GÜNDEM - 23 Ekim 2016 Pazar 09:19

Van depremi yüreklerdeki tazeliğini koruyor

A
A
A
Van depremi yüreklerdeki tazeliğini koruyor

Van'ın Erciş ilçesinde 2011 yılında 614 vatandaşın hayatını kaybettiği 7.2 büyüklüğündeki depremin acıları, aradan 5 yıl geçmesine rağmen hala yüreklerdeki tazeliğini koruyor.

Sevgi Apartmanında ağabeyi Kadri Çemen, yengesi Güneş Çemen ile yeğeni Şeyma Nur Çemen’i kaybeden Sadrettin Çemen isimli vatandaş, aradan 5 yıl geçmesine rağmen depremin yüreklerinde açtığı yaranın halen tazeliğini koruduğunu söyledi. Ağabeyinden kendisine emanet kalan üç yeğenini hayata tutturmaya çalışan Sadrettin Çemen, çok zor günler geçirdiğini belirtti. Yıkıcı depremin 5. yıldönümü nedeniyle 13 yaşındaki yeğenini yanına alarak aile kabristanlığına gelen Sadrettin Çemen, depremin aileler üzerinde psikolojik travmalara yol açtığını kaydetti. Hayatta kalan üç yeğenine kendi çocukları gibi baktığını anlatan Çemen, “Depremin üzerinden beş yıl geçti. Kardeşim, yengem ve yeğenim Şeyma Nur namaz kılmak için evlerine girdiklerinde depreme yakalanıyorlar. Kaldıkları apartman zaten deprem sonrası yerle bir olmuştu. Durumu aileme anlattım. O gün zaten hep birlikte kıyameti yaşadık. Depremin 5. günü eski Başbakanımız, o dönem Dışişleri Bakanımız olan Sayın Ahmet Davutoğlu evimize geldi. Bizimle ilgileneceklerini söylediler. Ama maalesef ondan sonra gelen giden olmadı. Ben ortanca yeğenimin polis kolejine veya herhangi güzel bir okula verilmesini istedim. O zaman İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’i evimizden Sayın Davutoğlu telefonla aradı. İlgileneceklerini söylediler. Maalesef ondan sonra ilgilenen olmadı. O yeğenim de okulu terk etti. Şu anda 13 yaşındaki küçük yeğenimle mücadele veriyorum. Onu okutmaya çalışıyorum. Geçen yıl sosyal hizmetlere kaydını yaptı. Şu anda okuluna devam ediyor. Bakımını, her şeyini aile olarak üstleniyoruz. Zaten maddi olarak bizlere bir ek külfetleri de yoktur. Ancak, psikolojik olarak çok etkilendiler. Şu an anne ve babayı daha fazla aramaya başladılar. İnşallah bunları da atlatacağız. Depremin bugün yıl dönümüdür. Rabbim bir daha o günleri hiç kimseye göstermesin. Şu anda tek isteğimiz yeğenlerimizin bir an önce iyi olmaları ve hayata bağlanmalarıdır” dedi.

Kendi çocuğu ile yeğeni arasında zaman zaman kıskançlıkların da olduğunu belirten Çemen, “Kendi çocuğum babayı paylaşamıyor. Yeğenim de amca olarak yine beni paylaşamıyor. Çünkü babasını kaybederken henüz 7 yaşındaydı. Zaman zaman iki çocuk arasında sürtüşmeler oluyor. Ama bir şekilde bunu da yenmeye çalışıyoruz. Devlet yetkililerinden isteğimiz şudur. Depremde anne ve babasını kaybeden öksüz ve yetim çocuklara yardımcı olsunlar. Tespit etsinler. Zaman zaman bu çocukları kaldıkları evlerde ziyaret etsinler. Desteklerini esirgemesinler” ifadelerini kullandı.

“Yeğenim vefat eden kız kardeşini mezardan çıkartmamızı istedi”
Yanında kalan 13 yaşındaki M.Ç. isimli yeğeninin kız kardeşinin öldüğüne inanmadığını belirten Çemen, “Zaman zaman kendisiyle mezara geldiğimizde bana, ‘gel amca mezarı açalım, Şeyma acaba büyümüş mü’ gibi sorular yöneltiyordu. Çünkü bizler birçok kez ona ‘ölmediklerini, şehit olduklarını’ söylüyorduk. Onlar yaşıyorlar diyorduk. Anne ve babasını görmeyince hep onların sağ olduğunu düşünüyordu. Bazen mezara gelmiyor. Anne ve babasının kendisiyle küstüğünü zannediyor. Ama bu yıl itibarıyla biraz büyüdü. Aklı ermeye başladı. Sık sık mezarlığa ziyaret için getiriyorum. Anne ve babasının mezarlarını ziyaret ettiriyorum. İnşallah bu şekilde bu travmayı da üzerinden atar” diye konuştu.

