POLİTİKA - 05 Mayıs 2015 Salı 12:44

Yalçın Akdoğan: Hem elimde silah olsun, hem siyaset olsun diyorsun

A
A
A
Yalçın Akdoğan: Hem elimde silah olsun, hem siyaset olsun diyorsun

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, HDP’nin çözüm sürecinde takındığı tavrı eleştirerek, “Sen hem elimde silah olsun, hem siyaset olsun diyorsun, böyle bir demokrasi olmaz” dedi.

Başbakan Yardımcısı Doç. Dr. Yalçın Akdoğan, bazı açılış ve ziyaretlerde bulunmak üzere Malatya’ya geldi. Kentteki ilk programında sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya gelen Akdoğan’ın hedefinde HDP ve CHP vardı. Çözüm sürecine değinen Akdoğan, süreçte önemli mesafelerin alındığını belirterek, “Dedik ki bu Türkiye için bir beka sorunudur. İnsanlar birbirlerine kem gözlerle bakmaya başlamış. 44 bin insan hayatını kaybetmiş. Biz bu kandırmacaya devam edemeyiz. Böyle bir şey olamaz. kafamızı kuma gömemeyiz. Gencecik fidanlar toprağa düşmesin, analar ağlamasın dedik. Ve her konuda çözümden yana adım attık. Kıbrıs meselesinde AB meselesinde, çözüm sürecinde hep çözümden yana tavır takındık” dedi.

Konuşmasında muhalefeti de eleştiren Akdoğan, “Şimdi birileri diyor ya Türkiye bölündü, bölünüyor. Arkadaş sen zihninden bölmüşsün ve büyümüş sorun derinleşmiş. Şırnak’a gidemiyorsun, Van’da siyaset yapamıyorsun. Hakkari’de bayrak sallayamıyorsun. Diğeri Trabzon’a gidemiyor. Böyle bir şey olabilir mi? Bütün buralara biz gittik. Devlet artık vatandaşını kucaklıyor” diye konuştu.

Devletin hizmet yaptığını ve el uzattığını belirten Yalçın Akdoğan, buna karşılık PKK’nın zulmedip, baskı ve tehditte bulunduğunu söyledi. Devletin demokratikleştiğini, ancak örgütün hala aynı olduğunu belirten Akdoğan, “Bugün Kürtlere kim zulmediyor, Kürdün yolunu kim kesiyor, Kürtlerden kim haraç alıyor, Kürtlerin çocuğunu kim dağa kaldırıyor, kim oy kullanmaya giderken yolunu kesiyor, kim baskı yapıyor, tehdit ediyor? Bunların çok iyi görülmesi, anlaşılması gerekiyor” dedi.

7 Haziran 2015 seçimlerinin bir nevi referandum niteliğinde olduğunu dile getiren Akdoğan, “Eski Türkiye’ye geri dönmek isteyenlerle Yeni Türkiye’yi kurmak isteyenler arasında bir referandum olacak. Ama birileri daha önemsiyor. Onlar da hayat memat meselesi görüyor. Kim bunlar? Darbeci, vesayetçi anlayış. AK Parti tekrar kazanırsa bize yeni Türkiye’de ye yok diyorlar. Evet, size yeni Türkiye’de yer yok. Derin devlet yapılanmalarına yeni Türkiye’de yer yok. Paralel Devlet yapılanmalarına yer yok. KCK’ya, mafya yapılanmalarına yeni Türkiye’de yer yok” ifadelerini kullandı.

Muhalefetin vaatlerini de eleştiren Yalçın Akdoğan, “Şimdi başka palavralara sarıldılar. Nedir o? Ben 3 fazlasını veririm, 5 fazlasını veririm. Bu bir siyaset mi? Ortaya bir proje koyuyorlar mı? Yok. Kendileri zaten proje. Vizyon koyuyorlar mı? Yok. Kardeşim sen siyasi bir partisin. Senin siyasetin ne, hangi siyaseti öneriyorsun? Ben daha fazlasını veririm. Bu bir siyaset anlayışı değil. Bu bir popülizm ve bu yaklaşım, işte Türkiye’yi IMF’ye nasıl köle yapabilirim, bunun anlayışı” dedi.

Bu anlayışın artık son çare olarak HDP’ye sarıldığını ifade eden Akdoğan, “Artık dediler ki son çare bir tane küçük parti var, onun kuyruğuna takıldılar. Bir o dışarıda kalmıştı, onu da aldılar içeriye, şer cephesine” diye konuştu.

