyorlar. Bu baskıları uygulamaları aslında onları daha çok başarısızlığa itiyor. Öz güvenlerini de kırıyorlar. Aileler elbetteki çocuklarıyla bilgi ve deneyimlerini paylaşmalıdırlar, fakat toplum tarafından saygın ve iyi gelir getiren meslekleri seçmesini isteyerek baskı oluşturabilirler. Bu yönlendirme, genci mutsuzluğa ve başarısızlığa itebilir. Gençlere zaman ayırmak, onları dinlemek, engellememek, başarısız olduklarında küçümsememek onların kaygı ve korkularını paylaşmak düşüncelerine saygı ile yaklaşmak hayata daha olumlu bakmalarına yardımcı olacaktır. Onlara her zaman 'Ben senin yanındayım ve yanında olmaya devam edeceğim" hissini vermeleri gerekiyor" şeklinde konuştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.