GÜNDEM - 03 Ekim 2016 Pazartesi 09:44

Yaşlı kadının dağda çile dolu hayatı

A
A
A
Yaşlı kadının dağda çile dolu hayatı

Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı Dalama Mahallesi yakınlarında bir dağın eteğindeki incir ve zeytin bahçesinde tek başına yaşayan 90 yaşındaki Emir Ayşe Gülana’nın yaşam koşulları görenleri şaşırtıyor.

Çöp eve andırır bir barakada yaşayan ve en son ne zaman yıkandığı dahi bilinmeyen yaşlı kadın ömründe hiç elektrik görmediği gibi elektrikli ev aleti de kullanmadan yaşıyor. Elektrik ve suyu olmayan evde tam 72 yıldır yaşayan Emir Ayşe Gülana’nın işkence gibi yaşamının da ilginç bir öyküsü var. 

İkisi bekar 11 çocuğu olduğunu belirten Emir Ayşe Gülana’yı daha iyi şartlarda yaşatmak için gerek Valilik gerekse yerel yönetimler defalarca yaşadığı Dalama dağının eteğindeki eve gitseler de 30 yıl önce ölen kocasının ‘Burayı terk etme’ dediği için barakadan ayrılmadığı öğrenilen yaşlı kadın adeta Robinson Crusoe gibi tek başına yaşıyor. Hiç yemek pişirmeden verileni ya da bulduklarını yiyip içerek hayatını idame ettiren yaşlı kadını daha iyi şartlarda yaşamaya kimsenin ikna edemediği öğrenildi.

Yaşlı kadının dağda çile dolu hayatı

“Hiç elektrik görmedi”
Şu anda kulakları zor duyan ve ilerlemiş yaşı nedeniyle ihtiyaçlarını görmekte zorlanan Emir Ayşe Gülana’nın ne banyo yapacak takati ne de yıkanacak suyu var. Elektrik de olmadığı için çağın gerektirdiği hiçbir alet ve edevatı kullanmayan yaşlı kadın mağara yaşamına benzer bir hayat yaşıyor.

Edinilen bilgiye göre; 1942 yılında halk arasında köy doktoru olarak bilinen ve sağlık bilgisi oldukça yüksek olan Mehmet Gülana ile evlenen Emir Ayşe Gülana eşi ile birlikte şu anda yaşadığı bölgeyi yurt edinip yaklaşık 50 dönüm alanı ıslah ederek incir ve zeytin bahçesi yapar. Burada yaptıkları taştan örme tek odalı evde eşi ile mutlu bir yaşam süren Emir Ayşe Gülana’nın 11 çocuğu olur. Hem çocuklarını hem de bahçedeki incir ve zeytin ağaçlarını gözü gibi bakıp sırtında su taşıyarak büyüten Emir Ayşe-Mehmet Gülana çifti yaklaşık 32 yıl önce kendilerinin bildikleri bahçenin Hazine’ye ait olduğunu öğrenince adeta şok yaşar.

Yaşlı kadının dağda çile dolu hayatı

“Adamım ölünceye kadar buradan ayrılma dedi”
Tüm emeklerinin elinden gittiğini gören Mehmet Gülana iddiaya göre hastalanır ve ölüm döşeğinde iken hanımı Emir Ayşe Gülana’ya vasiyet ederek “Ölünceye kadar buradan çıkma, bizim buradan ancak ölümüzü çıkarabilirler” der. Ve kısa bir süre sonra da Mehmet Gülana hayatını kaybeder. Kocasının vasiyeti nedeniyle bugüne kadar hiçbir yere gitmediğini ve çok zor yetiştirdiği bahçeden çıkmayacağını belirten yaşlı kadın “Adamım beni buradan çıkma, ayrılma dedi. Ben buradan çıkmam. Bu bahçeyi çok zor yetiştirdim. Omuzlarımda tenekelerle su taşıyarak büyüttüm. Ben buradan ayrılmam” diyerek ölünceye kadar bu şekilde elektriksiz susuz dağ eteğindeki barakada yaşayacağını söyledi. 

