ASAYİŞ - 19 Eylül 2017 Salı 12:38

Teröristlerin ifadelerinde PKK gerçeği

A
A
A
Teröristlerin ifadelerinde PKK gerçeği

Diyarbakır’da çeşitli tarihlerde düzenlenen operasyonlarda yakalanan ve teslim olan teröristler, terör örgütü PKK’ya katıldıklarına pişman olduklarını ve örgütün Kürtler için hiçbir şey yapmadığını belirterek, son dönemlerde terör örgütünün büyük kayıplar verdiğini ve psikolojik olarak çöküntü yaşadığını anlattı.

Diyarbakır’da çeşitli tarihlerde yakalanan ve teslim olan teröristlerin ifade görüntüleri ortaya çıktı. Teröristlerden biri, terör örgütü PKK’nın Kürtler için değil de Amerika daha çok bazı ülkelerin hizmetinde olduğunu belirterek, Kürtler için hiçbir şey yapmadığını gördüğünü ifade etti. Terör örgütüne katıldığına pişman olduğuna dikkat çeken terörist, “İnternet üzerindeki videolardaki propagandalarda her şeyin güzel olduğunu, özgürlüğün, rahatlığın olduğunu görüyorsun. Fakat orada öyle bir şey yok. Mesela orada devlet çok kötü tanıtılıyor. Askerlerin sürekli işkence yaptığını, teslim olanlara ciddi anlamda işkencelerin olduğunu, ölülerin bile olduğu yönünde söylemler oluyor. Fakat bu tamamen yalandır” dedi.

“Katılımlar ‘sıfır’ denilecek kadar az”

Son zamanlarda yapılan operasyonlarda her bölgede üst düzey kayıpların yaşandığını anlatan terörist, “Saha komutanları, bölge sorumlularının içinde oluğu kayıplar oldu. Olmaya da devam ediyor. Bu kış ölmeseler, gelecek kış ölürler. Çok fazla kayıp veriyorlar.

Halk desteği kesilmiş. Katılımlar da sıfır diyebilecek kadar azdır. Şuanda örgütte olan gençlerin pişmanlarsa teslim olmaları onların lehinedir” ifadelerinde bulundu.

“Psikolojik olarak çöküntü vardı”

Örgüte katılanların tehdit edildiğini ve bu yüzden kimsenin gerçekleri görmediğini anlatan başka bir terörist ise, “Her an ölmeyle karşı karşıyaydık. Yaşamaktan çok ölüm yakındı. En son denk geldi, kaçtım.
Yakalasalar büyük bir ihtimalle öldürürlerdi, infaz ederlerdi. Bunu çok duydum. Orası görüldüğü gibi, yansıtıldığı gibi değil. Son zamanlarda kayıplar oldukça çok oldu. Kendisi de bunu direk yansıtıyor. Birçoğu telsiz dinlemiyordu. Telsizde, sürekli ‘Bizimkiler ölüyor’ diyordu. Psikolojik olarak çöküntü vardı. Operasyonunda yoğun olması birçok şeyi beraberinde getiriyordu. Erzak ve su sıkıntısı. Psikolojik bunalım yaşanıyordu” diye konuştu. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul CHP Parti Meclis Üyesi Turgay Özcan ifade verdi CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ’para sayma’ görüntülerine ilişkin soruşturmada CHP Parti Meclis Üyesi Turgay Özcan’da ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılıkta ifade verdi. Sosyal medyada Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suç ve suç unsuru bulunup bulunmadığının tespiti için re’sen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma çerçevesinde aralarında CHP eski İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, CHP eski İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas, söz konusu binayı sattığı öne sürülen Ali Rıza Braka, İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç ve Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in de aralarında bulunduğu 12 kişi ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılığa ifade vermişti. Turgay Özcan ifade verdi Soruşturma çerçevesinde, CHP Parti Meclis Üyesi Turgay Özcan da ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılıkta ifade verdi. İfadesinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Özcan, "Ben o dönem Cumhuriyet Halk Partisi Küçükçekmece İlçe Başkanıydım. Serkan Çebi de benim 30 yıllık arkadaşımdır. Biz büyük bir gururla İstanbul’da Cumhuriyet Halk Partisi’ne bir il binası kazandırdık. O il binası kampanyası çerçevesinde de partililerimizden, etrafımızdaki insanlardan bağışlar gelmişti. Serkan da ilave para koyarak, parayı teslim ettik. Karşılığında koskocaman bir il binası var. Orayı kullanıyoruz. Burada Cumhuriyet Halk Partililerin ve onların dostlarının alın terleriyle kazandırdıkları paralardır. Paraların hepsi kayıtlı. Zaten kayıtlı olmasa ondan haberdar olamazlar. 15 buçuk milyon lirayı teslim ettim diyen biri var. Bir de aldım diyen birisi var. Kayıt altında. Ama böyle yasal çerçevesi açısından bu işleri yapan herkes neyi ne kadar yasal çerçeve büründüreceğini bilen insanlar değil, profesyonel insanlar değil. Biz siyasetçiyiz. Toplumumuza hizmet etmek için partimize bir bina kazandırdık. Onu da herhangi bir yerden haram paralarla değil, her partilinin alın teriyle kazandığı helal paralarla elde ettik. Bundan onur duyuyoruz, gurur duyuyoruz. Orada Cumhuriyet Halk Partililer var. Çok doğaldır, binayı alan Cumhuriyet Halk Partisi kurumsal kimliğidir. Onun da temsilcileri oradadır. Biz onları tanıyoruz, bizim arkadaşlarımız" ifadelerini kullandı. Özcan daha sonra adliyeden ayrıldı.
İstanbul Sosyal medya fenomeni Talu çifti kuaförlerini de dolandırdı Yakın çevrelerini 150 milyon lira dolandırdığı iddia edilen sosyal medyada fenomeni Kıvanç ve eşi Beril Talu’nun, kuaförünü de 7 bin dolar dolandırdığı ortaya çıktı. Dosya, yetkisizlik kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. "Var Böyle Tipler" isimli sosyal medya kanalıyla tanınan Kıvanç Talu ve eşi Beril Talu, yakın çevrelerini yaklaşık 150 milyon lira dolandırdığı iddiasıyla 5 Ocak 2024 günü tutuklanmıştı. Nişantaşı’nda kuaför salonu bulunan Ali K.,’de çift hakkında şikayette bulundu. Talu çiftiyle Nişantaşı’ndaki iş yerinde tanıştığını ifade eden Ali K., 24 Ekim 2022 günü yeğeninin evinde misafirlikte olduğu esnada sosyal medya platformundan Kıvanç Talu’nun kendisine mesaj attığını, kendisine ‘Bir proje var’ diyerek teklifte bulunduğunu söyledi. Kıvanç Talu’nun kuaför Ali K.’ye, Bağdat Çaddesi’nde bir dükkan açmak istediği ve birlikte çalışmak için teklifte bulunduğu iddia edildi. Ali K., kuaför dükkanı bahanesiyle kandırıldığını söyleyerek Talu çiftine 31 Ekim 2023 günü elden 7 bin dolar (224 bin Türk lirası) verdiğini ileri sürdü. Müşteki Ali K.’nın kuaför dükkanına ortak etme vaadiyle kendisini dolandıran Kıvanç Talu ve eşi Beril Talu hakkındaki şikayeti sonrası yeni bir soruşturma açıldı. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, şikayetin yapıldığı yer itibariyle dosyayı yetkisizlik kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi.