EKONOMİ - 12 Aralık 2017 Salı 10:30

Yediemin deposunda 8 milyon liralık araç çürüyor

A
A
A
Yediemin deposunda 8 milyon liralık araç çürüyor

Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde yüzlerce araç yediemin deposunda çürüyor.

Ayvalık’ta yediemin deposunda yüzlerce motosiklet ve otomobillerin yanı sıra balıkçı tekneleri, sürat motorları da sahipleri tarafından teslim alınmayı bekliyor. Ayvalık’ta oğlu Alper Ayerden ile birlikte yediemin deposu işletmeciliği yapan İlker Ayerden konuyla ilgili muhabirimize yaptığı açıklamada, "En büyük sıkıntımız motosikletler. Motosiklet sürücüleri 1-2 bin lira ceza yedikleri zaman, ancak cezayı ödedikten sonra yedi emin deposundan motosikletini geri alabileceğini zannediyor. Oysa böyle bir şey yok. O motosiklet sürücüsü cezasını yatırmasa da, aracının sigorta ve vize gibi eksikliklerin tamamlayarak motosikletini geri alabilir. Biz de gerekli indirimleri kendilerine yaparız” dedi.

Yediemin deposunda 8 milyon liralık araç çürüyor

Yediemin deposundaki araçların üzerinde herhangi bir haciz ya da yakalama emri yoksa sürücülerin aracını alabileceğini kaydeden Ayerden, “Zaten vergi daireleri de söz konusu araçların borçları için taksitlendirme yapabiliyor. Yediemin depomuzda 500-600 adet motosiklet var. Bunların en az 100-150 adedi bilinçsizlik nedeniyle burada bekliyor. Bu araçların sahipleri gelirlerse kendilerine yardımcı oluruz. Yol gösteririz. Yılbaşından sonra yediemin otoparkı alacaklarının tahsili ile ilgili icra-i takip de olmak üzere ceza-i müeyyideleri başlatacağız. Eğer vatandaşlar yılbaşına kadar gelip de motosiklet veya araçlarını alırlarsa, yediemin otoparkımızın ücretlerinde; yüzde 20, bir yılı aşkın zamandır burada bulunan araçlara ise yüzde 40 ile 50’ye kadar indirim yapacağız. Çünkü bu konuda mağduruz. Araç sahipleri araçlarını alıp kullansınlar. Hem devlete faydaları olsun, hem de bizim de otoparkımızın yükü biraz olsun hafiflesin. Çünkü bu şekilde devam edecek olursa otoparkımızda araç koyacak yer kalmayacak” diye konuştu.

Yediemin deposunda 8 milyon liralık araç çürüyor

Devletin hacizli yakalamalı araçları, araç sahibinin de izniyle satışını yaparak alacağını tahsil ettiğine işaret eden İlker Ayerden, “Bu yüzden de yasal çerçevelerde bizim herhangi bir aracı satabilmek gibi bir durumumuz kesinlikle olamıyor” ifadelerini kullandı.

Türkiye genelinde yüzlerce yediemin depolarında aynı yoğunluğun yaşandığını hatırlatan Ayerden, "Mesela bizim yediemin depomuzda araçların yüzde 50’i hacizli ve icralık ise, kalan diğer yarısı da eksik evrak ve belgeli araçlarla dolu. Burada 2009 yılından bu yana sahipleri tarafından teslim alınmayan araçlar var. Mesela o yıllar da aracın bedeli 30 bin lirayken, şimdi bu araçların değeri 15 bin liraya düştü. Biz, ancak araç değerinin yüzde 30’undan fazlasını otopark bedeli olarak alabiliyoruz. Bu yüzden de uzun süre bekleyen araçların bize ekonomik bir faydası olmuyor. Biz şu anda kısa süreli kalan araçlarla, kazalara gönderdiğimiz çekici bedelleriyle ayakta kalmaya çalışıyoruz” dedi.

Yediemin deposunda 8 milyon liralık araç çürüyor

Yediemin deposundaki 10 yılı aşkın zamandan bu yana bulunan araçlarla ilgili icra ve vergi dairelerinden araç sahiplerine ulaşmaya çalışacaklarını anlatan İlker Ayerden, “Bu araçların sahiplerine ulaşmaya çalışacağız. Ulaşamazsak da yapabileceğimiz bir şey yol. Bunun dışında, biz Ayvalık’ın yerlisi olduğumuz için yüzlerce motosikletin sahipleri de hep tanığımız, eşimiz ve dostlarımız oluyor. Herkes tanıdık olunca da yarın öbür gün ‘Neden bizi icraya verdin’ demelerini de istemiyoruz. Ama bu durumda da başka seçeneğimiz yok. Bu yüzden de mağdur olmamaları için gelsinler kendilerine yardımcı olalım” diye konuştu.

Ayerden, yediemin deposunda bulunan tekne ve araçların mali değerinin 8 milyon lira civarında olduğunu ifade ederek, yağışlar ve güneş sebebiyle çürüyen araçların sahipleri tarafından teslim alınması halinde milli servetin heba olmayacağını sözlerine ekledi. 

Suat Salgın

Yediemin deposunda 8 milyon liralık araç çürüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kurum’dan otobüs şoförlerine müjde: “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” İBB Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programda konuşan Kurum, “Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programa Kurum’un yanı sıra Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği Dernek Başkan Vekili Göksal Ovacık, ÖZULAŞ Başkanı Sedat Şahin, milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programda ilgiyle karşılanan Kurum vatandaşlarla hatıra fotoğrafı da çektirdi. “İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor” Programda konuşan İBB Başkan Adayı Kurum, “Bugün İstanbul’da yaklaşık 3 bin halk otobüsümüz var. Yüzbinlerce yolcuyu taşımaya çalışıyorsunuz. İstanbul’un bu yükünü almak için çaba sarf ediyorsunuz ama her geçen gün bu yük bir kat daha artıyor. İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor. Biz, hem özel halk otobüsü emekçilerini hem de İstanbulluları uğraştıran değil ulaştıran İstanbul diyerek rahatlatacağız. İstanbullu kardeşlerimiz sizlere emanet. Genç kızlarımız, kadınlarımız otobüse bindiğinde saat geçse, durak evine uzaktaysa şoför kardeşlerim gerekirse evinin önüne kadar bırakacak. Bu hedef öyle sadece yatırım ve buradaki hizmetlerden müteşekkil değildir. Biz bir yandan yeni ulaşım yatırımları yaparken bir yandan da İstanbul’un trafik sorununa dair, çok önemli adımlar atacağız. Ben ulaşım sektöründeki esnafımızın sorunları için aylarca çalıştım. Bu konudaki tüm uzmanlarla esnaf odalarımızla istişare ettim” dedi. “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” Otobüsçülerin yaşadığı sorunlara değinen Kurum, müjdeleri hakkında da şöyle konuştu: “Sizler, 40 yıldır yaşadığınız sorunları, dertleri şu beş yılda yaşadınız. Ücretlerinizi iki ay geç aldığınızı biliyorum. Çok büyük mağduriyetler yaşıyorsunuz. 2023 zammını hala alamadınız. Her bir özel halk otobüsümüzün 1 milyon TL alacağı var. Alamadığınız ödemelerinizden dolayı araçlarınıza bakım yapmakta zorlanıyorsunuz. Vatandaşlarımızı taşımak için gereken her türlü fedakarlığı yapıyorsunuz. Yanan ve bozulan otobüsler olduğunda mevcut İBB yönetimi bu sorunları görmezden geliyor. Sen otobüsçünün hakkını ödemezsen bu esnaf otobüsüne nasıl bakım yaptıracak. Mevcut İBB yönetimi sizin eksiklerinizle alakalı bırakın bir irade ortaya koymayı sorunları görmezden geliyor. Yetmiyor, bir de size boşu boşuna cezalar kesiyor. İETT yönetimi, ezan okunurken aracında su içip orucunu açan özel halk otobüsü şoförüne neden ceza keser? Eğer kötü niyetliyseniz, eğer bu milleti sevmiyorsanız elbette kesersiniz. Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” “Sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz” Müjdelerini saymaya devam eden Kurum, “Otobüslerinizi yenileyemediğinizi çok iyi biliyorum. Toplu taşıma kanununu ve mülkiyet probleminin çözümüyle ilgili kanunu meclise bu kardeşiniz taşıdı. Bu konunun takibini yapacağız ve mülkiyet sorununu tamamen çözeceğiz. Göreve gelir gelmez devlet bankalarımızla yapacağımız protokollerle sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz. Hem siz huzur içerisinde çalışacaksınız hem de İstanbullu kardeşlerimize en güzel hizmeti vereceğiz. İstanbul halk otobüsü bir marka olacak. İstanbul’un yollarında bozulan, yanan otobüs devri 31 Mart akşamı