HDP’nin şer cephesinin yeni taşeronu ve tetikçisi olduğunu savunan Akdoğan şöyle devam etti:
“Düne kadar bütün bunlara demediğini bırakmayan, kapatılması için alkış tutan, Kürt meselesinin çözümünde sürekli zorluk çıkartan, en ufak bir destek vermeyen, hatta bu sorunu üreten zihniyet onlarla kol kola girdiler. Millet bunu görmüyor mu? Bu anlayışlar nasıl yan yana gelebilir? Ama şeytanla işbirliği yaparlar, ne gerekiyorsa yapıyorlar ama bu seçimde bu yine tutmayacak. Bunlar aynı zihniyet. CHP zihniyetinin HDP ambalajı ile Güneydoğuda Kürtlere satmaya çalışıyorlar. Çünkü aynı şehir söylüyorlar. Ben diyor din dersini kaldıracağım, diyaneti kaldıracağım, Ermeni soykırımını tanıyacağım."

HDP’li bazı vekillerin barajla ilgili açıklamalarına da değinen Yalçın Akdoğan, “Şimdi birileri diyor ki barajın altında kalırsak şöyle olur, böyle olur. Hiçbir şey de olmaz. Süper olur, çok güzel olur. Niye biliyor musunuz? Çünkü AK Parti bu süreci başlattığında 2005’te, bunlar var mıydı? Öyle bir parti var mıydı? Bunların mecliste bir tane vekilleri mi vardı? Ne barajı geçmişlerdi, ne mecliste varlardı. Bu süreci Tayyip Erdoğan başlattı, AK Parti başlattı. Bu sürecin sahibi AK Parti hükümetidir” dedi.

Çözüm sürecinde hükümet olarak komisyon kurduklarını, ancak CHP’nin üye vermediğini hatırlatan Akdoğan, “Şimdi diyorlar ya çözüm yeri meclis olsun. Kardeşim komisyon kurduk, sen üye vermedin ya. Söyleyecek sözün yok, ne diyeceğini bilmiyorsun. Bunlar herhangi bir şeyi çözebilir mi? Bu yüzden bu sürecin sahibi AK Parti'dir ve biz bu süreci devam ettiriyoruz. İnşallah sonuca da ulaşacaktır” şeklinde konuştu.

Çözüm sürecinde HDP’nin, hükümetten sürekli talepte bulunduğunu belirten Akdoğan, AK Parti olarak yüzlerce adım attıklarını, ancak HDP’nin buna hiçbir şekilde destek vermediğini savundu. Akdoğan, HDP’yi eleştirerek, “Bir de utanmadan konuşuyorsunuz. Sanki bütün bunlar sizin varlığınızla oluyor. Böyle bir şey yok değerli kardeşlerim. Sen hem elimde silah olsun hem siyaset olsun, ben ikisini de aynı anda kullanayım diyorsun, böyle bir demokrasi olmaz. Sen silahları gömersin, böyle bir örgüt ortada kalmaz, ondan sonra siyaseten yükselirsin. Hem ben siyaseten yükseleceğim hem silahlı güç olarak yükseleceğim, bunun adı da demokrasi olacak. Böyle kandırmaca olmaz. Senin yarın herhangi bir sıkıntıda tehdit etmeyeceğin, şantaj etmeyeceğini kim garanti edebilir? Hem böyle bir samimiyetsizlik mi var, ben barajı geçersem bu oyunu kabul ederim, geçmesem giderim, şunu yaparım, bunu yaparım. Böyle tehdit ettiler. Türkiye’de iktidar olmuş partiler barajın altında kaldı, dağa mı çıktılar, masayı mı tekmelediler? Biz bu oyunu oynamıyoruz mu dediler? Sen demokrasiye inanıyorsan bunların hepsini içine sindireceksin. Ve millet karar verecek. Kimin barajı geçip kimin geçmeyeceğini” diye konuştu.