İbrahim Kılınç

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya ALKÜ’de Akademik Atama, Yükseltme ve Ödül Töreni Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’nin (ALKÜ) gurur günü olan “Akademik Atama, Yükseltme ve Ödül Töreni” eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın katılımıyla yapıldı. Akdağ, “Daha ileriye gitmemiz gerekiyorsa ezber bozmamız gerekiyor. Yeni yöntemlerle ezber bozarak devam etmemiz gerekiyor” dedi. Akademik Atama, Yükseltme ve Ödül Töreni bilim dünyasına büyük katkılarıyla bilinen Yazar Alev Alatlı’nın isminin verildiği konferans salonunun kurdele kesimiyle başladı. Salonun açılış kurdelesini eski Bakan Recep Akdağ, ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan ile protokol heyeti kesti. Açılışın ardından heyet, Alev Alatlı Konferans Salonu’ndaki törene katıldı. “Daha ileriye gitmemiz için ezber bozmamız gerekiyor” Törenin onur konuğu 58, 59, 60, 61 ve 65. hükümetlerde Sağlık Bakanlığı görevini yürüten Recep Akdağ konuşmasında böyle bir törene katılmaktan gurur duyduğunu dile getirdi. Antalya ve Alanya’nın bir Selçuklu kenti olduğunu vurgulayan Akdağ, kadim Selçuklu Devleti’nin hatırasını yaşatmanın da büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti. ALKÜ’nün kısa sürede gelişmiş bir üniversite haline geldiğini söyleyen Akdağ, "Bu kıymetli salonumuza değerli yazarımız Alev Alatlı’nın isminin verilmesi hepimizi gururlandırdı. Bilimsel alanda ileriye gitmemiz için akademisyenlerimizin büyük bir önemi var. Daha ileriye gitmemiz gerekiyorsa ezber bozmamız gerekiyor. Yeni yöntemlerle ezber bozarak devam etmemiz gerekiyor. Uzun süre yaptığım bakanlık görevinde yeni uygulamalarla ezber bozarak ülkemize sağlık alanında büyük gelişmeler yaşattık. Bugün burada 115 öğretim üyemizin yeni cübbelerini giyecek olması inanılmaz mutluluk verici bir olay. Bu törende giyilen her cübbenin arkasında annelerin, babaların, eşlerin ve çocukların büyük emeklerinin olduğuna ben bizzat şahidim. Cübbelerini giyen akademisyenlerimize başarılar diler; törenin üniversitemize, ülkemize ve bilim dünyasına hayırlı olmasını dilerim” dedi. “ALKÜ olarak nice başarılara şahit olacağız” Rektör Türkdoğan konuşmasında törenin yapıldığı konferans salonunun düşünce dünyasına ışık tutan mütefekkir yazar Alev Alatlı’nın isminin verildiği bir gün olduğunu vurguladı. ALKÜ Akademik Atama, Yükseltme ve Ödül Töreni’nin büyük bir gurur günü olduğunu söyleyen Rektör Türkdoğan, “Bilime katkı sağlayan 115 akademisyenimizin yükselmelerinin heyecanına şahit oluyoruz. Ülkemizin kalkınması için bilimin ışığında yetişen akademisyenlerimizin yetişmesi kolay olmuyor. Bir akademisyen zamanının çoğunu ailesinden, çocuklarından feragat ederek bilime ayırıyor. ALKÜ çok daha büyük bir üniversite olacak ve nice başarıları hep birlikte kutlayacağız. Bu onurlu başarıyı bizlere yaşatan ailelere ve değerli akademisyenlerimize yürekten teşekkür ediyorum” dedi. Rektör Türkdoğan, Piri Reis tarafından çizilen Alanya ve Alanya Kalesi’nin tablosunu eski Bakan Akdağ’a hediye etti. 115 akademisyen yeni cübbelerini giydi Konuşmaların ardından ALKÜ’lü akademisyenler atama ve yükselme ile yeni cübbelerini giydi. ALKÜ’de 22 profesör, 50 doçent, 43 doktor öğretim üyesi olmak üzere toplamda 115 öğretim üyesi atama ve yükselme ile yeni ünvanlarına erişti. Bunun yanında 15 akademisyene akademik başarı ödülü, 5 akademisyene de tanınırlık ödülü takdim edildi. Öte yandan emekli olan bir akademisyen ve bir idari personele teşekkür plaketi verildi. Unvanlarına kavuşan akademisyenlere cübbelerini eski Bakan Akdağ, Rektör Türkdoğan, protokol üyeleri ve akademisyenlerin aileleri giydirdi. Törenin devamında ALKÜ’nün kuruluşunun 9’uncu yılı dolayısıyla pasta kesimi yapıldı. Akademik Atama, Yükseltme ve Ödül Töreni, toplu hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi. Törene eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın yanısıra Alanya Kaymakamı Dr. Fatih Ürkmezer, Alanya Belediye Başkan Yardımcısı Abdullah Akbaş, ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan, Alanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Güner, Almanya Federal Cumhuriyeti Antalya Konsolosu Martin Tscherner, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Kılıç, Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu, Prof. Dr. Mehmet Akın, Alanya İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Hüseyin Direk, Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Yılmaz Güler, ALKÜ Genel Sekreteri Dr. Sinan Kartal, akademisyenler ve aileleri katıldı.