“Çok istiyorum ancak, oğlum rüyama gelmiyor”
Babaanne Nazime Çemen ise, acısının çok büyük olduğunu belirterek, “Allah hiçbir anneye bu acıyı bir daha yaşatmasın. Oğlumun emanetleri olan üç torumun benim her şeyimdir. Ben oğlumun acısıyla yanıp tutuşuyorum. Bir kez rüyama geldi, onda ise bayıldım. Hep içimde yaşıyor. 5 yıldır fotoğrafını bile görmedim. Eşyalarını gördüğümde bile ağlıyorum. Evlat acısı inanın çok zor” şeklinde konuştu. 

Nihat Çavuşoğlu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta Ege rüzgarı esti Bayburt’ta 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri devam ederken, kırsaldaki çocuklar ilk kez Bayburt barlarından farklı olarak Ege yöresine ait ’Zeybek’ oyunuyla tanıştılar. İlklerin yaşandığı günde Şehit Nevzat Kaya İlkokulunda ilk defa organize edilen ’Stilize Halk Oyunları’ ise gösteriyi izleyenlerden büyük alkış topladı. 23 Nisan programı, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Daha sonra günün anlam ve önemini belirten konuşmalar yapıldı, kahramanlık şiirleri okundu. Ardından kız ve erkek öğrenciler Bayburt barları oynayıp, hünerlerini sergilediler. Gösteri sırası daha sonra minik efelere geldi. Minik efeler, ilk kez zeybek oyunu oynayıp, Bayburt’ta Ege rüzgarı estirdiler. İlk defa oynanan zeybek oyunu, gösteriyi izleyenlerin büyük beğenisini topladı. Programın sonunda, stilize halk oyunları gösterisi sergilendi. Toplu oynanan, genellikle düz dizi ya da yarım ay biçiminde, oyuncuların birbirlerine tutunarak oynadıkları barlardan farklı olarak Türk halk oyunları müziklerinden, giysilerinden faydalanılarak özgün figürlerle sergilenen stilize halk oyunları başarılı bir şekilde öğrenciler tarafından icra edildi. Stilize halk oyunlarına ev sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşayan Şehit Nevzat Kaya İlkokulu Müdürü Nail Eraslan, "Stilize halk oyunları ekibi gösterisi ilimizde ilk defa okulumuzda yapıldı. Bu halk oyunları gösterisine ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduk" dedi. Uzun yıllardır Bayburt’ta halk oyunları eğitmeni olan İbrahim Özdemir, bir ilki gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade ederek, "Uzun yıllardır Bayburt folkloru, Bayburt kültürü ve edebiyatıyla ilgileniyorum. Bizim bölgemizde, yöremizde stilize halk oyunları bu zamana kadar denenmemişti. Biz de Bayburt yöresi sahne düzenlenmesi çalışmasını yaptık. Olabileceğini düşünüyorduk, iddialıydık ve şükürler olsun gerçekleştirdik. İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü destekleriyle, katkılarıyla bu işe koyulduk. Şehit Nevzat İlkokulunda bunu gerçekleştirdik ve başarılı olduk. Bu çalışmanın gelecek nesillere umut olacağını, yol gösterici olacağını tahmin ediyorum. Stilize halk oyunları çalışmasında, Bayburt türkülerine figürler yazdık. Herkesin bildiği gibi bizim oyunlarımız el ele tutularak oynanıyor. Çalışmamızda türkülerimize figürler yazarak, yeni figürler ekleyerek türkülerimizi Türk Halk Oyunlarına kazandırdık. Emeği geçenlere teşekkür ederiz. Bu çalışmada Halk Eğitim Merkezi müdürümüzün, Şehit Nevzat Kaya İlkokulu müdürümüzün ve öğrenci velilerimizin çok büyük katkıları oldu. Okul çalışanlarımızın yine çok büyük emekleri oldu, her gün evlerine bir saat geç gittiler. Başarılı olduk diye düşünüyorum, izleyicinin ilk intibası bizler için önemliydi onlardan da çok iyi tepkiler aldık. İnşallah bundan sonra Bayburt’un her okulunda, her yerinde bu stilize halk oyunları çalışmaları devam eder, Bayburt şehrimiz sahne düzenlemesi dalında halk oyunları gösterisi kazanmış olur" sözlerini kullandı.