CAHİT ÖZÇELİK

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Fethiye’de Softbol Türkiye Şampiyonası başladı Muğla’nın Fethiye ilçesinde Küçük Kızlar ve Yıldız Kızlar Okul Sporları Türkiye Softbol Şampiyonası, açılış seremonisi ile başladı. Kız sporcular 5 gün boyunca mücadele edecek. Türkiye Okul Sporları Federasyonu tarafından Fethiye’de ilk defa düzenlenen Küçük Kızlar ve Yıldız Kızlar Okul Sporları Türkiye Softbol Şampiyonası törenle başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından tören geçişiyle başlayan şampiyonada, kız öğrenciler 5 gün boyunca mücadele edecek. 29 Nisan Pazartesi gününe kadar devam edecek karşılaşmaların ardından küçük kızlar ve yıldız kızlar Türkiye şampiyonları belli olacak. 16 ilden 33 takımla 500 sporcunun katıldığını söyleyen Fethiye Gençlik ve Spor Müdürü Harun Reşit Yiğit, “Bu tür organizasyonlar ilçenin tanıtım ve turizmine büyük katkı sağlıyor” dedi. Açılış töreninde sporculara hitap eden Fethiye Gençlik ve Spor Müdürü Harun Reşit Yiğit, “Geçen hafta okul sporları Beyzbol şampiyonasını ilçemizde tamamlamıştık. Farklı spor dallarının müsabakalarında öğrencilerimizi misafir ediyoruz. Bu tür organizasyonlar ilçenin tanıtım ve turizmine büyük katkı sağlıyor. Bu anlamda federasyon başkanımıza da teşekkür ediyoruz. 16 ilden 500 sporcumuz, 33 takımımız var. Pazartesi günü de Türkiye şampiyonlarımız için ödül töreni yapacağız” dedi.
Diyarbakır Diyarbakırlı öğrenciler NASA Conrad Challenge 2024 Finallerinde Türkiye’yi temsil ediyor Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Hevsel Kampüsü öğrencilerinden oluşan Healthy Companions takımı, Houston NASA Uzay Merkezi’nde düzenlenen Conrad Challenge 2024’te Türkiye’yi temsil edecek tek takım olarak seçildi. Conrad Challenge, NASA bünyesinde düzenlenen prestijli bir yarışma olup, Healthy Companions takımı Türkiye’deki tek temsilci olarak 1000 takım arasından 5 finalistten biri olarak seçildi ve NASA’nın Houston Uzay Merkezi’ne gitmeye hak kazandı. Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencileri Yağmur Delal Cengiz, Beyza Kaya, Dilvin Laçin, Adar Özalkak, Mir Baran Esen ve Diyar Karabulut tarafından oluşturulan Healthy Companions, NASA tarafından 13-18 yaş arasındaki öğrencilerin küresel etki oluşturmak, sorunları çözmek için bilim, teknoloji ve inovasyonu kullanarak projeler yürütüp, girişimcilik özelliklerini ortaya koymaları için düzenlediği Conrad Challenge’a Türkiye’yi temsil ediyor. Healthy Companions, evcil hayvan sahiplerinin hayvanlarının sağlık durumunu izlemelerine yardımcı olan yenilikçi bir cihaz geliştirdi. Nabız oksimetrisi ve rektal sıcaklık algılama gibi son teknolojileri kullanarak, projeleri kullanıcıların evcil dostlarının sağlık durumunu kapsamlı bir şekilde takip etmelerini sağlıyor. Ürünleri aynı zamanda telefon uygulamasıyla bütünleşmiş bir şekilde yapay zeka desteği de sunuyor, böylece evcil hayvan sahiplerine daha kişiselleştirilmiş çözümler sunabiliyor ve sağlık durumu ile ilgili önemli bilgiler sağlıyor. Healthy Companions takımı, "Türkiye’den bu aşamaya ulaşan tek takım olarak ülkemizi Amerika Birleşik Devletleri’nde temsil etmenin gururunu taşıyoruz. Uzun süredir çaba sarf ettiğimiz projemizi dünyaya tanıtmak bizi oldukça heyecanlandırıyor" dedi. Healthy Companions, tasarım sürecinde basit ve kullanıcı dostu bir arayüz oluşturmaya özellikle odaklandı ve prototip aşamasında birçok deneme ve test gerçekleştirerek en pratik tasarımı hayata geçirdi. Barınaklar ve veteriner ve sosyal hizmet kuruluşları gibi kurumlardan da geri bildirim alarak ürünlerini geliştirdi. Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Kampüsü Kurucu Temsilcisi Zeki Esen, Bahçeşehir Koleji Diyarbakır Hevsel Kampüsü Liseleri’nde araştırmacı, bilimin gücüne inanan, yenilikçi, bilim ve teknoloji üreten, ülkemizin geleceğine yön verecek nesiller yetiştirmeyi hedeflediklerini belirterek, “Sevgili öğrencilerimizin göstermiş oldukları bu başarı uluslararası arenada inovasyon ve teknolojiye olan katkısını bir kez daha vurguluyor. Öğrencilerim adına mutlu ve gururluyum. NASA’nın Texas’taki Uzay Merkezi’nde gerçekleşecek finale katılmaya hak kazanan Healthy Companions değerli işler ortaya koyacaklarına inanıyorum ve onlara başarılar diliyorum” dedi.