GÜNDEM - 26 Eylül 2017 Salı 14:19

Türk bayraklı gemiler limandan çıkamadı

A
A
A
Türk bayraklı gemiler limandan çıkamadı

Yunan adalarına sefer yapan Türk bayraklı ticari yatların liman çıkışları, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca yasaklanmasının ardından Muğla’nın Bodrum ilçesinde Yunanistan adalarına giden Türk bayraklı tur tekneleri, gemiler ve yatlara limandan çıkış izni verilmedi.

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan’ın tedbir amaçlı aldığı Türk bayraklı gemilerin Yunan adalarını çıkış yasağının ardından Bodrum’da bulunan tur tekneleri ve yatlar Bodrum limanından çıkış izni alamadı. Tekne kaptanları ne olduğunu anlamaya çalışırken, denizde yaşanan tekne yoğunluğu ise dikkatlerden kaçmadı.

SON BİR TEKNE KALDI

Paris moU anlaşması gereği beyaz bayrağı bulunan Türkiye’nin gri bayrağa düşürülmesi için Yunan yetkililer tarafından Türk bayraklı teknelere ceza yazmayı sıklaştırdı. Anlaşmaya göre beyaz, gri ve siyah bayrak ile kodlandırılan teknelerde en üst seviyede olan beyaz bayrağı Türkiye de hak etmişti. Uzun yıllardır Yunan adalarına beyaz bayrak amblemi ile giren Türk bayraklı yatlar, tekneler ve gemilere limanlarda daha fazla kolaylık sağlanıyordu. Geçmiş dönemlerde gri bayrağı olan Türkiye, yasalarında ve gemicilik tüzüklerinde düzenlemeler yaparak beyaz bayrak almıştı. Denetlemelere göre verilen bayraklara kota konulmuş. Türk bayraklı yatlara, teknelere ve gemilere sıklıkla ceza keserek, kendi limanlarında bağlı tutan Yunan yetkililer Türkiye’nin kotasını doldurarak gri bayrağa düşürmeye çalıştı. Son bir Türk bayraklı tekneye, yata veya gemiye ceza kesilmesi halinde gri bayrağa düşecek olan Türkiye için Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan önlem olarak Türk bayraklı, gemi, tekne ve yatların yurt dışı çıkışını yasakladı.

FERİBOT SEFERLERİ 12 EKİM’DE DURACAK

Türk bayraklı yatların, gemilerin ve Tur teknelerinin yurt dışı çıkışı dün geceden itibaren başlarken, Yunanistan’a feribot seferleri yapan firmalara ise 12 Ekim’den itibaren yurt dışı yasağı konulacak. En geç 1 Ocak’a kadar yasağın sürebileceği öğrenilirken, yılbaşından sonra anlaşmanın yeniden yapılacağı anlaşıldı. Feribot Seferi yapan işletme sahipleri ise bu duruma başka bir çözüm bulunmasını istedi. Yunan adalarına Feribot ile sefer düzenleyen Asım Başaran ise bu duruma bir çözüm bulunmasını isteyerek, “Öğrendiğimiz kadarıyla iki ülke arasında yaşanan krizin, orada tutuklanan Türk teknelerinin sayısının artması dolayısıyla Türk gemilerinin uluslararası alanda itibarının zedelenmesine karşılık Denizcilik ve Haberleşme Ulaştırma Bakanlığı’nın önlem adı altında aldığı bir karar olarak görüyoruz. Fakat biz bu anlamda bu kararın bir an önce çözülmesini bekliyoruz. Çünkü bu kararın içerisinde sonuçları itibariyle, Ayvalık’tan Kaş’a kadar her Yunan Adası karşısında olan ilçelerimizde sefer yapan Türk bayraklı, Türk vergi daireleri ne kayıtlı bir sürü firma var Ve bir sürü firmanın çalışanları var. Bunların kiraları var, maaşları var, sigortaları var, aylık giderleri var ve gemilerinin işletme maliyetleri var. Bu kararın, bu İşletmeleri durdurma kararının bu işletmelere yapacağı bu yansıtacağı bu sonuçlar ciddi bir vehameti kapsıyor. Doğal olarak umarım Devletimiz bu kararı alırken bu işletmelerin maruz kalacakları durumlarda tedbir olarak bir takım vatandaşını koruyacak önlemleri almayı düşünüyordur” ifadelerini kullandı.

KAPTANLAR ŞAŞKIN

Bir gecede alınan karar ile yurt dışına çıkışları yasaklanan tur tekne sahipleri ve kaptanları ise neye uğradıklarını şaşırdı. Bir çok kaptan limandan çıkış yapamadıklarını söyleyerek, “Ne olduğunu anlamadık. Haberlerden duyduk, liman başkanlığı teknelerimize çıkış izni vermiyor. Devletimizin bildiği bir şey vardır. İnşallah biran önce bu sorunu çözerler” ifadelerini kullandı.

TURİST ÇILDIRDI

Dün Türk bayraklı bir tur teknesi ile Bodrum’a gelen bir turist aynı tekne ile çıkış yapamayınca Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz’e isyan etti. Gazetecilerin sorularını yanıtlarken Demiröz’ün yanına gelen turist dün özel bir Türk bayraklı tekne ile Bodrum’a geldiğini ama bugün aynı teknenin çıkış alamadığını söyleyerek tepkisini dile getirdi.

Demiröz ile kendisinin bir şey yapamayacağını söyleyerek durumu anlatmaya çalıştı.

Demiröz daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayarak, “Hükümetimizin aldığı bu karardaki en büyük etken, ülkemizin moU kriterlerine göre içinde bulunduğu ’beyaz bayrak’ statüsünden ’gri bayrak’ statüsüne düşecek pozisyona gelmesinden dolayı alınmıştır. Burada liman başkanının da ifade ettiği, yıllık kutuda 12 adet teknenin tutuluyor olması sizi bir bayrak aşağıya düşürüyor yani beyaz bayraktan gri bayrağı bunun da en aşağısı siyah bayraktır. Biz bir zamanlar siyah bıraktık, siyah bayrak tanıdık uzun uğraşlar ve çalışmalar sonucunda gri sonra da beyaz bayrağa geçmiştik. Bu ne demektir yani dünya deniz ticareti kriterlerinde bu bayraklar bir statüdür. Yani beyaz bayrağa sahip bir ülkenin gemileri Dünya Ticaret piyasasında daha revaçta daha geçerli daha iş bulabilir daha düzgün kabul ediliyorlar. Şu ana kadar 11 teknemiz tutulmuş bunun 5 tanesi Yunan adalarında gerçekleşmiş. Eğer bir tekne daha bir gemimiz daha tutuklanırsa bizim gri bayrağa düşme tehlikemiz ortaya çıktığını ifade ediyorlar bundan dolayı bir önlem alınmaya çalışılıyor. Burada tabii bu tutulmalarının gerekçesini iyi irdelememiz lazım, burada bize ait birtakım sorumlulukları veya kusurlar var mıdır? Yoksa bu tamamen Yunanlıların keyfi bir uygulaması mıdır? Tutuklanan tekneleri incelediğimizde ve özellikle bunların büyük oranda Yunan adalarında ve Yunan sularında olduğunu görünce de tutuklama sebeplerine de baktığımızda biraz keyfi uygulamaların yapıldığı izlenimi ediliyor. Halbuki aynı denize ortak iki devletiz aynı denizde ticaretimizi yapıyoruz, karşılıklı ticaret yapıyoruz, karşılıklı anlayış içerisinde ortada bir sorun varsa bunları çözülmesi lazım” dedi.

Eren Ayhan 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.