GÜNDEM - 13 Şubat 2018 Salı 06:12

TSK Afrin'deki şehit sayısını açıkladı

A
A
A
TSK Afrin'deki şehit sayısını açıkladı

TSK'dan Afrin'de süren Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin açıklama yapıldı.

Yurt içerisinde ve yurt dışında PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ başta olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadelesini kararlılıkla sürdüren Türk Silahlı Kuvvetleri, 3-11 Şubat 2018 tarihleri arasında PKK/KCK terör örgütünün barınma alanı ve yurt içine geçiş güzergahı olarak kullandığı Diyarbakır ve Hatay ile Irak’ın kuzeyinde yürütülen orta ve küçük çaplı operasyonlara aralıksız devam etti. Türk Silahlı Kuvvetlerinden yapılan açıklamada, “Yapılan operasyonlarda 16 terörist etkisiz hale getirilmiş, 8 adet piyade tüfeği, 8 adet RPG-7 roketatar olmak üzere toplam 16 adet hafif silah, 682 kg amonyum nitrat, 7,5 kg tahrip kalıbı, 14 adet RPG-7 roketatar sevk fişeği, 3 adet fünye, 13 adet el bombası, 3 adet 82 mm’lik havan mühimmatı, 5 bin 325 adet çeşitli cins ve çapta hafif silah mühimmatı, 12 adet şarjör, 1 adet el telsizi ve 35 adet el yapımı patlayıcı yapımında kullanılacağı değerlendirilen LPG tüp ele geçirilmiş, 15 adet EYP tespit edilerek imha edilmiş, teröristler tarafından kullanılan 64 adet silah mevzi, sığınak, barınak, mağara ve depo bulunarak kullanılamaz hale getirildi” denildi.

2 askerin şehit olduğunun açıklandığı bilgilendirmede, etkili hudut güvenliği ve hizmetleri kapsamında icra edilen denetim ve kontroller sonucunda sınırlardan yasa dışı geçiş yapmaya çalışan 12 bin 779 kişinin yakalandığı, PKK/KCK terör örgütünün en önemli finans kaynaklarından olan kaçakçılık ve uyuşturucu ile mücadeleye yönelik hudut hattında alınan tedbirler ve yapılan operasyonlar neticesinde 390 kg kubar esrar, 150 kg toz esrar, 42 kg uyuşturucu, 12,5 kg akaryakıt, 18.200 paket kaçak sigara ve 2 adet kaçak cep telefonu ele geçirildiği belirtildi. Ayrıca, “Azim ve kararlılıkla icra edilen operasyonlarla PKK/KCK terör örgütü üzerinde oluşturulan baskı neticesinde, örgütün serbest hareket etmesi ve eylem kabiliyeti kısıtlanmıştır” ifadelerine yer verildi.

“Harekat kapsamında, şu ana kadar bin 369 terörist etkisiz hale getirildi”
TSK’dan yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi:
“Suriye’nin kuzeyinde yapılan harekat kapsamında; Fırat Kalkanı Harekatı: Hudut güvenliğini sağlamak, DEAŞ terör örgütünün tehdit ve saldırılarını önlemek, yerinden edilmiş kimselerin yurtlarına dönüşüne katkı sağlamak, sivilleri korumak, yaşanan terör olaylarından zarar görmelerini engellemek maksadıyla icra edilmekte olan Fırat Kalkanı Harekâtında, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından desteklenen Özgür Suriye Ordusunun yoğun ve kararlı mücadelesi sayesinde Azez-Cerablus arasında bulunan toplam 243 meskun mahal ve 2.015 kilometrekarelik alan kontrol altına alınmıştır. Bab bölgesinde patlayıcı ve mayın arama/temizleme çalışmaları sürdürülürken; PKK/KCK/PYD/YPG ve DEAŞ terörist unsurlarının Afrin’den doğuya, Münbiç’ten batıya doğru gerçekleşen saldırılarını durdurmaya yönelik alınan tedbirlerin uygulanmasına hassasiyetle devam edilmektedir. Bu kapsamda özellikle Azez-Mare ve zaman zaman da Münbiç bölgesinden yapılan taciz ve saldırılara meşru müdafaa kapsamında karşılık verilmektedir. Bölgede yürütülen normalleşme (altyapı, üstyapı, yerel yönetimlerin desteklenmesi vb.) çalışmalarına katkı sağlanmaktadır.