tamamen bitecek” diye konuştu. “İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor” Seçimin iki zihniyet arasında gerçekleşeceğini belirten Kurum, “Bizim şoför esnafımız, kalenderdir. İşte sizler İstanbullunun sorunlarını dinleyen insanlarsınız. Sizlerle yaptığımız görüşmelerde de bu sorunların çözümleri hakkında konuşuyoruz. Konuştuğumuz herkesin ortak bir noktası var. İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor. Nasıl öyle görmesin? Fark ortada. Milletin karşısında sadece iki taraf var. Bir tarafta afet anında tatil beldelerinde gezenler, diğer tarafta sadece Fikirtepe’de, Esenler’de bile toplam 75 bin yeni yuvayı inşa edenler var. Bir yanda kendi geleceği için İstanbul’u kaderine terk edenler, diğer tarafta Kartal Orhantepe’de, Üsküdar’da, Beykoz’da, Ümraniye’de, 39 ilçemizde şantiyelerde arı gibi çalışanlar var. Bir yanda İstanbul’a yapılan tüm büyük ulaşım yatırımlarına karşı çıkanlar var, diğer yanda havalimanını, Marmaray’ı, Avrasya Tüneli’ni yapanlar var. Bu seçimde ya sağlıksız binalarda deprem korkusuyla beklemeyi ya da kentsel dönüşümle huzur içinde yaşamayı seçeceğiz. Bu seçimde ya 5 yılda 5 bin konut bile dönüştüremeyenleri ya da asrın felaketinde 3 ayda 180 bin konutu başlatanları seçeceğiz. Bu seçimde ya milletin kaynaklarını çarçur edenleri, ya da bizim gibi İstanbul’a her alanda 350 milyar lira yatırım yapanları seçeceğiz. Ya İstanbul’un bütçesini kendi için harcayanları, ya da kenti için, harcayanları seçeceğiz. Ben inanıyorum ki İstanbullular 5 yıldır çektikleri çileyi göz önünde bulunduracaklar. Hizmetin ve eserin adresi olan AK Parti’mizi ve Cumhur İttifakı’mızı sandıkta rekor bir oyla seçecektir. Ne yazık ki, son 5 yılda İstanbulluların derdiyle dertlenen, o dertlere çare olmaya gayret eden bir başkanları olmadı. Bu kardeşiniz, sizlerle hem dert ortağı, hem de çözüm ortağı olacak, İstanbul’un dertlerine deva olacak. Esnaf dostu, emek dostu, ekmek dostu bir belediyeciliği sizlere göstermek için bundan önce nasıl gece gündüz çalıştıysak yine aynı anlayışla çalışacağız” diyerek sözlerini tamamladı. “5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık” İlçede yaşanan sıkıntıları dile getiren Sancaktepe Belediye Başkanı Döğücü, “En büyük sıkıntımızı İBB’nin çalışmalarımızda yaşadık. Burada 200.000 nüfusla başlayan bir ilçe süreci var. 10-15 yıllık genç bir ilçeyiz ama o kadar çok nüfus aldık, o kadar çok tercih edildik, nüfusumuz 500 bine geldi. Bu ilçemizin otobüs hatlarının mutlaka düzenlenmesi lazım. Sancaktepe’de ikamet eden tüm vatandaşımız benimle aynı fikirde. Evinden çıkıp bir mahalleden bir mahalleye giderken bile otobüs hatlarında sıkıntı çekiyor. 2-3 tane vesait değiştirmek durumunda kalıyor. Bunlar için büyükşehirle defalarca görüşmemize rağmen hiçbir ilerleme kaydedemedik. Bırakın ilerleme kaydetmeyi gerileme yaşadık. Otobüs hatları iptal ediliyor. Başka güzergahlar daha faydalı olur hatlarımızı düzenleyelim diyoruz ses yok. Gelin yeni hatlar düzenleyelim, Sancaktepe artık kocaman bir ilçe oldu, bunların yeniden planlanması lazım diyoruz ses yok. Bırakın ses vermeyi duraklara giden vatandaşlar mevcut hatlardaki otobüsleri saatlerce bekliyor. Ulaşımda defalarca söylememize rağmen 5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık. 5 yıl önce bu sorunu görmüş kavşaklarımızı, otopark yerlerimizi, projelerimizi belirlememize rağmen bu konularda da hiçbir gelişme ve ilçemize herhangi bir hizmet alamadık. Bir büyükşehir sadece süt dağıtmasıyla övünemez. Biz ilçeleri zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın başlatmış olduğu sosyal belediyecilikle mükemmel bir şekilde yönetiyoruz” ifadelerini kullandı.