İdlib Bölgesi: İdlib Bölgesinde, Astana görüşmeleri kapsamında ateşkesin etkinliğinin artırılması, çatışmaların sona erdirilmesi, insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması, yerlerinden edilenlerin evlerine dönüşü için uygun şartların sağlanması ve ihtilafın barışçıl yollarla çözülmesi için uygun koşulların oluşturulmasına destek sağlamak maksadıyla, Türk Silahlı Kuvvetleri birlikleri Gerginliği Azaltma Kontrol Gücü olarak görev yapmaktadır. Bu kapsamda; 13 Ekim 2017 tarihinde 1 Numaralı Gözlem Noktası, 23 Ekim 2017 tarihinde 2 Numaralı Gözlem Noktası, 19 Kasım 2017 tarihinde 3 Numaralı Gözlem Noktası, 5 Şubat 2018 tarihinde ise 6 Numaralı Gözlem Noktası ve 9 Şubat 2017 tarihinde 7 Numaralı Gözlem Noktası tesis edilmiştir. Diğer gözlem noktalarının tesisine yönelik çalışmalara devam edilmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları bölgedeki görevlerini Astana görüşmelerinde garantör ülkelerce mutabık kalınan angajman kuralları çerçevesinde sürdürmektedir.”

“Zeytin Dalı Harekatı: Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, hudutlarımızda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak maksadıyla, Suriye’nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ’a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek, dost ve kardeş bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak üzere, 20 Ocak 2018 saat 17.00’den itibaren Zeytin Dalı Harekâtı başlatılmıştır” denilen açıklamada şunlar kaydedildi:

“Harekât, ülkemizin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, BMGK’nin terörle mücadeleye yönelik özellikle 1624 (2005), 2170 (2014) ve 2178 (2014) sayılı kararları ve BM sözleşmesinin 51’inci maddesinde yer alan Meşru Müdafaa Hakkı çerçevesinde, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak icra edilmektedir. Harekatın planlama ve icrasında sadece teröristler ve bunlara ait barınak, sığınak, mevzi, silah, araç ve gereçler hedef alınmakta olup, sivil ve masum kişilerin ve çevrenin zarar görmemesi için her türlü dikkat ve hassasiyet gösterilmektedir. Aynı zamanda harekâtın başlangıcından itibaren, harekât alanında bulunan dini ve kültürel yapılar, tarihi eserler ve arkeolojik kalıntılar ile kamu yararına faaliyet gösteren tesisler de kesinlikle Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının hedefleri arasında bulunmamaktadır. Bu hususlara ilave olarak, Hava Kuvvetlerimiz tarafından, uluslararası hukuk ve anlaşmalar tarafından yasaklanmış mühimmat kullanılmamaktadır. Bu tür mühimmat Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde bulunmamaktadır. Kara ateş destek vasıtalarımız da aynı esaslarla hareket etmektedir. Harekatın başlangıcından itibaren Hava Kuvvetlerimize ait uçaklar tarafından PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütüne ait 627 hedef imha edilmiştir. Harekat kapsamında, şu ana kadar bölgeden elde edilen bilgilere göre; en az bin 369 PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütü mensubunun etkisiz hale getirildiği tespit edilmiştir. Terör örgütü mensupları ile girilen çatışmalarda Türk Silahlı Kuvvetlerinden bugüne kadar 31 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 143 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır. Yaralılardan birisi hariç hayati tehlikesi olan bulunmamaktadır. Hava harekatı ve kara ateş destek vasıtaları ile desteklenen kara harekatı planlandığı şekilde başarıyla devam etmektedir. Zeytin Dalı Harekatı bölgede barış ve istikrarı sağlamak üzere tüm teröristlere karşı, ahlaki değerler ve uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde azim ve kararlılıkla sürdürülmektedir.
Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin hak ve menfaatlerini korumak ve vatandaşlarının can güvenliğini sağlamak maksadıyla, milli birliğimizi ve bölünmez bütünlüğümüzü hedef alan başta FETÖ/PDY/PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütü olmak üzere tüm terör örgütleriyle mücadelesini, yurt içi ve yurt dışında kesintisiz olarak en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar sürdürme azim ve kararlılığındadır.” 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tekin, koltuğunu 12 yaşındaki Genç’e devretti Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, TBMM’nin açılışının 104’üncü yıl dönümü ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla çeşitli okullardan gelen öğrencileri makamında kabul etti. Kendisini ziyarete gelen öğrencilerle bir süre görüşen Tekin, makamını temsili olarak İnönü Ortaokulu öğrencisi 12 yaşındaki Irmak Genç’e bıraktı. ‘ Bu anlamlı günde bakanlığımızı ziyaret ettiğiniz için bugünkü Milli Eğitim Bakanı olarak çok mutlu oldum’ diyen Genç, ‘Bu buluşmanın bizim için son derece anlamlı olduğunu bu koltukta oturunca daha iyi fark ettiğini milyonlarca çocuk ve gencin geleceği için çalışmak, birçok değişkeni göz önünde bulundurmayı, dengeleri gözeterek, adil ve yenilikçi olmayı gerektirdiğini söyledi. Deneyimin sadece bir anı olarak zihinlerde kalmayacağını söyleyen Genç, “Milletimiz için biz ne yapabiliriz sorusuyla yetişkin yaşlara gelene kadar bizi bekleyen güzel günler için umutla ve azimle çalışacağız. Sizi daha iyi anlamanın verdiği yakınlıkla şahsım ve tüm arkadaşlarım adına size teşekkür ederim. Değerli arkadaşlarım bugün Dünyanın en güzel ülkelerinden birinin varisleri olarak burada bulunmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu makama geçtiğim andan beri Türkiye Cumhuriyeti’nin Milli Eğitim Bakanı olmanın bu sorumluluğu taşımanın heyecanını biraz da olsa anlama imkanı buldum. Elimden gelse ben de bütün çocukları, tüm arkadaşlarımı hemen en iyi standartlara kavuşturmak isterim. Burada nasıl çalışıldığını gördüm. Ve eğitim imkanlarının her geçen gün daha iyiye gideceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı. Genç, bugünün 23 Nisan olduğunu ve bir çağırısı olduğunu Atatürk’ün bize armağan ettiği bu güzel günde tüm dünya çocuklarının sevincimize ortak olmaya ve birlikte dünyamızı daha sürdürülebilir, daha adil, daha mutlu bir yer yapmaya davet etti. Genç, bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 104’üncü yılını kutlamanın onurunu ve mutluluğunu ülkemdeki her çocuk gibi doyasıya yaşadığını vurguladı. Çocuklara armağan edilen bu özel günde Gazze’de yaşananlar hakkında da birkaç cümle kurmak istediğini ifade eden Genç, “Gazze’deki arkadaşlarımızın acılı günlerinin son bulmasını diliyorum. Tüm dünya çocukları için barış diliyor ve hiçbir çocuğun böylesi acılar yaşamamasını temenni ediyorum. Miras olarak devraldığımız bu cennet vatanı daha da ileriye taşımak, emanetlerini korumak ve geliştirmek bizim görevimizdir. Bu görevi yerine getirirken birlik ve beraberlik içinde olmalı, birbirimizden güç almalıyız. Sevgili arkadaşlarım, ancak bu şekilde geleceğe umutla bakacağımızı hepimiz biliyoruz. Her 23 Nisan bastığımız toprağın kıymetini, onun için ödenmiş bedelleri daha iyi anlamamız, birlik ve beraberliğimizi pekiştirmemiz için bir fırsat olmalı. Milli iradenin her şeyin önünde olduğunun ifade edildiği bu anlamlı günde başta Cumhuriyetimizin ve Türkiye Büyük Millet Meclisimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere silah arkadaşlarını aziz şehit ve gazilerimizi minnetle anıyorum. Bana bir günlüğüne bu koltuğu emanet eden Sayın Bakanımıza çok teşekkür ederim. Okullarımız, öğretmenlerimiz ve bizler için yaptığınız her çalışmaya minnettarız. Son olarak en içten ve en yüksek sesimle söylemek isterim ki milli egemenliğin bu şanlı bayramı hepimize kutlu olsun” diye konuştu.
Hatay Bilim adamından korkutan açıklama, "Akdeniz iklimi sıcaklık artışlarıyla birlikte karasal iklime doğru ilerliyor" İskenderun Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Abdulla Sakallı, bu yıl sıcaklıkların geçtiğimiz yıllara oranla 4 ila 6 derece arttığını belirterek hava sıcaklıklarındaki artışlarla birlikte Akdeniz ikliminin karasal iklime doğru ilerlediğini söyledi. Doğu Akdeniz ve Hatay’da ilkbahar mevsimine girmesiyle sıcaklıklar artmaya başladı. Depremin vurduğu Hatay’da, gündüz saatleri adeta yaz mevsimini aratan sıcaklık varken gece saatlerinde kış mevsimini hissettiren hava durumu yaşanıyor. İskenderun Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Abdulla Sakallı, yaşanan hava değişimine ilişkin açıklamalarda bulundu. İskenderun Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Abdulla Sakallı, bu yıl yaklaşık 4 ila 6 derece arasında sıcaklık artışının olduğuna dikkat çekerek Akdeniz ikliminin yavaş yavaş karasal iklime doğru ilerlediğini dile getirdi. Ayrıca iklim değişikliğinin zaman geçtikçe daha da artacağını ifade eden Sakallı, hava kirliliğinin artması ve doğa tahribatına devam edilmesi iklim değişikliğini arttırdığını söyledi. “Yağış miktarında değişikliğin olmamasına rağmen bu yağışın düşme periyotların da çok büyük değişiklikler var” Yağış miktarının değişmemesine rağmen yağış periyodunun değiştiğine dikkat çeken Doç. Dr. Abdulla Sakallı, “Özellikle son 30 yılda sıcaklık artışı, diğer aylara göre ortalamanın bayağı üzerinde seyrediyor. Bu yıl yaklaşık 4 ila 6 derece arasında bir sıcaklık artışı gördük. Bu durum Akdeniz ikliminin yavaş yavaş karasal çölleşen bir iklime doğru ilerliyor. Çünkü bizim en büyük sıkıntımız yağış aralıklarının değişmesi ve yağış rejiminin değişmesidir. Bir yılda buraya düşen yağış miktarında, çok fazla değişiklik yok. Son 30 yılı incelediğimizde global su bütçesini modellediğimiz yayınımıza göre özellikle, İskenderun ve Akdeniz bölgesinde düşen yıllık yağış toplamında herhangi bir değişiklik yok. Bu değişikliğin olmamasına rağmen bu yağışın düşme periyotların da çok büyük değişiklikler var. Yağış periyotlarındaki değişim beraberinde güçlü kurak periyotları doğurmaktadır” dedi. “İklim değişikliğini etkileyen faktörler artarak devam ediyor” İklim değişikliğinin çeşitli etmenlere göre artığını belirten Doç. Dr. Abdulla Sakallı, “İklim değişikliğini etkileyen faktörler artarak devam ediyor. İskenderun ilçesindeki; hava kirliliği , doğanın tahribatı, taş ocaklarının faaliyet göstermesi ve buna benzer etmenlerle iklim değişikliğinin etkilerini daha da artırarak karşımıza çıkaracaktır” ifadelerini kullandı.